Eflatun (d. M.Ö. 427 - ö. M.Ö. 347) çok önemli bir Antik Yunan filozofu. Hayatını geçirdiği Atina’daki ünlü akademiyi kurdu. Asıl adı Aristokles'di. Geniş omuzları ve atletik yapısı yüzünden, Yunanca Platon (geniş göğüslü) lakabı ile anıldı ve tanındı.
Yirmi yaşından itibaren ölümüne kadar yanından ayrılmadığı Sokrates’in öğrencisi ve Aristoteles’in hocası olmuştur. Atina’da Akademi’nin kurucusudur. Eflatun’un felsefi görüşlerinin üzerinde hala tartışılmaktadır. Eflatun, batı felsefesinin başlangıç noktası ve ilk önemli filozofudur. Antik çağ yunan felsefesinde, Sokrates öncesi filozoflar (ilk filozoflar veya doğa filozofları) daha ziyade materyalist (özdekçi) görüşler üretmişlerdir. Antik felsefenin maddeci öğretisi, atomcu Demokritos ile en yüksek seviyeye erişmiş, buna mukabil düşünceci (idealist) felsefe, Eflatun ile en doruk noktasına ulaşmıştır. Eflatun bir sanatçı ve özellikle edebiyatçı olarak yetiştirilmiş olmasından büyük ölçüde istifade etmiş, kurguladığı düşünsel ürünleri, çok ustaca, ve şiirsel bir anlatımla süsleyerek, asırlar boyu insanları etkilemeyi başarmıştır.
Modern filozoflardan Alfred North Whitehead’e göre Eflatun’dan sonraki bütün batı felsefesi onun eserine düşülmüş dipnotlardan başka bir şey değildir. Görüşleri İslam ve Hıristiyan felsefesine derin etkide bulunmuştur.
Eflatun, eserlerini diyaloglar biçiminde yazmıştır. Diyaloglardaki baş aktör çoğunlukla Sokrates’tir. Sokrates insanlarla görüşlerini tartışır ve onların görüşlerindeki tutarsızlıkları ortaya koyar. Eflatun çoğunlukla görüşlerini Sokrates’in ağzından açıklamıştır.
Eflatun, algıladığımız dış dünyanın esas gerçek olan idealar ya da formlar dünyasının kusurlu kopyaları olduğunu, gerçeğe ancak düşünce ve tahayyül yoluyla ulaşılabileceğini savunmuş, insan ruhunun ölümden sonra beden dışında kalıcı olan idealar dünyasına ulaşacağını söylemiştir. Görüşleri ortaçağda İslam filozofları tarafından korunmuş ve İslam düşünce dünyasındaki Yeni Eflatunculuk akımına neden olmuştur. Rönesans sonrasında Batı Avrupa'da Antik Yunancadan çevirileri yapılmıştır.
[FiaNNa Loncası] "Fianx"
- Eflatun
- FareAdam Düşmanı
- Mesajlar: 402
- Kayıt: 05 Ara 2009 20:43
- Sunucu: Beyaz Köşk
- Klan: Arzın Çocukları
Re: [FiaNNa Loncası] "Fianx"
Tskxdxebkk
Tskxkxtatanga
Tskxhxtatanga
Tskxkxtatanga
Tskxhxtatanga
- FianxLeewoht
- FareAdam Düşmanı
- Mesajlar: 398
- Kayıt: 13 Ara 2009 22:53
- Sunucu: Beyaz Köşk
- Klan: Arzın Çocukları
Re: [FiaNNa Loncası] "Fianx"
Fianna
Kelt mitolojisinde adı geçen, soylulardan değil de saygı, cesaret, erdem ve güven sahibi savaşçı, avcı ve ozanlardan oluşan klandır. Sıradan insanların ötesinde işler yaparlar, döneminin mitolojik tanrılarına dahi kafa tutarlar ve onlarla girdikleri savaşlarda başarısız olmazlardı. Hiç bir ülkenin, kralın yada bir tanrının buruğu altına girmeyi redederleri. Bir Fianna olmak kolay değildi. Klana kabul edilecek adaylar önce Fianna Tabu’larına bağlı kalacaklarına yemin ederlerdi, sonra yine Fianna savaşçıları ve avcıları tarafından zorlu ve ölümcül sınavlara tabii tutulurlardı. Şayet aday bir sınavdan daha en küçük bir yara izi alsa, başarısız sayılır ve klana kabul edilmezdi. Tabiki klana alınmak için iyi birer avcı yada savaşçı olmak ta yetersizdi, bir Fianna olabilmenin üçüncü koşulu ise yetenekli bir ozan olmaktan geçerdi. Her bir mensubun kendine ait kafiyeli mısraları olması gerekliydi. Fianna’lar bulundukları çevreye iyilik ve düzen getirmek, kötülük ve zulümden kurtarmak için savaşmışlardı. Bu yüzden masum ve saf düşünceye sahip olanların dışındakiler için en büyük korku unsuru olmuşlardır, zamanın mitolojik tanrılarının ve en güçlü kralların bile. Bir Fianna tek başına olsa dahi, sonucu ne olursa olsun asla kavgadan kaçmazdı ve ona öğretilen birinci ve en önemli dersi aklından hiç çıkarmazdı, çünkü hayatta kalmak için başka şansı olmadığını çok iyi bilirdi. “Savaş bitene kadar asla silahını elinden düşürme”. Doğruluğu taşımak kolay değildi ve bir Fianna’nın kaderi ise bu ağar yüktü. Bu yüzden kendilerine “Kader Savaşçıları” da denirdi.
Kelt mitolojisinde adı geçen, soylulardan değil de saygı, cesaret, erdem ve güven sahibi savaşçı, avcı ve ozanlardan oluşan klandır. Sıradan insanların ötesinde işler yaparlar, döneminin mitolojik tanrılarına dahi kafa tutarlar ve onlarla girdikleri savaşlarda başarısız olmazlardı. Hiç bir ülkenin, kralın yada bir tanrının buruğu altına girmeyi redederleri. Bir Fianna olmak kolay değildi. Klana kabul edilecek adaylar önce Fianna Tabu’larına bağlı kalacaklarına yemin ederlerdi, sonra yine Fianna savaşçıları ve avcıları tarafından zorlu ve ölümcül sınavlara tabii tutulurlardı. Şayet aday bir sınavdan daha en küçük bir yara izi alsa, başarısız sayılır ve klana kabul edilmezdi. Tabiki klana alınmak için iyi birer avcı yada savaşçı olmak ta yetersizdi, bir Fianna olabilmenin üçüncü koşulu ise yetenekli bir ozan olmaktan geçerdi. Her bir mensubun kendine ait kafiyeli mısraları olması gerekliydi. Fianna’lar bulundukları çevreye iyilik ve düzen getirmek, kötülük ve zulümden kurtarmak için savaşmışlardı. Bu yüzden masum ve saf düşünceye sahip olanların dışındakiler için en büyük korku unsuru olmuşlardır, zamanın mitolojik tanrılarının ve en güçlü kralların bile. Bir Fianna tek başına olsa dahi, sonucu ne olursa olsun asla kavgadan kaçmazdı ve ona öğretilen birinci ve en önemli dersi aklından hiç çıkarmazdı, çünkü hayatta kalmak için başka şansı olmadığını çok iyi bilirdi. “Savaş bitene kadar asla silahını elinden düşürme”. Doğruluğu taşımak kolay değildi ve bir Fianna’nın kaderi ise bu ağar yüktü. Bu yüzden kendilerine “Kader Savaşçıları” da denirdi.
''Karbon Kağıdı Değil Yaratıcı Ol ''

FianxLeewoht

FianxLeewoht
- Eflatun
- FareAdam Düşmanı
- Mesajlar: 402
- Kayıt: 05 Ara 2009 20:43
- Sunucu: Beyaz Köşk
- Klan: Arzın Çocukları
Re: [FiaNNa Loncası] "Fianx"
Bir ara bu forum sayfasında tek ben verım zannediodumFianxLeewoht yazdı:Fianna
Kelt mitolojisinde adı geçen, soylulardan değil de saygı, cesaret, erdem ve güven sahibi savaşçı, avcı ve ozanlardan oluşan klandır. Sıradan insanların ötesinde işler yaparlar, döneminin mitolojik tanrılarına dahi kafa tutarlar ve onlarla girdikleri savaşlarda başarısız olmazlardı. Hiç bir ülkenin, kralın yada bir tanrının buruğu altına girmeyi redederleri. Bir Fianna olmak kolay değildi. Klana kabul edilecek adaylar önce Fianna Tabu’larına bağlı kalacaklarına yemin ederlerdi, sonra yine Fianna savaşçıları ve avcıları tarafından zorlu ve ölümcül sınavlara tabii tutulurlardı. Şayet aday bir sınavdan daha en küçük bir yara izi alsa, başarısız sayılır ve klana kabul edilmezdi. Tabiki klana alınmak için iyi birer avcı yada savaşçı olmak ta yetersizdi, bir Fianna olabilmenin üçüncü koşulu ise yetenekli bir ozan olmaktan geçerdi. Her bir mensubun kendine ait kafiyeli mısraları olması gerekliydi. Fianna’lar bulundukları çevreye iyilik ve düzen getirmek, kötülük ve zulümden kurtarmak için savaşmışlardı. Bu yüzden masum ve saf düşünceye sahip olanların dışındakiler için en büyük korku unsuru olmuşlardır, zamanın mitolojik tanrılarının ve en güçlü kralların bile. Bir Fianna tek başına olsa dahi, sonucu ne olursa olsun asla kavgadan kaçmazdı ve ona öğretilen birinci ve en önemli dersi aklından hiç çıkarmazdı, çünkü hayatta kalmak için başka şansı olmadığını çok iyi bilirdi. “Savaş bitene kadar asla silahını elinden düşürme”. Doğruluğu taşımak kolay değildi ve bir Fianna’nın kaderi ise bu ağar yüktü. Bu yüzden kendilerine “Kader Savaşçıları” da denirdi.
Tskxdxebkk
Tskxkxtatanga
Tskxhxtatanga
Tskxkxtatanga
Tskxhxtatanga
- Eflatun
- FareAdam Düşmanı
- Mesajlar: 402
- Kayıt: 05 Ara 2009 20:43
- Sunucu: Beyaz Köşk
- Klan: Arzın Çocukları
Re: [FiaNNa Loncası] "Fianx"
Süleyman Demirel'den inciler
"Bana Türkiye "nin durumunu bir kelimeyle anlatın derseniz iyidir derim. İki kelimeyle anlatın derseniz iyi değildir, derim"
“Enflasyon düşüyor domatesten biberden buluyorlar. Çıkıyor benden buluyorlar.”
“Nurcular kendisini pek severler ve hep Demirel’ oy vermişlerdir. Nitekim Demirel bir seçimde nurculara kabinede bakan vereceğini vaat etmiş fakat kabine açıklandığında beklenen nurcu bakan çıkmamıştır. Bunun üzerine nurcularda haklı olarak Demirele, sayın Demirel hani bizden bir bakan alacaktınız diye sormuşlar ve Demirel kendinden beklenen cevabı vermiş
— Ben varım ya…”
“Kerhaneleri kapatalım da bizi mi sevsinler.!”
“Gazeteci: Sayın Demirel, Yıldırım Akbulut için ne düşünüyorsunuz?
Demirel: Bulut buluttur, bulutun akı da buluttur garası da, binaaneleyh, üzerine gonuşmaya değmez”
“Ege bir yunan gölü deeldir,
Ege bir Türk gölü de deeldir,
Binaenaleyh Ege bir göl deeldir.”
“- efendim neden İngiliz dışişleri bakanının elini sıktınız?
- neresini sıkacaktık gardeşim”
“Türkiye"de petrol vardı da, tankerlerin hortumuna ağzını dayayarak Nazmiye mi içti?”
“Ecevit Anadolu çocuğu, Erbakan islamcıların çocuğu da biz o..... çocuğu muyuz?”
“GAP"ı kimseye gap diye gaptırtmam!”
“Galibiyetin sahibi çoktur, mağlubiyetin sahibi yoktur. Yenilgi yetimdir!”
“Üniversite ziyaretlerinden birinde sol görüşlü bir öğrenci Demirel’i sıkıştırmaya çalışır.
- Türkiye’de yapılan her türlü işi sahiplenmek gibi bir adetiniz var…
- Sen nerde oturuyorsun?
- Niye ki? Kadıköy’de!
- Hah işte buraya her gün gelmek için üstünden geçtiğin köprü var ya
- Ee evet
- Onu işte ben yaptım!”
“-Efendim siz bize işsizliği 3 ay içerisinde bitireceğinizi vurgulamış ve "bunun altını çizin" demiştiniz ben de çizmiştim. Buyurun.
- Kağıdı vermene gerek yok. O gün "altını çizin" demiştim değil mi? Çıkar kalemini tekrar. Al kağıdı eline bul o satırları. Buldun mu? Hah tamam; şimdi de üstünü çiz!”
*** Sayın Demirel'in politikası güzeldi, demiyorum... İnce Zekası, hoşgörüsü ve esprileri güzeldi... Keşke şimdiki liderler de biraz ders alabilse..***
"Bana Türkiye "nin durumunu bir kelimeyle anlatın derseniz iyidir derim. İki kelimeyle anlatın derseniz iyi değildir, derim"
“Enflasyon düşüyor domatesten biberden buluyorlar. Çıkıyor benden buluyorlar.”
“Nurcular kendisini pek severler ve hep Demirel’ oy vermişlerdir. Nitekim Demirel bir seçimde nurculara kabinede bakan vereceğini vaat etmiş fakat kabine açıklandığında beklenen nurcu bakan çıkmamıştır. Bunun üzerine nurcularda haklı olarak Demirele, sayın Demirel hani bizden bir bakan alacaktınız diye sormuşlar ve Demirel kendinden beklenen cevabı vermiş
— Ben varım ya…”
“Kerhaneleri kapatalım da bizi mi sevsinler.!”
“Gazeteci: Sayın Demirel, Yıldırım Akbulut için ne düşünüyorsunuz?
Demirel: Bulut buluttur, bulutun akı da buluttur garası da, binaaneleyh, üzerine gonuşmaya değmez”
“Ege bir yunan gölü deeldir,
Ege bir Türk gölü de deeldir,
Binaenaleyh Ege bir göl deeldir.”
“- efendim neden İngiliz dışişleri bakanının elini sıktınız?
- neresini sıkacaktık gardeşim”
“Türkiye"de petrol vardı da, tankerlerin hortumuna ağzını dayayarak Nazmiye mi içti?”
“Ecevit Anadolu çocuğu, Erbakan islamcıların çocuğu da biz o..... çocuğu muyuz?”
“GAP"ı kimseye gap diye gaptırtmam!”
“Galibiyetin sahibi çoktur, mağlubiyetin sahibi yoktur. Yenilgi yetimdir!”
“Üniversite ziyaretlerinden birinde sol görüşlü bir öğrenci Demirel’i sıkıştırmaya çalışır.
- Türkiye’de yapılan her türlü işi sahiplenmek gibi bir adetiniz var…
- Sen nerde oturuyorsun?
- Niye ki? Kadıköy’de!
- Hah işte buraya her gün gelmek için üstünden geçtiğin köprü var ya
- Ee evet
- Onu işte ben yaptım!”
“-Efendim siz bize işsizliği 3 ay içerisinde bitireceğinizi vurgulamış ve "bunun altını çizin" demiştiniz ben de çizmiştim. Buyurun.
- Kağıdı vermene gerek yok. O gün "altını çizin" demiştim değil mi? Çıkar kalemini tekrar. Al kağıdı eline bul o satırları. Buldun mu? Hah tamam; şimdi de üstünü çiz!”
*** Sayın Demirel'in politikası güzeldi, demiyorum... İnce Zekası, hoşgörüsü ve esprileri güzeldi... Keşke şimdiki liderler de biraz ders alabilse..***
Tskxdxebkk
Tskxkxtatanga
Tskxhxtatanga
Tskxkxtatanga
Tskxhxtatanga
- Eflatun
- FareAdam Düşmanı
- Mesajlar: 402
- Kayıt: 05 Ara 2009 20:43
- Sunucu: Beyaz Köşk
- Klan: Arzın Çocukları
Re: [FiaNNa Loncası] "Fianx"
Bir dönem bir genel müdür yardımcılığı yapmış birisi anlatıyor:
"Sene 1965. Bir genel müdürlükte özel kalem müdürü yardımcısıyım.. Bayrama 10 gün var.. Benim müdür hastalandı.. Ben ise işe gireli 2 hafta olmus, olmamış.
Genel Müdür bey beni çağırttı:
- Tebrik kartları hazır mı?.. Şaşırdım:
- Anlamadım! Hangi kartlar efendim?
- Aman evladim, Şükrü Bey sana söylemedi mi? Bayram geldi, tebrik kartları şimdiye kadar hazır olmalıydı.. Tüh tüh.. Eyvah...
- Çabuk hemen hazırlayıverin.
- Emredersiniz efendim! dedim. Ancak sabaha kadar 3 bin kartı nasıl yazacağım?
Genel müdür bey, bütün kartları çini mürekkebiyle ve en güzel yazımla yazmamı istedi. 3 bin karttan 2 bin tanesini kendisinden makamca alt'takilere şu sekilde yazacaktım:
"Bayramını kutlar, gözlerinden öperim"
1.000 tanesi de üst makamdakilere olacaktı ve onlarda da şu ifade yer alacaktı:
"Sizin ve eşinizin bayramını saygıyla kutlarken, sıhhatli ve başarılı günler niyaz ederim." Sabaha kadar 3 bin kart, düşünebiliyor musunuz?!?..
Ne yapalım? Çaresiz mecburen kolları sıvadım ve başladım öncelikli 2000 karta:
"Bayramını kutlar, gözlerinden öperim",
"Bayramını kutlar, gözlerinden öperim",
"Bayramını kutlar, gözlerinden öperim"
...
1, 5, 10, 18, 28, 58, 108, 188, 558.. Yazıyorum, yazıyorum bitmiyor!.. Nasıl sıkıntı bastı bir bilseniz!... 738, 918..
2,5 paket Samsun'u bu arada bitirmişim. Öyle işkence çekiyorum ki, ekmek parası olmasa bırakıp kaçacağım. Sıra 2000. karta geldiğinde şafak söküyordu. Ben de bitmişim ama önümde hala yığınla kart duruyor!
Şimdi de 1.000 tane de üst makamlara yazılması gerekenler var. 4. Paket sigarayla birlikte "Sizin ve eşinizin bayramını saygıyla kutlarken, sıhhatli ve başarılı günler niyaz ederim"e başladım..
Boyuna yazıyorum, göz kapaklarim iyice ağırlaştı, takoz koysam gene de kapanacak.
209, 529, 689.. Yaz babam yaz.. Ama artık kalemi parmaklarımın arasında tutamaz oldum. Ben kaleme değil, kalem bana hakim:
"Sizin ve eşinizin bayramını saygıyla kutlarken, sıhhatli ve başarılı günler niyaz ederim."
"Sizin ve eşinizin bayramını saygıyla kutlarken, sıhhatli ve başarılı günler niyaz ederim."
"Sizin ve eşinizin bayramını saygıyla kutlarken, sıhhatli ve başarılı günler niyaz ederim."
...
Ve bir müddet sonra gerisini nasıl yazmışım hiç hatırlamıyorum:
"Niyaz ederim başarılı günler sizinle eşinizin bayramını kutlarken.."
"Kutlarken eşinizin bayramını saygıyla sıhhatli günler diler Niyazi ile beraber ederim.."
“Sizin, niyazi ile eşiniz birlikte bayramınızı sıhhat dilerim, tebrikle beraber.”
"Niyazi ile birlikte sizin ve eşinizin bayramını kutlarken ayrıca sıhhatle ederim.."
"Önce bayramınızı başarılı eder, sonra eşinizle Niyazi'ye tebrikli günler dilerim.."
"Sizin de eşinizin de Niyazi'nin de bayramını saygıyla eder, sıhhatli tebrik dilerim.."
“Bayramınız niyazi ile sıhhat bulsun, eşiniz ile birlikte tebrik olsun”
"Sıhhatli eşinizin bayramını saygıyla kutlarken, Niyazi'ye başarılar diler aynı zamanda ederim.."
"Bayramınıza etmeden önce eşinizi saygıyla kutlar Niyazi'nin gözlerinden öperim.."
"Sizin de, eşinizin de, Niyazi'nin de, bayramini da, tatilini de, gemlisini de, geçmisini de bayramını beklerim.. Saygiyla tebrik ederken.."
"Önce niyazi bayramı tebrik etsin, yok öyle yağma, ben size ve eşinize sıhhat dilerim sonra"
“Bayram günü eşiniz ve niyaziye dikkat edin, size de daha bayram gelebilir.”
“Niyazi bey bayram günü eşiniz ile birlikte sizi sıhhat ile tebrik etsin”
“Tebrik ederim niyaziyi, eşiniz ile birlikte sizin bayram sabahı sıhhatinizi dilemiş”
Sabah tam mesai saatinde, gözlerim kan çanağı bir halde kartları yetiştirdim.. Genel müdür bir-ikisine şöyle bir baktı: "Aferin" dedi.
"Güzel yazmışsın. Hemen postalayın!" Bizde HEMEN POSTALADIK!..
3 gün sonra da önce bizim genel müdürü, sonra da tahmin ettiğiniz gibi bendenizi postaladılar!..
***
Eveeet, yahu ben bu ara Niyazi'yi merak ettim: Niyazi Nereden çıktı?
)))
"Sene 1965. Bir genel müdürlükte özel kalem müdürü yardımcısıyım.. Bayrama 10 gün var.. Benim müdür hastalandı.. Ben ise işe gireli 2 hafta olmus, olmamış.
Genel Müdür bey beni çağırttı:
- Tebrik kartları hazır mı?.. Şaşırdım:
- Anlamadım! Hangi kartlar efendim?
- Aman evladim, Şükrü Bey sana söylemedi mi? Bayram geldi, tebrik kartları şimdiye kadar hazır olmalıydı.. Tüh tüh.. Eyvah...
- Çabuk hemen hazırlayıverin.
- Emredersiniz efendim! dedim. Ancak sabaha kadar 3 bin kartı nasıl yazacağım?
Genel müdür bey, bütün kartları çini mürekkebiyle ve en güzel yazımla yazmamı istedi. 3 bin karttan 2 bin tanesini kendisinden makamca alt'takilere şu sekilde yazacaktım:
"Bayramını kutlar, gözlerinden öperim"
1.000 tanesi de üst makamdakilere olacaktı ve onlarda da şu ifade yer alacaktı:
"Sizin ve eşinizin bayramını saygıyla kutlarken, sıhhatli ve başarılı günler niyaz ederim." Sabaha kadar 3 bin kart, düşünebiliyor musunuz?!?..
Ne yapalım? Çaresiz mecburen kolları sıvadım ve başladım öncelikli 2000 karta:
"Bayramını kutlar, gözlerinden öperim",
"Bayramını kutlar, gözlerinden öperim",
"Bayramını kutlar, gözlerinden öperim"
...
1, 5, 10, 18, 28, 58, 108, 188, 558.. Yazıyorum, yazıyorum bitmiyor!.. Nasıl sıkıntı bastı bir bilseniz!... 738, 918..
2,5 paket Samsun'u bu arada bitirmişim. Öyle işkence çekiyorum ki, ekmek parası olmasa bırakıp kaçacağım. Sıra 2000. karta geldiğinde şafak söküyordu. Ben de bitmişim ama önümde hala yığınla kart duruyor!
Şimdi de 1.000 tane de üst makamlara yazılması gerekenler var. 4. Paket sigarayla birlikte "Sizin ve eşinizin bayramını saygıyla kutlarken, sıhhatli ve başarılı günler niyaz ederim"e başladım..
Boyuna yazıyorum, göz kapaklarim iyice ağırlaştı, takoz koysam gene de kapanacak.
209, 529, 689.. Yaz babam yaz.. Ama artık kalemi parmaklarımın arasında tutamaz oldum. Ben kaleme değil, kalem bana hakim:
"Sizin ve eşinizin bayramını saygıyla kutlarken, sıhhatli ve başarılı günler niyaz ederim."
"Sizin ve eşinizin bayramını saygıyla kutlarken, sıhhatli ve başarılı günler niyaz ederim."
"Sizin ve eşinizin bayramını saygıyla kutlarken, sıhhatli ve başarılı günler niyaz ederim."
...
Ve bir müddet sonra gerisini nasıl yazmışım hiç hatırlamıyorum:
"Niyaz ederim başarılı günler sizinle eşinizin bayramını kutlarken.."
"Kutlarken eşinizin bayramını saygıyla sıhhatli günler diler Niyazi ile beraber ederim.."
“Sizin, niyazi ile eşiniz birlikte bayramınızı sıhhat dilerim, tebrikle beraber.”
"Niyazi ile birlikte sizin ve eşinizin bayramını kutlarken ayrıca sıhhatle ederim.."
"Önce bayramınızı başarılı eder, sonra eşinizle Niyazi'ye tebrikli günler dilerim.."
"Sizin de eşinizin de Niyazi'nin de bayramını saygıyla eder, sıhhatli tebrik dilerim.."
“Bayramınız niyazi ile sıhhat bulsun, eşiniz ile birlikte tebrik olsun”
"Sıhhatli eşinizin bayramını saygıyla kutlarken, Niyazi'ye başarılar diler aynı zamanda ederim.."
"Bayramınıza etmeden önce eşinizi saygıyla kutlar Niyazi'nin gözlerinden öperim.."
"Sizin de, eşinizin de, Niyazi'nin de, bayramini da, tatilini de, gemlisini de, geçmisini de bayramını beklerim.. Saygiyla tebrik ederken.."
"Önce niyazi bayramı tebrik etsin, yok öyle yağma, ben size ve eşinize sıhhat dilerim sonra"
“Bayram günü eşiniz ve niyaziye dikkat edin, size de daha bayram gelebilir.”
“Niyazi bey bayram günü eşiniz ile birlikte sizi sıhhat ile tebrik etsin”
“Tebrik ederim niyaziyi, eşiniz ile birlikte sizin bayram sabahı sıhhatinizi dilemiş”
Sabah tam mesai saatinde, gözlerim kan çanağı bir halde kartları yetiştirdim.. Genel müdür bir-ikisine şöyle bir baktı: "Aferin" dedi.
"Güzel yazmışsın. Hemen postalayın!" Bizde HEMEN POSTALADIK!..
3 gün sonra da önce bizim genel müdürü, sonra da tahmin ettiğiniz gibi bendenizi postaladılar!..
***
Eveeet, yahu ben bu ara Niyazi'yi merak ettim: Niyazi Nereden çıktı?
Tskxdxebkk
Tskxkxtatanga
Tskxhxtatanga
Tskxkxtatanga
Tskxhxtatanga
- Eflatun
- FareAdam Düşmanı
- Mesajlar: 402
- Kayıt: 05 Ara 2009 20:43
- Sunucu: Beyaz Köşk
- Klan: Arzın Çocukları
Re: [FiaNNa Loncası] "Fianx"
Kadınlar ofsayt anlatmak
Ucuzluktaki super cantayi almak icin Mango'ya girdiniz.
Sadece bir tane kalmis, o da kasanin (kale) hemen yaninda.
Ama bu cantanin tek taliplisi siz degilsiniz!
çantayi gözune kestiren diger bir musteri (rakip oyuncu) de sizin hemen yaninizda bitiveriyor.
Ikiniz de durumun farkindasiniz ve hizla kasaya (kaleye) yoneliyorsunuz.
Tam o esnada; biraz önce bluz aldiginiz Zara'da ödemeyi yaptiktan hemen sonra calan cebinizi cevaplamak icin cuzdaninizi cantaniza koymadan arkadasiniza verdiginizi ve onda unuttugunuzu fark ediyorsunuz.
Bir yandan kasaya dogru kosarken diger yandan da elinizi havaya kaldirarak arkanizda kalan arkadasinizdan cuzdani (topu) istiyorsunuz.
öyle bir durumdasiniz ki, rakibinizin gerisinde kalirsaniz kasaya daha uzak kalacaginiz icin avantajinizi kaybedeceksiniz ama eger arkaya gecmezsiniz arkadasinizdan uzak kaliyorsunuz ve arkadasiniz da o kalabalikta size cuzdaninizi firlatamiyor, hersey bir an meselesi.
Bu durumda yapmaniz gereken rakibinizin arkasina gecip cuzdani (topu) almaniz ve cuzdani ele gecirdikten sonra rakibinizi gecmeye calismaniz.
Iste ofsayt bu.
Top sana atildigi anda kaleye rakibinden daha yakin olamazsin.
Ucuzluktaki super cantayi almak icin Mango'ya girdiniz.
Sadece bir tane kalmis, o da kasanin (kale) hemen yaninda.
Ama bu cantanin tek taliplisi siz degilsiniz!
çantayi gözune kestiren diger bir musteri (rakip oyuncu) de sizin hemen yaninizda bitiveriyor.
Ikiniz de durumun farkindasiniz ve hizla kasaya (kaleye) yoneliyorsunuz.
Tam o esnada; biraz önce bluz aldiginiz Zara'da ödemeyi yaptiktan hemen sonra calan cebinizi cevaplamak icin cuzdaninizi cantaniza koymadan arkadasiniza verdiginizi ve onda unuttugunuzu fark ediyorsunuz.
Bir yandan kasaya dogru kosarken diger yandan da elinizi havaya kaldirarak arkanizda kalan arkadasinizdan cuzdani (topu) istiyorsunuz.
öyle bir durumdasiniz ki, rakibinizin gerisinde kalirsaniz kasaya daha uzak kalacaginiz icin avantajinizi kaybedeceksiniz ama eger arkaya gecmezsiniz arkadasinizdan uzak kaliyorsunuz ve arkadasiniz da o kalabalikta size cuzdaninizi firlatamiyor, hersey bir an meselesi.
Bu durumda yapmaniz gereken rakibinizin arkasina gecip cuzdani (topu) almaniz ve cuzdani ele gecirdikten sonra rakibinizi gecmeye calismaniz.
Iste ofsayt bu.
Top sana atildigi anda kaleye rakibinden daha yakin olamazsin.
Tskxdxebkk
Tskxkxtatanga
Tskxhxtatanga
Tskxkxtatanga
Tskxhxtatanga
- FianxLeewoht
- FareAdam Düşmanı
- Mesajlar: 398
- Kayıt: 13 Ara 2009 22:53
- Sunucu: Beyaz Köşk
- Klan: Arzın Çocukları
Re: [FiaNNa Loncası] "Fianx"
Fianxmeric geri alınmıstır Meriç arkadasımızda artık oyunda aktiftir hoşgeldin 
''Karbon Kağıdı Değil Yaratıcı Ol ''

FianxLeewoht

FianxLeewoht
- Eflatun
- FareAdam Düşmanı
- Mesajlar: 402
- Kayıt: 05 Ara 2009 20:43
- Sunucu: Beyaz Köşk
- Klan: Arzın Çocukları
Re: [FiaNNa Loncası] "Fianx"
Hayırlı olsun (sonunda sayfada benim yazdıklarım dışında bir yazı
)
Tskxdxebkk
Tskxkxtatanga
Tskxhxtatanga
Tskxkxtatanga
Tskxhxtatanga
- FianxLeewoht
- FareAdam Düşmanı
- Mesajlar: 398
- Kayıt: 13 Ara 2009 22:53
- Sunucu: Beyaz Köşk
- Klan: Arzın Çocukları
Re: [FiaNNa Loncası] "Fianx"
AKTİF OLAN OYUNCULARIMIZ
Fianxaphrodite
Fianxartuğ
Fianxerrian
Fianxelegans
Fianxdövüşçükrall
Fianxhokkabazsın
Fianxİphigeneia
Fianxistihbarat
Fianxkable
Fianxlazkopatt
Fianxleewoht
Fianxmafyaiso
Fianxmarduk
Fianxmeric
Fianxserisavaşçı
Fianxsessizliman
Fianxwitch
Fianxsnowmundrer
Fianxaphrodite
Fianxartuğ
Fianxerrian
Fianxelegans
Fianxdövüşçükrall
Fianxhokkabazsın
Fianxİphigeneia
Fianxistihbarat
Fianxkable
Fianxlazkopatt
Fianxleewoht
Fianxmafyaiso
Fianxmarduk
Fianxmeric
Fianxserisavaşçı
Fianxsessizliman
Fianxwitch
Fianxsnowmundrer
''Karbon Kağıdı Değil Yaratıcı Ol ''

FianxLeewoht

FianxLeewoht