***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Tılsım sunucusuna ait Loncaların iletişim, bilgilendirme ve paylaşım alanı
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

Fransa

Fransa (Fransızca: Bu ses hakkında France (yardım·bilgi), /fʁɑ̃s/), Fransa Cumhuriyeti, ya da resmî olarak Fransız Cumhuriyeti (République française, okunuşu: /ʁepyblik fʁɑ̃sɛz/), anakara toprakları Batı Avrupa'da bulunan ve dünyanın pek çok bölgesinde denizaşırı toprakları olan bir ülkedir.

Kıta Fransası, güneyde Akdeniz'den kuzeyde Manş Denizi ve Kuzey Denizi'ne, doğuda Ren Nehri'nden batıda Atlas Okyanusu'na kadar yayılan topraklarda yer alır. Fransızlar, ülkelerini topraklarının biçiminden ötürü Altıgen (Fransızca: L'Héxagone, okunuşu: "l'e-gza-gon") olarak adlandırırlar.

Fransa, yönetimde yarı-başkanlık sisteminin uygulandığı üniter bir devlettir. Ülkenin başlıca ilke ve ülküleri İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi'nde açıklanmıştır.

Fransa'nın Avrupa kıtasındaki komşuları Belçika, Lüksemburg, Almanya, İsviçre, İtalya, İspanya, Monako ve Andorra'dır. Akdeniz'de İtalya'ya ait Sardinya adası'ndan sadece 12 km uzaktaki Korsika adası da Fransa'ya aittir. Sahip olduğu denizaşırı illerde de, Fransız Guyanası aracılığıyla Brezilya ve Surinam'a, Saint Martin Adası aracılığıyla da Hollanda Antilleri'ne sınırı vardır. Fransa, Manş Denizi'nde deniz yüzeyinin altından geçen Manş Tüneli'yle Birleşik Krallık'a bağlanmaktadır.

Fransa, 17. yüzyılın ikinci yarısından bu yana dünya genelinde uluslararası ilişkiler alanında önde gelen ülkelerden olmuştur. 18. ve 19. yüzyıllar arasında, Fransa dönemin en büyük sömürge imparatorluklarından birini kurmuştur. Bu dönemlerde Fransa'nın sınırları batı Afrika'dan, güneydoğu Asya'ya kadar uzanmış, etki ettiği bölgelerdeki toplumların kültür ve siyasetlerinde belirgin izler bırakmıştır.

Dünya sıralamasında 6. sırada bulunan nominal gayrisafi yurtiçi hasılası ve 8. sırada yer alan satın alma gücü paritesi ile ileri bir ekonomiye sahiptir ve gelişmiş ülkeler sınıfında yer almaktadır.

İş gezileri için gelenler dâhil, ülkede yirmi dört saatten az kalanlar hariç tutulmak üzere, yıllık olarak ağırladığı yaklaşık 82 milyon turistle Fransa, dünyada en çok ziyaret edilen ülkedir.

Fransa, Avrupa Birliği adlı siyasi ve ekonomik örgütlenmenin kurucu üyelerinden biridir ve birlik üyesi ülkeler içinde yüzölçümü en büyük olanıdır. Ülke, bunun yanında Birleşmiş Milletler'in de kurucu üyelerinden, Frankofon'un, G8 Zirveleri'nin, Latin Birliği'nin ve NATO'nun da katılımcılarındandır. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin beş daimi üyesinden biridir. 360 etkin savaş başlığı ve 59 nükleer santraliyle önemli bir nükleer güçtür.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

Charles De Gaulle

Charles André Joseph Marie de Gaulle (d. 22 Kasım 1890 - ö. 9 Kasım 1970), Fransız asker ve siyasetçi.

De Gaulle, II. Dünya Savaşı öncesinde zırhlı savaş teorisyeni olarak tanındı. II. Dünya Savaşı'nın başında tuğgeneralliğe terfi etti. Fransa'nın Almanya'ya yenilmesi ve çok ağır şartları kabul ederek savaştan çekilmesinin ardından Londra'ya giderek Alman işgaline karşı direnen Özgür Fransa kuvvetleri hareketini başlattı. 1940-1944 yıllarında Özgür Fransa Kuvvetleri'nin önderliğini, 1944 yılında Fransa'nın Alman işgalinden kurtulmasının ardından ise Fransız hükümetinin başkanlığını yaptı. 1946 yılında kurulan Dördüncü Cumhuriyet anayasasının devlet başkanına yeterli yetkileri vermediğini söyleyerek görevinden istifa etti ve 1958 yılına kadar yönetimden uzak kaldı.

Cezayir Bağımsızlık Savaşı ve Birinci Çinhindi Savaşı'ndaki başarısızlıkların Fransa'da yarattığı bunalımların ardından 1958 yılında siyasete döndü. Kurulmasını sağladığı Beşinci Fransa Cumhuriyeti'nin ilk başkanlığını yaptı. 1969 yılında görevinden istifa etti ve 1970'te öldü.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

İngiltere

İngiltere (İngilizce: England), Birleşik Krallığı meydana getiren dört ülkeden en büyük ve merkezî olanı. Avrupa'nın batısında, Büyük Britanya adasında bulunur. İngiltere halkına İngilizler denir.

England adı, 5. yüzyılda Saksonlarla birlikte adayı istila eden Cermen halkı Angluslardan (İngilizce: Angle) kaynaklanır. Angleland (Anglus diyarı) olarak kullanılan isim, zamanla günümüzdeki şekline dönüşmüştür. Ülkeyi tanımlamak için Türkçede kullanılan İngiltere sözcüğü ise İtalyancadaki İnglaterra ve Fransızcadaki Angleterre adlandırmalarına dayanmaktadır. Terra; toprak, arazi anlamlarına gelmektedir.

İngiltere adı günümüzde yaygın olarak uluslararası medyada ve zaman zaman da resmî düzeyde Birleşik Krallık veya Büyük Britanya anlamında kullanılır. İngiltere kavramının siyasi, ekonomik ve kültürel efsanesi yaşamakla birlikte; kendi yerel hükümetleri olan İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda'nın aksine günümüzde İngiltere isimli bir siyasî oluşum veya hükümet yoktur.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

Ortak Pazar

Avrupa Birliği, 1951 yılında Paris Antlaşması uyarınca Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu'nun kurulmasıyla siyasi hayatına başlamış oldu. 1957'de Roma Antlaşması'yla Avrupa Ekonomik Topluluğu'na dönüştü. 1968 yılında iç gümrük tarifesi uygulaması kaldırıldı. Bunu izleyen yıllarda, bu basit gümrük birliği uygulamalarından tam bir tek pazar uygulamasına geçilebilmesi için çok az şey yapıldı. 1986 yılına gelindiğinde bir Avrupa tek pazarı yaratmak için Avrupa Tek Senedi imzalandı ve bu antlaşmayla anapara, işgücü ve hizmetin (bu tam anlamıyla geçmiş olmasa da teoride böyleydi) katılımcı ülkeler arasında serbestçe dolaşmasının önündeki engeller kaldırılmış oldu.

Ortak pazar, ürün düzenlemeleri ve üretim faktörleri (sermaye, işgücü ve yatırımcılık) üzerine birtakım ortak politikalarla dolaşım serbestliği getirilmesini sağlayan bir tür gümrük birliğidir. Pazarda ortaklığın amacı, ortak ülkeler arasında anapara, işgücü, mallar ve hizmetin olabildiğince hızlı hareket edebilmesidir. Bu ortaklık iktisat literatüründeki ekonomik entegrasyonun dördüncü aşamasıdır.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

Hubble Uzay Teleskobu

Hubble Uzay Teleskobu (HUT), ismi Amerikalı astronom Edwin Hubble'ın anısına verilmiş; Nisan 1990'da STS-31 Görevi esnasında Uzay Mekiği Discovery tarafından Dünya etrafındaki yörüngesine taşınmış bir uzay teleskopudur. İlk uzay teleskopu olmamasına rağmen, HUT en büyüklerindendir ve birçok üstün özelliğe sahiptir. Ayrıca hem hayati öneme sahip bir araştırma aracı olması hem de astronomi için etkili bir halkla ilişkiler unsuru olması nedeniyle çok tanınmıştır.

HUT, NASA ve Avrupa Uzay Ajansı (ESA) arasında ortak bir çalışmadır ve Compton Gama Işını Gözlemevi, Chandra X-ışını Gözlemevi ve Spitzer Uzay Teleskobu projelerinden oluşan NASA'nın Büyük Gözlemevleri programının bir parçasıdır.

Uzay teleskopların yapımı ilk olarak 1923'te düşünüldü. HUT için 1970'lerde, 1983'te uzaya gönderilmesi hedefiyle fon bulundu ancak proje teknik gecikmeler, bütçe sorunları ve Challenger faciası nedeniyle gecikti. 1990'da yörüngeye yerleştirildikten sonra bilimadamları ana aynanın teleskopun çalışmalarını kısıtlayacak şekilde yanlış yerleştirildiğini tespit etti. 1993 yılında bir uzay mekiği yolculuğunda bu sorun giderildi.

HUT, Dünya atmosferinin dışında konumlanması sayesinde, yeryüzündeki teleskoplara kıyasla pek çok avantaja sahip olabilmektedir: Atmosferin olumsuz etkilerinden (Görüntüde bulanıklık ve havadaki partiküllerden yansıyan ışığın oluşturduğu arka-plan kirliliği gibi) bağımsız görüntü elde edilmesinin yanı sıra, Ozon tabakası tarafından tutulan morötesi ışığın gözlemlenmesi ancak bu şekilde mümkün olabilmektedir.

1990 yılında fırlatılmasının ardından, astronomi tarihindeki en önemli enstrümanlardan biri haline gelmiştir. Astronomların astrofizik alanındaki temel problemlerine çözüm bulmakta büyük yarar sağlamıştır. Hubble teleskopu tarafından kaydedilmiş olan Hubble ultra derin alan adlı fotoğraf, bugüne kadar görünür ışık ile en uzak mesafeden alınmış detaylı görüntüdür. Birçok Hubble gözlemi, en kesin biçimde hesaplanan evrenin genişleme oranı gibi astrofizik alanında birçok çığır açıcı sonuç doğurmuştur.

HUT, uzayda bakımı astronotlar tarafından yapılacak şekilde tasarlanmış tek teleskoptur. Sonuncusu Mayıs 2009'da olmak üzere beş adet bakım uçuşu gerçekleştirilmiştir. İlk servis uçuşu Aralık 1993'te Hubble'ın görüntüleme hatasının düzeltilmesi için gerçekleştirildi. 2, 3A ve 3B bakım uçuşları sırasında çok sayıda alt sistem onarılmış ve birçok gözlem cihazı daha modern ve yetkin olanlarıyla değiştirilmiştir. Ancak 2003 yılında Columbia Uzay Mekiği'nin yaşadığı kazadan sonra beşinci bakım uçuşu güvenlik gerekçeleri ile iptal edildi. Uzun tartışmalardan sonra NASA kararını tekrar gözden geçirdi ve kurumun yöneticisi Mike Griffin son kez olmak üzere bir servis uçuşu yapılmasına karar verdi. STS-125 Mayıs 2009'da gerçekleştirildi; iki yeni cihaz takıldı ve çok sayıda tamir yapıldı. Yeni cihazların test ve düzeltmelerinin sorunsuz olması durumunda HUT rutin işlemlerine Eylül 2009'da tekrar başlayacak.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

Osiris Gezegeni

HD 209458b, Dünya'dan 150 ışıkyılı uzakta bir Güneşdışı gezegendir. Bulucuları tarafından Mısırlıların verimlilik ve ölüm tanrıçası Osiris adıyla gayrı resmi olarak da anılır.

HD 209458b'nin çapı Jüpiter'in 1,3 katı, kütlesiyse Jüpiter'den ⅓ daha azdır. Güneş benzeri merkezî yıldız (HD 209458)'den 6,92 milyon km uzaktadır, yani yörünge çevresi, Merkür'ün yörünge çevresinin ⅛'idir. Dolanım süresi ise 3½ gündür. Dar yörüngesi ve büyük kütlesinden dolayı Osiris, "sıcak Jüpiter" olarak sınıflandırılmıştır.

Yörüngesinin kenarı Dünya'ya baktığından 1999'da Osiris'in merkezî yıldız önünden geçişiyle ilk kez güneşdışı bir gezegenin böyle bir geçişi izlenebildi. Bu geçiş sonucu yıldızın görünür parlaklığı her 3½ günde bir takriben %2 azalmaktadır.

2003 yılında Hubble Uzay Teleskobu yardımıyla Osiris'in atmosferinin merkezî yıldızına yakınlığından dolayı "buharlaştığı" ve kuyruklu yıldızlara benzer bir kuyruk oluşturduğu saptandı. Gezegenin atmosferinde oksijen ve karbon tespit edilmiştir.

2007 Nisan'ında Hubble Uzay Teleskobu, gezegenin atmosferinde büyük miktarda su buharı tespit etmiştir[2]. Böylece HD 209458b, güneş sistemi dışında su bulunan ilk gezegendir.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

Anders Celsius

Anders Celsius (27 Kasım 1701, Uppsala - 25 Nisan 1744, Uppsala), ünlü İsveçli fizikçi, gökbilimci ve matematikçidir.

Babası astronomi profesörüydü. Astronomi, matematik ve deneysel fizik okuyan Celsius, bir süre Uppsala Üniversitesi'nde matematik profesörü olarak öğretim üyeliği yaptıktan sonra 1730'da Astronomi profesörlüğüne getirildi. 1733'te kendisinin ve başkalarının kutup ışıklarına (aurora borealis) ilişkin, yapmış oldukları 316 gözlemin sonuçlarını derleyerek yayımladı.

1736'da dünyanın kutuplardan daha basık olduğunu ileri süren Newton'un savını kanıtlamak amacıyla saha araştırması yapan Maupertius'un ekibiyle İsveç'in kuzeyindeki Tornia'ya gitti. Meridyen ölçümündeki katkılarıyla bu ekibin Newton'ın savını doğrulamasına yardımcı oldu. 1740'ta Uppsala Gözlemevi'ni kurarak, Jüpiter'in uydularının ışık şiddetindeki değişimi ve fotometrik yöntemlerle yıldızları inceledi.

Celsius bugün astronomi alanındaki çalışmalarında çok, 1742'de önerdiği ısı ölçüm sistemi ile tanınır. Termometrelerde yüzlük derecelendirme daha önce kullanılmışsa da, bu skala da bugün kullanılan sistemde iki sabit derecenin bulunması Celsius'un önerisinden kaynaklanmaktadır. Celsius bu amaçla buzun ergime ve suyun kaynama derecelerini sabit noktalar olarak alıp aradaki farkı yüz eşit dereceye bölerek bugün kullanılan termometre sistemini oluşturmuştu. Ne var ki suyun kaynama noktasını 0 °C, donma noktasını ise 100 °C olarak kabul etmişti. Bu derecelendirme sekiz yıl sonra Celsius'un öğrencisi Carl von Linné tarafından tersine çevrilerek bugün kullanılan durumuna getirildi. Santigrat (centigrade) adıyla da bilinen Celsius derecelendirme sistemi, Fahrenheit ve Kelvin'inkilerle birlikte bugün yaygın olarak kullanılan üç ısı ölçüm sisteminden biridir. Ay'daki bir kratere de Celcius adı verilmiştir.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

Vito Genovese

Vito Genovese, Amerika yeraltı dünyasının gelmiş geçmiş en büyük mafyalarından biridir. 27 Kasım 1897 yılında İtalya’nın Napoli kentinde doğdu. Vito genç yaşta evlenmişti ama eşi genç yaşta ölmüştü. İkinci eşi Anna Petillo’dur. Anna Petillo evliydi ve Vito bu kadına aşık olmuştu. İşte bu yüzden Anna’yla evli olan adamı 1931 yılında yüksek bir binadan aşağı bırakıp katili olmuştur.

Vito Genovese yeraltının kirli dünyasına 1917′de çömez olarak adım attı. Bu pis işe en başta poker masasında serseri arkadaşlarıyla bir iş adamını 60.000 $ dolandırarak gerçekteştirdi. İşin ilginç yanı Vito’nun masaya koyduğu 10 $’lık banknotlarda sahteydi. (Kendisi açıklamıştır.) Bu parlak kariyerine kendisi gibi Napoli doğumlu olan Joe Masseria isimli mafya babasına hizmet ederek devam etti.

Kayıtlara geçen ilk resmi suçu ise gangster olmaktı ve silah taşımaktan polis tarafından tutuklandı ve 60 gün ceza aldı. Daha sonra işleri büyütüp kalpazanlık, alkol, kadın satışı ve adam öldürme suçları işledi. Fernando Boccia cinayeti Amerika’da büyük ses getirmişti. Bir kaç sene sonra bu suçlara uyuşturucu ticaretini de ekleyen Vito, yaşadığı tarihte öyle bir köprü görevi görüyordu ki zamanında Amerika’nın en büyük uyuşturucu satışı gerçekleştiren mafya babası olarak tarihe geçti. Vito bu uyuşturucuların büyük bir bölümünü Hindistan, Pakistan ve Afganistan’dan getirtiyordu. 1959 yılında uyuşturucu satışı suçundan yakalanarak 15 yıl hapis istemiyle cezaevine gönderildi.

Bir çok suç işlemesindeki asıl sebep babalar babası yani ”Capo di tutti capi” olmaktı. Bu hedefi için bir çok mafya babasına ve siyaset adamlarına suikast düzenlemişse de bazı sebeplerden dolayı başarısız olmuştur.

Vito Genovese Amerika’nın Springfiel Hapisane’sinde tahliye olmasına 5 yıl kala 14 Şubat 1969‘da hayata gözlerini yumdu.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

Bruce Lee

Bruce Jun Fan Lee("Lee Jun Fan" Kantonca'daki adı), (d. 27 Kasım 1940, San Francisco – ö. 20 Temmuz 1973, Hong Kong). Çin kökenli aktör ve Jeet Kune Do savunma sanatı ustası.

Bruce Lee, Amerika doğumlu olup Çin kökenlidir. San Francisco'daki Chinese Hospital hastanesinde dünyaya gelmiştir. Babası Lee Hoi-Chuen (李海泉) Çinli, annesi Grace Lee (何金棠) yarı Çinli yarı Kafkas'lıdır. Bruce Lee Jeet Kune Do (Türkçe; durduran yumruk yolu) adını verdiği bir savunma sanatı sistemi geliştirmiştir. Lee'nin bu sistemi geliştirmeden önce eğitimini aldığı savaş sanatları arasında; Kung Fu, Wing Chun, Karate, Boks, Tayland boksu, Jujutsu, Kick Boks, Aikido, Judo, Eskrim, Güreş ve Tekvando bulunmaktadır.

San Francisco'da doğan Lee'nin gerçek adı Lee Jun-Fan'dır. İsmini doğumunda hazır bulunan doktor vermiştir. Babası ve annesi, Çin operasında oyuncuydu. Lee doğduğunda, bir turne için Birleşik Devletlerde bulunuyorlardı. Ailesi, Kung Fu öğrenmesini istedi. 6 yaşındayken bile ilerideki hırçın, sert karakterini belli ediyordu. Lee, Kung Fu tekniklerini bilinçsiz bir şekilde öğrenmeye başladıktan sonra, 1954'de ünlü Kung Fu Ustası Yip Man'ın öğrencisi olarak Wing Chun sistemini çalışmaya karar verdi. Bunun diğer bir nedeni ise bir sokak kavgasında küçük düşme korkusunu yenebilmekti. İlerleyen zamanlarda da Wing Chun sistemine boks çalışmalarını da eklemeye başladı. Dansa büyük bir ilgi duymaktaydı. Henüz 14 yaşındayken dans etmenin çok eğlenceli olduğunu keşfetmişti, zaten bunun içinde yetenekliydi. Dans etmek isteyenleri geri çevirmezdi. Dans dengesi ve ayak hareketlerinin çoğu onun daha sonra dövüş stilinde etken olmuştur. En sevdiği dans olan Cha Cha dansında Hong Kong'ta şampiyon bile seçilmişti.

Sık sık karıştığı sokak kavgalarından dolayı 19 yaşındayken kötü şöhret edinince 1959'da ailesi onu doğduğu Amerika Birleşik Devletleri'ne kendi arkadaşlarının yanına göndermiştir. Seattle'de otururken bir resturanın çatı katında garsonluk yaptığı sürece kalmasına izin verildi. Liseyi bitirip üniversiteye geçti. Washington Üniversitesinde Felsefe bölümüne girdi ve geceleri restaurantta çalışmaya devam etti. Bir yandan okula devam ederken, bir yandan da Amerikalılara Çin Kültürü'nün zenginliğini anlatmak için o güne kadar Çinlilerden başkasına öğretilmesi yasak olan olan Kung Fu dersleri vermeye başlamıştı. Bu amaçla kendi adını taşıyan Jun Fan Kung Fu adında bir okul açmıştı. Bu spor okulu 1963 yılına kadar açık kalmış, yine aynı yıl Amerikalı Linda Emery ile evlenmiştir. Lee daha sonra Oakland'da ikinci okulunu açtı. Burada geniş bir kitleye, Amerikalılara yabancı olan bu sanatın ne kadar geniş içerikli ve derin felsefeye sahip olduğunu ispatladı.

Bruce Lee, Ed Parkers'la 1964 yılında ilk uluslararası çıkışını yaptı. Sonrasında Green Hornet adlı dizide oynamaya başladı. Bruce, bunun kendisi için bir çıkış olacağını düşünürken dizi bir sezon sonra yayından kaldırıldı. Daha sonra James Garner'in oynadığı "Marlowe" adlı filmde küçük bir rol kaptı ve birkaç bölümünde göründü. Sakatlansada vazgeçmemişti fakat bu küçük rol kariyeri ona hiçbir fayda sağlamadı.

İlk uzun metrajlı filmi; Çinli prodüktör Raymond Chow'un yeni kurduğu film şirketi Golden Harvest ile çekilen Big Boss (Büyük Patron) filmidir. Film, Hong Kong ve güneydoğu Asya bölgesinde şimdiye kadar kırılmış tüm gişe rekorlarını alt üst ederek büyük bir patlama yaptı. Bunun üzerine Asya milliyetçiliğinin işlendiği Fist of Fury (Öfkenin Yumruğu) filminde oynadı. Lee'nin bu filmlerinde kendisine özgün stilini de görmek mümkündür. Hong Kong film sanayinde avantür filmlerin hareketli sahnelerine Bruce Lee'nin Hollywood tecrübesi ile olağanüstü koreografileri yeni bir boyut kazandırmıştır. Dönemin süper starı Wang Yu bile onun altında bir role razı hale gelmişti. Büyük Usta çekilen filmin güzel olması için dövüş sahnelerinin koreografisini düzenlerken gece gündüz demeden çalışıyordu. Hareketli sahneler için uzun plan çekimler yapar, yüksek tekmeler kullanır, Escrima'nın (silahlı dövüş sanatı) Nunchaku, Bo, Kali, bıçaklar ve küçük Çin okları gibi tüm silahlarını kullanarak dövüş sahnesini olağanüstü artistlik figürlerle süslemekteydi.

Bruce Lee kalitesi ile Kung Fu sineması sektörüne yeni bir boyut kazandırdı. Escrima ustası Dan Inosanto, Lee'nin özgün stili Jeet Kune Do’nun kesinlikle gösteri olmadığını, aksine çok gerçekçi, fantezisi olmayan, vücut hareketlerinin işlevine uygun bir spor olduğunu söylemekteydi. Lee'nin komple bir sporcu olduğunu, Jeet Kune Do'nun da gerçek bir dövüşte çok etkili bir sistem olduğunu hararetle savunurdu. Bunun yanında Bruce Lee'nin de çok iyi bir aktör olduğundan, dövüş sanatını beyaz perdede fantastik bir şov olarak seyirciye sergilemeyi becerebildiğini söylemekteydi. İşte bu yüzdendir ki; filmleri dünya sinema klasikleri arasına girmiştir.

Bruce Lee’nin üçüncü filmi Way of The Dragon (Ejderin Yolu) oldu. Bu filmde Lee'nin yanında yardımcı oyuncu olarak, Amerikada yedi defa karate şampiyonu olmuş Chuck Norris görülmüştü. Filmin final mücadelesinde ise adeta Karate ve Kung Fu'nun üstünlük mücadelesi sergilenmektedir. Bruce Lee'nin her filmi bir diğerine nazaran yenilikleri ile göze çarpmaktadır. Bruce Lee'yi zirveye taşıyan film ise, Dan İnosantio ve Kerim Abdül Cabbar ile birlikte rol aldığı Game of Death (Ölüm Oyunu) filmidir (Fakat bu filmi tamamlayamadan ölmüştür). Amerikan filmlerinde başrol oynamayı çok isteyen ancak bunu başaramayan Lee, dördüncü filmini çekerken Amerikalı yapımcılardan başrol oynayacağı bir film teklifi geldi. Bunun üzerine sanatçı Ölüm Oyunu filmini yarıda bırakarak, Çin-Amerikan ortak yapımı olan Enter The Dragon (Ejder Kalesi) filmini çekti. Bu yıllarda sırtından çok ciddi bir şekilde rahatsızlanmıştı. Doktorları ona dövüş sanatlarını kesinlikle bırakmasını ve iyileşmesi için yataktan çıkmaması gerektiğini söylediler. Bu Bruce Lee'nin hayatında en kötü dönemlerinden biriydi. 6 ay boyunca sırtüstü yatakta kaldı. Ama beynini çalışmaktan alıkoyamıyordu. Bu zaman diliminde "Jeet Kune Do Tao" adlı kitabı yazmaya başladı. Ancak bitiremeden hayata veda etti. Kitabını ölümünden sonra karısı tamamladı. 20 Temmuz 1973'teki Bruce Lee'nin ölümünü çevreleyen koşullar Asya'da bir bilinmezlik fırtınası ve dünyanın her tarafında ölümüne dair bir sürü iddianın gezindiği bir trajedi olarak kaldı.

Betty Ting'inde başrol oynayacağı "Game Of Death" adlı filmini bitirmek için yapımcısı Raymond Chow'la görüşmek üzere Betty'nin dairesine gitmişti. Raymond, öğleden sonra akşam tekrar konuşmak üzere onlardan ayrıldı.,Başağrısından şikayet eden Bruce, Betty'i her zaman kendisininde kullandığı bir aspirin karışımı olan Equogesic verdi. Ondan sonra Bruce uzanmak üzere yatak odasına gitti. Raymond akşam niçin gelmediklerini öğrenmek için onları aradığında Betty, Bruce'un uyuyakaldığını söyledi. Raymond, Betty'nin dairesine gidip Bruce kaldırmayı çalıştı ama başaramadı. Panik olmaya başladılar ve Betty doktor çağırdı. Onu kurtarmak için yapılan birçok başarısız denemeden sonra ambulans çağırıldı.

Küçük ejder Bruce hastaneye gittiğinde ölüydü. Acil müdahalede kalp ve solunuma müdahale edildi. Fakat bir hayat belirtisi yoktu. Bruce'nin nasıl öldüğü tartışma konusu oldu. Ölümünün beynindeki tümörden olabileceği söylendi. Bunun doğuştan mı yoksa daha sonra mı ortaya çıktığı meçhuldu ama kafasında her an patlamak üzere olan hasar görmüş bir damarla birlikte de çok vakti yoktu. Hatta ölümünden 2 ay önce bir beyin travması geçirmişti. Bruce Lee'nin ölümüyle Hong Kong yasa boğulmuş, binlerce insan sokaklara dökülüp, son yolculuğunda onu yalnız bırakmak istememişlerdi. Kalabalığı durdurmak için polis tarafından barikatlar bile kurulmuştu.

Diğer bir trajedi ise oğlu Brandon Lee'nin 31 Mart 1993'te Amerika'nın Kuzey Carolina eyaletinde "The Crow" filminin çekimleri sırasında kameralar önünde karnından vurularak ölmesidir. Bruce Lee Amerika'nın Seattle eyaletinde Lake View mezarlığına gömülmüştür. Daha sonra 3 Mart 1993'te Brandon Lee'de babasının yanına gömüldü. Her gün kendisinin ve oğlunun mezarı dünyanın dört bir tarafından gelen insanlar tarafından ziyaret edilmektedir.

Bruce Lee hayatında 4 öğrencisine Jeet Kune Do hocası olma lisansı verdi. Bunlar Taky Kimura, James Yimm Lee, Dan Inosanto ve Ted Wong'dur.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

Yuliya Timoşenko

1960 yılında Dneprepetrovsk’ta dünyaya gelen Yulya Timoşenko, Dneprepetrovsk Devlet Üniversitesi Ekonomi Fakültesinden mezun oldu. Babası Letonyalı, annesi Ukraynalı olan Timoşenko, 1979 yılında üniversitenin ilk yılında evlendi ve 1980 yılında kızı Yevgeniya’yı dünyaya getirdi.

1991 yılında eşi Aleksandr Timoşenko ile birlikte Ukrayna Benzin İşletmesi adlı şirketi kuran Timoşenko, 1995 yılında Ukrayna Birleşik Enerji Sistemleri adını alan sanayi işletmesinin genel müdürlüğüne geçti. Yıllık cirosu 11 milyar dolar olan şirket, Rus gazının Ukrayna’da satış tekelini aldı. Timoşenko ve eşinin şirketinin Rus gazının satış hakkını elde etmesinin, dönemin Başbakanı Pavel Lazarenko’nun desteği sayesinde gerçekleştiği iddia edildi. Ukrayna’nın devlet kasasından 200 milyon dolar zimmetine geçirmekle suçlanan Lazarenko, Ukrayna yargısından kaçarak ABD’ye yerleşti ve bu ülkede 10 yıl hapis cezası ile 10 milyon dolar para cezasına çarptırıldı.

O dönemde kamuoyunda “gaz prensesi” olarak adlandırılan ve Lazarenko’nun partisi Gromada’nın genel başkan yardımcılığını yürüten Timoşenko, Lazarenko’nun yakalanmasının ardından “Batkivşina” adlı partiyi kurdu. 1997 yılında milletvekili olan Timoşenko, 1999 yılında Yuşçenko hükümetinde başbakan yardımcılığı yaptı. Timoşenko, eşi Aleksandr Timoşenko’nun tutuklanmasının bir yıl ardından, 2001 yılında, Ukrayna Birleşik Enerji Sistemleri şirketinin başında olduğu dönemde Rusya’ya gaz borcu ödemesi için devlet kasasından tahsis edilen 1 milyar doları zimmetine geçirdiği suçlamasıyla gözaltına alındı.

2002 genel seçimlerinde Yulya Timoşenko Bloğu yüzde 7,26 oyla parlamentoya 24 milletvekili soktu. Aynı yıl, Timoşenko ve eşine yönelik suçlamalar geçersiz ilan edildi.
Timoşenko, Aleksandr Moroz ve Pyotr Simonenko ile birlikte Kuçma rejimine karşı “Ukrayna, ayağa kalk!” adlı kampanyayı başlattı.

2004 yılında Rusya Askeri Başsavcılığı, Rusya Federasyonu Savunma Bakanlığı’ndan bazı üst düzey bürokratlara, inşaat malzemeleri satışıyla ilgili rüşvet verdiği suçlamasıyla Timoşenko hakkında uluslararası arama kararı çıkardı.
2004 yılında patlak veren ve Timoşenko’nun da liderliğini yaptığı turuncu devrim sonrası Ukrayna’da Timoşenko hakkındaki tüm suçlamalar tamamen geçersiz ilan edildi.

2005 yılında Başbakanlık koltuğuna oturan ve halen bu görevi yürüten Timoşenko, Viktor Yanukoviç ile birlikte 17 Ocak devlet başkanlığı seçimlerinin en güçlü adayı olarak gösteriliyor.

Timoşenko evli ve bir çocuk sahibi. Timoşenko’nun kızı Yevgeniya Timoşenko Carr, ünlü İngiliz rock şarkıcısı Sean Carr ile evli.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Cevapla

“Lonca İletişim” sayfasına dön