753. sayfa (Toplam 899 sayfa)
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
Gönderilme zamanı: 01 Haz 2014 11:54
gönderen xtengiz
Mertkan Reisim Doğum Günün Kutlu Olsun Allah Uzun Hayırlı Ömürler Nasip Etsin..

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
Gönderilme zamanı: 01 Haz 2014 12:37
gönderen ustax66
Selamünaleyküm
Mertkan kardeşim doğumgünün kutlu olsun. ALLAH C.C. Hayırlı uzun ömür ihsan etsin. Herşey gönlünce olsun.
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
Gönderilme zamanı: 01 Haz 2014 12:39
gönderen ustax66
Sevgili Börteçine Kardeşlerim
Açıköğretim imtihanımın olması nedeni ile iki haftadır yoğun ders çalışmam gerekiyordu o yüzden aranıza katılamadım. İmtihan bitti kaldığımız yerden devam edeceğiz inşaallah.
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
Gönderilme zamanı: 01 Haz 2014 18:57
gönderen BilgeTonyukuk
Selamun aleyküm sevgili ailem;
Ailemizin demir direği, neredeyse 6 senedir bizlerin başında duran sevgili reisimiz, Mertkan ağabeyim.
Doğum günün kutlu olsun, nice mutlu yıllar görmen dileğiyle. Rahmetlik büyük annemin duasını ediyorum sana, ömrün uzun, düğünün güzün olsun.
Sevgilerimle. 
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
Gönderilme zamanı: 01 Haz 2014 22:18
gönderen ustax66
SCaRyx yazdı:Selamun Aleyküm Börteçine Ailesi..
Ne yaparsınız,nasılsınız hayat nasıl gidiyor anlatın bakeyim accuk 
Aleykümselam Mehmet kardeşim nerelerdesin sen Bursa da görüştük ama oyunda görüşemiyoruz, sen anlat accuk.
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
Gönderilme zamanı: 01 Haz 2014 22:26
gönderen ustax66
Moreblood yazdı:Hey gidi eski günler hey gidi efsane Börteçine
)
Oyunu bıraktığımdan beri arada bir bakardım buraya ama bu girişimde ayrı bi mutlu oldum. Mertkan Reis'imi, benim için çok zahmet çeken hep başını ağrıttığım İhsan Ağabeyi'imi, Alparslan kardeşimi, Arif Ağabey'imin günlük bilgilerini, etkinlik resimlerini görünce o kadar mutlu oldum ve duygulandım ki anlatamam. Hepinizi ayrı ayrı özledim Börteçine loncası. Bir arkadaşım yardımıyla oyuna 2 gün önce Yusuf'la beraber Eminönü sunucusunda başladık 10 leveliz daha
) Sizlerin döndüğünü bu gün gördüm. Olurda oyunda kalıcı olursam, olursanız oradaki hesapları kasıp tılsıma aktarmayı çok isterim.
Belki beni zar zor hatırlayacaksınız ama sizleri çok sevdiğimi ve gerçekten çok özlediğimi belirtmek isterim bu çenesi düşük genç sizleri hiç unutmadı.
Börteçinexmerlin
Börteçinexarthur
Mustafa...
Mustafa kardeşim hoş geldin. Börteçine loncası talebeleri önce ders dedikleri zaman hariç her zaman efsane olacaktır. Bu efsaneyi yaşatanlar arasına senide her zaman için bekleriz. Ben karakter kullanmaktan çok kolay olan foruma yazmayı becerdiğim için benim yazılardan kurtuluş yok. Heleki artık yöneticilerdende izin çıktı, Börteçine Lonca sayfası benim yazılara mahkum. Sağolsunlar kardeşlerimden şikayet eden olmadı.
Daha sık görüşmek dileğiyle
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
Gönderilme zamanı: 01 Haz 2014 22:39
gönderen ustax66
1 Haziran 1453 Akşemseddin Ayasofya da ilk cuma namazını kıldırdı
Binanın adındaki “sofya” sözcüğü herhangi bir kimsenin adı olmayıp, eski Yunanca’da “bilgelik” anlamındaki sophos sözcüğünden gelir. Dolayısıyla “aya sofya” adı “kutsal bilgelik” ya da "ilahî bilgelik” anlamına gelmekte olup, Ortodokslukmezhepinde Tanrı'nın üç niteliğinden biri sayılır. 6. yüzyılın ünlü mimarlarından Milet'li İsidoros ve Tralles'li Anthemius'un yönettiği Ayasofya’nın inşaatinde yaklaşık 10.000 işçinin çalıştığı ve Jüstinyen'in bu iş için büyük bir servet harcadığı belirtilir. Bu çok eski binanın bir özelliği yapımında kullanılan bazı sütun, kapı ve taşların binadan daha eski yapı ve tapınaklardan getirilmiş olmasıdır. Bizans döneminde Konstantinopolis Patriği'nin patrik kilisesi ve Doğu Ortodoks Kilisesi’nin merkezi olmuş bulunan Ayasofya, doğal olarak vaktiyle büyük bir “kutsal emanetler” koleksiyonunu içermekteydi.
1453’de kilise camiye dönüştürüldükten sonra Osmanlı sultanı Fatih Sultan Mehmet’in gösterdiği hoşgorüylemozaiklerinden insan figürleri içerenler tahrip edilmemiş (içermeyenler ise olduğu gibi bırakılmıştır), yalnızca ince bir sıvayla kaplanmış ve yüzyıllarca sıva altında kalan mozaikler bu sayede doğal ve yapay tahribattan kurtulabilmiştir. Camimüzeye dönüştürülürken sıvaların bir kısmı çıkarılmış ve mozaikler yine gün ışığına çıkarılmıştır.Günümüzde görülen Ayasofya binası aslında aynı yere üçüncü kez inşa edilen kilise olduğundan Üçüncü Ayasofya olarak da bilinir. İlk iki kilise isyanlar sırasında yıkılmıştır. Döneminin en geniş kubbesi olan Ayasofya’nın merkezî kubbesi, Bizans döneminde birçok kez çökmüş, Mimar Sinan’ın binaya istinat duvarlarını eklemesinden itibaren hiç çökmemiştir.
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
Gönderilme zamanı: 01 Haz 2014 22:47
gönderen ustax66
1 Haziran 1911... Türk Hava Kuvvetleri kuruldu
Dünyanın ilk askerî havacılık teşkilatlarından biri olan Türk Hava Kuvvetlerinin tarihçesi, 1909 yılına kadar uzanmaktadır. Türk ordusunda havacılıkla ilgili ilk çalışmalara 1909 yılında başlanmış, 1910 yılında bu çalışmalar geliştirilmiş ve Avrupa’ya bir inceleme kurulu, Paris’te toplanan Uluslararası Havacılık Konferansı’na da bir heyet gönderilmiştir. 1910 yılı sonlarına doğru ise, artık Türk ordusunda havacılık konusunda kesin karar verilmiş ve havacı personel yetiştirilmek üzere birkaç subayın Avrupa’ya eğitime gönderilmesi öngörülmüştür. Ancak, Türk ordusunun yüksek komuta katında havacılık alanında alınan bu önemli karara rağmen, ülkenin o tarihlerde içinde bulunduğu mali zorluklar nedeniyle gerekli ödenek bulunamamış ve 1910 yılında bu emrin gereği yerine getirilememiştir.
Millî savunma bakımından, havacılığın gelecekteki önemini gören Harbiye Bakanı Mahmut Şevket Paşa, konuyla yakından ilgilenmeye devam etmiş ve 28 Haziran 1911’de yapılan sınavda en yüksek notu alan Süvari Yüzbaşı Fesa ile İstihkâm Teğmen Yusuf Kenan Beyler, uçuş eğitimi için Temmuz 1911’de Fransa’daki Bleriot Fabrikası’nın uçuş okuluna gönderilmiştir.
Bu gelişmelerin olduğu sıralarda yani 1911 yılında, Kurmay Yarbay Süreyya (İlmen) Bey, havacılık teşkilatını kurmakla görevlendirilmiş ve Türk Ordusunun ilk resmî havacılık kuruluşu da, Harbiye Bakanlığı Fen Kıtaları Müstahkem Mevkiler Genel Müfettişliğinin 2’nci şubesi bünyesinde "Havacılık Komisyonu" adıyla 1911 yılında faaliyete geçirilmiştir.
Böylece, günümüzdeki modern ve ileri teknolojiye sahip olan havacılığın ilk temeli olarak kabul edilen, 17 Aralık 1903 tarihinde Wilbur ve Orwille Wright kardeşlerin ilk motorlu uçağı sembolik anlamda da olsa havalandırmayı başarmalarından sekiz yıl sonra Türk Hava Kuvvetlerinin temelleri atılmıştır. 1909-1912 yılları arası askerî havacılık teşkilatlarını kuran ABD, Fransa, İngiltere, Almanya, İtalya, Avusturya ve Rusya ile hemen hemen aynı yıllarda Türk askerî havacılık teşkilatı da dünya havacılık teşkilatlarının ilk sıralarında yerini almıştır.
Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)
Gönderilme zamanı: 01 Haz 2014 22:55
gönderen ustax66
İLLERİMİZ
ADANA
Adana, 2.149.260[1] nüfusuyla Türkiye'nin İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa dan sonraki 5. büyük şehridir. Şehir merkezi, güney Anadolu'da Akdeniz'den 30 km içerde Seyhan Nehri'nin üzerinde bulunmaktadır. Adana ilinin idari merkezidir.
Doğudan batıya 100 kilometre boyunca uzanan Adana-Mersin Büyükşehir Bölgesi,3.45 milyon nüfusa sahiptir. Türkiye'deki dördüncü büyük metropolitan alan olup ülkenin önde gelen bir ticaret ve kültür merkezidir.
Maden zengini 4. bölge olan Adana; krom, demir ve manganez, kurşun, çinko yatakları açısından önem taşımaktadır.
Adana'nın merkezi; Mersin, Adana, Osmaniye ve Hatay illerini kapsayan coğrafi, ekonomik ve kültürel bir bölge olan Çukurova'nın merkezinde bulunur. Yaklaşık 5,62 milyon insana ev sahipliği yapan bölgenin büyük bir bölümü, tarıma oldukça elverişli, geniş ve düz bir arazidir.
Adana, tarihte Batılılar tarafından daha çok Kilikya olarak bilinen Çukurova'ya bir giriş kapısı olarak hizmet eden Akdeniz'in kuzeydoğu kenarında bulunmaktadır. Bu geniş düzlük Toros Dağları'nın güneydoğusu boyunca uzanır.
Adana'dan Çukurova'nın batısındaki Tarsus'a giden yol Toros Dağları eteklerindeki tepelerden geçer. Sıcaklık, her yükseltiyle beraber düşer, çünkü yol yaklaşık olarak 4000 m'lik bir rakıma ulaşır ve kayalıklı bir geçit olan Gülek Boğazı'ndan geçer ve İç Anadolu düzlüklerine doğru devam eder.
Şehrin kuzeyini hidroelektrik santrali ve 1956 yılında yapımı tamamlanan Seyhan haznesi kuşatır. Baraj hidroelektrik kuvveti için yapılmış olup alçak Çukurova düzlüğünü sulamak amaçlıdır. Ovaya dökülen şehrin iki sulama kanalı, şehir merkezi boyunca doğudan batıya doğru geçer. Yüreğir Ovasını sulama amaçlı yapılan başka bir kanal da bulunmaktadır.