kefeştetayyuş'un Günlüğü

Anılarını Kıyamet Günlüğü'nde sakla! Geçmişin, geleceğe ışık tutsun!
Kullanıcı avatarı
yalcin4516
Sahaf Yardımcısı
Sahaf Yardımcısı
Mesajlar: 124
Kayıt: 18 Ağu 2012 16:24
Sunucu: Teşkilat
Klan: Lodos
Lonca: Şirinler Köyü

Re: kefeştetayyuş'un Günlüğü

Mesaj gönderen yalcin4516 »

Merhaba,
Bu bölümde en renkli günlüktü. Oyun hikayesi hakkında bilgi vererek ögretici bir yanıda oluyordu.
Umarım devamını da heyecanla okuruz :)
Resim
Bazı insanlar çevresini yaratır, Bazı insanları çevresi yaratır.

"Eğer iyi bir çocuk olursanız, belki ŞİRİNLERİ’i bile görebilirsiniz"
Kullanıcı avatarı
BilgeTonyukuk
Çınaraltı Müdavimi
Çınaraltı Müdavimi
Mesajlar: 808
Kayıt: 22 Kas 2010 21:43
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları

Re: kefeştetayyuş'un Günlüğü

Mesaj gönderen BilgeTonyukuk »

Kıymetli yorumlarınız için hepinize sonsuz teşekkürler arkadaşlar. Bir kaç ileti önce de belirttiğim gibi, sağlık sorunlarım ve daha da yoğunlaşan tempom nedeniyle pek vakit ayıramıyorum eskisi gibi. Fırsat buldukça yazmaya çalışacağım ama söz veremiyorum. Sevgilerimle, esen kalın. :relaxed:
Resim
Kullanıcı avatarı
Ttaymmm
Çınaraltı Müdavimi
Çınaraltı Müdavimi
Mesajlar: 864
Kayıt: 04 Eyl 2013 14:28
Sunucu: Eminönü
Klan: Lodos
Lonca: R U S

Re: kefeştetayyuş'un Günlüğü

Mesaj gönderen Ttaymmm »

Allah acil şifalar versin. Sıkı takipçinim... :)
Kullanıcı avatarı
BilgeTonyukuk
Çınaraltı Müdavimi
Çınaraltı Müdavimi
Mesajlar: 808
Kayıt: 22 Kas 2010 21:43
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları

Re: kefeştetayyuş'un Günlüğü

Mesaj gönderen BilgeTonyukuk »

Antik dillerin en kadimlerinden birisi idi Latince, Eski Roma İmparatorluğu’nun resmi dili olan bu lisan, geçmiş dönemlerde bilimin ve yönetimin dili olmuştu. Öğrenmesi zor değildi ancak biraz karışıktı, neticede ölü bir dildi. Diller de tıpkı insanlar gibi doğuyor, büyüyor, gelişiyor ve bir gün tarihin tozlu rafları arasında yok olup yitiyordu.

Bulduğumuz parşömenlerin büyük bir kısmı Latince idi. Ancak bir yere gelince Arzuhalci bir mühlet duraksamıştı. Bu kısım bir yemin, bir ahit idi. Tanrı ile yapılan bir ahit sanmıştık başlarda, fakat daha dikkatli okuyunca Tanrı’ya ile değil, Tanrı dostu birisine verilen bir yemin olduğunu fark ettik. Bu kişinin adı Philotheos idi. Bir şehri korumaktan, bir tür tılsımdan bahsediyordu parşömenler. İyi de kimdi bu Philotheos? Şehir hangi şehirdi ve bu tılsım da neyin nesiydi? Kafa karıştırıcı sualler ile karşı karşıyayken, büyü metninin içerisinde bir takım sembollere rastladık. Bu sembolleri bir yerden anımsadığını söyleyen Arzuhalci, daha önce ihtiyar sahaf Necmi’den aldığımız kitaba baktı. Evet, işte buradaki mezar resimlerinden birisinin üzerinde de bu sembol vardı. “Büyü metinlerinde ilk söz hitaptır, son söz ise emir” dedi Arzuhalci. Demek ki boş bir mezar süsünden ibaret değildi bu sembol. Bu hususta biraz düşünmesi gerektiğini söyleyen Arzuhalci, sahile inersem Yasemin’e selam iletmemi ve teşekkür etmemi söyledi.

Arzuhalci’nin yanından ayrıldığımda kafamda tasarladığım planlar için işe koyulmaya karar verdim. Babamın istediği fakat bir türlü elde edemediği o muazzam silahı Demirci Rüstem’e dövdürtmeye kararlıydım: Ecel Getiren. Çok farklı materyaller istemesine rağmen işe bir yerden başlamalıyım diye düşündüm. Öncelikle durumu loncama anlattım. Kürşad ağabey babamın vefatından sonra mirasının bir kısmının lonca kasasına emanet olarak bırakıldığını belirtti. Bunlar yüklü bir miktar para ve değerli madenlerden ibaretti. Silahları, zırhları ve giysileri zaten bende bulunuyordu. Bunların şahsıma teslimi için Bankacıya çağırmıştı beni Kürşad ağabey. Bankacıya selam verip usulca beklemeye koyuldum. Çeliğin çıkardığı şakırtılar ve sanki toprağı ezip un ufak eden ayak seslerini duyduğumda kafamı o yöne çevirmiştim ve elim istemsizce hızarıma gitmişti. Gördüğüm manzara bugün bile unutamayacağım türdendi.

Kürşad ağabey, yanında iki lonca neferiyle birlikte, muazzam silahlar ve giysiler içerisinde karşımda duruyordu. Elimi göğsüme götürerek usulca selam verdim. O ise yanıma yaklaşıp elimi sıktı ve hal hatır sordu.

Resim

Yarbay rütbesine sahip idi Kürşad ağabey, yanındaki neferler de rütbeli subaylardandı. Bu rütbeler onların nice kanlı savaşlar gördüğünün, amansız kıyımlar yaptığının göstergesiydi. Her birinin ya teşkilimpiyatlarda sayısız şampiyonluğu ya da Lodos klanı aranan düşman listesinde isimleri vardı. Gıpta etmiştim doğrusu.

Bankacıda bulunan loncaya ait kasadan gerekli malzemeleri alan Kürşad ağabey, iyi dilekler ve tebrikler eşliğinde bunları bana teslim etti.

Resim

Kendisine sonsuz teşekkürlerimi sundum ve yapmam gereken bir iş, bir görev olup olmadığını sordum. Bir an önce kendimi yetiştirmemi ve Teşkilat görevlerini hızla tamamlamamı öğütleyen Kürşad ağabey ve arkadaşları, usulca müsaade isteyerek ayrıldılar. Yüklü miktarda param ve birçok madenim olmuştu. Bunları iyi değerlendirmeliydim.

Tam bankadan ayrılacağım sırada bir neferin saf altın aradığını gördüm. Selam verip ne kadar bir ücret vereceğini sordum. 2 milyon deyince hiç düşünmeden satmayı teklif ettim ve kabul etti. İlk ticaretimdi ve ticaretten kazandığım ilk paraydı. Buna sevinmiştim.

Resim

Kendisine teşekkür ederek Mısır Çarşısı’na girdim ve Demirci Rüstem’e doğru yürüdüm. Kendisine Ecel Getiren için neyin gerekli olduğunu sorduğumda şaşırmıştı, çünkü dış görünüşüme bakılırsa pek üretebilecek kabiliyette birisi gibi görünmüyordum. Malzemeleri reçete misali bir kâğıda yazdırarak cüzi bir miktar karşılığında satın aldım.

Resim

Elimdeki malzemelerin bir kısmı reçetedeki madenlerdendi. Bunları ayırarak bankacıya teslim ettim ve kalanları da ticarette kullanmak üzere yanıma aldım. Hazır buraya kadar gelmişken Yasemin’e uğrayı ihmal etmedim. Yasemin beni heyecanla karşıladı ve iyi ki uğradığımı, yeni bir ipucu yakaladığını söyledi. Sol kaşımı sertçe kaldırıp “Ne gibi?” dercesine yüzüne baktım. Bizlerden başkalarının da ölülerin hikayesi ile ilgilendiğini, dahası, az önce mezarlıkta bir çatışma çıktığını söyledi. Çeteciler, ölülere rağmen mezarlığa baskın düzenlemişlerdi. Çetecilerin şahsi menfaatleri dışında bir şeye önem verdikleri nadir görülürdü. Muhakkak birisi bizleri izliyor, ve adımlarını ona göre atıyordu. Mezarlık çevresinde bir görgü tanığı bulup, o kişiden malumat almamın faydalı olacağını söylüyordu Yasemin. Hiç konuşmadan, ağır ve emin adımlarla Mısır Çarşısı’na doğru yöneldim. Yaratıklarla uğraşmak basitti, kullanabilecekleri taktikler kısıtlıydı. Ama bir insan ile mücadele etmek, doğrusu pek güç idi.

Resim

Nitekim, olası bir çatışmaya karşı hazırlıklı olmalıydım, ve daha sağlam silahlara, zırhlara ihtiyacım vardı…
Resim
Kullanıcı avatarı
Enchanter
Sahaf Yardımcısı
Sahaf Yardımcısı
Mesajlar: 121
Kayıt: 19 Ara 2009 12:43
Sunucu: Teşkilat
Klan: Lodos

Re: kefeştetayyuş'un Günlüğü

Mesaj gönderen Enchanter »

Üretebildin mi bari? Merakla bekliyoruz :)
Bad Sector Teşkilat&Meran
Kullanıcı avatarı
BilgeTonyukuk
Çınaraltı Müdavimi
Çınaraltı Müdavimi
Mesajlar: 808
Kayıt: 22 Kas 2010 21:43
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları

Re: kefeştetayyuş'un Günlüğü

Mesaj gönderen BilgeTonyukuk »

Enchanter yazdı:Üretebildin mi bari? Merakla bekliyoruz :)
Henüz değil. Karaktere uyarladığım hikaye örgüsüne göre daha epey yolu var Ecel Getiren için. Belki üretemeyecek. :relaxed: Takip ettiğiniz için teşekkürler, sevgilerimle.
Resim
Kullanıcı avatarı
Ttaymmm
Çınaraltı Müdavimi
Çınaraltı Müdavimi
Mesajlar: 864
Kayıt: 04 Eyl 2013 14:28
Sunucu: Eminönü
Klan: Lodos
Lonca: R U S

Re: kefeştetayyuş'un Günlüğü

Mesaj gönderen Ttaymmm »

BilgeTonyukuk yazdı:
Resim
Kürşad ağabey, yanında iki lonca neferiyle birlikte, muazzam silahlar ve giysiler içerisinde karşımda duruyordu.
Çok iyi ya. :) Ezeli rakiplerim benim. :imp:
Kullanıcı avatarı
Mutlakguven
FareAdam Düşmanı
FareAdam Düşmanı
Mesajlar: 341
Kayıt: 17 Mar 2014 14:29
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları

Re: kefeştetayyuş'un Günlüğü

Mesaj gönderen Mutlakguven »

Hos bir gunluk takibteyim oyuna geri donunce gorusmek isterim bi foto alirim :)
Kullanıcı avatarı
BilgeTonyukuk
Çınaraltı Müdavimi
Çınaraltı Müdavimi
Mesajlar: 808
Kayıt: 22 Kas 2010 21:43
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları

Re: kefeştetayyuş'un Günlüğü

Mesaj gönderen BilgeTonyukuk »

Mutlakguven yazdı:Hos bir gunluk takibteyim oyuna geri donunce gorusmek isterim bi foto alirim :)
Kıymetli yorumunuz için çok teşekkürler. İnşallah, denk gelirsek görüşürüz elbette. :relaxed: Sevgilerimle.
Resim
Kullanıcı avatarı
Mutlakguven
FareAdam Düşmanı
FareAdam Düşmanı
Mesajlar: 341
Kayıt: 17 Mar 2014 14:29
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları

Re: kefeştetayyuş'un Günlüğü

Mesaj gönderen Mutlakguven »

Yazilarini devamini sabirsizlikla bekliyorum insallah denk gelirim ;)
Cevapla

“Kıyamet Günlükleri” sayfasına dön