Karanlık Orman [RoN 2.Sezon] [Hikaye 1]

[Patasana]

2 Ay sonra...

Gizit Kalesi zemin kat 2 - 3. Zindan

Patasana zindanda tahta bir sandalyenin üzerinde oturulmuş elleri gövdesi ve bacakları bağlı
Yüzünün bir kısmında morluklar ve yara izlerinin yanı sıra yüzünde uzun süredir olan kan kurumuştu.
Baygın bir halde yatarken, yan zindanda esir düşmüş 2 fare adam kendi aralarında "Ne zaman uyanacak" diye konuşuyorlardı.

Yavaş yavaş kendine gelen Patasana, önce etrafa baktı ve acı çeken bir yüz ifadesi ile " noldu bana ?" diye kendine sesleniyordu.
Yan zindandaki fare adamlardan biri :"Korkma, fazla yaşamıcaksın zaten. Gizit'in kalesinde insan kılıklı bir mahkûmsun".
Patasana biraz olsun kendine geldikten sonra fare adamlara dönerek :" Nasıl geldim ben buraya ?" der.
Fare Adamlardan biri gülerek alaycı bir şekilde : "Döve döve getiriyorlardı!" dedi.

Patasana bağlı olduğu sandalyeden kurtulmaya çalışsada nafile, sıkı bir şekilde bağlamışlardı.
Sessizce "nasıl geldim ben buraya?" diye kendine sorular yöneltiyor ve "Acilen buradan çıkmam gerekiyor." dedikten sonra biraz daha ipleri zorlar kopması için ama olmuyor...

Birden bire aklına bir fikir gelir.
Patasana(fare adamlara dönerek) :" Buradan kurtulmak ister misiniz ?"
Fare Adamlardan biri :" O nasıl olacakmış?
Patasana sessizce kendine :" İlk defa bir fare adamın işe yaradığını görecem" dedikten sonra
Fare adama dönerek :"Öncelikle yardımınıza ihtiyacım var!"
Patasana sandalye ile zıplayarak 2 zindan arası parmaklıklara doğru yavaş yavaş gider.
Fare adamlara yetiştikten sonra elleri arkada bağlıyken fare adamlara sırtını döner ve ellerini çözmesini yani kemirmesini ister.
Fare adam kemirip ipleri koparır. Aynı şekilde gövdesindeki ve ayaklarındaki ipleri de kemirerek koparır.
Patasana ayağa kalktı ve zindanın köşelerine dikkatlice bakıyordu işine yarayacak bir materyal bulma ümidi ile...
Fare Adamlardan biri(kızgın bir şekilde) :" Ne yapıyorsun bize de anlatsana lanet olası! Tek başına mı kaçmayı planlıyorsun yoksa ..."
Patasana (lafını yarıda keser) :" Kapat o çeneni ve bekle!" dedikten sonra, fare adam susar.
Patasana etrafa baksa da işine yarayacak bir şey bulamaz.
Sinirli bir şekilde öfkesini çıkartmak için ellerini sertçe duvara vuruyordu.
Bir an durdu ve buraya nasıl geldi bunu düşünüyordu.
Patasana:"Hatırladım! Evet hatırladım!"

...

2 gün önce...

Karanlık Orman'a [Çemberlitaş’ın Kuzey kısmı] gitmek üzere Gaffar Bey'in emriyle; Patasana ve birkaç beyaz büyücü yola koyuldular.
Gaffar Bey'in isteği Karanlık Ormanın tam ortasındaki ağaçtan yapılmış bir sığınağın içindeki ağaçtan yapılmış duvarlarda yazan sihirli sözcüklere ihtiyacı vardı.
Bu sözcüleri şu ana kadar Kuklacıdan başkası bilmiyordu. Bu sözcükler ile yeni bir büyünün ortaya çıkacağı düşüncesindeydi Gaffar Bey.
Doğru ya da yanlış bilmiyoruz ama Kuklacının bu kadar güçlü olmasını araştırmak için o Ormana gitmemiz gerekiyordu.
Gaffar Bey yola çıkmadan önce " Oraya Kuklacıdan başka gidip, ondan başkası da geri dönemedi. Dikkatli olun!" dedi.
Yola çıktık...

Kendi bölgemizden çıktıktan sonra her attığımız adıma dikkat ediyorduk.
Karanlık Ormanın ilk felaket yüzü; Tek giriş yeri var ve orası da Gizit Kalesine çok yakın.
Ormana gitmek için oradaki bir yığın fare adama görünmemek gerekiyordu. Yoksa Orman'a peşimizde bir yığın fare adam götürücektik.

Kale yakınlarına geldikten sonra, Harabe durumundaki evlerin içlerinden gizli gizli geçiyorduk. Kapıdaki muhafızlarsa göremiyordu.
Evlerin içinde o kadar harabe yıkıntısı vardı ki, ters bir durumda çok büyük bir gürültü çıkabilirdi.
Yavaş ve dikkatli bir şekilde kale menzilinden çıkacakken, içeride 2 Fare adam görünür.
Sessiz bir şekilde beklerken, fark edilmeden geçmelerinin imkânsız olduğunu düşünürler. Aynı anda Fare adamlara doğru asalarını doğrultan Beyaz büyücüler, kullandıkları büyüler ile fare adamları etkisiz hale getirirler; Fakat büyü kullanmalarından dolayı çıkan beyaz bir ışık. Kale muhafızının dikkatini çeker. Muhafız hemen elindeki silahı 2 elinin arasına alarak yavaş yavaş harabelere doğru gelir. Bunu fark eden Patasana:" Sanırım fark edildik. 3..2..1.. KOŞ!!" dedikten sonra
Karanlık Ormana doğru koşmaya başladılar.
Muhafız hemen diğer arkadaşlarına haber verir ardından peşlerine düşer. 30-40 kadar fare adam peşlerinden koşmaya başlar.
Kısa bir koşuşturmanın ardından Karanlık Ormana gelirler.
Fare Adamlar, Karanlık Orman'a yaklaştıklarında bir an durdular. Yüzlerinde, ellerinden kaçırdıkları için sinir... Karanlık Ormana yaklaştıkları içinse korku vardı.
Geri çekildiler. Bizimkilerde bir nefes alıp Karanlık Ormana bu ani girişlerinin şaşkınlığı vardı.
Orman çok sessizdi.
Ormandaki ağaçlar çok yaşlı olduklarından boyları ve kökleri çok uzun yukarılara doğru uzanan gövdelerinin büyüklüğü ile üst yaprakları yukarıda sarmaşık gibi birleşmişti.
Hiçbir şekilde güneş içeriye giremiyordu.
Bizimkiler önce kendi aralarında biraz bakıştıktan sonra yavaş adımlarla ilerlemeye başladılar...
Yerlerde İskeletler ve kemikler bulunuyordu. Bunları gördükçe bizimkilerin yüzlerindeki korku daha da anlaşılıyordu.
Sessizce ve sırt sırta vermiş bir şekilde ilerlemeye devam ettiler. Az ilerde Kemirme sesleri geliyordu. Vahşi ve dev boyutlu insanlıktan çıkmış 3 mahlûkat sadece kemikleri kalıncaya kadar birkaç fare adam bedenlerini yemekle uğraşırken. Beyaz büyücülerden biri fark eder ve oradakilere sessizce işaret eder. Sessiz bir şekilde adım adım başka
yöne doğru yönelirken. Sessiz ormandaki bir ağaç dalına basıp ses çıkarırlar.
Mahlûkatlar sesi fark edip o yöne baktıklarında canlı insan bedenleri görüyordu. Hemen doğruldular ve onlara doğru yöneldiler.
Hemen kaçmaya başladı bizimkiler. Arkalarından da mahlukâtlar hemen takip etmeye başladılar ama biraz hantaldılar ağır hareket ediyorlardı. Bizimkilerse tüm gücünü topuklarında toplamışçasına koşuyorlardı.
Koştukları yönde bir taşa denk geldiler. Çıkmaz bir orman yoluna... Hemen oradan çıkmaya çalışacakken mahlûkatlar onlara yetişti. Kapana kısılan bizimkiler büyülerini kullan salarda pek etki etmiyordu.
Yaratıkların dirençleri çok yüksek olmalarından dolayı büyüler yavaşlatma etkisi bile yaratamıyordu. Sonlarının geldiğini düşündükleri anda...
Bir Anda mahlûkatlar durdu ve yüzlerinde bir korku belirdi. Arkalarını dönerek kaçmaya başladılar.
Bizimkilerin yüzü güldü ve Beyaz büyücülerden biri gülerek" Büyülerimiz çok sert kaçtı sanırım" dedikten sonra
Arkalarında ufak bir nefes sesi şiddetli bir şekilde belirir.
Yavaşça arkalarına doğru dönüp baktıklarında ise karşılaştıkları manzara korkunçtu.
Kaya adamı gören bizimkiler yine koşmaya başladılar.
Kaya adamda peşlerinden koşmaya başladı. Ama kaya adamımızın büyüklüğünden dolayı biraz hızlı idi.
Kaçış devam ediyor.
Kaçarken attıkları büyüler Kaya Adam'ı hiç etkilemiyordu. Aynı hızda koşmaya devam ediyordu.
Dar yerlerden geçmeye devam etseler de, Kaya adam dar alanları parçalayarak genişletiyordu.
Böyle devam ederse yakalanacakları bir anda kaya adam onlara çok yaklaştıkları bir anda...
İlerde bir ağacın altında bir delik vardı. O deliğin ne olduğunu bilmeden o deliğe atladılar. Kökleri sağlam bir ağacın altına girmişlerdi.
Kaya adam zorlasa da girişi genişletemedi. Sert bakışlarından sonra orayı terk edip gitti.
Bir rahat nefes alacakları sırada... Bir Beyaz büyücü asası ile etrafı aydınlattığında karşılaştıkları manzara bir örümcek mağarasıydı.
Uykuya dalmış Dev bir örümcek vardı. Korkmaya devam ediyorlardı. Hemen yavaşça delikten çıktılar.
Sessizce delikten çıkan kahramanlarımız hiç durmadan oradan uzaklaşmaya başladılar. O kadar uzun koşulardan sonra hedefe yaklaştıklarını fark ettiler.
Sessizce biraz ilerledikten sonra ilerde bir Ağaçtan ev gördüler yer altına doğru bir kapısı vardı.
Hedefe ulaştıkları için seviniyorlardı. Ama içlerinde bir kuşku vardı. Aslında o kuşku hep vardı. Ama şimdi kapıya yaklaşmaya çekiniyorlardı.
Beyaz büyücülerden biri önden gitmek istedi. Eğer tehlike varsa da grubun hepsinin zarar görmesinden daha iyidir dedi.
Önden yavaşça gitmeye devam etti.
Bir sorun yoktu. Arkasından grubun geri kalanları geliyordu.
Birden önden giden Beyaz büyücünün ayaklarına sarmaşıklar dolanır. O sarmaşıklar uzayarak beyaz büyücünün tüm vücudunu saracakken, Patasana Koruma büyülerini yaptı.
Beyaz büyücülerse asalarını Sarmaşığa doğru yönelterek büyüler atmaya başladı. Biraz etkisini gösterince tüm gücüyle büyü atmaya devam ettiler. Sarmaşıklar koptu aşağıya düşen
Beyaz büyücü hemen asasını aldı. Sarmaşık ise daha da hareketlenerek her yerden bir dal çıkmaya başladı. Gruptakilerse hemen hızlıca kapıya doğru koşmaya devam ettiler.
Sarmaşıklardan zar zor kurtulan dostlarımız kapıya yanaştılar. Hemen içeri girip sarmaşığında içeriye girişini engellemek için kapıyı kapattılar.

BÖLÜM SONU

DipNot: 1.Sezonda sözü geçen Gizit Kalesi bu hikayede de bahsedilmiştir.
DipNot2: Hayali Çemberlitaş haritasının Karanlık Orman bölgesinden bahsedilmiştir.
DipNot3: Hayali Çemberlitaş Bölgesine Hayali bazı yaratıklar eklenmiş ve eklenmeye devam edecektir.


2. Hikaye'de görüşmek üzere...

[Britishtobacco92]

Eline koluna sağlık Ferdi'cim gerçekten güzel iş çıkarmışsın yürekten tebrik ediyorum seni.

[QSOMEGOSALENQ]

LA NE ARA okudun Ne ara Anladın 1 DK İÇİNDE :=)

Neyse Hikayelerinin Devamını Sabırsızlıkla Bekliyor Herkez.

[Britishtobacco92]

LA NE ARA okudun Ne ara Anladın 1 DK İÇİNDE :=)

Neyse Hikayelerinin Devamını Sabırsızlıkla Bekliyor Herkez.

Önceden göstermişti Okumştm o bakımdan

[QSOMEGOSALENQ]

Ferdi Araya benide Ekle

MESELA :

Bölgeden çıktıktan sonra Yine önden ben Gidiyordum Ondan sonra Şarapçıdan Geçerken birden bire
TISSSSSSSSSSSSSSS diye bi ses geldi ve some ile JUNON aniden kaleye kaçtılar ŞOK ŞOK ŞOK

[angelona]

Eline emeğine sağlık yine çok etkileyici ve akıcı olmuş

[MKAKoMuTaN]

eline emeğine sağına soluna önüne arkana aşağına yukarına ipine kuşağına ...... na sağlık kanka ... sansürünü özelden açıklarım bi ara

[mitmet]

geniş bi hayal gücün var tebrikler. bunu yazman kaç gününü ya da saatini aldı merak ettim.

[Patasana]

geniş bi hayal gücün var tebrikler. bunu yazman kaç gününü ya da saatini aldı merak ettim.

39 dk 17 sn

[bwingrove]

FERDİ DÖKTÜRMÜŞÜN YİNE HLL :idea: :idea: