Olaydan 3 gün sonra mısır çarşısı önünde konuşan iki jandarma ;
- Ucuz atlattın dostum. O kılıç azdaha kafanı kopartacaktı...
- Evet neyseki o iyi insanlar ordaydı Allah razı olsun onlardan
- O mesele ne oldu en son ?
- Duyduğuma göre Agah seçilmiş savaşçılarından bir grup labirente keşife göndermiş.Ama birşey bulamamışlar..
- Bende merak ettim bu işin sonunu , umarım labirentten eminönüne bir saldırı gerçekleşmez.
- Haklısın, zaten cetecilerin saldırılarıda arttı, başka bir labirent saldırısı olursa gücümüz yetmeyecek.
- En güçlü savaşçılar yeraltı denen cehennem çukuranda can veriyor, Agah`ın bu merakı bizim sonumuz olacak. Nevarki
bu yeraltında ,herkez oraya gidiyor ?
- Dostum bu mesele karışık..
- Benim bilmeyipte senin bildiğin ne var ? Çıkar ağazındaki baklayı.
- Hidra denen mahlukat sanırım yeraltı denen yere saklanmış, olası bi saldırı için hazırlık yapıyorlar.
- Hidramı ? o yaratığı öldürme....
Konuşmaları yarıda kesilmişti banka tarafından silah sesleri gelmeye başladı. Etraf tecrübesiz savaşçıların çığlıklarıyla doldu..
İki jandarma başlarını o tarafa çevirdiklerinde gördükleri manzara karşısında dehşete düşmüştü .
90 Kadar labirent bekçisi ve 40 e yakın kançalan önüne geçeni öldürüp yakıp yıkıyordu !
Mısır çarşısı civarından 8 jandarma hızla oraya koştu
Jandarmalar hala olaya bakarken camii nin merdivenlerinden bir ses duyuldu
- Siz ordakiler ne bekliyorsunuz ? Haydi koşun arkadaşlarınıza destek çıkın !
Bu sözleri söyleyen yaşlı Agah Efendi idi.
Jandarmalar şaşkınlıktan kurtulup hemen oraya doğru koştu
Bekçiler camii nin yakınlarına geldiğinde camii ye saldırmaya başladı.Camii ye büyük hasar veriyorlardı
Bekçiler kançalanlar yüzünden üstünlük kazanmıştı. Bu lanetli kançalanlar uzaktan savaşçıları katlediyorlardı.
Neredeyse camii nin içine girecekleri sırada bir çifte sesi patladı. Mısır çarşısının yanından 10 Lodos muhafızı geliyordu önlerinde daha önceden 2 jandarmaya yardım etmiş olan 6 kişi geliyordu.
Çiftenin kurşununu yiyen bekçi yere serildi
Ard arda iki meteorit kançalanlardan ikisine isabet etti kançalan lar daha oraya bakamadan 2 buz topu daha geldi ve kançalanları yere devirdi . Bunun üzerine 5 kançalan büyücülerden birine saldırdı büyücü acı içinde bağırdı ve yere düştü
Yaralanmıştı ama yarası fazla ağır değil di bunun üzerine diğer büyücü hiddetlendi ve aniden tüm kançalanların içine koştu tüm jandarmalar hayret içinde onu izliyordu. Büyücü tüm kançalanlarım tam ortasındayken dirençlerini kırdı ve bir alev çemberi açtı. Çember okadar güçlüydü ki sıcaklığını 10 metre uzaktaki jandarmalar bile hissetti.
7 Kançalan ve 3 labirent bekçisi yere yıkıldı diğer bekçilerden 9 u ve 6 kançalan büyücüye saldırdı büyücü ağır darbeler almıştı. Ama daha yere yıklmasından yarım saniye geçtikten sonra gruptaki kudretli şifacı bir anda onu canlandırıverdi. Yaratıklar ikinci saldırıya hazırlanacakken sert bir kutup rüzgarı esti ve hepsi öylece kaldı. Büyücünün buzu kendi gücü yüzünden daha cabuk çözüldü ve büyücü kurtuldu. Hemen kendi cephesine döndü. Yaratıklar çözüldükleri zaman bir savaşçının onlara doğru koştuğunu gördü bekçilerden biri öne çıkarak savaşçıya doğru koştu. Savaçı dönerek bekçiye ağır bir darbe indirdi o anda bekçi yere serildi. Bunlar olurken , yaratıkların arka tarafından sesler geldi yaratıklar çekildiğinde oradaki tüm savaşçılar baka kaldı.
Karşılarındaki yaratık Philotheos tu !
Philotheos Savaşları 2/3 -İlk Savaş
Philotheos Savaşları 2/3 -İlk Savaş
Oyunda Kural Yokki Kurala Göre Oynayalım..
Re: Philotheos Savaşları 2/3 -İlk Savaş
Arkadaşlar bu hikayenin 2. bölümüydü biri okumak isteyenler arka sayfalara baksın.
Saygılarla..
Saygılarla..
Oyunda Kural Yokki Kurala Göre Oynayalım..