Ocipres yazdı:Mete kardeş, seni forumdaki yazılarından ikili yazışmalarımızdan tanırım.Birkaç kezde tartıştık.Bırakıp gitme kararı almışın hakkında hayırlısı olsun.Yazılanları okudum çevrende sevilen biriymişsin ne mutlu sana.Gidenin arkasından su atma misali iki üç kelamım olacak iyi niyetimden şüphe etmiyesin.Bugün burdayız yarın başka yerlerde.Pis kokuların olduğu yerde o pis kokunun kaynağını temizlemeden sakın olaki lezzetli yemekler yapmaya çalışma bir tad alamazsın.Sprint yarışlarında rüzgarın belli bir hız kriteri vardır eğerki o kriter aşılmışsa sende bilirsinki rekor sayılmaz.Bizler çeçit çeşit insanlar ikv oyununda toplandık bu oyunu oynamaya çalıştık.Bir şekilde zaman geçirecektik tercihimizi bu oyunda kullandık.Bu ortamda artık lezzetli yemekler yapılırmı bilmiyorum.Harcayacağımız zaman değersiz olduğu sürece, bu oyunu oynuyorsak oyunun hiçbir suçu yok.Sana hayatında başarılar diliyorum kardeş.Sevgiler Saygılar.
Ocipres
Baştan sona kadar tamamiyle iyi niyetle okudum, zaten hiç bir zamanda iyi niyetinizden şüphem olmadı. Yazılarınız, yorumlarınız her zaman kaliteli ve seviyeli olmuştur, Türkçe'yi yazıda güzel kullanan ender kişilerdensiniz diye düşünüyorum. Edebi kişiliğiniz olaylara bakış açınız ve onlara getirdiğiniz yorumlar benim için her zaman etkileyici oldu.
Yine onlardan birini okudum; kulağıma küpe edeceğim, elbet yaşınızın verdiği tecrübeden ötürü benim için söyledikleriniz değerli; lakin bir kısımda kafam takıldı "belli bir hız kriteri vardır eğerki o kriter aşılmışsa sende bilirsinki rekor sayılmaz." ben bunu " beraberce yaptığımız başarılar " lafıma yakıştırdım. Elbet ki rekorlar kriterleri aşınca oluyordur, ama kriter ne onu da sormak lazım. Benim rekorum ya da hep en iyi, en yüksek, her zaman dorukta olmaya çalışmak, böyle bir amacım yoktu. Her zaman sahip olduğumuz başarıyı bir üst kademeye ilerleterek zaten kendi rekorlarımızı kırmadık mı ? Anlatmak istediğiniz olayı belki tam idrak edememiş olabilirim kusuruma bakmayın kafam çok dolu.
Size yemin edebilirim ki, kazandığım dostluklar benim için muazzam bir şeydir. Şu an benim kadar üzülen yoktur eminim ki; ama neden üzülüyorum, tamamen arkadaşlarımla dostlarımla sık sık görüşemeyceğim için üzülüyorum. MkaKARATOPRAK, Gökhan Abim'in dediği gibi " İKV; dostluğumuzu pekiştirdiğimiz, devamlı skype da oynayarak sohbet ettiğimiz nihayetinde buluşup konuşmamızı sağlayan bir araçtı, kullandık bitti ! " Kusura bakmayın okuduğunuz zaman sizi sıkmak istemem, lakin söylemek istediğim o kadar şey var ki hakkımda bunca zaman düşünülen yanlışlar dahil olmak üzere...
Bazıları, Mete kendini oyuna çok kaptırdın dedi, bazıları havandan geçilmiyor dedi, vs vs söylendi söylendi. Çoğu zaman umursamadım, çoğu zaman tartıştım adım kavgacıya çıktı, çoğu zaman bu taşınması zor ismi (MKA), Atatürk'ün adına hiç yakışmayacak şeyler yaparak kötülediğim söylendi. Unutulmamalıdır, karşınızda asla bir robot olmadı oyuna girdiğim anda gelen pm lere çaba gösterip cevap vermeye çalışmak 15 dk mı alıyordu. Kimse dışardan göründüğü gibi değildir, varsın beni kibirli sanın varsın fena deyin kötü deyin ne bileyim nasıl isterseniz, baki kalan dostluklarım bana yetti.
"Mete gidiyor musun ?" dendi. "Evet!" dedim, arkadaşım; "O zaman benim içinde artık bitmiştir, sen yoksan bu oyunda benim işim de yoktur! " deyip bitirdi. Bu lafı o an duymak beni çok duygulandırdı, işte bu yaşanılan dostluk birçok kez söylediğim gibi her şeye değer. Biz kendimiz oyuna bağlamadık, biz oyun düşkünü olmadık; biz kardeşliğimizin esiri olduk bundan sonra da olacağız...
MKA tamamen bir ruhtur, evet ilk başta kıvılcımdı, sonra körükledik alevlendi, belki söndü gibi göründü; ama bilinki öyle olmadı olmayacak çünkü bizim dostluğumuz bir birimize olan bağımız bu alevi her zaman etkin tutacaktır...