1 Mayıs, Genç, yaşlı demeden tüm işçi, emek veren, emekçilerin bayramıdır !
Özelde emekçilerimizin, genelde Dünya emekçilerinin
Birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’ını kutluyorum
1 Mayıs, dünyanın her yerinde işçi sınıfının haklarını savunmayı hedef edinmiş bir gündür. Bu açıdan, 1 Mayıs, emek savunmasıdır. Peki nedir bu “emek savunması”? Kimin “emeği kime karşı savunulacak”? Kemalistler “emeğe ve emeğin yüce değerine” nasıl bakmalıdır?
Bu sorulara –sağdan ve soldan- Kemalist olmayanların verdikleri cevapların, Kemalizm noktasında hiçbir geçerliliği yoktur. Hala Türkiye kapitalizminin kurucusu olarak gösterilen Kemalist Devrim’in gerçekte neye karşı, neden yapıldığını birçok kez görmüşüzdür. “Milli burjuvazi yaratma” safsatasının da gerçekte ne olduğunu herkese anlatmaya çalışırım.
Bu açıdan, Kemalistler bu soruları çoktan aşmış durumdadırlar. Bu yüzden, hala düzen içindeki verilerle “kemalizmi ve Mustafa Kemal’i” istedikleri yörüngeye sokmak isteyenlerin; benimle özelden görüşmelerini talep ediyorum.
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK' ün dediği gibi “HALKÇILIK, NİZAMI İÇTİMAİSİNİ SA’YİNE (EMEĞİNE), HUKUKUNA İSTİNAD ETTİRMEK İSTEYEN BİR MESLEKİ İÇTİMAİDİR…”
Bu cümleyi şahsi değerlendirmem şu şekilde;
“Sosyal nizamı emeğin hukukuna dayandıran sistem” de ne demektir? Dünyada herhalde bunu başka bir lider söylese, anında “komünist” damgasını vururlardı. Oysa ki, bizim böyle bir iddiamız da yoktur, ama iddialı olduğumuz bir nokta vardır ki, o da Mustafa Kemal’in toplumsal nizamı “emeğe göre şekillendirmek” istediğidir. Mustafa Kemal’in anladığı “HALKÇILIK” budur. O halde söylemeliyiz, emek savunması emekçi kitlelerin emeğini, burjuvaziye karşı korur ve burjuvazinin sonunu getirmek için mücadele verir.
1 Mayıs’ın bizdeki anlamı da işte tam olarak burada şekillenir. 1 Mayıs vatan savunmasıdır dolayısıyla mazlum Türk Halkı’nın, Türk emekçisinin haklarının savunmasıdır. Mustafa Kemal İstiklal Harbi’mizde ve daha sonraki dönemde bu yolda ilerlemişti, bu yüzden bu gün biz Kemalistlere düşen görev de bu yolu sınıfsal bakış açımızla derinleştirmektir. 1 Mayıs, bu yüzden biz Kemalistler için önemlidir. Ve yine bu yüzden, 1 Mayıs mağdur ve mazlum olan Türkiye Halkı’nın bayramıdır ve bu bayrama Kemalistler sonuna kadar sahip çıkacaktır.
Hem Türkiye Halkı’nı sömüren ve köleliğe mahkum eden sermayeyi kıracağız hem de bu sebeple bağımsızlığımızı elde etmek için doğal olarak HALKÇI olacağız, emekten yana olacağız.
Bu yüzden haykırıyorum:
Yaşasın 1 Mayıs… Yaşasın Bağımsız ve Eşitlikçi Türkiye..! Yaşasın Kemalizm...!
Unutmayınız ki forumlarımız, siyasi düşünce ve fikirlerin paylaşım yeri değildir. Kaba üslubunuzdan ve hakaret içerikli yazınızdan dolayı forum hesabınız 14 gün erişime kapatılmıştır.
CHARDONNAY
En son Lahkesis tarafından 01 May 2013 01:37 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
Sebep:Hakaret ve siyasi içerikli ileti.
ATABÖRÜ BAYÜLGEN TİGİN IKIZAGANI Türk ırkı sağolsun
1 Mayıs, dünyanın her yerinde işçi sınıfının haklarını savunmayı hedef edinmiş bir gündür. Bu açıdan, 1 Mayıs, emek savunmasıdır. Peki nedir bu “emek savunması”? Kimin “emeği kime karşı savunulacak”? Kemalistler “emeğe ve emeğin yüce değerine” nasıl bakmalıdır?
Bu sorulara –sağdan ve soldan- Kemalist olmayanların verdikleri cevapların, Kemalizm noktasında hiçbir geçerliliği yoktur. Hala Türkiye kapitalizminin kurucusu olarak gösterilen Kemalist Devrim’in gerçekte neye karşı, neden yapıldığını birçok kez görmüşüzdür. “Milli burjuvazi yaratma” safsatasının da gerçekte ne olduğunu herkese anlatmaya çalışırım.
Bu açıdan, Kemalistler bu soruları çoktan aşmış durumdadırlar. Bu yüzden, hala düzen içindeki verilerle “kemalizmi ve Mustafa Kemal’i” istedikleri yörüngeye sokmak isteyenlerin; benimle özelden görüşmelerini talep ediyorum.
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK' ün dediği gibi “HALKÇILIK, NİZAMI İÇTİMAİSİNİ SA’YİNE (EMEĞİNE), HUKUKUNA İSTİNAD ETTİRMEK İSTEYEN BİR MESLEKİ İÇTİMAİDİR…”
Bu cümleyi şahsi değerlendirmem şu şekilde;
“Sosyal nizamı emeğin hukukuna dayandıran sistem” de ne demektir? Dünyada herhalde bunu başka bir lider söylese, anında “komünist” damgasını vururlardı. Oysa ki, bizim böyle bir iddiamız da yoktur, ama iddialı olduğumuz bir nokta vardır ki, o da Mustafa Kemal’in toplumsal nizamı “emeğe göre şekillendirmek” istediğidir. Mustafa Kemal’in anladığı “HALKÇILIK” budur. O halde söylemeliyiz, emek savunması emekçi kitlelerin emeğini, burjuvaziye karşı korur ve burjuvazinin sonunu getirmek için mücadele verir.
1 Mayıs’ın bizdeki anlamı da işte tam olarak burada şekillenir. 1 Mayıs vatan savunmasıdır dolayısıyla mazlum Türk Halkı’nın, Türk emekçisinin haklarının savunmasıdır. Mustafa Kemal İstiklal Harbi’mizde ve daha sonraki dönemde bu yolda ilerlemişti, bu yüzden bu gün biz Kemalistlere düşen görev de bu yolu sınıfsal bakış açımızla derinleştirmektir. 1 Mayıs, bu yüzden biz Kemalistler için önemlidir. Ve yine bu yüzden, 1 Mayıs mağdur ve mazlum olan Türkiye Halkı’nın bayramıdır ve bu bayrama Kemalistler sonuna kadar sahip çıkacaktır.
Hem Türkiye Halkı’nı sömüren ve köleliğe mahkum eden sermayeyi kıracağız hem de bu sebeple bağımsızlığımızı elde etmek için doğal olarak HALKÇI olacağız, emekten yana olacağız.
Bu yüzden haykırıyorum:
Yaşasın 1 Mayıs… Yaşasın Bağımsız ve Eşitlikçi Türkiye..! Yaşasın Kemalizm...!
Emek savunmasıymış,kimin emeğini kime karşı savunuyorsun.Bak sizin gibi milliyetçi biri daha ne demiş;
"Bu bayramı işverenlerle birlikte kutlamak lazım, sonuçta işveren olmadan emek olmaz. Allah tüm polislerimizin ve işçilerimizin yardımcısı olsun. Allah'ımıza hamd edelim ki demokrasi ile yönetilen tek müslüman ülkeyiz, bunu da yüce Atatürk ve arkadaşlarına borçluyuz. Demokrasi ve barış her şeyden önemli. 1 Mayıs 1977 şehitlerine Allah'tan rahmet diliyorum."
Mustafa Sarıgül, Taksim, 1 Mayıs 2013.