FİLİSTİN DEVLETİ
Filistin (Arapça: فلسطين, Filastin) ya da resmi adıyla Filistin Devleti (Arapça: دولة فلسطين, Dawlat Filastin) Ortadoğu'da, tarihi Filistin bölgesinde bir Arap devleti. Bağımsızlığı 15 Kasım 1988'de Cezayir'de ilan edilmiştir[kaynak belirtilmeli]. Aralarında Çin, Rusya, Hindistan ve Türkiye'nin de bulunduğu yüzden fazla ülke tarafından resmen tanınmaktadır. Bağımsızlığı ilan edildiği sırada Filistin Kurtuluş Örgütü'nün Filistin topraklarında hiçbir kontrolü yoktu. Günümüzde sadece Batı Şeria ve Gazze Şeridi Filistinlilerin kontrolündedir ve bu bölgeler İsrail ordusunun işgali altındadır. Filistin ve İsrail yönetimleri arasındaki barış görüşmeleri devam etmektedir fakat görüşmelerden olumlu sonuç alınamamıştır, Geçtiğimiz günlerde İsrail hem hava hem de kara saldırıları ağır şekilde devam ettirmektedir. Filistin el yapımı füzeler ile karşılık vermiştir.
Birleşmiş Milletler, 29 Kasım 2012'de Filistin'in BM'deki 'gözlemci kuruluş' statüsünü, 'üye olmayan gözlemci devlet' statüsüne yükseltmiştir. BM Genel Kurulu'nda yapılan oylamada, Filistin'in talebi için 138 ülke, "evet", 9 ülke "hayır" oyu kullandı, 41 ülke çekimser kaldı. İsveç Parlementosu 30 Ekim 2014 tarihinde Filistin Devletini resmen tanıdı. Bu karar bir Avrupa Birliği devletinin aldığı ilk tanıma kararı oldu.
***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
- ustax66
- Sığınak Fedaisi
- Mesajlar: 3955
- Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Arzın Çocukları
- Lonca: Raiders Of Anatolia
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)


[right]Arif YAMAN[/right]
- ustax66
- Sığınak Fedaisi
- Mesajlar: 3955
- Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Arzın Çocukları
- Lonca: Raiders Of Anatolia
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
GİOVANNİ BATTİSTA BELZONİ
Giovanni Battista Belzoni, ya da Büyük Belzoni (15 Kasım 1778 – 3 Aralık, 1823) ünlü İtalyan Mısır bilimcisi ve kaşifi.
Belzoni İtalya'nın Padua kentinde bir berberin oğlu olarak dünyaya geldi. Ailesi Roma'dan gelmişti. 16 yaşındayken Roma'ya yerleşti ama 1798 yılında Fransızlar'ın Roma'yı işgali üzerine 1800'de Hollanda'ya gitti. Daha sonra 1803 yılında İngiltere'ye göçtü ve orada Sarah Bane adında bir İngiliz ile evlendi.
1812 yılında İngiltere'yi terketti ve İspanya ve Portekiz'de bir süre gezdikten sonra 1815 yılında Mısır'a geldi. Kavalalı Mehmet Ali Paşa'ya kendi buluşu olan Nil'in sularını yükseltmek amacıyla tasarladığı bir hidrolik makineyi tanıtmak istiyordu. Deneyin başarılı olmasına rağmen tasarım Mehmet Ali Paşa tarafından tutulmadı. Bunun üzerine Belzoni seyahatlerine devam etme kararı aldı.
Doğu bilimci Johann Ludwig Burckhardt'ın tavsiyesi üzerine İngiliz konsolosu Henry Salt tarafından Mısır'ın Teb kentindeki Ramesseum harabelerine gönderildi. Belzoni burada büyük yararlık göstererek Mısır firavunu II. Ramses'in devasa boyutta bir büstünü gün ışığına çıkardı. Bu parça Belzoni tarafından İngiltere'deki British Museum'a gönderildi.
Belzoni aynı zamanda araştırmalarını Edfu tapınağında da sürdürdü, Philae ve Elefantin adalarını ziyaret etti, Ebu Simbel tapınağını temizledi, Karnak tapınağında kazı çalışmaları yaptı ve firavun I. Seti'nin mezarını açtı. Gize'deki ünlü Kefren piramidine çağımızda ilk giren kişi oldu. Aynı zamanda Bahariye vahasına giren ilk Avrupalı kişi idi. Ayrıca Kızıldeniz kıyısındaki Berenice kenti harabelerini de keşfetti.
1819 yılında İngiltere'ye döndü. Ertesi yıl çalışmalarını ve gezilerini bir kitapta birleştirerek yayınladı. 1823 yılında Afrika'daki Timbuktu kentini görebilmek için Batı Afrika'ya doğru yola çıktı. Gine kıyılarını izleyerek Benin Krallığı'na vardı. Ancak orada dizanteri hastalığına yakalandı ve Gwato köyünde öldü. Ünlü gezgin Richard Francis Burton'a göre soyulup öldürüldüğü de söylenir. 1829 yılında Belzoni'nin Krallar Vadisi çizimleri dul eşi tarafından yayınlandı.
Giovanni Battista Belzoni, ya da Büyük Belzoni (15 Kasım 1778 – 3 Aralık, 1823) ünlü İtalyan Mısır bilimcisi ve kaşifi.
Belzoni İtalya'nın Padua kentinde bir berberin oğlu olarak dünyaya geldi. Ailesi Roma'dan gelmişti. 16 yaşındayken Roma'ya yerleşti ama 1798 yılında Fransızlar'ın Roma'yı işgali üzerine 1800'de Hollanda'ya gitti. Daha sonra 1803 yılında İngiltere'ye göçtü ve orada Sarah Bane adında bir İngiliz ile evlendi.
1812 yılında İngiltere'yi terketti ve İspanya ve Portekiz'de bir süre gezdikten sonra 1815 yılında Mısır'a geldi. Kavalalı Mehmet Ali Paşa'ya kendi buluşu olan Nil'in sularını yükseltmek amacıyla tasarladığı bir hidrolik makineyi tanıtmak istiyordu. Deneyin başarılı olmasına rağmen tasarım Mehmet Ali Paşa tarafından tutulmadı. Bunun üzerine Belzoni seyahatlerine devam etme kararı aldı.
Doğu bilimci Johann Ludwig Burckhardt'ın tavsiyesi üzerine İngiliz konsolosu Henry Salt tarafından Mısır'ın Teb kentindeki Ramesseum harabelerine gönderildi. Belzoni burada büyük yararlık göstererek Mısır firavunu II. Ramses'in devasa boyutta bir büstünü gün ışığına çıkardı. Bu parça Belzoni tarafından İngiltere'deki British Museum'a gönderildi.
Belzoni aynı zamanda araştırmalarını Edfu tapınağında da sürdürdü, Philae ve Elefantin adalarını ziyaret etti, Ebu Simbel tapınağını temizledi, Karnak tapınağında kazı çalışmaları yaptı ve firavun I. Seti'nin mezarını açtı. Gize'deki ünlü Kefren piramidine çağımızda ilk giren kişi oldu. Aynı zamanda Bahariye vahasına giren ilk Avrupalı kişi idi. Ayrıca Kızıldeniz kıyısındaki Berenice kenti harabelerini de keşfetti.
1819 yılında İngiltere'ye döndü. Ertesi yıl çalışmalarını ve gezilerini bir kitapta birleştirerek yayınladı. 1823 yılında Afrika'daki Timbuktu kentini görebilmek için Batı Afrika'ya doğru yola çıktı. Gine kıyılarını izleyerek Benin Krallığı'na vardı. Ancak orada dizanteri hastalığına yakalandı ve Gwato köyünde öldü. Ünlü gezgin Richard Francis Burton'a göre soyulup öldürüldüğü de söylenir. 1829 yılında Belzoni'nin Krallar Vadisi çizimleri dul eşi tarafından yayınlandı.


[right]Arif YAMAN[/right]
- ustax66
- Sığınak Fedaisi
- Mesajlar: 3955
- Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Arzın Çocukları
- Lonca: Raiders Of Anatolia
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
RENE GUENON
René Guénon (Şeyh Abdülvahit Yahya adıyla da bilinir)(d. 15 Kasım 1886, Blois-Fransa – ö. 7 Ocak 1951, Kahire), Fransız metafizikçi yazar.
15 Kasım 1886'da Fransa'nın Blois kentinde geleneksel Katolik bir ailede mimar bir babanın oğlu olarak dünyaya gelen Guenon, formel eğitimini matematik ve felsefe alanında gördü. 1906 yılında gittiği Paris'te çeşitli ruhçu gruplarla irtibata geçti, 1909 yılında La Gnose adında manevi ve ezoterik konularda yayın yapan bir derginin kuruculuğu ve editörlüğünü yaptı. 1906-1908 yılları arasında o günün Fransa'sında yaygın okült gruplar ile bu temasları sırasında Guenon hakkında pek fazla bilgi verilmemiştir. Ancak bu konuda çeşitli kaynaklardan bilgi edinmek mümkündür.
Guenon, 1906'da yirmi yaşındayken daha sonra Papus (Dr.Gerard Encausse) tarafından yönetilen okült hareketin öncüsü olan Ecole Hermetique'in kurslarında katıldı. Papus tarafından kontrol edilen tüm organizasyonlara kabul edildi. Daha sonra Papus'un bazı inançlarını (ruhçuluk, reenkarnasyon) reddetti. 1908 yılında Martinist arkadaşlarının da teşvikiyle kısa süre devam etmiş olan Ordre du Temple Renové (O.T.R)'nin kontrolünü üstlendi. 1909'da okültizm ile tüm ilişkisini keserek O.T.R.'den ayrıldı. 1909'da tarihi Katarcılığın (Catharism) otantik bir yeniden inşası olduğunu iddia eden Eglise Gnostique'a katıldı. Piskoposluk unvanını kazandı ve Palingenius adını aldı. Bu kilisenin patriği olan Synesius'un inisiyatifinde La Gnose dergisini kurdu ve dergiyi 1912 yılına kadar yönetti. 1909 ile 1912 yılı arasında dergide çıkan makaleleri daha sonra yayınlanan iki kitabının da ilk unsurlarını içermekteydiler.
Guenon'un sonraki eserlerine bakıldığında okültizm, teosofizm, neognostisizm ve benzeri akımlara muhalefet ettiğini görürüz. Bunun sebebi Guenon'un bu akımların otantiklik iddialarının doğruluğunu araştırması ve hakiki ezoterizmin parodilerine karşı mücadelesiydi.
1910 yılında, İslamiyet'i benimseyip Abdülhadi adını alan ünlü Fransız ressam Gustav Ageli ile tanıştı ve onun vasıtasıyla 1912 yılında müslüman olup Mısır'da Şazeliye şeyhlerinden Abdurrahman Eliş el-Kebir'e intisap ederek Abdülvahid Yahya adını aldı.
Üniversite eğitimini 1916 yılında Leibniz ve Sonsuz Küçüklerin Hesaplanması (Leibniz and Infinitesimal Calculus) adlı teziyle tamamladı. 1921 yılında Jacques Maritain'in danışmanlığı altında Hindu Öğretilerinin Tetkikine Genel Giriş (General Introduction to the Study of Hindu Doctrines) adlı doktora tezini tamamladı. Doktora jürisinin tezini reddetmesi üzerinde akademik hayatı bırakan Guenon, Doğu ve Batı (Orient and Occident) ve Modern Dünyanın Krizi (The Crisis of the Modern World) adlı eserlerini yayınladı. Modern Dünyanın Krizi adlı eserinin yayınlandığı yıl eşi vefat eden Guenon, bazı tasavvuf metinlerinin tetkiki ve yayınlanması ile ilgili bir yayıneviyle yaptığı anlaşma gereği 1930'da Mısır'a gitti ve orada bir tasavvuf önderi olan Şeyh Muhammad İbrahim'in kızı Fatma ile evlendi ve 7 Ocak 1951'de vefat edene kadar da Kahire'de mütevazı yaşamını terketmedi.
René Guénon (Şeyh Abdülvahit Yahya adıyla da bilinir)(d. 15 Kasım 1886, Blois-Fransa – ö. 7 Ocak 1951, Kahire), Fransız metafizikçi yazar.
15 Kasım 1886'da Fransa'nın Blois kentinde geleneksel Katolik bir ailede mimar bir babanın oğlu olarak dünyaya gelen Guenon, formel eğitimini matematik ve felsefe alanında gördü. 1906 yılında gittiği Paris'te çeşitli ruhçu gruplarla irtibata geçti, 1909 yılında La Gnose adında manevi ve ezoterik konularda yayın yapan bir derginin kuruculuğu ve editörlüğünü yaptı. 1906-1908 yılları arasında o günün Fransa'sında yaygın okült gruplar ile bu temasları sırasında Guenon hakkında pek fazla bilgi verilmemiştir. Ancak bu konuda çeşitli kaynaklardan bilgi edinmek mümkündür.
Guenon, 1906'da yirmi yaşındayken daha sonra Papus (Dr.Gerard Encausse) tarafından yönetilen okült hareketin öncüsü olan Ecole Hermetique'in kurslarında katıldı. Papus tarafından kontrol edilen tüm organizasyonlara kabul edildi. Daha sonra Papus'un bazı inançlarını (ruhçuluk, reenkarnasyon) reddetti. 1908 yılında Martinist arkadaşlarının da teşvikiyle kısa süre devam etmiş olan Ordre du Temple Renové (O.T.R)'nin kontrolünü üstlendi. 1909'da okültizm ile tüm ilişkisini keserek O.T.R.'den ayrıldı. 1909'da tarihi Katarcılığın (Catharism) otantik bir yeniden inşası olduğunu iddia eden Eglise Gnostique'a katıldı. Piskoposluk unvanını kazandı ve Palingenius adını aldı. Bu kilisenin patriği olan Synesius'un inisiyatifinde La Gnose dergisini kurdu ve dergiyi 1912 yılına kadar yönetti. 1909 ile 1912 yılı arasında dergide çıkan makaleleri daha sonra yayınlanan iki kitabının da ilk unsurlarını içermekteydiler.
Guenon'un sonraki eserlerine bakıldığında okültizm, teosofizm, neognostisizm ve benzeri akımlara muhalefet ettiğini görürüz. Bunun sebebi Guenon'un bu akımların otantiklik iddialarının doğruluğunu araştırması ve hakiki ezoterizmin parodilerine karşı mücadelesiydi.
1910 yılında, İslamiyet'i benimseyip Abdülhadi adını alan ünlü Fransız ressam Gustav Ageli ile tanıştı ve onun vasıtasıyla 1912 yılında müslüman olup Mısır'da Şazeliye şeyhlerinden Abdurrahman Eliş el-Kebir'e intisap ederek Abdülvahid Yahya adını aldı.
Üniversite eğitimini 1916 yılında Leibniz ve Sonsuz Küçüklerin Hesaplanması (Leibniz and Infinitesimal Calculus) adlı teziyle tamamladı. 1921 yılında Jacques Maritain'in danışmanlığı altında Hindu Öğretilerinin Tetkikine Genel Giriş (General Introduction to the Study of Hindu Doctrines) adlı doktora tezini tamamladı. Doktora jürisinin tezini reddetmesi üzerinde akademik hayatı bırakan Guenon, Doğu ve Batı (Orient and Occident) ve Modern Dünyanın Krizi (The Crisis of the Modern World) adlı eserlerini yayınladı. Modern Dünyanın Krizi adlı eserinin yayınlandığı yıl eşi vefat eden Guenon, bazı tasavvuf metinlerinin tetkiki ve yayınlanması ile ilgili bir yayıneviyle yaptığı anlaşma gereği 1930'da Mısır'a gitti ve orada bir tasavvuf önderi olan Şeyh Muhammad İbrahim'in kızı Fatma ile evlendi ve 7 Ocak 1951'de vefat edene kadar da Kahire'de mütevazı yaşamını terketmedi.


[right]Arif YAMAN[/right]
- ustax66
- Sığınak Fedaisi
- Mesajlar: 3955
- Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Arzın Çocukları
- Lonca: Raiders Of Anatolia
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
TULUYHAN UĞURLU
Tuluyhan Uğurlu (15 Kasım 1965 İstanbul), Türk besteci ve piyanist.
Yeteneği 4 yaşında keşfedildi ve aynı yıl İstanbul Belediye Konservatuvarı piyano bölümüne kabul edildi. 7 yaşında devlet tarafından açılan Harika Çocuklar Sınavını kazanarak yurt dışında yüksek müziği eğitimi yapmaya hak kazandı. Lise ve konservatuvarın ardından eğitimini Viyana Müzik Akademisi’nde tamamladı. Akademide master yaparken, sanat yaşamının en ciddi kararını vererek, klasiklere veda etti ve sadece kendi eserlerini seslendirmeye başladı. Canlı konser kayıtlarından oluşan Go With God ve Kutsal Kitaplardan Ayetler isimli ilk iki albümünde hayranı olduğu Bach’dan esinlenerek inanç konularına eğildi.
1996’da Türkiye’de İstanbul Kanatlarımın Altında film müziği ile ünlendi. Cumhuriyetin 75. yıl kutlamaları için Mustafa Kemal Atatürk ve Güneşin Askerleri, büyük depremin ardından Şehrin Gözyaşları isimli eserlerini besteledi ve bunları albüm haline getirdi. Çeşitli belgesel müzikleri de yazan sanatçı son piyano eserlerini Beyazıt’ta Zaman isimli albümde topladı. Aynı dönemde ilk senfonisi olan Senfoni Türk ‘ü de tamamladı. Bu eserinde senfoni orkestrası, mehter takımı, Türk Müziği enstrümanları ve piyanoyu bir arada kullanarak, Türk Klasik müziğinde bir ilke imza attı.
Tuluyhan Uğurlu, 2003 yılından itibaren Klasik Müzik dünyasında yapılmamış bir ilke imzasını atarak, konserlerini konser salonlarının dışına taşıyarak, tarihi mekânlarda gerçekleştirmeye başladı. Görüntülerle de mekânın tarihinin anlatıldığı bu proje çerçevesinde Nemrut Dağı (2150 Metrede verilen özel konser), Sirkeci Garı, Hattuşa, Truva, Tuşba antik kentleri, Dolmabahçe, Yıldız, Çırağan ve Beylerbeyi Sarayları, Çimenlik Kalesi, Sultanahmet Meydanı, kapalıçarşı gibi tarihi yerlerde konserler verdi. 26 Ağustos 2005 sabahı saat 05.30’da piyanosunu 1753 metrede Kocatepe’ye çıkararak, Atatürk ve şehitler için çaldı. 2005 yılında hazırlanan İstanbul tanıtım filminin müziklerini yaptı.
Son albümü Dünya Başkenti İstanbul'la Avrupa Kültür Başkenti 2010 İstanbul için müzikal alanda ilk bireysel projeyi başlattı.
Tuluyhan Uğurlu (15 Kasım 1965 İstanbul), Türk besteci ve piyanist.
Yeteneği 4 yaşında keşfedildi ve aynı yıl İstanbul Belediye Konservatuvarı piyano bölümüne kabul edildi. 7 yaşında devlet tarafından açılan Harika Çocuklar Sınavını kazanarak yurt dışında yüksek müziği eğitimi yapmaya hak kazandı. Lise ve konservatuvarın ardından eğitimini Viyana Müzik Akademisi’nde tamamladı. Akademide master yaparken, sanat yaşamının en ciddi kararını vererek, klasiklere veda etti ve sadece kendi eserlerini seslendirmeye başladı. Canlı konser kayıtlarından oluşan Go With God ve Kutsal Kitaplardan Ayetler isimli ilk iki albümünde hayranı olduğu Bach’dan esinlenerek inanç konularına eğildi.
1996’da Türkiye’de İstanbul Kanatlarımın Altında film müziği ile ünlendi. Cumhuriyetin 75. yıl kutlamaları için Mustafa Kemal Atatürk ve Güneşin Askerleri, büyük depremin ardından Şehrin Gözyaşları isimli eserlerini besteledi ve bunları albüm haline getirdi. Çeşitli belgesel müzikleri de yazan sanatçı son piyano eserlerini Beyazıt’ta Zaman isimli albümde topladı. Aynı dönemde ilk senfonisi olan Senfoni Türk ‘ü de tamamladı. Bu eserinde senfoni orkestrası, mehter takımı, Türk Müziği enstrümanları ve piyanoyu bir arada kullanarak, Türk Klasik müziğinde bir ilke imza attı.
Tuluyhan Uğurlu, 2003 yılından itibaren Klasik Müzik dünyasında yapılmamış bir ilke imzasını atarak, konserlerini konser salonlarının dışına taşıyarak, tarihi mekânlarda gerçekleştirmeye başladı. Görüntülerle de mekânın tarihinin anlatıldığı bu proje çerçevesinde Nemrut Dağı (2150 Metrede verilen özel konser), Sirkeci Garı, Hattuşa, Truva, Tuşba antik kentleri, Dolmabahçe, Yıldız, Çırağan ve Beylerbeyi Sarayları, Çimenlik Kalesi, Sultanahmet Meydanı, kapalıçarşı gibi tarihi yerlerde konserler verdi. 26 Ağustos 2005 sabahı saat 05.30’da piyanosunu 1753 metrede Kocatepe’ye çıkararak, Atatürk ve şehitler için çaldı. 2005 yılında hazırlanan İstanbul tanıtım filminin müziklerini yaptı.
Son albümü Dünya Başkenti İstanbul'la Avrupa Kültür Başkenti 2010 İstanbul için müzikal alanda ilk bireysel projeyi başlattı.


[right]Arif YAMAN[/right]
- ustax66
- Sığınak Fedaisi
- Mesajlar: 3955
- Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Arzın Çocukları
- Lonca: Raiders Of Anatolia
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
JOHANNES KEPLER
Johannes Kepler (27 Aralık 1571 - 15 Kasım 1630), Alman gökbilimci, fizikçi ve matematikçi.
Çağdaş astronominin kurucusu sayılan Kepler 1571 yılında Almanya'nın güneyinde bulunan Weil'da doğdu. Çocukluğunda çok hasta olmasından dolayı ellerinde ve gözlerinde kalıcı bozukluk olmuştu. Buna rağmen Tübingen Üniversitesi'ne girdi ve öğrenim gördü. 1591'de yüksek lisans derecesi aldı. Graz'da matematik profesörlüğü yaptı. Bu dönemde yazdığı Mysterium Cosmographicum (Evrenin Gizleri, 1596) adlı yapıtında açıkladığı gezegen sistemiyle ünlü astronomlar arasına katıldı. 1598'de Graz'daki protestanların kenti terk etmelerinin istenmesi üzerine Kepler dönemin ünlü astronomu olan ve Prag'da devlet matematikçisi olarak çalışan Danimarkalı astronom Tycho Brahe'nin çağrısıyla Prag'a yerleşti. Tycho'nun ölümü üzerine İmparator II. Rudolf tarafından onun yerine atandı. Tycho Brahe'nin derlediği değerli astronomik gözlemlerden yararlanan Kepler, gezegenlerin hareketleriyle ilgili çalışmaları sırasında Mars'ın yörüngesini incelerken kendi adıyla anılan yasaların ilk ikisini buldu. II. Rudolf'un yerine geçen kardeşi, Kepler'i Yukarı Avusturya devletleri matematikçisi olarak atadı. Linz'de kaldığı 14 yıl içinde iki kitap yazan Kepler, burada üçüncü yasasını keşfetti. 1. yasası: Bütün gezegenler, odaklarından birinde Güneş'in bulunduğu elips biçimli yörüngeler üzerinde hareket eder. 2. yasası: Bir gezegeni Güneş'e bağlayan doğru parçası eşit zaman aralıklarında eşit alanlar tarar. 3. yasası: Gezengenlerin dolanım sürelerinin karesi ile Güneş'e olan uzaklıklarının küpünün oranı tüm gezegenler için aynıdır.
1626'da Avusturya'da Protestanlara karşı başlayan yıldırma ve baskı, Kepler'in önce Ulm, daha sonra Regensburg kentlerinde zor bir hayat sürmesine neden oldu.
1627'de Tabulae Rudophinae (Rudolf Cetvelleri) başlığı altında gezegenlerin temel tablolarını yayınladı. Kepler, astroloji gibi mistik olaylara inanmasına karşın astronomi bilimine olan büyük katkılarıyla bu bilimin çehresini değiştirdi.
1629'da Silezya'ya çağrıldı. Orada bir yıl çalıştıktan sonra, 1630 yılında Almanya'nın Regensburg kentinde öldü.
Johannes Kepler (27 Aralık 1571 - 15 Kasım 1630), Alman gökbilimci, fizikçi ve matematikçi.
Çağdaş astronominin kurucusu sayılan Kepler 1571 yılında Almanya'nın güneyinde bulunan Weil'da doğdu. Çocukluğunda çok hasta olmasından dolayı ellerinde ve gözlerinde kalıcı bozukluk olmuştu. Buna rağmen Tübingen Üniversitesi'ne girdi ve öğrenim gördü. 1591'de yüksek lisans derecesi aldı. Graz'da matematik profesörlüğü yaptı. Bu dönemde yazdığı Mysterium Cosmographicum (Evrenin Gizleri, 1596) adlı yapıtında açıkladığı gezegen sistemiyle ünlü astronomlar arasına katıldı. 1598'de Graz'daki protestanların kenti terk etmelerinin istenmesi üzerine Kepler dönemin ünlü astronomu olan ve Prag'da devlet matematikçisi olarak çalışan Danimarkalı astronom Tycho Brahe'nin çağrısıyla Prag'a yerleşti. Tycho'nun ölümü üzerine İmparator II. Rudolf tarafından onun yerine atandı. Tycho Brahe'nin derlediği değerli astronomik gözlemlerden yararlanan Kepler, gezegenlerin hareketleriyle ilgili çalışmaları sırasında Mars'ın yörüngesini incelerken kendi adıyla anılan yasaların ilk ikisini buldu. II. Rudolf'un yerine geçen kardeşi, Kepler'i Yukarı Avusturya devletleri matematikçisi olarak atadı. Linz'de kaldığı 14 yıl içinde iki kitap yazan Kepler, burada üçüncü yasasını keşfetti. 1. yasası: Bütün gezegenler, odaklarından birinde Güneş'in bulunduğu elips biçimli yörüngeler üzerinde hareket eder. 2. yasası: Bir gezegeni Güneş'e bağlayan doğru parçası eşit zaman aralıklarında eşit alanlar tarar. 3. yasası: Gezengenlerin dolanım sürelerinin karesi ile Güneş'e olan uzaklıklarının küpünün oranı tüm gezegenler için aynıdır.
1626'da Avusturya'da Protestanlara karşı başlayan yıldırma ve baskı, Kepler'in önce Ulm, daha sonra Regensburg kentlerinde zor bir hayat sürmesine neden oldu.
1627'de Tabulae Rudophinae (Rudolf Cetvelleri) başlığı altında gezegenlerin temel tablolarını yayınladı. Kepler, astroloji gibi mistik olaylara inanmasına karşın astronomi bilimine olan büyük katkılarıyla bu bilimin çehresini değiştirdi.
1629'da Silezya'ya çağrıldı. Orada bir yıl çalıştıktan sonra, 1630 yılında Almanya'nın Regensburg kentinde öldü.


[right]Arif YAMAN[/right]
- ustax66
- Sığınak Fedaisi
- Mesajlar: 3955
- Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Arzın Çocukları
- Lonca: Raiders Of Anatolia
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
JAN AMOS COMENİUS
Jan Amos Comenius (Çekçe: Jan Amos Komenský; Almanca: Johann Amos Comenius; Latince: Iohannes Comenius) (28 Mart 1592 – 15 Kasım 1670) Çek öğretmen, bilim adamı, eğitimci ve yazardır. Brethren Birliği/Moravya piskoposu, dini mülteci, ve evrensel eğitimin ilk savunucularındır, Didactica magna kitabında bunun kavramı açıklanmıştır. Cominius ulusların öğretmeni olarak bilinmektedir.
Yaşamı
28 Mart 1592 Moravya'da (şu anda Çek Cumhuriyeti) doğmuştur. Almanya'da Heidelberg Üniversitesi'nde eğitim görmüş ve papaz (pastör) ve okul müdürü olmuştur. 30 yıllık Savaş Polonya'ya göç etmesini zorunlu kılmıştır. Polonya'da iken Polonya'nın eğitim sisteminin reformu için kitaplar yazmıştır. Bu kitaplar sayesinde ünlü olup, okul sistemlerinin reformunu yapmak üzere İngiltere, İsveç ve Macaristan'ı ziyaret etmiştir.
En çok öğretim teknikleri konusunda katkılarından dolayı tanınmıştır. Comenius tüm çocukların, sosyo-ekonomik durum ve cinsiyet gözetmeksizin, okula gitmelerini ve yaşadıkları medeniyeti anlamaları ve kabul etmeleri için aynı eğitim görmelerinin gerektiğine inanmıştır.
kitapları
"Resimlerde Görünen Dünya" (Visible World in Pictures)'nın çocuklar için ilk resimli kitap olduğu varsayılmaktadır. Ayrıca, uluslararası eğitim kavramını öne süren ilk eğitimcidir. Evrensel eğitim alanındaki çabaları ona "Milletlerin Öğretmeni" (Teacher of Nations) unvanını kazandırmıştır.
Jan Amos Comenius (Çekçe: Jan Amos Komenský; Almanca: Johann Amos Comenius; Latince: Iohannes Comenius) (28 Mart 1592 – 15 Kasım 1670) Çek öğretmen, bilim adamı, eğitimci ve yazardır. Brethren Birliği/Moravya piskoposu, dini mülteci, ve evrensel eğitimin ilk savunucularındır, Didactica magna kitabında bunun kavramı açıklanmıştır. Cominius ulusların öğretmeni olarak bilinmektedir.
Yaşamı
28 Mart 1592 Moravya'da (şu anda Çek Cumhuriyeti) doğmuştur. Almanya'da Heidelberg Üniversitesi'nde eğitim görmüş ve papaz (pastör) ve okul müdürü olmuştur. 30 yıllık Savaş Polonya'ya göç etmesini zorunlu kılmıştır. Polonya'da iken Polonya'nın eğitim sisteminin reformu için kitaplar yazmıştır. Bu kitaplar sayesinde ünlü olup, okul sistemlerinin reformunu yapmak üzere İngiltere, İsveç ve Macaristan'ı ziyaret etmiştir.
En çok öğretim teknikleri konusunda katkılarından dolayı tanınmıştır. Comenius tüm çocukların, sosyo-ekonomik durum ve cinsiyet gözetmeksizin, okula gitmelerini ve yaşadıkları medeniyeti anlamaları ve kabul etmeleri için aynı eğitim görmelerinin gerektiğine inanmıştır.
kitapları
"Resimlerde Görünen Dünya" (Visible World in Pictures)'nın çocuklar için ilk resimli kitap olduğu varsayılmaktadır. Ayrıca, uluslararası eğitim kavramını öne süren ilk eğitimcidir. Evrensel eğitim alanındaki çabaları ona "Milletlerin Öğretmeni" (Teacher of Nations) unvanını kazandırmıştır.


[right]Arif YAMAN[/right]
- ustax66
- Sığınak Fedaisi
- Mesajlar: 3955
- Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Arzın Çocukları
- Lonca: Raiders Of Anatolia
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
EMİLE DURKHEİM
Émile Durkheim (15 Nisan 1858, Epinal - 15 Kasım 1917, Paris); Fransız sosyolog, sosyolojinin kurucularından sayılmaktadır.
Sosyoloji adı her ne kadar August Comte tarafından verilmiş olsa da, Fransız Sosyolojisi 19. yüzyılın sonundaki güçlü etkisini ona ve onun kurmuş olduğu L'Année Sociologique isimli yayına borçludur.
Hayatı ve Düşüncesi
15 Nisan 1858 tarihinde Epinal, Loren'de bir Yahudi Hahambaşı'nın oğlu olarak dünyaya geldi. Felsefe öğretmenliği yaptı. 1885 de Almanya'da bulundu. Fransa'ya dönüşte yayımladığı makaleler ilgi topladı. 1887 Bordeaux Üniversitesi'nde ders vermeye başladı. 1902 yılında Sorbonne Edebiyat Fakültesi'nde çalışmalarını sürdürdü. 1906 yılında Buisson'un ölümü üzerine Sorbonne Eğitimbilim Profesörlüğüne getirildi.
Durkheim toplumbilimi kendi olgularını kendi ön dayanaklarıyla işleyen bir bilim durumuna getirdi. Auguste Comte'un fiziği, Herbert Spencer'in biyolojiyi örnek alıp inceledikleri toplumsal olaylar ona göre yalnız kendi türünden olaylarla açıklanabilir, "toplumsal olay" bireye bağlı ve bireyle başlayıp biten bir süreç değildir. Toplumsal olay bireyi aşkındır, birey ona katılır. Her birey için toplumsal olaya katılmak kaçınılmaz bir zorunluktur. Çünkü toplumsal olaylar; genel zorunlu bireyi ve bireyler arası ilişkileri belirleyen din, ekonomi, hukuk, ahlâk, siyaset, bilim ve sanat türünden olaylardır. İnsanın kendine özgü bireyliğini ve topluma özgü toplumsallığını saptar. İnsan genel doğruları hazırca, tartışıp araştırmadan toplumdan alır. Bu doğrular: bireyin, kendisi, başkaları, insanlar arası ilişkiler, doğa, evren olguları üzerine yargılarına temel dayanak olur.
Toplum bir başka yanıyla da insana ilişkin her kurumun temeli olup doğal bir bileşimdir. Kurumlar örneğin din ve Tanrı anlayışı da topluma bağlıdır ve onunla birlikte gelişip evrimleşir.
Durkheim bilgi anlayışında toplumun görüşünü örnek alır. Bilgide en genel kavramlar tek tek şeylerin tümünden bağımsız olmayıp tersine onlara uygulanabilen, topluma ilişkin kavramlar olduklarından en geçerli kavramlardır. Bunların mutlak, öncesiz sonrasızca doğru ve kesin kavramlar oldukları da söylenemez. Bilginin temel taşları olan genel kavramlar toplumla birlikte zaman ve uzam bağlamında değişip gelişen kavramlardır.
Din sosyolojisi ile ciddi olarak ilgilenen Durkheim'in eserlerinin bir kısmı Türkçeye çevrilmiştir. Comte'un takipçisidir. Toplumu, Tanrı yerine koymuştur. Burada kasıt inançlı bir kimse davranışlarda bulunurken Tanrı'sını nasıl gözetirse "birey"inde davranışlarda bulunurken toplumu aynı şekilde gözettiğidir.
15 Kasım 1917'de Paris'te ölmüştür.
Émile Durkheim (15 Nisan 1858, Epinal - 15 Kasım 1917, Paris); Fransız sosyolog, sosyolojinin kurucularından sayılmaktadır.
Sosyoloji adı her ne kadar August Comte tarafından verilmiş olsa da, Fransız Sosyolojisi 19. yüzyılın sonundaki güçlü etkisini ona ve onun kurmuş olduğu L'Année Sociologique isimli yayına borçludur.
Hayatı ve Düşüncesi
15 Nisan 1858 tarihinde Epinal, Loren'de bir Yahudi Hahambaşı'nın oğlu olarak dünyaya geldi. Felsefe öğretmenliği yaptı. 1885 de Almanya'da bulundu. Fransa'ya dönüşte yayımladığı makaleler ilgi topladı. 1887 Bordeaux Üniversitesi'nde ders vermeye başladı. 1902 yılında Sorbonne Edebiyat Fakültesi'nde çalışmalarını sürdürdü. 1906 yılında Buisson'un ölümü üzerine Sorbonne Eğitimbilim Profesörlüğüne getirildi.
Durkheim toplumbilimi kendi olgularını kendi ön dayanaklarıyla işleyen bir bilim durumuna getirdi. Auguste Comte'un fiziği, Herbert Spencer'in biyolojiyi örnek alıp inceledikleri toplumsal olaylar ona göre yalnız kendi türünden olaylarla açıklanabilir, "toplumsal olay" bireye bağlı ve bireyle başlayıp biten bir süreç değildir. Toplumsal olay bireyi aşkındır, birey ona katılır. Her birey için toplumsal olaya katılmak kaçınılmaz bir zorunluktur. Çünkü toplumsal olaylar; genel zorunlu bireyi ve bireyler arası ilişkileri belirleyen din, ekonomi, hukuk, ahlâk, siyaset, bilim ve sanat türünden olaylardır. İnsanın kendine özgü bireyliğini ve topluma özgü toplumsallığını saptar. İnsan genel doğruları hazırca, tartışıp araştırmadan toplumdan alır. Bu doğrular: bireyin, kendisi, başkaları, insanlar arası ilişkiler, doğa, evren olguları üzerine yargılarına temel dayanak olur.
Toplum bir başka yanıyla da insana ilişkin her kurumun temeli olup doğal bir bileşimdir. Kurumlar örneğin din ve Tanrı anlayışı da topluma bağlıdır ve onunla birlikte gelişip evrimleşir.
Durkheim bilgi anlayışında toplumun görüşünü örnek alır. Bilgide en genel kavramlar tek tek şeylerin tümünden bağımsız olmayıp tersine onlara uygulanabilen, topluma ilişkin kavramlar olduklarından en geçerli kavramlardır. Bunların mutlak, öncesiz sonrasızca doğru ve kesin kavramlar oldukları da söylenemez. Bilginin temel taşları olan genel kavramlar toplumla birlikte zaman ve uzam bağlamında değişip gelişen kavramlardır.
Din sosyolojisi ile ciddi olarak ilgilenen Durkheim'in eserlerinin bir kısmı Türkçeye çevrilmiştir. Comte'un takipçisidir. Toplumu, Tanrı yerine koymuştur. Burada kasıt inançlı bir kimse davranışlarda bulunurken Tanrı'sını nasıl gözetirse "birey"inde davranışlarda bulunurken toplumu aynı şekilde gözettiğidir.
15 Kasım 1917'de Paris'te ölmüştür.


[right]Arif YAMAN[/right]
- ustax66
- Sığınak Fedaisi
- Mesajlar: 3955
- Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Arzın Çocukları
- Lonca: Raiders Of Anatolia
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
CHARLES THOMSON REES WİLSON
Charles Thomson Rees Wilson, (14 Şubat 1869 – 15 Kasım 1959) yılları arasında yaşamış X-ışınları, radyoaktivite ve kozmik ışın çalışmalarında kullanılmış “sis odası” buluşuyla 1927 yılında Nobel Fizik Ödülü kazanmış İskoç fizikçi ve meteorologtur.
14 Şubat 1869 yılında Glencorse, Midlothian, İskoçya'da çiftçi “John Wilson” ve “Annie Clerk Harper” çiftinin çocukları olarak dünyaya gelmiştir. 1908 yılında evlendiği “Jessie Fraser Dick” ile iki kız, iki erkek çocuk sahibi olmuşlardır. 4 yaşında babasını kaybedince, annesi ile birlikte İngiltere'de Manchester şehrine taşındılar. Owen's Kolleji'nde (şu anda Manchester Üniversitesi) eğitimine başladı. Fizik tedavicisi olmak istediğinden ilk yıllarında biyoloji derslerine ağırlık verdi. 1888 yılında Cambridge Üniversitesi'nden burs kazandı. 1892 yılında mezun olduğunda artık fizik ve kimya onun için daha önem taşımaktaydı.
1893 yılında meteorolojiye ilgi duymaya başladı. 1894 yılında Ben Nevis gözlemevinde bulut oluşumlarını incelemeye başladı. Bulut formasyonlarından çok etkilenen Wilson, bulutları Cambridge'teki laboratuvar ortamında oluşturma çalışmalarına girdi. Buhar içeren havayı kapalı bir ortamda genleştirerek deneyler yapmaktaydı. Yıllar geçtikçe deney ortamını geliştirdi ve sonradan çok kullanılacak sis odasını meydana getirdi. Bu deneyler sırasında iyonların hareketini gözlemleyen Wilson, yeni keşfedilen x ışınlarını kullanarak havanın daha iletken olduğunu keşfetmişti. 1895'te yaptığı bulut odası keşfi ile 1927 yılında Arthur H. Compton ile Nobel Fizik Ödülü'nü kazanmıştır. Wilson sis odası, yüklü taneciklerin izlerini görünür hale getiren bir aygıttır. Kabarcık odası'nın öncüsüdür; ama aşağı yukarı karşıt bir ilkeyle çalışır.
1911 yılında alfa ve beta parçacıklarının izlediği yolu fotoğraflayan ilk bilim adamıydı. 1923 yılında elektronların izlediği yollar üzerine 2 makale çıkardı. Ve bundan sonra sis odası nükleer araştırmalarda önemli bir yer etti.
Sis odası, C.T.R. Wilson tarafından, 1912'de geliştirilmiştir. Wilson, Ben Nevis araştırma laboratuvarında bulut oluşumu üstünde çalışmıştır ve bulut oluşturan küçük su damlacıklarının, toz ya da iyonlaşmış hava moleküllerinde, başka yerlerdekinden çok daha hızlı oluştuğunu farkettmiştir. Havada ilerleyen yüklü tanecik, hava moleküllerinden elektron alarak, iyonlaşmış moleküller oluşturduğuna göre, bulut oluşumu için gerekli koşullar sağlanırsa, taneciğin geçtiği yolda bir dizi damlacığın kalması sağlanabilirdi.
Sis odası, kabarcık odası gibi, yüklü tanecikleri belirlemede kullanılır. Ama, sıvıda gaz kabarcıkları yerine, gazda sıvı damlacıkları oluşmasına dayanarak çalışır.
Wilson sis odası; kozmik ışınlar, radyoaktivite, x-ışınları gibi olguların araştırmalarında ve nükleer silahların geliştirilmesine yardımcı olmuştur. Wilson yoğunlaşma bulutu adı verilen sistemle duman halkaları şeklinde oluşan ve karakteristik su üzerinde bir nükleer patlama oluşturulur.
Charles Thomson Rees Wilson, (14 Şubat 1869 – 15 Kasım 1959) yılları arasında yaşamış X-ışınları, radyoaktivite ve kozmik ışın çalışmalarında kullanılmış “sis odası” buluşuyla 1927 yılında Nobel Fizik Ödülü kazanmış İskoç fizikçi ve meteorologtur.
14 Şubat 1869 yılında Glencorse, Midlothian, İskoçya'da çiftçi “John Wilson” ve “Annie Clerk Harper” çiftinin çocukları olarak dünyaya gelmiştir. 1908 yılında evlendiği “Jessie Fraser Dick” ile iki kız, iki erkek çocuk sahibi olmuşlardır. 4 yaşında babasını kaybedince, annesi ile birlikte İngiltere'de Manchester şehrine taşındılar. Owen's Kolleji'nde (şu anda Manchester Üniversitesi) eğitimine başladı. Fizik tedavicisi olmak istediğinden ilk yıllarında biyoloji derslerine ağırlık verdi. 1888 yılında Cambridge Üniversitesi'nden burs kazandı. 1892 yılında mezun olduğunda artık fizik ve kimya onun için daha önem taşımaktaydı.
1893 yılında meteorolojiye ilgi duymaya başladı. 1894 yılında Ben Nevis gözlemevinde bulut oluşumlarını incelemeye başladı. Bulut formasyonlarından çok etkilenen Wilson, bulutları Cambridge'teki laboratuvar ortamında oluşturma çalışmalarına girdi. Buhar içeren havayı kapalı bir ortamda genleştirerek deneyler yapmaktaydı. Yıllar geçtikçe deney ortamını geliştirdi ve sonradan çok kullanılacak sis odasını meydana getirdi. Bu deneyler sırasında iyonların hareketini gözlemleyen Wilson, yeni keşfedilen x ışınlarını kullanarak havanın daha iletken olduğunu keşfetmişti. 1895'te yaptığı bulut odası keşfi ile 1927 yılında Arthur H. Compton ile Nobel Fizik Ödülü'nü kazanmıştır. Wilson sis odası, yüklü taneciklerin izlerini görünür hale getiren bir aygıttır. Kabarcık odası'nın öncüsüdür; ama aşağı yukarı karşıt bir ilkeyle çalışır.
1911 yılında alfa ve beta parçacıklarının izlediği yolu fotoğraflayan ilk bilim adamıydı. 1923 yılında elektronların izlediği yollar üzerine 2 makale çıkardı. Ve bundan sonra sis odası nükleer araştırmalarda önemli bir yer etti.
Sis odası, C.T.R. Wilson tarafından, 1912'de geliştirilmiştir. Wilson, Ben Nevis araştırma laboratuvarında bulut oluşumu üstünde çalışmıştır ve bulut oluşturan küçük su damlacıklarının, toz ya da iyonlaşmış hava moleküllerinde, başka yerlerdekinden çok daha hızlı oluştuğunu farkettmiştir. Havada ilerleyen yüklü tanecik, hava moleküllerinden elektron alarak, iyonlaşmış moleküller oluşturduğuna göre, bulut oluşumu için gerekli koşullar sağlanırsa, taneciğin geçtiği yolda bir dizi damlacığın kalması sağlanabilirdi.
Sis odası, kabarcık odası gibi, yüklü tanecikleri belirlemede kullanılır. Ama, sıvıda gaz kabarcıkları yerine, gazda sıvı damlacıkları oluşmasına dayanarak çalışır.
Wilson sis odası; kozmik ışınlar, radyoaktivite, x-ışınları gibi olguların araştırmalarında ve nükleer silahların geliştirilmesine yardımcı olmuştur. Wilson yoğunlaşma bulutu adı verilen sistemle duman halkaları şeklinde oluşan ve karakteristik su üzerinde bir nükleer patlama oluşturulur.


[right]Arif YAMAN[/right]
- ustax66
- Sığınak Fedaisi
- Mesajlar: 3955
- Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Arzın Çocukları
- Lonca: Raiders Of Anatolia
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
2003 İSTANBUL SİNAGOG SALDIRILARI
2003 İstanbul saldırıları, 15 ve 20 Kasım 2003 tarihlerinde bomba yüklü araçların infilak ettirilmesiyle İstanbul'da meydana gelen olaylardır. Sorumluluğu El Kaide örgütü üstlenmiştir.
15 Kasım 2003'te Neve Şalom Sinagogu ve Beth İsrael Sinagogu'na düzenlenen eylemlerin sonucunda 27 kişi yaşamını yitirmiştir. Bomba yüklü araçlarla düzenlenen eylemlerde, eylemi gerçekleştiren kişiler de yaşamını yitirmiştir. Patlamaların meydana geldiği sinagoglarda ve çevrelerinde büyük hasar oluşurken, en az 300 kişi de yaralanmıştır.
Bombalı eylemlerin sorumluluğunu ilk önce İBDA-C örgütü üstlenmiştir. Ancak örgütün bu çapta bir eylemi düzenleyemeyeceği iddia edildi.
Sinagoglara yönelik bombalı eylemlerden beş gün sonra, 20 Kasım 2003'te yine bomba yüklü araçlarla iki eylem düzenlendi. 20 Kasım'daki bombalı eylemlerin hedefi İstanbul'daki İngiliz Konsolosluğu ve HSBC Bankası'nın genel merkezi oldu. Eylemlerde İngiltere'nin Türkiye Büyükelçisi Roger Short ve tiyatro sanatçısı Kerem Yılmazer'in de aralarında bulunduğu otuz kişi yaşamını yitirdi, 400 kadar kişi de yaralandı.
Eylemleri El Kaide ile bağlantılı olduğu söylenen Şehit Ebu Hafs el-Mısri Tugayı örgütü üstlendi. Örgüt, hedeflerinin "İngiliz çıkarları" olduğunu duyurdu.
2003 İstanbul saldırıları, 15 ve 20 Kasım 2003 tarihlerinde bomba yüklü araçların infilak ettirilmesiyle İstanbul'da meydana gelen olaylardır. Sorumluluğu El Kaide örgütü üstlenmiştir.
15 Kasım 2003'te Neve Şalom Sinagogu ve Beth İsrael Sinagogu'na düzenlenen eylemlerin sonucunda 27 kişi yaşamını yitirmiştir. Bomba yüklü araçlarla düzenlenen eylemlerde, eylemi gerçekleştiren kişiler de yaşamını yitirmiştir. Patlamaların meydana geldiği sinagoglarda ve çevrelerinde büyük hasar oluşurken, en az 300 kişi de yaralanmıştır.
Bombalı eylemlerin sorumluluğunu ilk önce İBDA-C örgütü üstlenmiştir. Ancak örgütün bu çapta bir eylemi düzenleyemeyeceği iddia edildi.
Sinagoglara yönelik bombalı eylemlerden beş gün sonra, 20 Kasım 2003'te yine bomba yüklü araçlarla iki eylem düzenlendi. 20 Kasım'daki bombalı eylemlerin hedefi İstanbul'daki İngiliz Konsolosluğu ve HSBC Bankası'nın genel merkezi oldu. Eylemlerde İngiltere'nin Türkiye Büyükelçisi Roger Short ve tiyatro sanatçısı Kerem Yılmazer'in de aralarında bulunduğu otuz kişi yaşamını yitirdi, 400 kadar kişi de yaralandı.
Eylemleri El Kaide ile bağlantılı olduğu söylenen Şehit Ebu Hafs el-Mısri Tugayı örgütü üstlendi. Örgüt, hedeflerinin "İngiliz çıkarları" olduğunu duyurdu.


[right]Arif YAMAN[/right]
- ustax66
- Sığınak Fedaisi
- Mesajlar: 3955
- Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Arzın Çocukları
- Lonca: Raiders Of Anatolia
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
16 KASIM 2014 - TARİHTE BUGÜN
Olaylar
1869 - Akdeniz'i Hint Okyanusu'na bağlayan Süveyş Kanalı açıldı.
1926 - Hintli şair Tagore İstanbul'a geldi. Tagore, "Yaptığınız inkılaplar yalnız Türkiye İçin değil, bütün Doğu için de parlak bir gelecek hazırlamaktadır" dedi.
1938 - Atatürk'ün nâşı Dolmabahçe Sarayı'nda katafalka kondu.
1945 - Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) kuruldu.
1967 - Merkezi ABD'de bulunan Uluslararası Şiir Forumu Fazıl Hüsnü Dağlarca'yı yaşayan en büyük Türk şairi seçti.
1971 - 29 Kasım 1971'de THKP-C'den Mahir Çayan, Ulaş Bardakçı, Ziya Yılmaz ile THKO'dan Cihan Alptekin ve Ömer Ayna, kazılan tünelden çıkarak firar ettiler.
Doğumlar
MÖ 42 - Tiberius, Roma İmparatoru
1922 - José Saramago, Portekizli yazar
1930 - Chinua Achebe, Nijeryalı yazar
1938 - Robert Nozick, Amerikalı felsefeci (ö. 2002)
1964 - Diana Krall, Kanadalı caz piyanist ve şarkıcı
1971 - Mustapha Hadji, Faslı futbolcu
1978 - Çağla Kubat, Türk manken, oyuncu ve sporcu
Ölümler
1960 - Clark Gable, Amerikalı aktör (d. 1901)
1981 - Moşe Dayan, İsrailli askeri lider ve siyaset adamı
1990 - Ege Bagatur, 1973 - 1977 yıllarında Adana Belediye Başkanı
2000 - Ahmet Kaya, Protest müzik sanatçısı
2006 - Milton Friedman, Nobel ödüllü ABD'li ekonomist
2007 - İhya Balak, Türk bürokrat
Olaylar
1869 - Akdeniz'i Hint Okyanusu'na bağlayan Süveyş Kanalı açıldı.
1926 - Hintli şair Tagore İstanbul'a geldi. Tagore, "Yaptığınız inkılaplar yalnız Türkiye İçin değil, bütün Doğu için de parlak bir gelecek hazırlamaktadır" dedi.
1938 - Atatürk'ün nâşı Dolmabahçe Sarayı'nda katafalka kondu.
1945 - Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) kuruldu.
1967 - Merkezi ABD'de bulunan Uluslararası Şiir Forumu Fazıl Hüsnü Dağlarca'yı yaşayan en büyük Türk şairi seçti.
1971 - 29 Kasım 1971'de THKP-C'den Mahir Çayan, Ulaş Bardakçı, Ziya Yılmaz ile THKO'dan Cihan Alptekin ve Ömer Ayna, kazılan tünelden çıkarak firar ettiler.
Doğumlar
MÖ 42 - Tiberius, Roma İmparatoru
1922 - José Saramago, Portekizli yazar
1930 - Chinua Achebe, Nijeryalı yazar
1938 - Robert Nozick, Amerikalı felsefeci (ö. 2002)
1964 - Diana Krall, Kanadalı caz piyanist ve şarkıcı
1971 - Mustapha Hadji, Faslı futbolcu
1978 - Çağla Kubat, Türk manken, oyuncu ve sporcu
Ölümler
1960 - Clark Gable, Amerikalı aktör (d. 1901)
1981 - Moşe Dayan, İsrailli askeri lider ve siyaset adamı
1990 - Ege Bagatur, 1973 - 1977 yıllarında Adana Belediye Başkanı
2000 - Ahmet Kaya, Protest müzik sanatçısı
2006 - Milton Friedman, Nobel ödüllü ABD'li ekonomist
2007 - İhya Balak, Türk bürokrat


[right]Arif YAMAN[/right]