649. sayfa (Toplam 899 sayfa)

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 12 Ağu 2011 22:57
gönderen ustax66
BAŞKOMUTANLIK MEYDAN MUHAREBESİ

Başkomutanlık Meydan Muharebesi
Kurtuluş Savaşı Batı Cephesi
Tarih 30 Ağustos 1922
Bölge Afyon

Sonuç:Kesin Türk zaferi

Taraflar
Türk Ulusal Hareketi-- Yunan Krallığı

Kumandanlar
Mustafa Kemal Paşa
Fevzi Paşa
Nurettin Paşa
Yakup Şevki Paşa

Georgios Hatzianestis
Nikolaos Trikupis (Esir)

Güçler; Türk ordusu
207.941 asker
18 piyade, 5 süvari tümeni
340 top
103.216 tüfek
5.282 kılıç
10 uçak
198 kamyon 224.996 asker

Yunan ordusu
12 piyade, 1 süvari tümeni
418 top
94.419 tüfek
1.280 kılıç
50 uçak
4.036 kamyon

Kayıplar:Türk
5.210 ölü
9,360 yaralı
1,697 kayıp
101 esir
Toplam: 16.368

Yunan
160.000 ölü
25.000 yaralı
20.000 esir
Toplam: 205.000

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 13 Ağu 2011 19:01
gönderen ustax66
OSMANLI İMPARATORLUĞUNUN HÜKÜM SÜRDÜĞÜ YERLER

Kayı Boyu'ndan gelen Osmanlılar, Söğüt ve Domaniç'te filizlenmeye başlayan küçük Beyliğin 600 yıl üç kıtaya kök salacak, tarihin kaydettiği dünyanın en azametli devletlerden birine dönüşeceğini bilmiyorlardı.

3 kıtada 623 yıl hüküm süren, 20.000.000 kilometrekareye kadar ulaşan uçsuz bucaksız topraklarında bugünün 50'den fazla ülkesini 36 Padişah, 219 Sadrazam ve 129 Şeyhülislam'ın idaresinde bir arada yöneten ve bu yapı içinde birbirinden farklı dil, din ve kültür sahibi milletleri birbirleriyle kaynaştırıp asırlar boyu hoşgörüyle idare etmeyi başaran Osmanlı Devleti gibi bir başka imparatorluğu tarih kaydetmemiştir.

Osmanlı Devleti'ne çeşitli zamanlarda değişik yapılarla bağlı olan devletler ve bu bağlılıkların süreleri ise aşağıdaki gibidir:

Avrupa

1.Türkiye (Anadolu)
2.Bulgaristan (545 yıl)
3.Yunanistan (400 yıl)
4.Sırbistan (539 yıl)
5.Karadağ (539 yıl)
6.Bosna-Hersek (539 yıl)
7.Hırvatistan (539 yıl)
8.Makedonya (539 yıl)
9.Slovenya (250 yıl)
10.Romanya (490 yıl)
11.Slovakya (20 yıl) Osmanlı adı:Uyvar
12.Macaristan (160 yıl)
13.Moldova (490 yıl)
14.Ukrayna (308 yıl)
15.Azerbaycan (25 yıl)
16.Gürcistan (400 yıl)
17.Ermenistan (20 yıl)
18.Güney Kıbrıs (293 yıl)
19.Kuzey Kıbrıs (293 yıl)
20.Rusya'nın güney toprakları (291 yıl)
21.Polonya (25 yıl)-himaye- Osmanlı adı: Lehistan
22.İtalya'nın güneydoğu kıyıları (20 yıl)
23.Arnavutluk (435 yıl)
24.Belarus (25 yıl) -himaye-
25.Litvanya (25 yıl)-himaye-
26.Letonya (25 yıl) -himaye-
27.Kosova (539 yıl)
28.Voyvodina (166 yıl) Osmanlı adı: Banat

Asya

29.Irak (402 yıl)
30.Suriye (402 yıl)
31.İsrail (402 yıl)
32.Filistin (402 yıl)
33.Ürdün (402 yıl)
34.Suudi Arabistan (399 yıl)
35.Yemen (401 yıl)
36.Umman (400 yıl)
37.Birleşik Arap Emirlikleri (400 yıl)
38.Katar (400 yıl)
39.Bahreyn (400 yıl)
40.Kuveyt (381 yıl)
41.İranın batı toprakları (30 yıl)
42.Lübnan (402 yıl)

Afrika

43.Mısır (397 yıl)
44.Libya (394 yıl) Osmanlı adı:Trablusgarp
45.Tunus (308 yıl)
46.Cezayir (313 yıl)
47.Sudan (397 yıl) Osmanlı adı: Nübye
48.Eritre (350 yıl) Osmanlı adı: Habeş
49.Cibuti (350 yıl)
50.Somali (350 yıl) Osmanlı adı: Zeyla
51.Kenya sahilleri (350 yıl)
52.Tanzanya sahilleri (250 yıl)
53.Çad'ın kuzey bölgeleri (313 yıl) Osmanlı adı: Reşade
54.Nijer'in bir kısmı (300 yıl) Osmanlı adı: Kavar
55.Mozambik' in kuzey toprakları (150 yıl)
56.Fas (50 yıl) -himaye-
57.Batı Sahra (50 yıl) -himaye-
58.Moritanya (50 yıl) -himaye-
59.Mali (300 yıl) Osmanlı adı: Gat kazası
60.Senegal (300 yıl)
61.Gambiya (300 yıl)
62.Gine Bissau (300 yıl)
63.Gine (300 yıl)
64.Etiyopya' nın bir kısmı (350 yıl) Osmanlı adı: Habeş

Halifeye Bağlı Olan Ülkeler

65.Hindistan Müslümanları -Pakistan
66.Doğu Hindistan Müslümanları -Bangladeş
67.Singapur
68.Malezya
69.Endonezya
70.Türkistan Hanlıkları
71.Nijerya
72.Kamerun

Osmanlı Donanması'nın
Değişik Sürelerde Bulunduğu Ülkeler

73.Fransa
74.İspanya
75.İngiltere
76.Monako
77.Hollanda
78.Norveç
79.İzlanda
80.İrlanda
81.Cebelitarık
82.Danimarka
83.İskoçya
84.Myanmar
85.Japonya

Osmanlı Ordusunun
Değişik Sürelerde Bulunduğu Ülkeler

86.Almanya
87.Liechtenstein
88.San Marino

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 14 Ağu 2011 20:11
gönderen Auril
ustax66 yazdı:BAŞKOMUTANLIK MEYDAN MUHAREBESİ

Başkomutanlık Meydan Muharebesi
Kurtuluş Savaşı Batı Cephesi
Tarih 30 Ağustos 1922
Bölge Afyon

Sonuç:Kesin Türk zaferi

Taraflar
Türk Ulusal Hareketi-- Yunan Krallığı

Kumandanlar
Mustafa Kemal Paşa
Fevzi Paşa
Nurettin Paşa
Yakup Şevki Paşa

Georgios Hatzianestis
Nikolaos Trikupis (Esir)

Güçler; Türk ordusu
207.941 asker
18 piyade, 5 süvari tümeni
340 top
103.216 tüfek
5.282 kılıç
10 uçak
198 kamyon 224.996 asker

Yunan ordusu
12 piyade, 1 süvari tümeni
418 top
94.419 tüfek
1.280 kılıç
50 uçak
4.036 kamyon

Kayıplar:Türk
5.210 ölü
9,360 yaralı
1,697 kayıp
101 esir
Toplam: 16.368

Yunan
160.000 ölü
25.000 yaralı
20.000 esir
Toplam: 205.000

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 14 Ağu 2011 20:48
gönderen ustax66
Resim

Cevap : Hangi Sandaliye Olcak Yüz Puan Alacak ;)

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 14 Ağu 2011 20:54
gönderen ustax66
14 AĞUSTOS TARİHTE BUGÜN

Olaylar
1893 - Dünyada ilk kez Fransa'da otomobillere plaka takıldı.
1908 - İngiltere'nin Folkstone kentinde, dünyada ilk kez uluslararası güzellik yarışması düzenlendi.
1925 - Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk posta pulları tedavüle çıkarıldı.
1941 - ABD Başkanı Franklin Roosevelt ve İngiltere Başbakanı Winston Churchill, Atlantik Sözleşmesi'ni yayımladılar.
1945 - II. Dünya Savaşı sonunda Japonya kayıtsız şartsız teslim oldu. İmparator Hirohito, ülkesinin teslim olduğunu açıkladı.
1947 - İngiltere, Hindistan'a bağımsızlık verdi. Hindistan'daki Müslüman Birliği Lideri Muhammed Ali Cinnah ve Kongre Partisi Lideri Pandit Nehru'nun Hindistan'ın paylaşımına ilişkin İngiliz planını kabul etmesinin ardından ülke ikiye ayrıldı ve bağımsız Pakistan devleti kuruldu.
1953 - SSCB hidrojen bombası yaptığını ilan etti.
1974 - Türkiye, İngiltere ve Yunanistan Cenevre'de Kıbrıs'la ilgili toplanmıştı. Cenevre Konferansı görüşmeleri çıkmaza girince, Türkiye Kıbrıs'ta ikinci bir askeri harekât başlattı.
1974 - ANKA Ajansı muhabiri gazeteci Adem Yavuz, Rumlar tarafından tutsak edildi ve gözleri bağlıyken ateş edilerek, yaralandı. Yavuz, 26 Ağustos'ta Adana Tıp Fakültesi hastanesinde öldü.
2006 - Hizbullah-İsrail savaşı imzalanan ateşkesle sona erdi.

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 14 Ağu 2011 21:01
gönderen ustax66
PAKİSTAN

Pakistan, resmî adıyla Pakistan İslam Cumhuriyeti. Güney Asya'da bir ülkedir. Umman Denizi'ne 1046 km kıyısı vardır. Batısında Afganistan ve İran, kuzeyinde Çin, doğusunda Hindistan vardır. Nüfus bakımından dünyada 6.'dır.[2]
1947'de İngiliz sömürgesindeki Hindistan'dan, yaşanan kanlı bir mücadele sonrası ayrılarak 14 Ağustos 1947'de kurulmuştur. Daha sonrasında yine bir bölünme yaşayıp, batısı bugünkü Pakistan doğusu da Bangladeş olmuştur.

Pakistan'da Pencap, Sind, Kuzeybatı Sınır Eyaleti ve Belucistan olmak üzere 4 eyalet vardır. Federal başkent İslamabad'dır.

"Pakistan" Urdu dilinde ve Fars dilinde "Pak ülke" anlamına gelmektedir. İlk olarak "PAKSTAN" sözcüğü Choudhary Rahmat Ali tarafından 1934 yılında telafuz edilmiştir ve İngiltere'nin eski Hindistan sömürgesinin 5 eski eyaletinin harflerinden türetilmiştir. Söz konusu eyaletler bugün Pakistan'ı meydana getirmektedir.
P- Pencap
A- Afganya (ülkenin Kuzeybatı bölgesi)
K- Keşmir
S- Sind
TAN - BelucisTAN => PAKSTAN => PAKİSTAN

Pakistan'ın kuzeydoğusunda Çin Halk Cumhuriyeti, kuzeybatısında ve batısında Afganistan, doğusunda Hindistan ve güneybatısında İran yer almaktadır. Ülkenin yüzölçümü 796.095 kilometrekaredir. En yüksek noktası, 8.611 metre ile dünyanın ikinci en yüksek zirvesi olan Himalayalar'daki K-2 Godwin Austen Zirvesi'dir.

Pakistan, Güney Asya, Orta Asya ve Orta Doğu bölgelerinin kültürel, sosyal ve tarihi etkisi altında, değişik dil, mezhep ve etnik gruplara mensup 160 milyon civarında nüfusa sahiptir. Toplam nüfusun %96,68'i Müslümandır. Müslüman nüfusun %20'sini Şiiler, geriye kalanını Sünniler oluşturmaktadır. Nüfusun %3,32'sini ise Hıristiyan, Hindu, Sih ve Budistler oluşturmaktadır. Gayrimüslim azınlıklar içinde en büyük grubu %1,55 ile Hıristiyanlar teşkil etmektedir. Pencap Eyaleti'nde Pencabiler, Sind Eyaleti'nde Sindler, Kuzey Batı Sınır Eyaleti'nde Pathanlar, Belucistan Eyaleti'nde Beluciler ağırlıklı olarak yerel nüfusu oluşturmaktadır. Pakistan İran'dan sonra, dünyanın ikinci büyük Şii ülkesidir.

Müslümanlığın Güney Asya'da kitlesel yayılışı 11. yüzyılda Gazneliler Devleti'nin kurulması ile başlamıştır. 1000-1026 yıllarında Pencap'a yaptığı akınlarla İslamiyeti Alt-kıtaya sokan Gazneli Mahmud döneminde, özellikle Sufi düşüncesine bağlı İslam bilginleri bölgede İslamiyetin yayılmasında etkili olmuşlardır. Alt-kıtadaki Babür İmparatorluğu ’nun kurucusu Babür Şah, 1526'da Delhi yakınlarında Penipat'da Delhi Sultanlığı’nın son yöneticisi İbrahim Lodi'yi yenerek Delhi Sultanlığına son vermiştir. 17. yüzyıldan itibaren İngilizler bölgeye öncelikle Doğu Hindistan Şirketi (East Indian Company) aracılığıyla girmeye başlamışlardır. Şirket, ilk fabrikasını 1612 yılında açmıştır. 1858-1859 yıllarında ilk bağımsızlık savaşı olarak da tanımlanan geniş çaplı bir ayaklanma, şirketin yönetimindeki toprakların İngiliz Krallığı yönetimine geçmesi ile sonuçlanmıştır. 1858 yılında İngiltere Parlamentosu Hindistan'ın İngiliz Krallığı yönetimine alındığına dair bir kanunu kabul etmiştir.

Sir Seyyid Ahmed Han, Ağa Han Hint Yıldızı gibi liderlerin öncülüğünde Hint Müslümanları 1906 yılında "Tüm Hindistan Müslüman Ligi" (All Indian Muslim League) Partisini kurmuşlardır.Bu parti ve Sir Seyyid Ahmed Han başta İngilizler tarafından desteklenerek kendisine Hint Yıldızı ünvanı verilmiştir.

Müslüman Ligi'nin Muhammed Ali Cinnah'ın başkanlığındaki 23 Mart 1940 tarihli oturumunda Hindistan'ın Müslümanlar ve Gayrimüslimler arasında bölünmesi kararı alınmıştır. 23 Mart halen, Pakistan'da, "Pakistan Günü" olarak kutlanmaktadır.
14 Ağustos 1947 yılında Muhammed Ali Cinnah, Pakistan Genel Valisi olmuş ve Pakistan bağımsızlığını kazanmıştır. Bilahare, milyonlarca Müslüman, Hindu ve Sih'in mübadelesi başlamış, toplam 12 milyon civarında kişi sınırın iki tarafında yer değiştirmiştir.

1971'e kadar Pakistan bugünkü Pakistan (Batı Pakistan) ve Bangladeş (Doğu Pakistan) topraklarından oluşmaktaydı. Hindistan ve İngiltere'nin de etkisiyle 1971 yılındaki iç savaştan sonra Doğu Pakistan Bangladeş adında bağımsızlığını ilan etti. Bu savaştan sonra Pakistan ile Bangladeş'in arası düzelmedi.

Ülkede 1999 yılında gerçekleşen askeri darbe ile Pervez Müşerref tüm yetkileri kendisinde toplamıştır. 2008 Ocakta genel seçimlere gidilmesi kararı alınmıştır. Sürgünde bulunan eski başbakan Benazir Butto 2007 Ekimde ülkesine dönmüş ve döndüğünde düzenlenen saldırıdan yara almadan kurtulurken 140 civarında kişi ölmüştür. Bundan sonra karışıklıklar devam ederken olağanüstü hal ilan edilmiş ancak 1 ay sonra kaldırılmıştır. Bu süreçte sürgünde bulunan muhaleefet lideri Navaz Şerif de ülkesine dönmüştür. Aralık 2007 Pakistan için çok kötü bir dönem olmuş ve Benazir Butto öldürülmüştür. Butto'nun ölümünden sonra yaşanan şiddet olaylarında onlarca kişi ölmüş, milyonlarca dolarlık maddi hasar meydana gelmiştir. Bunun üzerine seçimler Şubat 2008'e ertelenmiştir. Ertelenen seçimler 18 Şubat 2008'de yapılmış ve devlet başkanı Müşerref'in partisi yenilgiye uğrarken Buttoların partisi birinci, Navaz Şerif'in partisi ise ikinci olmuştur. Buna rağmen Müşerref önce devlet başkanlığı görevini sürdüreceğini açıklamakla beraber, sonra ordunun desteğini kaybederek 18 Ağustos 2008'de devlet başkanlığı görevinden istifa etmiştir. Amerika Birleşik Devletleri'nin diplomatik baskısıyla Pakistan dindar kesime savaş açmıştır. Pakistan'da dindar köyleri Amerikan insansız uçakları ve Pakistan hava kuvvetleri bombalamıştır. Eskiden radikal islamın merkezi olan medreseler bombalanarak, aşiretler bölgesi kısmen konrtol altına alınmıştır.

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 14 Ağu 2011 21:14
gönderen ustax66
KIBRIS BARIŞ HAREKATI

Kıbrıs Harekâtı (TSK kod adı: Atilla Harekâtı, Türkiye ve Kuzey Kıbrıs'ta Kıbrıs Barış Harekâtı, Kıbrıs Türk Barış Harekâtı ya da Kıbrıs Savaşı olarak da bilinir), 20 Temmuz 1974'te Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Kıbrıs'ta başlattığı askerî harekât.

Türkiye Cumhuriyeti harekâtın Zürih ve Londra Antlaşması'nın IV. maddesine istinaden gerçekleştirildiğini savunmaktadır. Fakat Birleşmiş Milletler ve Avrupa Konseyi bu harekâtı işgal olarak değerlendirmektedir.

20 Temmuz 1974 tarihinde Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 353 sayılı kararında "Uluslararası güvenlik ve barış için ciddi tehlikeye yol açan ve bölge üzerinde olağanüstü infiale müsait bir ortam yarattığından Birleşmiş Milletler ciddi bir endişe duymaktadır...Tüm devletlerin Kıbrıs Cumhuriyeti'nin toprak bütünlüğüne saygı duyması gerekir...Yabancı askeri müdahaleye derhal son verilmelidir." diyerek harekata karşı olduğunu belirtti ve ateşkese çağırdı. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi 11 Mayıs 1984 tarihindeki 550 sayılı kararında ise durumu "işgal" olarak niteledi.Mahkemesi'nin 21 Mart 1979 tarihli kararı, Türk müdahalesinin yasal olduğunu vurgulamıştır. Ancak uluslararası kuruluşları ve kararlarının çoğu, "yasadışı istila" olarak tanımlamaktadır.

Hazırlık
5 Temmuz 1974'te Türkiye, Yunanistan ve İngiltere dışişleri bakanları I. Cenevre Konferansı çalışmalarına başladı. 30 Temmuz'da sona eren konferansta Türk tarafının istekleri doğrultusunda: 'Ada'da bir güvenlik bölgesinin kurulması, Rum ve Yunan işgalindeki Türk bölgelerin derhal boşaltılması, esir durumda olan asker ve sivillerin mübâdele edilmeleri veya serbest bırakılmaları, barışın sağlanması ile birlikte anayasaya uygun bir hükûmetin yeniden kurulmasının temini, Kıbrıs Cumhuriyeti'nde Kıbrıs Türk Toplumu ile Kıbrıs Rum Toplumu olmak üzere iki otonom idarenin mevcûdiyeti' kabul ve ilan edildi.

Başbakan Bülent Ecevit, adada gelişmelerin kötüye gitmesi sebebi ile diplomatik görüşmeler yapmak üzere Londra'ya gitti. Acil olarak toplanan TBMM, Hükümete genel savaş açma yetkisi verdi. 14 ilde sıkıyönetim ilan edildi.

Birinci harekât

Biz aslında savaş için değil, barış için, yalnız Türkler’e değil, Rumlar’a da barış getirmek için Ada’ya gidiyoruz. Türkiye’nin Kıbrıs’ta barış, kardeşlik ve özgürlük için giriştiği harekât, bu sabah erken saatlerde başlamıştır…
Türkiye Cumhuriyeti tarafından Başbakan Bülent Ecevit Kıbrıs konusunu görüşmek ve gerekirse ortak müdahele yapılabilmesi için İngiltere'ye uçtu. Bu sırada koalisyondaki MSP lideri ve Başbakan vekili Necmettin Erbakan Milli Güvenlik Kurulu'nu toplayarak Başbakan Ecevitin talimatı ile taarruz kararını iletti.

20 Temmuz 1974 sabahı uçakların bombardımanından sonra Türk ordusu 6:15'ten itibaren havadan indirme ve denizden çıkarma başladı. Denizden çıkarma Karaoğlanoğlu plajına yapılmıştır. Rumlar, Türkiye'nin 1963 ve 1967'deki gibi adaya müdahale edemeyeceğini düşünmüş bu yüzden ilk başta etkili müdahale edememişlerdir.[kaynak belirtilmeli] Ancak akşama doğru karşı harekata başlamışlardır.

Bu karar, İngiltere ve Yunanistan Büyükelçilerine bildirildiği gibi Ankara'da bulunan ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Sisco'ya da iletildi. Pakistan, Afganistan ve İran Türkiye'ye yardım sözü verdi. Libya Devlet Başkanı Kaddafi ihtiyaç duyulan tüm askerî mühimmatların kullanılabileceğini bildirdi. Bunun yanında Suudi Arabistan da 1.5 milyar dolarlık petrol ile 1 milyar dolar nakit para hibe etmiştir.

Türk kuvvetleri 22 Temmuz'da Girne'yi ele geçirdi. Türk paraşütçüleri Lefkoşa'nın kuzeyine, Hamitköy - Gönyeli ve Pınarbaşı bölgelerine indi. Yunan birliklerinin Ada’da garantör olarak bulunan Türk birliğine saldırması ise, çarpışmaların ada geneline yayılmasına neden oldu. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 353 sayılı kararının 5. maddesi gereği22 Temmuz 1974 tarihinde ateşkes ilan edildi. Türk müdâhalesi sonucu Yunanistan'daki cunta idaresi ve Kıbrıs Cumhuriyeti'ndeki Nikos Sampson Hükûmeti de yıkılmıştır.

İkinci harekât: Parola "Ayşe Tatile Çıksın"
Ancak 8 Ağustos'ta II. Cenevre Konferansı'nın yapılmakta olduğu zamanda Türklerin Limasol ve Larnaka civarında bir miktar köyü boşaltmış olmalarına rağmen[kaynak belirtilmeli], Millî Muhâfız Alayı ve EOKA-B ele geçirdikleri yerleri tahliye etmedikleri gibi ellerindeki esirleri de serbest bırakmamışlardır.

Cenevre konferansına katılan Türk Dışişleri Bakanı Turan Güneş anlaşmanın mümkün olmadığı anlamına gelen Ayşe Tatile Çıksın" parolasını Başbakan Bülent Ecevit'e bildirmiştir. 'Ayşe' Turan Güneş'in kızı (sonraki Ayşe Güneş-Ayata)'nın adıdır.

Haftalık Newsweek dergisinin İkinci Kıbrıs harekâtı'na yer veren 26 Ağustos 1974 tarihli sayısının kapağı.
Bunun üzerine 13 Ağustos'ta Türk birlikleri tekrar ilerlemeye başlamış ve 16 Ağustos'ta Lefke ve Magosa'nın kurtarılmasıyla sona eren üç günlük II. Harekatı'nı gerçekleştirdi.

Harekât neticesinde bir taraftan Magosa'ya diğer taraftan Lefke'ye varılarak Türk tarafının sınırları çizildi.

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 14 Ağu 2011 21:17
gönderen ustax66
15 AĞUSTOS TARİHTE BUGÜN

Olaylar
1461 - II. Mehmet Trabzon'u aldı. Böylece Trabzon Rum İmparatorluğu'na son verildi.
1914 - Panama Kanalı'ndan ilk gemi geçti.
1945 - Japon İmparatorluğu'nun Potsdam Demecini kabul etmesiyle II. Dünya Savaşı bitti.
1947 - Hindistan bağımsızlığını kazandı. Jawaharlal Nehru Hindistan'ın ilk başbakanı oldu.
1948 - Ankara'da Milli Kütüphane açıldı.
1951 - Bakanlar Kurulu, Nazım Hikmet'i vatandaşlıktan çıkardı.
1960 - Zürih ve Londra Anlaşmaları uyarınca Kıbrıs Cumhuriyeti ilan edildi.
1969 - Woodstock Müzik ve Sanat Festivali, New York yakınlarında bir mandırada 400 bin kişinin katılımıyla başladı. Festival üç gün sürdü.
1975 - Bengaldeş'te askeri darbe: Şeyh Mucibur Rahman tüm aile fertleriyle birlikte öldürüldü. Devlet başkanlığına Muştak Ahmet getirildi.
2007 - Peru'da Richter ölçeğine göre 8.0 büyüklüğünde deprem: 514 kişi öldü, 1,090 kişi yaralandı.

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 14 Ağu 2011 21:27
gönderen ustax66
TRABZON UN FETHİ

29 Mayıs 1453 de İstanbulun fethinden sonra Fatih, Trabzonun vermekte olduğu vergiyi 2000 duka altına çıkarmıştı. Erdebilli Safeviye tarikatı şeyhlerinden Şeyh Cüneyd 1456 yılında ordusuyla Trabzon üzerine yürüdü, İmparatorluk ordusunu yenerek şehri kuşattı. Bunun üzerine Fatih, Trabzonun Şeyh Cüneydin eline düşmemesi için Amasya Valisi Hızır Beyi Trabzon üzerine gönderdi. Durumu öğrenen Şeyh Cüneyd kuşatmayı kaldırarak çekildi. Hızır Bey Trabzonu kuşatarak Meydan-ı Şarkîde (Şimdki Belediye Meydanı) karargahını kurdu. Fakat Trabzonu savunmaktan korkan kral Kalo İannes vergi vermeyi kabul etmişti.

Fatih Sultan Mehmedi Trabzon üzerine yönelten birtakım siyasi, idari, ekonomik ve tarihi sebepler vardır. Bunların içinde en önemlisi, Bizansın bir nevi kalıntısı durumundaki Trabzon Rum Devletinin fethi gerçekleşmedikçe, İstanbulun fethinin yarım görülmesiydi. Bu arada Trabzon Devletinin Osmanlı Devleti aleyhinde Venedik Cumhuriyeti, İran, Gürcistan Devletleri, İsfendiyar Oğulları ve Karaman Oğulları ile ittifaklar kurması, hısımlıkları bahane ederek Akkoyunluların Anadoluya göz dikmeleri ve Osmanlı topraklarına saldırmaları karşısında Fatih, Trabzonun fethine kesin olarak karar vermişti. 1460da Uzun Hasan, Fatihin huzuruna elçiler göndererek hısımlık kurduğu Trabzon Rum Devletinden alınan vergileri geri istemiş, bunun üzerine de Fatih elçilere Haydi siz gidin gelecek sene ben kendim gelir mahallinde vergimi öderim diyerek tasavvurunu açıkça ortaya koymuştu.

Sefer için Osmanlı kara ordusu 23 Mart 1461de Edirneden hareket etti. Mahmut Paşa komutasında 150 parçadan oluşan donanma da Karadenize açılmıştı. Fatihin komutasında Üsküdardan Anadoluya geçen ordunun nereye gittiğini kimse bilmiyordu. Bu ilerleyiş sırasında Amasra, İsfendiyaroğulları Beyliği, Kastamonu ve Sinop fethedilerek Sivas üzerinden Erzincan ovasına inildi ve yassıçemende karargah kuruldu. Bu arada seferin İran üzerine olduğu düşüncesiyle korku ve telaşa kapılan Uzun Hasan adına harekete geçen Çemişkezek Beyi Hasanın başkanlığında bir elçi heyeti Fatihin çadırında kabul edildi. Heyet içinde Uzun Hasanın annesi Sâra hatunda vardı. Karşılıklı görüşmelerden sonra, heyete seferin İran üzerine olmadığına teminat verdikten sonra, elçilik heyetinin bir kısmı ve Sâra Hatun alıkonularak, Osmanlı ordusu yönünü Trabzon üzerine çevirdi.

Osmanlı ordusu çok zor şartlar altında Erzincan ile Trabzon arasını 25-30, bazı kaynaklara göre 40 günde aşabilmiştir. Çekilen zorluklar karşısında Fatihi bu seferden alıkoyabilmek için Sâra Hatunun :
-Hey oğul Trabzona bunca zahmet nedendir? Trabzon nedir ki, ondan ötürü şehsuvarı Saltanat piyade olup pürdap ola? Dediğinde, Padişah hışımla:
-Hey ana bu zahmet din yolundadır. Kim ahirette Allah hazretlerine varıcak inayet ola derim. Zira bizim elimizde İslam kılıcı vardır. Eğer bu zahmeti ihtiyar etmesek bize Gazi demek yalan olur. dediğini tarihler kaydeder.



Trabzon kuşatması 40 gün sürdü. En şiddetli savaşlar Zağnos köprüsü civarında oldu. Şehzade Mahmut Paşa yanında bulunan Rumca katibi İmparator Davide göndererek kayıtsız ve şartsız teslim olmasını yoksa cenk yasasının uygulanacağını söyledi. David, hiçbir ümidin kalmadığını görünce Mahmut Paşanın akrabalarından teyzesinin oğlu başmabeinci Yorgi Amuriki vasıtasıyla anlaşarak şehri ve kaleyi teslim etti. Bir yandan görüşmeler yapılırken bir yandan da çetin vuruşmalar sürüp gidiyordu. Türk Bayrağının Zağnos burcuna dikildiği anda, Trabzon Devletinin teslim haberide Fatihe ulaşmıştı.

Trabzonun fethi tarih bakımından büyük önem taşımaktadır. Bu fetihle Bizansın son kalıntısıda Anadoludan temizlenmiş ve bu coğrafyada tek otorite altında toplanma gerçekleşmiştir. Ayrıca, Trabzonun fethi ile Karadenizin bir Türk gölü haline gelmesi projesi için en önemli adım atılmıştır. Hepsinden önemlisi 26 Ekim 1461 günü Trabzon Devleti tarihe karışırken, Bizansı diriltme hülyası temelinden yok edilmiştir.

Fatih Sultan Mehmet ilk iş olarak fetih geleneğine uyup Ortahisarda Meryemana Altınbaş Kilisesini Ortahisar Camii adı ile Müslümanların ibadetine tahsis etmiştir. Daha sonra Sen Ojen Kiliseside camiye çevrilerek ilk Cuma namazını burada kılmış ve adına da Yenicuma camii denilmiştir. Bu camilerin her ikiside halen ibadete açıktır.

Trabzonun idaresi Gelibolu valisi Kazım beye verilip bir kısım asker, silah ve mühimmat bırakıldıktan sonra ordu sahil yolunu takip ederek geri döndü.

Fetihten sonra Trabzonun yerli ahalisinin ileri gelenleri imparator David ile İstanbula geri götürülmüş, bir kısmıda kendiliğinden ayrılmıştır. Bu yüzden şehirde pek az nüfus kalmıştır. Kalan nüfus ile Eksotha (Hızırbey), Boztepe, Aşağı Yenicuma, Tuzluçeşme, Çömlekçi semtleri de iskan ettirilerek, kale içindi Hıristiyan bırakılmamıştır. Boşalan evler sipahi takımına yeniçerililere, maiyet ağalarına ve mülhakattan gelen Türklere tahsis edilmiştir. Bu arada feth edilen diğer şehirlerde olduğu gibi Trabzonda da Cizye-i Şerriye ve Rusumi örfiye vergisi konmuştur. Trabzon ve civarındaki toprakların tahribi ve tımarlara bölünerek sipahilere verilmesi gibi konularda Sancak beyi Kazım bey aldığı emri yerine getirerek Trabzon topraklarını Osmanlı idaresi altında yeniden organize etmiştir.

Re: ***Börteçine Loncası İletişim Sayfası**(Yeni)

Gönderilme zamanı: 14 Ağu 2011 22:00
gönderen ustax66
ustax66 yazdı:Resim

Cevap : Hangi Sandaliye Olcak Yüz Puan Alacak ;)