İlk bu fikri açığa vurduğumda olur mu öyle saçmalık diyenler daha sonralarda bu fikri ben buldum gibisinden konuşmaya başladığı için o konunun içerisinde bulunan mesajları ve şimdilerde "Mini Fan Art" için yazmış olduğum hikayeyi bu konuya topladım, diğer bir yönden söyleyecek olursak tek bir başlık altında toplamaya çalıştım.
Konuya açmış olduğum ilk konudaki yazıyla giriş yapıyorum ;
Şimdi ise bazı arkadaşların soruları üzerine verilmiş cevapları paylaşıyorum.Rescuer yazdı:Karaköy'ün muhtemel girişini bildiklerimden faydalanarak tahmin ediyorum ve sizlerle paylaşmak istedim:
"Karaköy"e geçiş Yeraltı'ndan olacak!
Kadim Hidra'nın bölgesinde bulunan su akıntılı olduğuna göre bu su bir birikinti değil, zaten oyun hikayesinden de Kadim Hidra'nın denizden gelip saldırdığı ve daha sonra yine deniz yoluyla geri kaçtığı biliniyor.Demek ki ordaki su Balıkçı İdris'in balık tuttuğu Haliç suları...
Kadim Hidra yeraltında bulunduğuna göre aslında Yeraltı Bölgesi'nin bir kısmı Haliç'in altında olabilir, Yeraltı'nı kullanarak karşı kıyıya yaklaşıldığında ise yukarı çıkan bir merdiven ile Karaköy'e ulaşılmış olacak.Karaköy' ulaşıldıktan sonra yeni yeni paketler ile Beyoğlu ve Üsküdar'a kadar uzanan yeni yolculuklar bizleri bekleyecek diye düşünüyorum, umut ediyorum.
Rescuer yazdı:DeathLord yazdı:Evet, işte bu yazıyı bekliyordum.Çok mantıklı bir düşünce de o suyun altından nasıl geçeceğimiz biraz mantık dışı.
Suyun altından geçmeyeceğiz o sular bize yeraltının Haliç Suları altında bir yerde olduğunu gösteriyorHaliç sularının olduğu yerde nasıl kuru kalabiliyorsak aynı şekilde belki bir tünel ile karşıya da geçebiliriz.
Karaköy:Vandervaart yazdı:Karaköy mü=)
Öle bişe varmıHiç duymadm bi anda aklıma 55 bin kişinin rezil olduğu KADIKÖY geldide
İstanbul haritasına bakacak olursak:Kullgeretta yazdı:Umarım dediğiniz gibi olur ama bir rivayet vardır bu oyuna başladıgım gün duymuşumdur hatta ...
Çemberlitaş gelecek Çemberlitaş gelecek.Bence ilk önce Çemberlitaş-Beyoğlu gibi yerler gelir [Rivayet gerçekleşirse tabii].Ama Karaköy gelirse Fareadamlarla başımız fena halde derde girecek şimdiden söylemesi :twisted:
Kırmızı ile gösterdiğim yer, bizim zaten oynamakta olduğumuz Eminönü, yeşil bölge ise Karaköy...
Sarı daire bakınca ise Beyoğlu'nu görebiliyoruz, Beyoğlu ile Karaköy arasında çok bi uzaklık olacağını sanmam ayrıca şöyle bir durum var karşıya geçtiğimizde direk Karaköy'ü görmemiz gerekir, Karköy'ü geçmeden nasıl Beyoğlu'na ulaşırız? 2 yolu olabilir birisi sıkça bulunan ruh taşları bir diğeri ise Yeraltı'nda ki çıkış.Çıkışın nereden olacağını biliyoruz tıpkı Kemal Sunal'ın filmindeki gibi yanlış çıkış yapılırsa direk Beyoğlu'na çıkıp oradan kıyıya ilerleyebilirizAma bence kıyıdan içlere ilerlemek daha mantıklı olur
Gltsry yazdı:Rescuer Düşünceni Çok Beğendim Açıkcası..
Tarihçenin bu bölümünden de Anlayacağımız Gibi Beyoğlu ve Karaköy Aynanda getirilir bence. (Amin ) :mrgreen:1977 yılının ilk aylarına kadar, bu kısmi huzur ortamı süre geldi. Ancak 1977 yılının bahar ayında, Karaköy'de o zamana kadar hiç görülmemiş büyüklükte bir fare adam toplanması başladı. Aydemir Bey bu toplanmayı kaygı ile izliyordu. Ancak hemen sert tedbirler almadı. Sakin bir hareketle önce Karaköy bölgesinde yaşayan az sayıda insanı, dikkatleri çekmeden Eminönü'ne yerleştirdi. Ardından fare adamların önde gelenleriyle diyalog kurdu. Genel olarak fare adamlar, sayılarının çok artmasını gerekçe göstererek şu anda yerleştikleri iskele bölgesinin ihtiyaçlarını karşılayamadığını belittiler ve Karaköy bölgesine el koyduklarını ilan ettiler. Aydemir Bey fare adamlarla kurulan diplomatik temaslarda Ziya Bey'e güveniyordu. Ziya Bey, tutarlı bir ilişki yürütmeye çalışmasına rağmen fare adamların talepleri artarak devam etti. Karaköy bölgesi resmen olmasa da fiilen fare adamlara bırakılmıştı. Bu fare adamların çoğunu memnun etse de, Gizit adındaki bir fare adam oluşumunu tatmin etmedi.
Gizitler,daha önce Eminönü dışında uzun bir süre yaşamış olan fare adamlar tarafından oluşturulmuş bir topluluktu. Aralarında Kuklacı tarafından büyü ile üretilen ilk nesilden olanlar mevcuttu. Ve onlara göre sayıca çok olanın en çok söz sahibi olması gerekiyordu. Bu grubun diğer bir çok fare adam üzerinde büyük bir nüfuzu vardı. Ve onların baskıları sonucunda Gizit oluşumu genişledi, 77 yılının yaz ayında, Gizit'e bağlı fare adamlar resmen Yükseliş Cemiyeti yönetimini tanımadıklarını ilan ettiler. Ardından Galata köprüsünü geçerek Eminönü'ne çeşitli akınlar başlattılar. Ve 1973'ten beri süregelen barış dönemi sona erdi.
Savaş esnasında Eminönü çevresi biraz daha değişti. Eskiden sığınılacak mekan olarak kullanılan Antrepo, savaşı fırsat bilerek saldırıya geçen cinlerin kontrolü altına geçti. Yeni Cami - Galata köprüsü arasında siperler kazıldı. Karaköy'ün kaybedilmesiyle Beyoğlu ile iletişim oldukça zor hale geldi.
MykonS yazdı:Hidranın bulundugu yerdeki su birikintisi (Göl gibi bir şey) ile eminönü arasında kesin bir bağlantı vardır bunu tarihçeden anlayabiliriz hidra denizden gelmiştir ve bir başı kopunca denizden geri çekilmiştir geldiği yerde (tahminimce) şuanda buşunduğu yer yani hidra ile eminönü arasında bir geçiş olabilir ilerleyen seviyelerde ..
turkoxKANPARA yazdı:
evet enes yani yıkık köprü zaten galata köprüsü.ben bir ara bakıyordum yeraltı tam olarak istanbulun neresinde kalıyor diye.tam hesaplayamadım ama tren garının ilersi solucanın olduğu yer oluyor.
Eleştirecek olanların aşağıda paylaşacaklarımı kesinlikle okumalarını istiyorum.
Sagopakajmeran yazdı:peki her geçmeye çalışan kadimi mi kescekRescuer yazdı:Ben bu konuyu açtığımda ne o datacı adam vardı ne de datalarda gemi vardı ve açtığım zamana bakılırsa oldukça mantıklı bir konuydu. Ayrıca o Arif adında geminin kullanılabileceği ne malumdur ? Size bu yönde bir teminat verilmiş gibi konuşuyorsunuz. Belki gemi denizde duran bir süs olacak sadece. Belki karşıya geçtiğimizde bir görev daha olacak Selami için ve o gemiyi ziyaret etmemiz gerekecek. Tek ihtimal üzerine bu kadar yoğunlaşıp kalabilmeniz beni şaşırtıyor ve her ne kadar datalarda o gemi olsa da bence bu konu da mantıklıdır...
Ayrıca ben Kadim Hidra'nın olduğu yerdeki sudan yüzeceğiz gibi şeyler dediğimi de hatırlamıyorum, o halde her geçmek isteyen Kadim Hidra'yı kesecek diye de bir kaide yoktur. Ben geçişin Yeraltı'ndan olabileceğini belirttim ve hala sözümün arkasındayım, neyle, nasıl geçilir tam fikir yürütmek imkansızdır ancak bana göre Karaköy ve Beyoğlu'na geçiş Yeraltı'ndan olacak !
Herkese iyi forumlar dilerim...
Rescuer yazdı:Ben ne diyorum sizler ne diyorsunuzNeden Kadim'i kesesiniz ille Kadim'in dibinden geçmek zorundamısınız, asla böyle birşey olmaz.Tekrar söylüyorum YERALTI'ndan olacak diyorum, Hidralardan olacak demiyorum ama farz edelimki Hidralar'dan olacak, bildiğiniz gibi Hidralar'ın bulunduğu mekan gayet geniş yani Hidra size saldırmadan da geçişinizi yapabilirsiniz.
İdris'in yanından bakınca gözükmesi konusuna gelince;
İlk sayfalara bakarsan ordan karşı tarafın çekilmiş bir fotoğrafı var, yani bölgenin oralarda olduğunu zaten biliyorum.Ordan gözüküyor olması ordan geçileceği anlamına gelmez. Konuyu baştan aşağı okursanız son haliyle bana hak vereceğinize inanıyorum. Arzuhalci Beyoğlu'ndan gemi ile mi geldi o halde ? Hatta gemiyle geldiyse nasıl gizemli bir gelş oldu diyim sizlere, nasıl kimsenin bilmediği bir geliş olabildi ? !.
Mantıklı düşünürseniz öyle bir kıyamet vaktinde bir gemiyi yada feribotu çalıştırmak için harcanak enerji öyle kolay bulunmayabilir ancak siz Arzuhalci hakkında söylediklerimi bir düşünün ve bir dahaki cevabınızı ona göre verin derim![]()
Herkese iyi forumlar...