717. sayfa (Toplam 899 sayfa)

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 15 Ağu 2012 23:28
gönderen Mertkan
vay vay vayy Uzun bir aradan sonra Alp kardeşim ve Arif abim gelmiş ne mutlu bizlere :))

Loncam Selam olsun Tüm Börteçine Ailesine ve Aileme... Bir süre uzak kalacağımı belirtmiştim bu süre biraz daha uzadı ne yazıkki ama emin olun kalbim her zaman sizlerle... sadece ara verdiğim bu süre biraz daha uzadı gibi görünüyor ama ilk fırsatta oyuna tekrar döneceğimden Emin olabilirsiniz...


Bunun Dışında Lonca yönetimini ben gelene kadar Toruniki İsimli karakteri İle Emin abiye bıraktım haberiniz vardır ben gelene kadar tekrar onda durması en hayırlısı Lonca Bekası İçin Ben geldikten sonra yeni yönetim tekrardan düzenlenecektir...


iyi Forumlar Loncam İyi oyunlar Kendinize İyi bakın...

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 17 Ağu 2012 00:14
gönderen ustax66
16 AĞUSTOS TARİHTE BUGÜN

Olaylar
1556 - Süleymaniye Camii törenle açıldı.
1858 - ABD Başkanı James Buchanan ilk okyanus aşırı telgraf görüşmesinin açılışını İngiltere Kraliçesi ile yaptı.
1868 - Peru'nun Arica kenti, 8.5 büyüklüğündeki bir depremin ardından gelen sunami ile yerle bir oldu. Yaklaşık 25.000'i Arica'da olmak üzere, toplam 70.000 kişi öldü.
1929 - Çin ve Sovyet askerleri Mançurya'da çatıştı.
1953 - Papa XII. Pius'un verdiği imtiyazla İzmir Selçuk'ta inşa edilen Meryemana Evi açıldı.
1960 - Kıbrıs'a bağımsızlık tanıyan Zürih ve Londra anlaşmaları, 15 Ağustos gece yarısı yürürlüğe girdi ve Kıbrıs bağımsız Cumhuriyet oldu.
2005 - Batı Karayipler havayollarına ait bir yolcu uçağı Machiques-Venezuela yakınlarında düştü: 160 kişi öldü.

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 17 Ağu 2012 00:16
gönderen xtengiz
SÜLEYMANİYE CAMİİ

Süleymaniye Camii Klasik Osmanlı Mimarisinin en önemli örneklerinden biridir.Yapımından günümüze dek İstanbul'da yüzü aşkın deprem gerçekleşmesine karşın, caminin duvarlarında en ufak bir çatlak oluşmamıştır. Dört fil ayağı üzerine oturan caminin kubbesi 53 m. yüksekliğinde ve 27,5 m çapındadır. Bu ana kubbe, Ayasofya'da da görüldüğü gibi, iki yarım kubbe ile desteklenmektedir. Kubbe kasnağında 32 pencere bulunmaktadır. Cami avlusunun dört köşesinde birer minare bulunmaktadır. Bu minarelerin camiye bitişik iki tanesi üçer şerefeli ve 76 m. yüksekliğinde, cami avlusunun kuzey köşesinde soncemaat yeri giriş cephesi duvarının köşesinde bulunan diğer iki minare ise ikişer şerefeli ve 56 m. yüksekliğindedir. Cami, içindeki kandil islerini temizleyecek hava akımına uygun inşa edilmiştir.Yani cami içinde, yağ lambalarından çıkan islerin tek bir noktada toplanmasını sağlayan bir hava akımı yaratacak şekilde inşa edilmiştir. Camiden çıkan isler ana giriş kapısının üzerindeki odada toplanmış ve bu isler mürekkep yapımında kullanılmıştır.


Fil ayağı destekli ana ve destek kubbeleri
28 revakın çevrelediği cami avlusunun ortasında dikdörtgen şeklinde bir şadırvan bulunmaktadır. Caminin kıble tarafında içinde Kanuni Sultan Süleyman'ın ve eşi Hürrem Sultan'ın bulunduğu bir hazire mevcuttur. Kanuni Sultan Süleyman'ın türbesinin kubbesi yıldızlarla donanmış gökyüzü imajını vermesi için, içeriden, metalik plakalar arasına yerleştirilmiş pırlantalarla (elmaslarla) süslenmiştir.
Cami süslemeleri açısından sade bir yapıya sahiptir. Mihrap duvarındaki pencereler vitraylarla süslüdür. Mihrabın iki tarafındaki pencereler üzerinde yer alan çini madalyonlarda Fetih Suresi, caminin ana kubbesinin ortasında ise Nur Suresi yazılı bulunmaktadır. Caminin hattatı Hasan Çelebi'dir.
Süleymaniye camiinin 4 minaresi vardır.[3] Bunun nedeni Kanuni'nin İstanbul'un fethinden sonraki dördüncü padişah; bu dört minaredeki on şerefininde Osmanlının onuncu padişahı olduğunun bir işaretidir.
Osmanlı külliyeleri içinde Fatih külliyesinden sonra ikinci büyük külliye Süleymaniye külliyesidir. Külliye İstanbul yarımadasının Haliç, Marmara, Topkapı Sarayı ve Boğaziçi'ni gören ortadaki en yüksek tepesinde inşa edilmiştir. Cami, medreseler, darüşşifa, darülhadis, çeşme, darülkurra, darüzziyafe, imaret, hamam, tabhane, kütüphane ve dükkânlardan meydana gelen külliyede Mimar Sinan'ın türbesi dış avlu duvarlarının karşısında mütevazı küçük bir yapıdır. Tiryakiler Çarşısı'nı iki medrese çevreler, arkasındaki yolda iki küçük ev vardır.
"Tiryakiler Çarşısı adını taşıyan ince uzun meydanın bir cephesini oluşturan ufki tek katlı medreselerde, her kubbenin alatında bir pencereyle belirlenen iç odaların imaretleri, aza razı bir zahit tavrı içindeki cephesi, Mimar Sultan Külliyesi'ndeki medrese duvarı pencerelerinin ve kubbe dizilerinin tezyini düzenini hatırlatır"

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 17 Ağu 2012 15:26
gönderen Mertkan
xtengiz yazdı:Selamünaleyküm sevgili loncam nihayet 7 aylık bir aradan sonra tekrar aranıza döndüm inşallah ilerleyen günlerde yeni arkdaşlarlada tanışma fırsatım olur :)

ve aleykümselam kardeşim hoşgeldin safalar getirdin :) herkesle teker teker tanışırsın zamanla bende biraz imkanları düzelttim artık faal olmaya başlıyorum kardeşim Lonca e pini Aldınız mı Alp?

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 17 Ağu 2012 22:10
gönderen ustax66
17 AĞUSTOS TARİHTE BUGÜN

Olaylar
1915 - Anafartalar Savaşı
1945 - Endonezya, Hollanda’dan bağımsızlığını ilan etti.
1949 - Erzurum, Bingöl ve ilçesi Karlıova'da meydana gelen 6.7 şiddetindeki depremde 450 kişi öldü, 1.500'ü aşkın ev yıkıldı.
1967 - İzmir Aliağa Rafinerisi'nin temeli Başbakan Süleyman Demirel tarafından atıldı.
1974 - Türk birlikleri Karpaz Yarımadası’nı gerilla saldırıları düzenleyen Rum askerlerinden arındırdı. Son olarak, ateşkes ihlallerini gerekçe göstererek Yeşilırmak bölgesinde mahsur kalan Türkleri kurtardı.
1975 - Bir Filistin Kurtuluş Örgütü heyeti, destek sağlamak ve büro açmak için Ankara'ya geldi.
1988 - Ziya ül Hak düzenlenen bir suikast sonucu öldürüldü.
1996 - Rusya ile Çeçenistan arasında resmi olarak ateşkes antlaşması imzalandı.

1999 - Kocaeli Gölcük merkezli Mw 7,5 büyüklüğündeki Marmara Depremi'nde, resmî raporlara göre 20 bine yakın kişi hayatını kaybetti. Depremde, Türkiye ekonomisinin can damarı sanayi tesisleri de büyük hasar gördü. Hasarlı konut ve işyeri sayısı 245 bini aştı.
2000 - Picasso'nun, The Portre Of Young Women isimli kayıp tablosu Şanlıurfa'da ele geçirildi. Daha önce de Picasso'ya ait La fermiere tablosu İzmir'de ve Dora Maar tablosu da Selçuk'ta ele geçirilmişti.

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 17 Ağu 2012 22:35
gönderen ustax66
ANAFARTALAR SAVAŞLARI


Çanakkale Savaşı sırasında 7 Ağustos - 21 Ağustos 1915 arasında Türk ve İngiliz kuvvetleri arasındaki çarpışmalara verilen ad. Çanakkale'de sıkışan ve başarı sağlayamayan İngilizlerin, Suğla ( Anafarta) körfezi kıyılarına çıkarma yapmaları (6 - 7 Ağustos) ve Arıburnu'ndaki Türk kuvvetlerinin kuzey kanadını kuşatmak için harekete geçmeleriyle başlayan Anafartalar Savaşı'nda, Türk kuvvetleri başlangıçta hazırlıksız yakalandılarsa da, bölge yakınındaki 19. Tümen komutanı Albay Mustafa Kemal'in duruma kısa sürede el koyması ve İngilizleri bölge için ve Gelibolu Yarımadası için çok önemli olan Conkbayırı- Kocaçimen bölgesinde 7 Ağustos gecesi boyunca küçük bir kuvvetle durdurmayı başarması, harekâtın gidişini hızla değiştirdi. 8 Ağustos sabahı Çanakkale'deki 5. Ordu komutanı Otto Liman von Sanders'in, 7. ve 12.Tümen'leri Anafartalar'a yardıma göndermesi ve Albay Mustafa Kemal'i Anafartalar Grubu Komutanlığı'na atamasından sonra, 8 - 9 Ağustos gecesi Anafartalar'a gelen Mustafa Kemal, saldırı buyruğunu verdi. Geri püskürtülerek kıyıdaki Anafartalar Düzlüğü'nde sıkışan İngilizler, 21 Ağustos'ta son ve şiddetli bir saldırıya geçtilerse de, özellikle 12. Tümen'in direnişiyle bir kez daha püskürtüldüler ve bir daha saldırmayı göze alamayarak, 19 - 20 Aralık 1915 gecesi Anafartalar'ı ve Arıburnu'nu boşaltarak geri çekilmek zorunda kaldılar.

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 17 Ağu 2012 22:38
gönderen ustax66
ENDONEZYA

Endonezya (İndonezya), resmi adı Endonezya Cumhuriyeti olan Güneydoğu Asya ve Okyanusya'da yer alan bir ülkedir. Endonezya 17.508 adadan oluşur. 250 milyon civarında nüfusuyla dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesi ve aynı zamanda en kalabalık müslüman ülkesidir. Endonezya halk tarafından seçilmiş meclisi ve devlet başkanı ile bir cumhuriyet'tir. Ülkenin başkenti Cava adasındaki Cakarta şehridir. Sınır komşuları, Papua Yeni Gine, Doğu Timor ve Malezya'dır. Diğer komşu ülkeleri Singapur, Filipinler, Avusturalya ve Andaman ve Nikobar adalarıdır. Endonezya ASEAN'ın kurucu üyelerinden ve G20 üyesi ülkelerdendir.

Endonezya takımadaları yedinci yüzyıldan sonra Srivijaya ve Majapahit'in Çin ve Hindistan'la ticarete başlamasıyla önemli bir ticaret bölgesi haline gelmiştir. Yerel liderler ilk çağlardan beri yabancı kültür, din ve politik sistemleri yavaş yavaş özümsediler ve böylelikle Hindu ve Budist krallıklar kuruldu. Endonezya tarihi ülkedeki doğal kaynakları elde etmek isteyen yabancı güçlerin etkisinde kalmıştır. Müslüman tüccarlar bölgeye islamı getirdiler. Avrupalı güçler ise Coğrafi keşifler ile "Baharat Adası" adı verilen Maluku'yu elde edip bölgedeki ticareti tekelleri altına almak için birbirleriyle savaştılar. Endonezya İkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesiyle birlikte üç buçuk asır süren Hollanda sömürgeliğinden kurtularak bağımsızlığını elde etti. Endonezya tarihi daha sonra doğal afetler, rüşvet, bölünme, Suharto sonrası demokratikleşme süreci ve hızlı ekonomik değişikliklerle çalkantılı geçti. Şu anki Endonezya Cumhuriyeti üniter bir devlet olmakla birlikte otuzüç eyaletten oluşur.

Pekçok irili ufaklı adaya sahip olan Endonezya farklı dil, din ve kültüre sahip etnik gruplardan oluşur. Cavalılar politik güç olarak baskın en büyük etnik gruptur. Endonezya ulusal bir dil, etnik çeşitlilik ve çoğunluğu müslüman olmak üzere farklı dinlerin biraraya gelmesiyle ortak bir kimlik geliştirmiştir. Endonezya'nın "Çoklukta birlik" anlamına gelen ulusal sloganı "Bhinneka Tunggal Ika" çeşitliliğin ülkeyi şekillendirdiğini ifade eder. Çok büyük nüfusuna rağmen Endonezya, el değmemiş doğa alanlarıyla dünyanın en büyük ikinci biyoçeşitliliğine ev sahipliği yapar. Çok zengin doğal kaynaklarına rağmen günümüz Endonezya'sında fakirlik yaygındır.

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 17 Ağu 2012 22:45
gönderen ustax66
ALİ AĞA RAFİNERİSİ

Türkiye’de artan petrol ürünleri talebini karşılamak amacıyla İzmir’in Aliağa yöresinde 1968 yılında yapımına başlanan İzmir Rafinerisi 1972 yılında işletmeye alınmıştır. Kuruluşunda 3.0 milyon ton/yıl olan hampetrol işleme kapasitesi, kademeli olarak uygulanan Darboğaz Giderme Projeleri ve 1987 yılında tamamlanan Tevsii Projesi sonunda 10.0 milyon ton/yıl’a ulaşmıştır.Rafinerinin kuruluşunda ABD-RUSYA teknolojisi kullanılmıştır.

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 17 Ağu 2012 22:57
gönderen ustax66
ZİYA ÜL HAK

1977 Seçimleri sonunda Pakistan iç savaşın eşiğine gelince kansız bir darbeyle 5 Temmuz 1977'de, seçimle yönetime gelen Zülfikar Ali Butto'yu devirdi. Ekim 1977'de tüm muhaliflerin politik aktivitelerini yasakladı. Genelkurmay başkanlığının yanı sıra sıkıyönetim komutanlığını da üstlendi. Ertesi yıl Fazal Elahi Çaudhri'nin cumhurbaşkanlığından istifa etmesi üzerine cumhurbaşkanı oldu. Halk arasında hala geniş bir desteğe sahip olan Butto'yu tartışmalı bir yargılama sonunda, muhalif bir milletvekilini öldürme emrini vermek suçundan Nisan 1979'da idam ettirdi. Butto'nun idamının ardından seçimlerin süresiz olarak ertelendiğini açıklayarak siyasi partileri kapattı, grevleri yasakladı, basına da sıkı bir sansür koydu ve bütün ülkede sıkıyönetim uygulamaya başladı. 1979 yılında yürürlüğe soktuğu "Hudud Yasası" ile kadınlar tecavüze uğrasa dahi zina yapmakla suçlanıp ağır cezalara çarptırıldı. 1980 yılında Ziya ül Hak'ın kararıyla pasaportlara din hanesi konuldu.

Öte yandan Sovyetler Birliği'nin komşu Afganistan'ı işgali üzerine Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) ve İslam ülkelerinin sağladığı geniş çaplı askeri ve ekonomik yardımla yönetimini güçlendirme yoluna gitti. Yurtdışından gelen yardımlarla Afganistan'daki mücahit direnişine destek verdi. Pakistan, Afganistan'dan gelen mültecilerin doğurduğu sorunlarla da uğraşmak zorunda kaldı.

Mart 1981'de sıkıyönetim altında yönetimin sürmesini sağlayan ve kendisine anayasa değişiklikleri yapma yetkisini tanıyan Geçici Anayasa Düzeni'ni ilan etti. Yönetimini pekiştirecek yeni bir devlet yapısı kurmaya çalışırken, siyasal ve kültürel alanda geniş çaplı bir İslamlaşma programına girişti. Aralık 1984'te halkoylamasına sunduğu İslamlaşma programı muhalefetin boykot ettiği tartışmalı bir referandumda büyük çoğunlukla kabul edildi. Bu referandumla iktidarına yasallık kazandırdı ve cumhurbaşkanlığını beş yıl daha uzattırdı. 1985'te sıkıyönetimi kaldırarak güdümlü bir sivil rejime geçiş yolunda adımlar attı; Şubat ayında partilerin aday göstermediği genel ve yerel seçimler yapıldı. Mart 1985'te cumhurbaşkanlığı görevine başladı.

Ama şiddet olaylarının ve huzursuzlukların tırmanmasını önleyemedi. Muhalefetin artan gösterilerine karşı tutucuların desteğini sağlamak için medeni hukuk yerine Şeriat yasalarını uyguladı. Muhalefet hareketini siyasal manevralarla etkisiz kılmaya çalışan Ziya Ül Hak, yumuşama politikasından geri dönerek, İslamlaşma siyasetini etkili biçimde uygulamadığı, yetersiz kaldığı, yolsuzluklara göz yumduğu gerekçesiyle, Mart 1985'te başbakan olarak atadığı Muhammet Han Cuneco'yu bu görevden alarak başbakanlık görevini de üstlendi (Haziran 1988).

Ziya ül Hak, 1974 yılında ilk nükleer testini başarıyla tamamlayıp dünyadaki 6. nükleer güç olarak ortaya çıkan Hindistan’ın elde ettiği nükleer üstünlüğü eşitlemek adına nükleer çalışmalar başlattı. 1987 yılında, Ziya ül Hak askeri amaçlı uranyum zenginleştirme yeteneğine sahip olduklarını ancak bunu kullanmayıp enerji açıklarını kapatmaya yönelik nükleer faaliyetler yürüteceklerini dünya kamuoyuna ilan ederek, üstü kapalı da olsa nükleer silah yeteneğine sahip olduklarını tüm dünyaya ilan etti. Pakistan'a askeri yardımlarda bulunan ABD, nükleer silah yapılasından kuşkulanarak yardımları bir süre kesti; bu yolda kullanılacak malzemenin Pakistan'a girmesini engellemeya çalıştı.

Ziya ül Hak, 17 Ağustos 1988'de içinde ABD büyükelçisi Arnold Raphel, Pakistan Genelkurmay Başkanı ile 27 kişinin daha bulunduğu uçağına yapılan sabotaj sonucu düşürülmesiyle hayatını kaybetti. Uçağının düşürülmesi ile ilgili olarak doğrudan olmamakla beraber ABD, İsrail, Hindistan ve Sovyetler Birliği şüpheli görüldü.

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 17 Ağu 2012 23:00
gönderen ustax66
GÖLCÜK DEPREMİ

1999 Gölcük Depremi, İzmit Depremi, Marmara Depremi ya da 17 Ağustos 1999 depremi, 17 Ağustos 1999 sabahı, yerel saatle 03:02'de gerçekleşen, Kocaeli/Gölcük merkezli deprem. Richter ölçeğine göre 7,5 Mw büyüklüğünde gerçekleşen deprem, büyük çapta can ve mal kaybına neden olmuştur.
17 Ağustos depremi, tüm Marmara Bölgesi'nde, Ankara'dan İzmir'e kadar geniş bir alanda hissedildi. Resmi raporlara göre, 17.480 ölüm, 23.781 yaralı oldu. 505 kişi sakat kaldı. 285.211 konut, 42.902 işyeri hasar gördü. [4] Resmi olmayan bilgilere göre ise yaklaşık 50.000 ölüm, ağır-hafif 100.000'e yakın yaralı olmuştur. Ayrıca 133.683 çöken bina ile yaklaşık 600.000 kişiyi evsiz bırakmıştır. Yaklaşık 16 milyon insan, depremden değişik düzeylerde etkilenmiştir. Bu nedenle Türkiye'nin yakın tarihini derinden etkileyen en önemli olaylardan biridir. Deprem gerek büyüklük, gerek etkilediği alanın genişliği, gerekse sebep olduğu maddi kayıplar açısından son yüzyılın en büyük depremlerinden biridir.