Akıl Seyirmesi Yazısı

[vakanuvis]

Bu yazı "hayırsız kel herif bizleri unuttu" tarzı serzenişleri ve maruz kalınması olasılık dahilinde olan genel ahlaka mugayyir galiz küfürleri savuşturmak mahiyetinde yazılmıştır.

Bu yazıya “Yahu biz seni zaten unutmuştuk” nidalarıyla cevap yazmaya heveslenen anka umum-i efkarını şiddet ve esefle kınadığımı bildirir, “Anladın sen onu” tarzında göndermemi de yapar, nitelikli vefa bilmez ilan ederim.

“Len Allahın keli biz seni zaten sevmiydik, olsan nolur olmasan nolur ” nidaları ile kılıç kuşanan ahaliyi ise bir ibret-i müessere teşkil etmek üzere sokak ortasında arkadan usul ve sinsice yaklaşarak sırma saçlarına saçkıran mikrobu ekleştireceğimi de önceden beyan etmek isterim. Bunun üzerlerinde bıraktığı bir miktar tırsma ve ürperti duygusu ile akıl seyirmesinin etkisi geçinceye kadar zaten konum da kapanmış olur.

Konu dediysek de aslında pek bir şey demeyeceğim. Konunun amacını zaten en üstte giriş paragrafımda belirtmiştim. Zira kulak çınlaması bizde ırsi değildir. Tedavi amaçlı yani.

Hülasa (uzun lafın kısası) bildiğiniz üzere epey bir zamandır aranızda arz-ı endam etmemekteyim. Sebebini kimsenin merak etmediğini bilmekle birlikte yazım dolgun dursun diye bir şeyler yazmak durumundayım.

Öncelikle şunu söylemek isterim ki; bu oyunda veya başka bir sanal platformda birlikte olmanın, harcanan zamanı paylaşmanın, sohbet ederek eğlenmenin, gülmenin veya ihtilafa düşerek sanal kavgaya tutuşmanın aslında hiç önemli olmadığına inananlardanımdır. Çünkü aslında buradaki sanalcı esnafı istisnalar hariç aslında kendileri değildirler. Sanal ahalinin kısmı küllisi, karakterlerini, olmayıpta olmak istedikleri, yapmak isteyipte yapamadıkları, içlerinde bastırdıkları duyguları üzerine inşa ederler. Aslında bu çokta yadırganası bir durum değildir. Çünkü karşımızdaki zaten bir oyundur. Hemde adı üstünde rol yapma oyunu. Şöyle ifade etmek gerekirse o karşınızda küfür eden adam (veya küçük yaştaki kardeşimiz) aslında kendisi değildir. Kendi oluşturduğu oyun karakteridir. O komut verir ve oluşturduğu karakteri size söver, kendisi geri plandadır ve görülmez. Çünkü o sırada kendisine “o zımbırtının başından kalk da ders çalış artık!!!” diye ünlenmekte olan bir anne veya “Herif ! Herif! gel artık da şu perdeyi as” diye çemkirmekte olan bir eş veya “Orada poponu büyüteceğine git iş ara” diye laf sokmakta olan bir baba vardır. (Bu arada ikinci verdiğim örneği bana yakıştıranlara da ayrıca teessüf ederim.) Belki de bunların hiç biri yoktur da hayatında hiçbir şey yolunda gitmiyordur.

Bir de şey var tabi; milletçe agresif sayılırız. Atalardan devir “lafı şeyinden anlama” geni sayesinde hır çıkarma kabiliyetimiz yüksektir.

Tartışmayı da severiz. Yoldan iki adam çevir. Türk uyduları niye Fransız guyanasından atılmıştır de çekil aradan. Hiç bilmedikleri konu hakkında sabaha kadar tartışsınlar. Kan çıkacağı için de sabah olay mahalline ambulans göndermeyi de ihmal etme sakın.

Yani diyeceğim belki de aslında herkes kendi karakterini yansıtmaktadır. Sokağa çıktığımızda da öyle değil midir? Her türlü insanla muhatap olunmaktadır. Hırlısı ,hırsızı ,delikanlısı, palavracısı, babacanı, sulusu…. Envai çeşit insan… Envai çeşit karakter…

Bu iki çelişkili varsayımla saçmalama istihkakımı doldurdum ve beyniniz kapuska aşının suyuna döndü ama yazı da dolgun oldu zengin gösterdi. uzatmayın.(tamam bende uzatmayım)

Zaten benim ahaliden emekli olmamın yukarıdaki zırvalarla da hiçbir ilgisi yok, Sıkıldım yahu. Zaten oyuna ayırabileceğim kısıtlı bir zaman varken, saygıdeğer oyun yapıcılarımın icat edip oyuna ekleştirdikleri, benim tarzımdaki oyuncularına hayat hakkı tanımayan ve aslında “girdinmi 2 saat çıkmıcen arkadaş, çıktın mı heee iyi bi daha gircen” şeklinde ifade edilebilecek olan grup bölgeleri buluşu bana pek uymadı kısaca. Yanlış anlaşılmasın oyun yapımcılarını eleştirmiyorum sadece bana pek uymadığını söylüyorum. Yoksa uğraşmışlar güzelde bir şey çıkarmışlar.

Oyunu bıraktım mı? Yoo ben öyle bir karar almadım. Ama niye girmiyorum?, çünkü canım hiç girmek istemiyor.

Yoksa tabi ki girip sizlerle iki çift lafın belini kırıp, sohbeti kündeye getirmek istemekteyim. Ama ne yapayım elim varmıyor ki…

Girdim baktım bu platformun ahalisi yazılarını oyundaki bazı isimlere atıfta bulunarak bitiriyor. Saç haricinde bir eksikliğim olmadığına göre bende öyle yapayım istedim.

- Agresif, hiperaktif ve hiper geçimsiz ama bir o kadar da sempatik ve benim için ayrı bir yeri olan ve ayrıca hemşehrilik kontenjanından torpilli Tülay Arkadaşıma

- Agresiflikle ve hiper sakinliği harmanlayan, uğraşılması ayrı bir keyif veren, Tek kusuru, ağzına bir miktar biber sürsen kar etmez mertebede endazesiz sövebilitesi ile ağız bozukluğundan ibaret olan “Hass” ünvanına haiz Vural Arkadaşıma

- Yüksek egosu nedeni ile itici ve aynı anda nasıl sempatik olabildiğini anlayamadığım, sunucuda bir dönem “insan olduğu henüz ispatlanamayan sevimsiz bir rakibi”ne karşı galiz küfür bombardımanı ile mücadele etmesi ile sunucuda aklı karışık bir nesil yetişmesine vesile olduğu için pek sevmediğim ve yine bir dönem onca çemkirmeme rağmen bana küfürle karşılık vermeyip takdirimi kazanan, sakinliğini koruduğunda gayet hoş sohbeti olduğunu farkettiğim ve nihayetinde bu haliyle sevmeye başladığım için Tülaydan fırça yememe sebep olan Tarık Arkadaşıma

- Sinir bozucu sakinliği ile dikkat çeken, ılımlı ve uyumlu, hırgür sevmeyen, toparlayıcı özelliği ile sevmeyeninin olmadığına inandığım ayrıca güzel konulu maillerini mütemadiyen aksatmadan gönderen Hakan Arkadaşıma (Şu 5 katlı ev maili güzeldi)

- Nasıl biri olduğunu aslında çözemediğim, Şayet sevilmiyorsa bunu Tarığa arka çıkmak adına bir takım olumsuz diyaloglara müdahil olmasına bağladığım, Söz konusu olan Tarık olduğunda geçimsizlikte tülaya bile rakip olabileceğini düşündüğüm ama aslında kendi halinde sessiz, sakin sohbet edilebilir olduğunu keşfettiğim ve tabi ki esprilerime samimiyetle güldüğü için olsa gerek pozitif biri olduğunu düşündüğüm Aysun Arkadaşıma

- Önceden yüksek ego hususunda tarıkla at başı olabileceğini düşündüğüm, ama sonradan bunu zorlu hayat mücadelesinden başarı ile galip çıkmasının verdiği mağrurluğa bağladığım. Çok içten sohbeti olan ve tabiî ki hemşehrilik kontenjanından torpilli Yağız Arkadaşıma

Takip ediyorlarsa ; Eski leker haydutları, Konyak Mehmet, Güven, Fatih , Anıl , Ecrin , Ömer
Pek sevişmesekte Haluk
Şenol , Ramazan , Özcan
Alp , Tetik
Bana abi diyen genç arkadaşlarım
İbrahim, Burak , Yiğit , Furkan
Ve ismini saymadığım (Hafızayı beşer nisyan ile malüldür.) tüm anka ahalisine
Selam ederim

..BİTTİ…

(Bu yazı hasta olduğum bir zaman diliminde işten kırıp evde çamış gibi yatmaktan daha beter olduğum bir anda yazılmıştır. Hanım ve çocuk evde değildir. Bu kadar boş vaktimin olabileceğini düşünenlere duyrulur)

[turkoxHAMSTER]

Akın abi.gitmene üzüldüm demiyecem çünkü sen öyle mutluysan en iyisi öyledir.Hayırlısı neyse o olsun.Hakkını helal et.Bu arada yazını okurken 2 tane gazel okumuş kadar oldum

[AlpAykan]

Akın biraderim.Yazın baştan aşağı okunası ve ders çıkarılası yorumlar içeren bir yazı.
Ama , Anka dan ayrlıyor olman hayli üzücü.

Cidden üzüldüm.Eskilerden sadece bir kaç ahbabın kaldığı Ankadan seninde ayrılıyor olmana üzüldüm.
Selametle git demiycem.
Nedeni , Seni tekrar aramızda görmek istememdir.
Bir süre , kafanı dinle , reel hayatında stres e düştüğünde , canın sıkıldığında , stres atmak için , tekrar bu servere aramıza gel birader.

Allaha emanet ol , aman o kel kafanı üşütme , tekrardan görüşmek dileklerimle ,
Esen kal dostum...

[TetiK]

Abilerimin içinde değerli Olan bir insanın; Bu yazısı beni hem üzdü, hem güldürdü, hemde düşündürdü.. Abicim Karar senin bişey demeye hakkımız yok, Lâkin arada Selamını Üzerimizden eksiketme...

Saygılarla;(Nick Aşağıda )

[withoutlove]

Yüksek egosu nedeni ile itici ve aynı anda nasıl sempatik olabildiğini anlayamadığım, sunucuda bir dönem “insan olduğu henüz ispatlanamayan sevimsiz bir rakibi”ne karşı galiz küfür bombardımanı ile mücadele etmesi ile sunucuda aklı karışık bir nesil yetişmesine vesile olduğu için pek sevmediğim ve yine bir dönem onca çemkirmeme rağmen bana küfürle karşılık vermeyip takdirimi kazanan, sakinliğini koruduğunda gayet hoş sohbeti olduğunu farkettiğim ve nihayetinde bu haliyle sevmeye başladığım için Tülaydan fırça yememe sebep olan Tarık Arkadaşıma


Hani belki bir gün girerde lütfedip okursan diye iltifatların için tşk ederim
Tülay konusuna gelince diyecek çok şeyler olmasına rağmen benim için gözümde lafını bile etmeye değmeyecek bir insan burada çok zaman senin kredinden dolayı dolandı diyebilirim o kadar
her şeyi ile sana dua etsin buradaki tüm varlığı senin sayende idi D
bu kadarınıda demesem içim rahat etmeyecekti BEEEEE DDDD
SELAMETLE GÜZEL KARDEŞİM UMARIM İSTEDİĞİM MUTLULUĞA ULAŞIRSIN !!!!!!

[withoutlove]

LA BİZE SÖVDÜNMÜ NE ETTİN O TAZININ SONUNDA GOOGLE BİLE CEVİREMEDİ

[Yetisbey]

bu konuya özel bir şiir yazayım Akın

Ankada birgün yaşanır,
Sessiz sokaklarında kılıç darbeleriyle,
Yaratıkların sıkkın canlarını okşayacak,
Bir merhabayla ışıldanır solucanın yaverleri,
Şehirde iflisin çığlıklarıyla..
Kudrete doyulur, şaraba doyulur,
Buz kesilir birden meranın sadıkları......

Ankada birgün yaşanır....
Renkli muhabbetiyle dolar mısralar..
Kirlilikten uzak pak adımlarıyla yürüyünce,
Korku salar Hydra yolunu kahkahalarımızla,

Bir gün yaşanır Ankada....
Çünkü Teşkilatın yiğitleri Ankada.......

[mojito]

Akın her ne kadar oyuna az girsemde seni oyunda görememek beni üzüyo buraya bile hiç bakmam hakan sölemeseydi bu yazından haberim bile olmayacaktı iyi ki bu yazından haberim oldu ki sana bi şekilde ulaşmanın yolu oldu ben her zaman ki gibi uzun bi ara verip oyuna girdiğimde senin oyunu bıraktığını duydum buna ne kadar üzülsemde bu senin kararın ve en doğrusunu sen bilirsin ama sen oyunu bıraktığın sırada en azından bi güle güle bile diyememek beni çok üzmüştü bu fırsatı bulduğuma sevindim en azından umarım tekrar fırsat bulurda tekrar o hoş sohbetinle aramıza dönersin hakkını helal et akın