***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Tılsım sunucusuna ait Loncaların iletişim, bilgilendirme ve paylaşım alanı
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

Prof. Dr. SİYAMİ ERSEK

Prof. Dr. Siyami Ersek (Doğumu: 1920, Uşak), (Ölümü: 26 Ekim 1993, İstanbul), Türk hekim.

1944 yılında İstanbul Tıp Fakültesi yıllarında 'ni bitirip cerrahi dalında uzmanlaşan Dr. Siyami Ersek, 1948-1949 İngiltere'de Göğüs Cerrahisi ve Anesteziyoloji üstüne çalışmalar yaptı . 1951 yılında Heybeliada ve Bursa-Uludağ Sanatoryumları'nda çalıştı. Haydarpaşa Göğüs Hastalıkları hastanesinde İstanbul Göğüs Cerrahisi merkezini kurdu ve bu merkezin başhekim ve cerrahi servis şefi oldu. 1963 'de ilk açık kalp ameliyatını gerçekleştirdi. yılındaTürkiye

22 Kasım 1968 tarihinde Türkiye'de ilk defa bir kalp nakli, Ankara Yüksek İhtisas Hastanesi'nde Dr.Kemal Beyazıt tarafından yapıldı. Hasta ancak 18 saat yaşayabildi. 27 Kasım 1968 tarihinde İstanbul'da Dr. Siyami Ersek tarafından 2. defa ama bu sefer başarılı bir kalp nakli ameliyatı yapıldı. 1972 yılında Yüksek Sağlık Şurası üyeliği yapıp, 1973'te Profesörlüğe yükseldi.1983'te emekliye ayrıldı.

Yaklaşık 30 kalp ameliyatı yapan Ersek’in yabancı dillerde yayınlanmış elliyi aşkın makalesi bulunmaktadır.

Danışma Meclisi İstanbul Üyesi (15 Ekim 1981 - 6 Kasım 1983) olarak da görev yapmıştır.

Prof. Dr. Siyami Ersek 20 sene Sağlık Bakanlığı Yüksek Sağlık Şurası üyeliğinde bulunarak, bu konuda “en uzun süre görev yapan üye ünvanı” nı aldı. Ayrıca şu anda Haydarpaşa, İstanbul'da adına bir Kalp ve Göğüs Cerrahisi konusunda uzman bir hastane vardır.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

27 EKİM - TARİHTE BUGÜN

Olaylar
1492 - Kristof Kolomb Küba'yı keşfetti ve İspanya adına el koydu.
1806 - Napolyon Bonapart komutasındaki Fransız ordusu Berlin'e girdi.
1913 - Mustafa Kemal, Sofya Ataşemiliterliği'ne atandı.
1922 - İtilaf Devletleri, TBMM hükümeti ve İstanbul hükümeti temsilcilerini 13 Kasım 1922'de Lozan'da toplanacak barış konferansına davet ettiler.
1922 - İtalya'da Benito Mussolini'yle birlikte Roma'ya yürüyen faşistler iktidarı ele geçirdiler.
1924 - Sovyetler Birliği'nde Özbekistan'ın kuruluşu.
1971 - Kongo Cumhuriyeti'nin adı Zaire olarak değiştirildi.
1978 - Nobel Barış Ödülü'nü, Mısır devlet başkanı Enver Sedat ve İsrail başbakanı Menahem Begin paylaştı.
1995 - Litvanya, üyelik için Avrupa Birliği'ne başvurdu.
1998 - Gerhard Schröder, Almanya başbakanı seçildi.

Doğumlar
1728 - James Cook, Avustralya ve Yeni Zelanda'nın kaşifi İngiliz kaptan (ö. 1779)
1782 - Niccolò Paganini, İtalyan besteci ve kemancı (ö. 1840)
1858 - Theodore Roosevelt, ABD'nin 26. başkanı ve Nobel Barış Ödülü sahibi (ö. 1919)
1932 - Sylvia Plath, ABD'li şair ve yazar (ö. 1963)
1978 - Vanessa Mae, Singapur'lu müzisyen

Ölümler
1968 - Lise Meitner, ABD'li nükleer fisyonu keşfeden kimyacı, fizikçi (d. 1878)
2006 - Semih Balcıoğlu, Türk karikatürist
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

KRİSTOF KOLOMB

Kristof Kolomb, (Portekizce: Cristóvão Colombo), Latinceleşmiş hali Columbus 1451 - 20 Mayıs 1506), Cenovalı denizci ve kaşiftir. 1492'de Atlantik Okyanusu'nu aşarak Kuzey Amerika'ya ulaşmıştır. İskandinav Vikinglerinin yüzlerce yıl önce Amerika'ya ulaşmış olduğu tarihsel belgelerle kanıtlanmış olmasına rağmen, Kristof Kolomb Amerika'nın kaşifi olarak değerlendirilir. Kolomb'un karşıya Atlantik Okyanusu'na seyahatleri Avrupalı'ların keşif eforları ve batı yarım kürede kolonileşme ile başlar. Tarih onun 1492'deki seferine büyük anlam yüklerken, 1498'deki üçüncü seferine kadar gerçekten ana karaya ulaşamamıştır. Aynı şekilde Amerika'ya en erken varan Avrupalı kaşif de değildir. Çünkü, 1492'den önce Avrupalı'ların Atlantik aşırı temaslarının belgeleri vardır. Buna rağmen, gelişen ulus devletleri arasındaki ekonomik rekabet ve kolonyalizmin gelişmesi Kolomb'un seyehatinin böyle kritik zaman gelmesi onu önemli kıldı. Gelişen devletler yeni ticaret yolları ve koloniler arıyorlardı. Bundan dolayı,1492'den önceki dönem Kolomb öncesi olarak bilinir. Bu yolculuğunu İspanyol bayrağı altında yapmıştır. Kristof Kolomb, Amerika'yı keşfetmemiştir sadece buranın hint adaları olduğunu sanıp böyle bir kıtanın varlığını dünyaya duyurmuştur. Ancak keşfettiği yerin yeni bir kıta olduğunu anlayamadan ölmüştür.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

ÖZBEKİSTAN

Cengiz Han'ın torunlarından Batu Han tarafından kurulan Altın Orda Devleti'nın (1227-1502) başına 9. han olarak, 1313 tarihinde Özbek Han geçmişti. Özbek Han, ilk günlerden başlayarak kararlı ve sert bir siyaset gütmüş, Kutlug Timur Noyan'ın nasihatleri sayesinde kısa bir zamanda birçok rakip ve düşmanlarından kurtulmuştu. Özbek Han Tuna taraflarında Nogay'ın şahadetinden sonra çoğalan Bizans ve Slavların nüfuzunu kırarak tekrar Müslüman Türklerin baskısını arttırmaya başladı.

1319’da Tuna'yı geçerek Edirne'ye kadar geldiler. Özbek Han'ın orduları 1314 de, Bulgar Kralı Sventoslav'ın ölümünden sonra, Kral George Terter'e Bizans'a karşı yardım bahanesiyle Trakya'ya, 1330’da Terter'in Sırplarla olan savaşında ona yardımcı olmak gayesiyle Köstendil'e kadar ilerlemişti. Bu arada bazı hükümetlerle evlilik yoluyla da bağlar kurarak durumunu güçlendirmeye çalışmıştır. Mesela 1320’de kızı Tulun Bige'yi Kahire'ye zevce olarak göndermiş, bu arada Bizans'tan da kızlar almıştır.

Özbek Han 1335 yılında Azerbaycan seferine çıktı. Bu sırada Bağdat Hatun tarafından zehirlenen Ebu Said ölmüş ve İlhanlı Moğol hâkimiyeti de çökmeye yüz tutmuştu. 14. yüzyıl Acem tarihçisi ve coğrafyacısı Hamdullah Kazvini, Azerbaycan'a yapılan seferden söz ederken Özbek Han'ın askerlerine, “Özbekler” dendiğini kaydeder. İbn Batuta, Özbek Han'dan bahsederken; "geniş bir ülkesi, kuvvetli bir ordusu olan şanlı, şöhretli ve devletli bir sultan olup, Tanrı'nın düşmanlarından biri olan Bizans İmparatoru ile savaşa, cihat ve gaza etmeye vazifeli bulunmaktadır. Ülkesi gerçekten pek geniş ve büyük şehirlerle donanmıştır. Kefe, Kırım, Macar, Azak, Sogdak, Harezm ile taht kenti Saray bunların en meşhurları olarak sayılabilir" demektedir. Gerçekten Özbek Han, İdil kıyısındaki Saray kentini çok geliştirmiş ve büyütmüştür. Bu şehre yeni camilerin yapılmasını sağlamıştır. Sadece İdil kıyısında değil, Kırım'da da yeni binalar yaptırmıştır. Onun zamanında bütün Deşt-i Kıpçak boylarında Türkçe konuşulduğu da bilinmektedir.

Bağımsız Özbekistan Devleti
Özbekistan, 20 Haziran 1990'da egemenliğini, 1 Eylül 1991'de bağımsızlığını ilan etmiştir. 29 Aralık 1991 tarihinde düzenlenen referandumla bağımsızlık ilanı onaylanmıştır. Özbekistan bağımsızlığını kazandıktan sonra gelişmiş ülkelerle özellikle ekonomik anlamda ilişkiler kurmuştur. Özbekistan zengin yeraltı kaynaklarını dış ülkelere satma imkânı bulmuştur. Özbekistan çok eskiye dayanan köklü devlet geleneği sayesinde bağımsızlığını kazandıktan kısa süre sonra Orta Asya'nın güçlü devleti hâline gelmiştir ve günümüzde de Orta Asya liderliği konusunda Kazakistan ile rekabet hâlindedir. Bağımsızlığından günümüze değin devlet başkanlığını İslam Kerimov yönetmektedir.

Coğrafya
Bağımsız Özbekistan'ın 447.400 km2'lik bir yüz ölçümü bulunmaktadır. Özbekistan; Kazakistan, Tacikistan, Afganistan, Kırgızistan ve Türkmenistan'a komşudur. Başkenti Taşkent'tir. 2009 yılında nüfusu (tahminî) 27.488.000’dir.[6]

Önemli Nehirler
Sirderya (Seyhun) ve Amuderya (Ceyhun) en önemli nehirlerdir. Ayrıca, Surhanderya, Karaderya, Zerefşan, Kaşkaderya ve Narin deryaları da bulunmaktadır. En büyük gölü Aral'dır. Aral Gölü ayrıca, Sovyet dönemindeki yanlış tarım politikaları sonucunda bugün Özbekistan için büyük bir çevre felaketi doğurmuştur.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

NAPOLYON BOAPART

Napolyon Bonapart, 1769 yılında Korsika'nın Ajaccio şehrinde doğdu. Carlo Buanoparte ile Marie Letizia Ramolino'nun ikinci oğullarıdır. Öğrenimini Brienne'de bir okulda yaptı; sonra Paris'teki Askeri Akademiye yazıldı.

1785'te Valence'daki topçu alayına katıldı. 1794'te İtalya'daki topçu birliklerinin komutanlığına getirildi.
Paris'teyken Jakoben çevrelerle ilişki kurmuş olduğu anlaşıldığından, La Vendee'ye gönderilmek istendi; bunu kabul etmeyince, görevinden alındı. Paris'e döndükten sonra, Konvansiyona karşı hareketi bastırmak için, Paul François Barras ile Lazare Carnot'un kuvvetlerine katıldı. Olaylar kısa zamanda gelişerek yeni bir anayasanın ve Direktuvarlığın doğmasına yol açtı.

Napolyon, 1795 Ekiminde Fransa'daki ordunun başına getirildi. 1796 Şubatında da İtalya'daki ordunun başkomutanı oldu. Bu arada General de Beauharnais'in dul karısı Josephine ile evlendi.

1796 Nisanında ilk İtalya seferinin yaptı. Bu sefer, Napolyon'un ününü yaydı. Stratejik ustalığın bir şaheseri sayılan İtalya seferi, büyük başarı ile sonuçlandı. İmzalanan Campo Formio antlaşması ile Venedik Cumhuriyeti İtalya'ya bırakılıyor, karşılığında da Belçika ve İyon adaları alınıyordu. Bu önemli siyasi olayla devrim cumhuriyeti, Avrupa'nın en tutucu devleti olan Avusturya'ya gücünü göstermiş; Napolyon da İtalya'daki Fransız yönetimini kabul ettirmiş oluyordu.

Napolyon, Paris'e döndükten sonra, Direktuvarlık tarafından İngiltere'yi ele geçirmekle görevlendirildi. Direk İngiltere'ye saldıracağına, İngiliz etki alanının en can alacı noktasına saldırmayı uygun bulan Napolyon, Mısır seferine çıktı. Akdeniz'deki İngiliz donanmasını yenilgiye uğrattı, Malta'yı aldı. 1798 Temmuzunda da İskenderiye'ye girdi. Piramitler Savaşı'nda Memlükleri yendi. Ancak Horatio Nelson yönetimindeki İngiliz donanması, Fransız donanmasına saldırarak gemilerini batırdı. Nelson'un başarısı üzerine İngiltere, Osmanlı Devleti, Avusturya ve Rusya, Fransa'ya karşı birleştiler. Birleşik ordu, Rus generali Alexander Suvorov'un komutasında, Napolyon'un ele geçirdiği toprakları geri aldı. Napolyon, 1799 yılında Suriye'ye girdi. Akka'nın Cezzar Ahmed Paşa tarafından başarıyla savunulması ve ordusunda belirgin salgın hastalıklar yüzünden Mısır'a çekildi. Ordusunu burada bırakarak gemi ile Fransa'ya döndü.

9 Kasım 1799'daki hükümet darbesi, Fransa tarihinde yeni bir dönemin başlamasına sebep oldu. Birkaç hafta sonra, anayasada değişiklikler yapılarak yönetim üç konsülün eline bırakıldı. Napolyon "birinci konsül" olarak, Fransa'nın mutlak hakimi oldu. Bazı reformlar yapmaya çalıştı. Devletin dağıttığı kredileri belli bir düzene soktu;
1802 yılında Fransa Bankasını kurdu; idari alanda bazı reformlar gerçekleştirerek valilerin ve belediye başkanlarının siviller arasından seçilmelerini ve kendilerini seçen tek merkeze karşı sorumlu olmalarını sağladı; mahkemeleri ve emniyet örgütünü yeniden düzenledi.

Avusturya ve İngiltere orduları hala silahlarını bırakmamışlardı. Napolyon Bonapart, 1800 yılında tekrar İtalya'ya girdi ve Milano'yu aldı. Böylece Avusturya ordusunu ikiye bölmüş oluyordu. Birini kuşatma altında tutarken diğerine saldırdı. Bu saldırıları başarı ile sonuçlandırdı. Jean Victor Moreau'nun Hohenlinden'deki zaferi üzerine, Avusturya İmparatoru, İngiltere ile ittifakını bozmak ve 1801 Şubatında Luneville barış antlaşmasını imzalamak zorunda kaldı.

Napolyon kısa zamanda Fransa halkının sevgisini kazandı. Yabancı ülkelerdeki Fransızların, ülkelerine dönüp devletin modernleştirilmesinde kendisine yardımcı olmalarını sağladı. 1804'te yaptığı Code Napoleon (Napolyon Kanunları) halk tarafından da desteklendi. Napolyon, aynı yıl, Paris'teki Notre Dame katedralinde Papa Pius VII'nin eliyle taç giyerek İmparator oldu. Napolyon İmparatorluğu boyunca sayısız zaferler kazandı. Ancak Fransa içinde beliren bazı hoşnutsuzluklara, İngiliz donanmasının gücü,
İspanya ve İtalya'da tahta geçirdiği akrabalarına halk tarafından duyulan kin ve nefrete, kendine bağladığı devletlerde beliren milliyetçilik akımları da eklenmişti.

Napolyon 1812 yılında Rusya'ya girdi. Ancak yiyecek sıkıntısı, asker kaçakları ve Rusya'nın dondurucu soğuğu gibi sebepler yüzünden, ordunun yönetimi Joachim Murat'ya bırakarak Paris'e döndü. Kendisine karşı düzenlenen hükümet darbesini bastırdıktan sonra yeni bir ordu kurdu. 1813 Ekiminde Leipzig'de yenik düştü. Düşman kuvvetleri 1814'te Paris kapılarına dayanınca görevinden ayrılmak zorunda kaldı. Elbe adasına sürgüne gönderildi.

Napolyon'dan sonra Fransa tahtına XVIII. Louis geçirildi. Viyana kongresine katılan bakanlar ve delegeler, 7 Mart 1815'te Napolyon'un kaçıp Paris'e dönmüş olduğunu, halk tarafından büyük sevgi ile karşılandığını öğrendiler. Hemen bir ordu toplayan Napolyon, Belçika'ya saldırdı. Kazandığı önemsiz birkaç zaferden sonra Wellington'un komutasındaki İngiliz ve Gebhard von Blücher komutasındaki Prusya kuvvetleri tarafından 18 Haziran 1815'te Waterloo'da büyük bir yenilgiye uğratıldı.

Napolyon, Paris'e dönünce ikinci kez tahttan indirildi. Amerika'ya kaçmak istedi, ancak bunu başaramayınca İngilizlere teslim oldu. İngilizler, onu Atlantik'teki St. Helena adasına götürdüler. Napolyon, son yıllarını bu küçük adada geçirdi ve anılarını yazdırdı. Napolyon 5 Mayıs 1821'de öldü, ancak cenazesi 1840 yılında Paris'e getirilebildi ve İnvalides'e gömüldü. Napolyon'un uşağı tarafından zehirlendiğini ileri sürenler vardır.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

SEMİH BALCIOĞLU

1928 yılında İstanbul'da doğdu. Işık Lisesi'nde okudu. 1952 yılında Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Grafik Bölümü'nü bitirdi. İlk karikatürü, mizah dergisi Akbaba'nın 'Genç Fırçalar' sayfasında çıktı (1943). İlhan Selçuk'la birlikte Taş-Karikatür dergilerini yayınladı. Çarşaf ve Çivi dergilerini yönetti. Akşam, Vatan, Hürriyet, Dünya, Tercüman, Politika, Yeni Yüzyıl gazeteleri ile Akbaba, Taş, Karikatür, Taş-Karikatür, Özgür İnsan, Yankı, Çarşaf ve Çivi gibi dergilerde çizdi. 1969 yılında iki arkadaşıyla Karikatürcüler Derneği'ni kurdu. Üç kez bu derneğin başkanlığını yürüttü (1970-72, 1975-76, 1978-79). 1996'da derneğin onursal başkanı oldu. 1973-79 yıllarında Türkiye Gazeteciler Sendikası'nın genel başkanlığını yürüttü. Türkiye'de üç boyutlu karikatürü gerçekleştiren ilk sanatçıdır. Evli ve bir kız çocuğu vardır. Basın Şeref Kartı sahibiydi. 27 Ekim 2006 Cuma günü vefat etti.

SERGİLERİ:
Toplam 67 kişisel sergi açtı. Bu sergilerden yedisi yurtdışında oldu: Skopje 1972, Paris 1975, New Castle 1978, Frankfurt 1981, Melbourne, Sidney, Canberra 1994. Karikatürleri Tolentino, Gabrovo, Basel ve Varşova'daki karikatür müzelerinde yer aldı. Almanya'da Wilhelm-Busch Karikatür Müzesi'nde sergilendi.

ÖDÜLLERİ:
Meslek haytında yurtiçi ve yurtdışında 41 ödül kazandı. Gümüş Güvercin (Skopje), Altın Madalya (Pescara), Altın Palmiye, Gümüş Hurma (Bordighera), Türkiye İş Bankası Büyük Ödülü, Abdi İpekçi Barış ve Kardeşlik Ödülü, Tüyap Şükran Ödülü, Karikatür Vakfı Onur Ödülü bunlardan bir kaçıdır.

1999 yılında Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü'nü aldı. 15 Ocak 2002 tarihinde Mimar Sinan Üniversitesince 'Onursal Doktor' unvanı verildi.

Gabrovo Mizah Evi'nin yaptığı oylama sonucu dünyanın 106 çizerinden biri olarak kabul edildi.

Güle Güle İstanbul adlı kitabı, İtalya'nın Pescara kentinde yapılan uluslararası karikatür kitapları yarışmasında birinci oldu.

ESERLERİ:
1952'den itibaren yayınladığı karikatür kitaplarının sayısı 19'dur.

Bazı kitapları şunlardır:

Yazısız Çizgiler (1972)
50 Yılın Türk Mizah ve Karikatürü (1973; Ferit Öngören'le)
I. MC (1978)
Güle Güle İstanbul (1979)
Cumhuriyet Dönemi Türk Karikatürü (1983)
Gözüm Görmesin (1985)
Karikaturgut (1990)
Galeri Çiller (1993)
Hacı-Bacı (1996)
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

28 EKİM TARİHTE BUGÜN

Olaylar
1636 - İlk Amerikan üniversitesi Harvard kuruldu.
1886 - Özgürlük Heykeli, Fransızların hediyesi olarak New York'ta dikildi.
1918 - Çekoslovakya, Avusturya-Macaristan imparatorluğundan bağımsızlığını kazandı.
1923 - Mustafa Kemal Paşa, Çankaya Köşkü'nde verdiği akşam yemeğinde, "Yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz" dedi.
1938 - Ankara Radyosu yeni hizmet binasına taşındı.
1940 - II. Dünya Savaşı: İtalya, Arnavutluk üzerinden Yunanistan'ı işgal etti.
1941 - Litvanya'da Alman SS birlikleri 9.000 den fazla yahudiyi Kaunas şehrinin meydanında kurşuna dizdi.
1948 - İsviçre'li kimyacı Paul Hermann Müller DDT'nin böcek öldürücü özelliğini keşfinden ötürü Nobel Kimya Ödülü ile ödüllendirildi.
1962 - Küba Füze Krizi: Sovyetler Birliği lideri Nikita Kruşçev, Küba'daki füze üslerini kaldıracaklarını açıkladı.
1981 - Heavy metal müzik grubu Metallica, San Francisco'da kuruldu.

Doğumlar
1837 - Hitotsubashi Yoshinobu, Japon asker ve siyasetçi (ö. 1913)
1914 - Jonas Salk, ABD'li hekim ve bakteriyolog (ö. 1995)
1955 - Bill Gates, Microsoft şirketinin kurucusu ve sahibi
1967 - Julia Roberts, ABD'li sinema oyuncusu
1969 - Ben Harper, ABD'li müzisyen

Ölümler
1704 - John Locke, İngiliz filozof (d. 1632)
1929 - Bernhard von Bülow, Almanya Şansölyesi (d. 1849)
1987 - André Masson, Fransız ressam (d. 1896)
1998 - Thomas Flowers, Colossus'un tasarımcısı İngiliz mühendis (d. 1905)
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

ÖZGÜRLÜK HEYKELİ

Özgürlük Heykeli (İngilizce: Statue of Liberty), ABD'nin New York şehrindeki Liberty (Özgürlük) adası üzerinde, inşa edildiği 1886 yılından bu yana Amerika'nın simgesi olan anıtsal heykeli ve gözlem kulesidir. Dünyanın en tanınan abidelerinden biridir.

Bakırdan yapılan Özgürlük Heykeli, Fransa tarafından kuruluşunun 100. yılı nedeniyle ABD'ye hediye edilmiştir,1884-1886 yılları arasında inşa edilmiştir. ABD'nin New York şehrindeki Özgürlük Adası'nda yer alır.

Heykel, sağ elinde bir meşale, sol elinde ise bir hitabe tutar. Tabletin üstünde 4 Temmuz 1776 tarihi (Bağımsızlık Bildirgesi'nin tarihi) yazılıdır. Heykelin başındaki taç'ın 7 sivri ucu 7 kıtayı veya 7 denizi simgeler. Heykelin yüksekliği 46 m, kaidesi ile beraber 93 m'dir. Ziyaretçiler heykelin içinden meşaleye kadar 168 basamaklı bir merdivenden çıkabilirler. Heykelin meşale tutan sağ elinin yüksekliği 13 metredir. Meşalenin etrafındaki dehlizde 15 kişi bir arada dolaşabilir. Heykelin başının genişliği 2 metre, yüksekliği ise tacı ile birlikte 5 metredir.

Özgürlük Heykeli, ziyaretçilere açıktır. Ziyaret etmek isteyenler adaya bir feribotla ulaşırlar, merdivenleri tırmanarak meşaleye çıkabilir ve New York limanını seyredebilirler.

Heykele Singer dikiş makinelerinin kurucusu Isaac Singer'ın dul eşi Isabelle Eugenie Boyer modellik etmiştir. Özgürlük Heykeli 1884 yılında Fransa'da tamamlandıktan 1 yıl sonra 350 parçaya bölünüp 214 sandık içinde New York limanına ulaştırılmıştır. Parçalar, 4 ay içinde kaidenin üzerinde yeniden birleştirilmiş ve 28 Ekim 1886 tarihinde binlerce izleyicinin önünde açılışı gerçekleşmiştir.

Abdülaziz tarafından yaptırıldığı iddiası
Heykelin, Süveyş Kanalı’nın Akdeniz’e açıldığı yere dikilmek üzere Mısır Hidivi Said Paşa'nın siparişi üzerine yapıldığı ve masrafların bir kısmının Osmanlı Sultanı Abdülaziz tarafından ödendiği iddia edilmiştir.2004 yılında gazeteci Murat Bardakçı tarafından ortaya konan söz konusu iddiaya göre sipariş edilen heykel tamamlanmış ancak böylesine büyük bir heykelin dikilmesinin Müslüman halkta rahatsızlık yaratacağı endişesiyle Mısır’a dikilmesinden vazgeçilmiştir ve heykel yıllarca Fransa’da bir depoda bekledikten sonra 1884’te ABD’ye hediye edilmiştir. Tarihçi Mustafa Armağan tarafından bu iddianın doğru olmadığı, heykeltraş Bartholdi’nin Said Paşa’ya bir heykel projesi sunduğu ancak projenin hiçbir zaman gerçekleştirilmediği ortaya konmuştur.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

DDT

DDT, (dikloro difenil trikloroethan) çok zehirli ve inatçı bir böcek öldürücüdür. Kolayca vücut dokusundaki yağlarda çözülür ve gıda zincirinde birikmeye başlar. 1939 yılında keşfedilen DDT, dünyada en yaygın biçimde kullanılan böcek ilacıydı. Balıklar ve kuşlar için çok öldürücü olduğu anlaşıldı. Kuşların yumurtalarının kabuklarını zayıflattığı ve üremelerini sonuçsuz bıraktığı için az kalan birçok türün soyunun tükenmesine yol açacaktı. 1970'li yıllarda ABD ve Avrupa'da yasaklandı. DDT'nin zararlı olduğu Rachel Carson tarafından bulunmuştur. DDT kullanıldığı zamanlar canlıların (insanlar, hayvanlar, bitkiler ve diğer canlılar) büyük bir bölümü hasar görmüştür. DDT çok etkileyici bir ilaçtır ve bütün canlıları öldürebilecek bir etkisi vardır. Bu yüzden kullanımdan kalkmıştır. Ayrıca Türkiye'de de yasaklanmıştır.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Kullanıcı avatarı
ustax66
Sığınak Fedaisi
Sığınak Fedaisi
Mesajlar: 3955
Kayıt: 29 Ara 2009 22:45
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Mesaj gönderen ustax66 »

BİLL GATES

William Henry "Bill" Gates III ya da daha çok bilinen adıyla Bill Gates, 28 Ekim 1955 Seattle doğumlu ABD'li iş adamıdır. Evli ve üç çocuk babasıdır.

Gates, Microsoft şirketinin kurucularındandır ve şirketin başkanlığını ve baş yazılım mimarlığını yapmaktadır. Forbes dergisine göre 2009'da Gates dünyanın en zengin (US$60.0 milyar) kişisiydi.

Amerikalı girişimci Gates iki kişilik şirketini (Microsoft) başta gelen bir yazılım şirketine dönüştürdü. Gates 20. yüzyılın son döneminde en başarılı şirket patronlarından biri oldu. Seattle/Washington'da avukat bir babayla öğretmen bir annenin oğlu olarak dünyaya gelen Gates, henüz on iki yaşındayken özel bir okulda ilk informatik (bilişim) kurslarına gitti. Okul arkadaşı Paul Allen ile birlikte boş zamanlarını çoğunlukla bilgisayar yazılımları üzerinde çalışarak geçiriyordu.

Yakınlarındaki bir şirketin büyük bilgisayarını para ödemeden kullanabilmek için, iki arkadaş kullanıcılar için yazılım hatalarını arayıp buluyorlardı. Bu şekilde bilgisayar konusunda uzmanlaşan öğrenciler, 1972'de ilk şirketlerini (Traf-O-Data) kurdular. Bu şirket bir trafik sayım ve kontrol sistemi için yazılımlar üreterek hemen 20.000 dolarlık satış yaptı. Gates bundan bir yıl sonra TRW adlı silah işletmesinde staj gördü.

Kişisel bilgisayarlar 70'li yılların ortasında henüz gelişimlerinin ilk aşamasında bulunuyorlardı. MITS şirketinin Altair adını verdikleri en önemli numunesi henüz tekbiçim, kullanılabilir bir yazılıma sahip olmayıp ancak tamamlanmamış bir işletim sistemine sahipti. Gates ve Allen'ın, Altair için 1974'te geliştirdikleri yazılım dili BASIC sayesinde bilgisayar kullanıcıları programlarını kendileri yazabiliyorlardı. MITS şirketi genç araştırmacılardan pazarlama ruhsatını satın alarak kendilerine sistemi daha da geliştirmeleri için sipariş verdi. Gates bunun üzerine tahsilini bırakarak Allen ile birlikte Albuquerque/New Mexico'da Microsoft adlı şirketi kurdu.

Microsoft, kendini sebatla mikro bilgisayarlar için yazılımı geliştirmeye adayan ilk işletmelerden biridir. Aradan kısa bir süre geçtikten sonra General Electric gibi şirketler, devamlı müşterileri arasında bulunmaktaydı. Gates 1977'de, aletlerini BASIC ile donatabilmek amacıyla, Apple, Tandy ve Commodore gibi PC (Personal Computer - Kişisel Bilgisayar) üreticileriyle lisans sözleşmeleri imzaladı. Ayrıca FORTRAN, COBOL ve Pascal gibi yazılım dillerini geliştirmekle, Microsoft'a bir üstünlük ve uluslararası pazar yolunun kendilerine açılmasını (1978'den sonra ilkin Japonya olmak üzere) sağladı. Gates 1979'da yalnızca 13 çalışanıyla yaklaşık 3 milyon dolarlık bir satış gerçekleştirebildi.

PC'ler için yazılması gereken işletim sistemi teklifinin Gary Kildall tarafından reddedilmesinin ardından IBM, Gates'e yöneldi. Gates, Seattle Computer Products(SCP) şirketinden 50.000 USD karşılığında DOS işletim sistemini satın aldı ve SCP'de DOS yazılımcılarından biri olan Tim Paterson'ı kadrosuna dahil etti. DOS işletim sistemi IBM'in ihtiyaçları doğrultusunda değiştirilerek MS-DOS adını aldı. MS-DOS (Microsoft Disc Operating System - Diskli İşletim Sistemi) 80'li yıllarda dünya çapında satış rekorları kırdı (120 milyon nüsha). Gates akıllıca bir öngörüyle haklarını mahfuz tutarak diğer donanım üreticilerine de satış yapabildi. Bunu izleyen zamanda giderek daha çok şirket IBM ile bağdaşan aygıtları piyasaya sürünce, geliştirdikleri işletim sistemi bütün bilgisayarlar için tekbiçim hale geldi. Bu arada 1.000 çalışanı olan şirket, 80'li yılların ortasından sonra Avrupa'da şubeler kurdu. Şirketin başkanlığını yürüten Gates, tutarlı ekip çalışmasına ve katı bir verim ilkesine önem veriyordu. Bütün çalışanların verimleri altı ayda bir değerlendirilmekteydi.

Gates işletim sistemine paralel olarak uygulama yazılımları alanında da son derece başarılı çalışmalar ortaya koyuyordu. Multiplan Çizelge Hesap Yazılımından (1982) sonra, 1983'te ilk kez fareyi (mouse) kullanan Word adlı metin işleme sistemini başlattı. Özellikle Word Avrupa'da çok satılırken, ABD'de Lotus 1-2-3 ve WordPerfect adlı rakipleri karşısında, ancak yavaş yavaş başarıya ulaşabildi.

Microsoft'un yazılım alanındaki kesin başarısı, Apple şirketinin kendilerine verdikleri siparişle gerçekleşti. Macintosh adını verdikleri örnek oluşturacak nitelikteki bilgisayar için çeşitli uygulama sistemleri (örneğin Word ve Excel) geliştirildi. Gates şirketini 1986'da anonim şirkete çevirdi. Aradan çok geçmeden yalnız kendi payının (% 45) borsa değeri 1 milyar doların üzerindeydi.

MS-DOS işletim sisteminin grafik bir iyileştirmesi olan Windows'un geliştirilmesi çalışmalarına Gates 1985 yılında başlamıştı. Windows'u piyasaya sürdükten (1987) üç yıl sonra bir pazarlama kampanyasıyla başarılı oldular. Microsoft bu sistemi sürekli olarak daha ileri yazılım elemanlarıyla genişletiyordu. Gates özellikle Windows'u daha basit ve daha kullanışlı bir biçime sokmaya önem veriyordu. Microsoft 1993'te tartışmasız piyasanın lideriydi (yıllık ciro: 36 milyar dolar; borsa değeri: 140 milyar doların üstünde). Gates'in kişisel serveti yaklaşık olarak 62 milyar (2007 Son Ay Forbes göre) dolar olarak tahmin edilmektedir.
Resim
Resim


[right]Arif YAMAN[/right]
Cevapla

“Lonca İletişim” sayfasına dön