Yıllar Sonra...
Bir gece Eminönü’nde jandarmalar, güvenlik için Eminönü nü gözetlerken...2 jandarma şarapçının yanından Geçerken şarapçı ile aralarında bir diyalog oluşur
Şarapçı: Hayırlı Nöbetler deyip selam verir.
2 jandarmada onu selamlayıp yanlarına giderler.
Jandarmalardan biri: Oturup konuşmak isterdik ama fazla vaktimiz yok.
Jandarmalardan diğeri de: Şarapçı sana bir şey soracağım. Senin adın yok mu? Neden yıllardır bu sahilde oturup içiyorsun. Evin barkın yok mu?
Şarapçı bu kelimeleri duyduktan sonra derin bir nefes alır ve
Şarapçı: Geçmişi anlatmama benim ne şaraplarım yeter ne de sizin ömrünüz. Benim evim şarap şişelerinde…
Jandarmalar biri diğerine: Gel dostum gel… Yine anlatmaz kim olduğunu yaşaması bile mucize… Deyip jandarmalar nöbetlerine kaldıkları yerden devam ederler…
Jandarmalar gittikten sonra şarapçı arkalarından kısık bir sesle
Şarapçı: Bir gün sizde anlarsınız… İlk meteor düştüğünde...
…
Jandarmalar Eminönü nün bu gece çok sessiz olmalarından dolayı şüpheleniyorlardı. Sessizliğin sesini duyar gibilerdi... Sabaha karşı saat 04.00 sularında Eminönü sahilinde bir hareketlenme olduğunu fark ettiler. Tüm sahil güvenliği tam teçhizat hazırlandılar... Olası bir soruna hemen karşı koyabilmek için... Denizde çok büyük dalgalar oluşmaya başladı fakat havada rüzgâr yoktu. Jandarmalar hazır bir şekilde beklerken... Bir haberci bu durumu Komutana koşarak bildirdi. Komutan bunları duyunca şaşkın bir durumda bekledi.
Komutan : "Tamam asker gidebilirsin” dedi.
Komutan biraz düşündükten sonra Agâh Efendiyi ziyaret etti.
Agâh Efendinin evinin önüne kadar Gelen Komutan Agâhın Hizmetkârıyle konuşur. Agâh Bey le Görüşmesinin gerektiğini bildirir. Uşak Hemen Agâh Beyi Uyandırır. Komutan İçeriye Girer Salonda Buluşan Komutan Ve Agâh Konuşmaya Başlardılar.
Agâh Efendi: Ne oldu Komutanım?
Komutan: Efendim Bu gece denizde Bir hareketlenme Oldu Havada Rüzgâr Olmamasına Rağmen Şiddetli dalgalar Eminönü sahilini Vurdu.
Agâh Efendi Hemen Komutanın Lafının Üzerine Atlayarak
Agâh Efendi: Yoksa... (dedikten sonra Düşünceye Dalar)
Komutan: Evet Efendim Sanırım Geri Döndü.
Agâh Efendi: Meclisi Toplayın Acil Toplantı Yapmamız Lazım. Eminönü İçin... İsmet VE Handana haber yollayın Onlarda Acil Bir şekilde Hazırlanıp Toplantıya Gelsin...
Bir Haberci İsmet Bey'in Yanına Gider Ve
Haberci: İsmet Bey, Agâh Bey Sizi Meclise Davet Ediyor. Acil Bir Toplantı Gerekiyormuş... Eminönü İçin...
İsmet Bey : "Tamam Çıkabilirsin" der.
Bir Habercide Handan Hanım'ın Yanına Gider Ve
Haberci: Handan Hanım, Agâh Bey Sizi Meclise Davet Ediyor. Acil Bir Toplantı Gerekiyormuş... Eminönü İçin.
Handan Hanım: Tamam Haberci Meclise Katılacağım. der.
Handan Hanım Yanında Bir Arz Muhafızı İle Geç Saatlerde Mısır Çarşısına Gelir Aktar Şevketin Yan Tarafındaki Odadaki Kapıyı Çalar.
Kapıyı Bir Yaşlı Açar...
Handan Hanım: Eminönü için... Der
Kapı muhafızı: Buyrun Efendim Hoş geldiniz der.
Handan Hanım İçeriye Girer.
15 dakika Sonra...
İsmet Beyde Yanında Bir Muhafızı İle mısır Çarşısına Girişe Gelir ve kapıyı çalar...
Kapıyı Açan Kişiye
İsmet Bey: Eminönü İçin... Der.
Ve İsmet Beyde İçeriye Girer. İsmet Bey içeriye Giriş Yapılınca Kapı Zincirle Kitlenir...
İsmet Beyde Meclise Gelmesi ile Meclis "Eminönü için"... Konulu Toplantıya Başlamış Bulunmakta.
Agâh Bey: Hepiniz Hoş geldiniz... Burada Eminönü nün Geleceğini konuşacağız. Acil Konuya girmek istiyorum. Vakit yok Hızlı olmalıyız...
2 Saat Önce Eminönü sahilinde Birkaç olay meydana geldi. Bunlar Daha önce savaş verdiğimiz Ve birçok evladımızı kaybettiğimiz Savaşın Sorumlusu Hidra...
Bir an Meclisteki herkes birbirinize Fısıldamaya başlar... Mecliste gürültü oluşmaya başlamıştı. Hidra Lafından sonra Herkesin yüzünde bir korku beliri verdi...
Agâh Bey: “Sessizlik”. Diye bağırır.
Meclisteki herkes susar. Agâh Bey Konuşmasına devam eder.
Agâh: Eminönü büyük bir tehlikede buna sebep olan ise Hidra. Bizim tek yapmamız gereken Hidraya karşı savaşmak.
Bir Meclis Üyesi Agâh Beyin sözünü Keser.
Meclis Üyesi: Efendim. Daha öncede Bir savaş verdik ve bir başı için Eminönü’nde asker kalmadı ve şimdi geri döndü. Onu öldürmek imkânsız…
Agâh Bey Önce İsmet Bey’e sonrada Handan Hanım’a bakar…
Handan Hanım: Gücümüzden kimsenin kuşkusu olmasın. Eğerki Eminönü için olmazsa İstanbul için savaşırız. Gücümüzün yettiği kadar son nefesimize kadar.
İsmet Bey: Son nefesimize kadar mı? Aynı cephede mi? Bunu düşünmeniz bile hata en güvenilir Dostumu öldürdün. Sonrada karşıma çıkmış dostluk teklif ediyorsun. Yaratıklarla bizi yok etmek isteyen kimdi?
Handan Hanım: Balyoz Nazım’ı ben öldürmedim.
İsmet Bey: Kuvvetli Bir Zehir. Savaşta üstünlük sağlayamıyorsak masada gücümüzü gösteririz. Gerçekten Güzel düşünmüşsün. Muhafızların bile savaşta zehir kullanıyor.
İsmet Bey, Agâh Bey’e dönerek
İsmet Bey: İki Liderimi İnfaz Eden Klan Mensubunun başkanı ile ayni masaya oturtturuyorsun. Sonrada Eminönü için Aynı siperde savaşmanız gerek diyorsun. Ne zaman oldu da beni…
Derken Agâh Bey İsmet Beyin Lafını keser ve.
Agâh Bey: Güçlerimizi Birleştirmezsek Eminönü nü bırak İstanbul’u bile kurtaramayız.
İsmet Bey: Eminönü benim, orayı savunmak bana düşer. Kimsenin yardımına da gücüne de ihtiyacım yok. Siz İstanbul’u kurtarın yeter! Dedi.
İsmet Bey bu sözlerinden hemen sonra yüzünü kapıya döner ve kapıya doğru ilerler. O sırada Handan Hanım: Git Bakalım İsmet. Senin Yerine Yeni Lodos Lideri Kim olacak Merak ediyorum.
İsmet Bey durur biraz düşünür ve yüzünü Handan’a dönerek
İsmet Bey: Yaşarsan Görürsün. Der
Ve Meclis Salonunu terk eder. Mısır çarşısından çıkar ve Lodos Kalesine gider.
Agâh Bey: Toplantı şuan bitmiştir. En kısa sürede tekrar bir toplantı olacak herkes hazır olsun… Der. Meclis üyelerinin yüzleri asık ve üzgün bir şekilde dağılırlar…
Handan Hanım (Agâh Bey’e) bakar. Ve meclisi terk eder…
Sabah Olur. İsmet Bey Kalesinde özel odasında düşüncelere dalmıştır. Handan hanım Kalesinde Askerlerinin Teçhizat donanımı için hazırlıklar yapmakta. Agah Bey Çaresizce bekler. Komutan Sinirli bir şekilde Hidrayı yok etmek için Hazır durumda Bekler.
Fısıltı Gazetesinde Çıkan manşet Haberi,
Başlık: Hidra Geri döndü.
Rüzgârsız Gecedeki Denizdeki şiddetli Dalgalar Şu ana kadar görülmüş En büyük Tehlike tekrar Eminönü kapısında…
Bu Haberleri okuyan Halk korku içinde bekliyorlardı.
İsmet Bey Baş muhafızını Yanına Çağırır. Muhafız ve askerlerden hazır olmasını ister. Hidraya Karşı siperlerde Savaşacaklarını Söyler. Muhafız büyük bir şaşkınlıkla emirleri yerine getirir.
Muhafız bile Bunun savaşa gitmek değil ölüme gitmek olduğunu anladığı halde İsmet Neden böyle bir karar verdi. Eminönü Büyük bir yarayı daha kaldıracak güçtü değil. Lodoslar Düşerse Eminönü Arzların eline geçmiş olacak. İsmet Acaba Neler düşündü…
Ordu Hazırlanır…
İsmet Bey ve Ordusu Eminönü sahilinden geleceğini düşündüklerinden Oradaki siperlere konuşlanırlar. Artık Tek Beklenen Hidranın karaya çıkmasıdır…
Bu sırada Handan Hanım Eminönü’nde İsmet Bey’in Konuşlanmış olduğu haberini alınca.
Kendiside Harekete Geçer.
Yanındaki Muhafızına Hazırlanmalarını emreder.
2 saat sonra…
Muhafızlar hazır bir şekilde Meteor Bölgesinden Gizlice Eminönü’ne geçerler. Antrepo arkasında konuşlanan arzlarda Olayların gelişmesini beklemekte. Arz Gözcüleri ise Siperleri gizlice gözetlemekteler.
Geceye doğru saatler ilerlerken Lodos muhafızları siperde dinlenirler. Bir kısmı da nöbettedir.
İsmet Bey Çaresizlik içinde beklerken. Düşüncelere Dalıp durmakta…
İşte O sırada Eminönü için İstanbul İçin Kıyametin Koptuğu gündü… 3 Başlı mitolojik yaratık Hidra Eminönü Sahiline Ayak Bastı Denizden çıkarak…
Tüm Muhafızlar ve askerler Şaşkınlık içinde o 3 başlı yaratığa bakıyorlar. Arz gözcüleri… Şaşkınlık içerisinde Haberi Handan Hanım’a iletmek için Hızlıca yola koyulurlar… Hidra 3 kafasından da çok korkutucu sesler çıkartıyordu.
İsmet Bey Şaşkınlık ifadesini Sertleştirerek Kılıcını çeker. Muhafız ve Askerlerine Hizaya Girmelerini ve savaş pozisyonu almalarını söyler.
Ama Gerçek Şu ki Bu yaratıkla savaşmayı bırak yanına yaklaşmak ölümü göze almak demektir.
İsmet Bey Büyücülerin Muhafızların ve savaşçıların arkalarında konuşlandırmayı emreder.
Şifacılarda En arkada yaralananları tedavi etmek için hazırda bekler.
Hidra Yavaş Yavaş Siperlere doğru ilerler
Ve İşte O an geldi. İsmet Bey muhafızlarına ve savaşçılarına Savunma pozisyonu almalarını ister. Büyücülerde İlk büyülerini atıyor… Eminönü sahilinde İnanılmaz büyüler Hidraya yapılıyor. Ama hidranın Keskin Derisinden dolayı büyüler fazla hasar veremiyor…
Hidra Hızını hiç kesmeden Siperlere doğru geliyor…
İsmet Bey, Muhafızlarına ve Savaşçılarına Saldırmayı Emreder. Savaş tam olarak başlamış durumda… Hidra korkunç sesler çıkarıyor Askerler bundan etkileniyorlar… Her Birini korku sarmış bulunmakta…
Hidra korkunç saldırılarını gerçekleştiriyor. Askerler muhafızlar bir bir ölüyor Eminönü sahili Bir mezar alanına dönüyor. İsmet Bey’in Acil bir çözüm geliştirmesi gerekir. Böyle giderse Lodos Ordusu kalmayacak… Şifacılar Şifalarını veriyorlar ama ölü ve yaralıların sayısı gittikçe artıyor. Herkese yetişemiyorlar. Eminönü sahili Resmen Kan Gölü Oldu.
İsmet Bey şaşkınlık içerisinde Bu durumu izlerken Kendinden Geçmiş bir halde iken Yaralı bir Muhafız İsmet Bey’in yanına gelir.
Yaralı Muhafız: Efendim Geri Çekilmeliyiz Yoksa Nefes Alan Bir Lodos Bile Kalmayacak…
İsmet Bey: Geri Çekilirsek. Eminönü Düşer Ve yaşamamızın anlamı kalmaz diyip Kılıcıyla Savaşa oda girer Hidranın İsmet Bey ‘e büyük yara verir 5 şifacı İsmet Bey’le ilgilenir. Ama oluşan yaranın ölüm tehlikesi olmadığı tespit edilir. İsmet Bey Artık Sona Geldiğinin farkına varır.
Geri Çekilme Komutunu Verir.
Evet, O da ne o sırada Arzlar antrepo tarafından koşarak gelirler. Büyük Bir Arz Ordusu Handan Hanım, Muhafızları Ve Askerlerinden Hidranın Etrafını Sarmasını Emreder.
Lodoslar çekilirken Savaşın kontrolü artık Arzlarda Handan Hanım ile İsmet Bey Göz göze gelirler… Sonra Handan Hanım muhafız ve askerlerine saldırmayı emreder.
İsmet Bey Hem aralarındaki düşmanlık için yardım edemez. Etse bile yardım edecek sağlam birkaç askerden başka kimse yok… Ama nitekim Arzlarında sonu Lodoslar gibi oldu.
Arzlarda Geri Çekilmek Zorunda kaldı…
Eminönü’nün Askeri yönden kolu düştü. İki liderinde çabaları boşa gitti.
Artık Eminönü’nü değil İstanbul’u Bir Kıyamet Bekliyor…
Çok önceden yazdıgım bir hikaye baktimki forumda dolaşiyor. Bende tekrar açma geregi duydum.
Hidra Savaşı [Hikaye][Patasana]
- Patasana
- FareAdam Düşmanı
- Mesajlar: 311
- Kayıt: 04 Ara 2009 17:23
- Sunucu: Teşkilat
- Klan: Arzın Çocukları
Hidra Savaşı [Hikaye][Patasana]

http://pic1.resimupload.com/r3/resim_129876180.JPG
http://img195.imageshack.us/img195/1395/5handanldj.jpg
http://pic1.resimupload.com/r8/resim_510193426.JPG
http://pic1.resimupload.com/r4/resim_362352276.JPG
Re: Hidra Savaşı [Hikaye][Patasana]
yazılarınız reklam durmadan konu açıp adını duyurmaya çalışıyon saçma sapan abuk sabuk konular acmayın lütfen önemli olan çok konuşmadan tanınmak
Re: Hidra Savaşı [Hikaye][Patasana]
sa dostum güzel bulmuşsun eline saglık kardeşim aydınlandım bilmiyordum bu konuyu ben. çekemeyenlerde farklı şeyler yazarlar takma kafana kolay gelsin kardeş
KLASFURKAN Teşkilattan
-
- FareAdam Düşmanı
- Mesajlar: 369
- Kayıt: 08 Nis 2010 05:45
- Sunucu: Teşkilat
- Klan: Arzın Çocukları
- Lonca: Loncusız
Re: Hidra Savaşı [Hikaye][Patasana]
emek verilmiş. güzel olmuş.

ATİLLAKAAN - Sove - Soveratör
- T E Ş K İ L A T -
- Fearles
- Demirci Çırağı
- Mesajlar: 625
- Kayıt: 04 Ara 2009 17:16
- Sunucu: Teşkilat
- Klan: Arzın Çocukları
Re: Hidra Savaşı [Hikaye][Patasana]
Güzel Olmuş . Sonuna doğru saçmalamışın. Biraz daha uzayabilirdi.
Ffearles
TMFear
TMFearles
Kacanlar
Ne istersen iste , Hayat hakettiğini verir.
TMFear
TMFearles
Kacanlar
Ne istersen iste , Hayat hakettiğini verir.
Re: Hidra Savaşı [Hikaye][Patasana]
guzel olmus
handanın ölümü
http://www.dailymotion.com/video/xdb1dm_ikv-handan-olumu-fenomen_videogames
''Okuyun, diyor okuyun. Çünkü mürekkebin akmadığı yerde kan akıyor.''
http://www.dailymotion.com/video/xdb1dm_ikv-handan-olumu-fenomen_videogames
''Okuyun, diyor okuyun. Çünkü mürekkebin akmadığı yerde kan akıyor.''
Re: Hidra Savaşı [Hikaye][Patasana]
ashuahsushah koptum.Fearles yazdı:Güzel Olmuş . Sonuna doğru saçmalamışın..
- EsEsKiziLciKLi
- Şarapçı'nın Sırdaşı
- Mesajlar: 89
- Kayıt: 04 Ara 2009 17:23
- Sunucu: Teşkilat
- Klan: Arzın Çocukları
Re: Hidra Savaşı [Hikaye][Patasana]
Güzel Olmus İlk defa Bukadar uzun bi metin okudum .d
Emeğe Saygı . . !
Emeğe Saygı . . !


- torunogluu
- Salgın Koruyucusu
- Mesajlar: 12
- Kayıt: 17 Nis 2010 17:39
- Sunucu: Teşkilat
Re: Hidra Savaşı [Hikaye][Patasana]
Lan sen kimsin de benim oyun nickimi forumda kullanıp saçma sapan yorumlar yapıyorsun ? kimsin senhidalgo yazdı:yazılarınız reklam durmadan konu açıp adını duyurmaya çalışıyon saçma sapan abuk sabuk konular acmayın lütfen önemli olan çok konuşmadan tanınmak
Ferdi eline sağlık kardeşim güzel bir yazı bu nickle hiç bir alakam olmadığını bilmeni isterim
- Patasana
- FareAdam Düşmanı
- Mesajlar: 311
- Kayıt: 04 Ara 2009 17:23
- Sunucu: Teşkilat
- Klan: Arzın Çocukları
Re: Hidra Savaşı [Hikaye][Patasana]
Begenenler için teşekkürler. Hergün hikaye yaziyorum bırakalimda bazılarının başı bazılarınında sonu kötü olsun. Tabiki oda kişiden kişiye göre değişiyor.
Ayrica ismimi reklam etmeye gerek yok
Tanıyan tanıyor 
Ayrica ismimi reklam etmeye gerek yok

http://pic1.resimupload.com/r3/resim_129876180.JPG
http://img195.imageshack.us/img195/1395/5handanldj.jpg
http://pic1.resimupload.com/r8/resim_510193426.JPG
http://pic1.resimupload.com/r4/resim_362352276.JPG