27. sayfa (Toplam 28 sayfa)
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Gönderilme zamanı: 22 Mar 2016 22:14
gönderen Ttaymmm
ghost38 yazdı:Günlüğünü görev metinleriyle harmanlaman hoş bir hava katmış. Devamını bekliyorum. 
Eyvallah bro sağol.
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Gönderilme zamanı: 22 Mar 2016 22:21
gönderen Retaliation
Devamını bekliyoruz. 
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Gönderilme zamanı: 23 Mar 2016 15:31
gönderen Ttaymmm
Retaliation yazdı:Devamını bekliyoruz. 
Gelecek. Teşekkürler 
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Gönderilme zamanı: 23 Mar 2016 16:29
gönderen Ttaymmm
EVİN ORADA AKREPLER VAR!
Agah Efendi'yi uzun süredir ziyaret etmiyordum. Onun yanına doğru gitmek için balıkçı tarafındaki kapıdan camiiye girdim. Orada her zaman gördüğüm fakat adını bilmediğim yaşı küçük olan bir çocuk karşıladı. Dizimdem çekiştirerek bir şeyler söylüyor,hem de gözü doluyordu.
Sakinleştirdiğim zaman olayı anlattırdım :
''Yardım edin,ne olur yardım edin,sokağımıza akrepler musallat oldu. Nereden geldi bilemiyoruz. Bir çok yalnız savaşçıyı yediler. Yardım edin lütfen.''
Çocuğun oturduğu sokağın adresini alıp oraya doğru gitmeye başladım.
Agah Efendi'ye yine uğrayamamıştım. Her seferinde bu şekilde kalıyordu.
Akreplerin bulunduğu yere geldim. Küçük fakat fazlalardı. Hemen sokağı akreplerden temizlemeye başladım.
Bir yandan da çukurdan çıkıp bana saldırmaya çalışan farelerle uğraşıyordum.
Fakat sonunda sokağı hem farelerden hem de akreplerden temizlemiştim. İsminin Umut olduğunu öğrendiğim çocuğa müjdeyi vermek için camiiye soğru yola koyuldum.
Umuta sokağı fare ve akreplerden temizlediğimi söylediğimde gözleri parladı.
Ve ardından ''Heey yaşasın!'' diye bağırdı.
Ardından ise : ''Bakın burada akreplerin daha önce yedikleri savaşçılardan kalan bir şeyler var. İşinize yarayan varsa alın lütfen'' dedi.
Ardından gösterdiği çuvalın içerisinden bir arbalet , bir balyoz, bir zırh ve dikkatimi çeken mavi bir taş aldım.
Ben de ona teşekkür ederek oradan ayrıldım.
Artık üzerime bir şeyler almam gerektiğinin farkındaydım. Terzi Fahri bey'e gittim ve üzerime yeni kıyafetler aldım.
Umutun verdiği balyoz ve zırh ile yeni aldığım kıyafetlerim bence yakışmıştı.

Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Gönderilme zamanı: 24 Mar 2016 16:03
gönderen Ttaymmm
KIZGIN KUM!
Teşkilatta görev ararken Işık Hanım 'ın para teklifi kulağıma gelmişti. Paraya ihtiyacım vardı çünkü eski bir pantolonum vardı. Bu yüzden Işık Hanım'ın teklifini konuşmak için yanına gittim.
Işık Hanım'ın yanına gittiğimde bana teklifi anlatmaya başladı:
''Ününü duydum. Teşkilata katılmış,halka faydalı işler yapıyormuşsun. Ancak teşkilat ''bir şeyden'' pek anlamaz. Belki de tahmin etmişsindir,'para'. Seninle iş yapabileceğimizi düşünüyorum. Sende bazı işlerin altından kalkabilecek yetenek var. Kuru kuruya yaşamamak gerek,bir tane ömrümüz var değil mi ? Eminönü içerisine sızmış fare adamlar,bir müşterimizi rahatsız ediyor. Müşterimiz onlara iyi bir ders verene güzel para ödüyor. Kafa başı 70. Sen onlardan temizlemeye başla,biraz karışsın ortalık. Hasılatı bölüşürüz.Ne dersin ?'' diyerek bana teklifini anlattı.
Pek fazla düşünmedim. Sonuçta halktan birisinin hayatı söz konusuydu ve burada teşkilat görevlileri olayın içerisine girmekle yükümlüydü. Teklifi kabul ettim.
Arkamı döndüm. Biraz ilerledim. Tanımadığım birisi seslendi :
Yardım gerekli mi ? dedi.
Görevim fare adam dedim.
Tamam dedi ve bana yardım edeceğini söyledi.(Buradan ona nazik teklifi için teşekkür ediyorum.)
Bunun üzerine beraber fare adamların bulunduğu yere gitmek için yola koyulduk.
Fare Adamların bulunduğu yere vardığımızda hızlıca onları öldürmeye başladık.
Görevi bitirmiştik. Işık Hanım kafa başı 70 demişti. 10 adet öldürmüştüm yani bu 700 ederdi. Yarısını Işık hanım'a verirsem bana 350 kalırdı. Bu benim pantolonum için yeterdi, artardı bile.
Görevi Teslim ettik. Işık bana bir teklif daha verdi. Bu daha zordu. Fare adamların patronunu öldürmemi istedi benden. Şu şekilde anlattı:
''Yaptığımız baskın,fare adamları gerçekten şaşkına döndürdü,ortaklarımız çok memnun oldu. Şimdi sıra bir diğerinde. Öldürmemiz gerekli olan bir adam var,bir fare adam lideri. Çok iyi korunuyor. Bir çıkmaz sokağın sonunda. Sokak ateşli silahlara sahip fare adamlar tarafından korunuyor.O sokağı koşarak geç ve sonda bulunan lideri öldür. Liderin adı KIZGIN KUM,bir elinde GBT modeli bir tabanca taşır,oradan ayırt edebilirsin. İş bitince bana gel. Garanti veriyorum,bu sefer daha büyük bir ödül seni bekliyor.''
Teklifi yanımdaki yardımcıya güvenerek kabul ettim. Onunla beraber çıkmaz sokağın bulunduğu yere gittik. Yanımdaki güçlü kişilik bana bir şey bırakmadan hepsini temizledi ve sondaki GBT modeli tabanca taşıyan lideri öldürdü.
Bunun sonucu olarak Işık Hanım bana yüklü bir para ve bazı materyaller , üstelik bir de ceket verdi.
Sizinle çalışmak güzeldi diyerek oradan ayrıldım.
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Gönderilme zamanı: 25 Mar 2016 17:49
gönderen Ttaymmm
SÜRÜNGEN MAHLUKLAR!
Dün akşam kendimi çınar altındaki gölgeliklerden birinin altına bırakmıştım. Ölü gibi uyumuşum. Çok iyi bir uyku çektim. Sabah erken saatlerde uyandım. Çınar altından çıkarken komutan beni yanına çağırdı :
''Merhaba teşkilatın neferi. Yeni görevlere hazır mısın ? Bu sefer sinsi fare adamlara karşı,acımasız bir mücadele vereceğiz.İşe fare adamların yiyecek yollarını kesmekle başlıyoruz. Ne de olsa aç fare adamlar iyi savaşamazlar.İyi savaşan fare adamlar ölürler. İşte bu da bizim istediğimiz şey. Görev onların ana besin kaynağı olan iri kertenkelelerin sayısını azaltmak. Kertenkeleler iri ve sevimsizdir. İyi de döğüşürler. Ama bizden iyi değil tabii.Eminönü içerisinde nerede iri kertenkele görürsen ortadan kaldırıyorsun.'' dedi.
Bunun üzerine komutandan aldığım ilk görev de belli olmuştu. Hemen zırh ve balyozumu alıp İri kertenkelelerin bulunduğu yere doğru yola çıktım.
Kertenkeleler beni uzaktan fark etmişlerdi ve 3 tanesi birden üzerime doğru hızlıca gelmeye başladılar. Fakat zırhımı ısırıyorlardı. Bu görev beni çok zorlamayacaktı diye düşündüm içimden...
Etrafıma bakındım. Yaşayan kertenkele göremiyordum. Hertaraf kan ve deri artığı kaynıyordu. Gözümün önünde aç sinekler dolaşıyordu. Elimi sağa sola sallayarak sinekleri kovdum. Yerdeydim ve üstüm başım kan lekeleriyle doluydu. Doğruldum ve komutanın yanına doğru koşmaya başladım.
Komutana iri kertenkeleleri temizlediğimi ve görevi tamamladığımı söyledim. Başıyla onayladı.
Bu görev ile birlikte teşkilattaki seviyem yükselmişti. Memnundum...
Yorulmuştum ve kendimi dibimdeki çınar altına bile zor atabilmiştim. Sanırım teşkilat benim için yeni başlıyordu...
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Gönderilme zamanı: 28 Nis 2016 07:22
gönderen firaridadas
Günlügünü eskiden de takip ediyor ve beğeniyordum. Ancak yeni başlamış olduğun karakterle alakalı yazmış oldukların ve kurgulama şeklin muhteşem olmuş. Eğer böyle devam edeceksen Bu karakter için günlüğünü yeni bir konu altında açmanı ve buradan devam etmeni öneririm. Bu sayede günlüğün daha fazla okunacaktır. Saygılarımla.
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Gönderilme zamanı: 28 Nis 2016 19:29
gönderen BilgeTonyukuk
Unuttu o buraları unuttu, ah seni gidi hayırsız seni. Bir de bana kalemi eline al derler, peh. 
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Gönderilme zamanı: 29 Nis 2016 11:09
gönderen Ttaymmm
BilgeTonyukuk yazdı:Unuttu o buraları unuttu, ah seni gidi hayırsız seni. Bir de bana kalemi eline al derler, peh. 
Sen yaz bende yazacağım abi söz.
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Gönderilme zamanı: 29 Nis 2016 21:54
gönderen BilgeTonyukuk
Ttaymmm yazdı:Sen yaz bende yazacağım abi söz.
Biz unumuzu eledik, eleğimizi duvara astık. Sıramızı sizlere saldık. Geçti bizden gayrı.
Ama sizlerin de işin hakkını veremediğinizi görünce üzülüyorum, küstürmeyin kaleminizin mürekkebine muhtaç olan kalbiniz gibi tertemiz sayfalarınızı.