2. sayfa (Toplam 3 sayfa)
Re: M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu
Gönderilme zamanı: 08 Şub 2016 13:46
gönderen FireFighter095
TRoyxpunisher yazdı:O adam uğraşmış bölgelere girebilmek için aylarca holden çıkmadan m1 üretmiş de siz sırf üşenip tılsım basmadan bölgelere gidesiniz diye niye alsın? Kolaya yatıyorsunuz.Almaz abicim almaz.Sen aylarca tılsım üretmek için gece gündüz uğraş sonra tılsım üretmeye hiç yeltenmeden sıfır uğraşla bölgeye gelmek isteyeni al grubuna.m1 üretene koyar abicim m1siz adam almak.Sırf kendi açınızdan bakıyorsunuz.Tılsımsız girmek istiyorsan tılsım üretmeye uğraşmak istemiyorsan kurarsın kendi grubunu 2-2-2 mi 4fizik m1siz mi artık nasıl kuruyorsan gidersin.Bu kadar basit ya uğraş tılsım bas ya da savaşçı şifacı oyna arkadaş
Yaşantımızdan bir örnek vereyim.Sanayi esnafı çırak alıp yetiştirmezse zanaatini kaybeder , mesleğin geleceği olmaz.
Sen de bu düşünceyle tılsımsız arkadaşları sırf tılsımı yok diye dışlayıp bölgelere almazsan oyundan soğur bırakır.
Gayet açık bir örnekle durumu izah ettim.Sonra klandan, bölgeden yazmayın "bu oyunda niye oyuncu yok , eskisi gibi değil " diye.Kusra bakmayın ama ne ekerseniz onu biçersiniz.
Re: M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu
Gönderilme zamanı: 08 Şub 2016 14:07
gönderen TRoyxpunisher
Ilk jenerasyon oyuncuları olarak aylarca tılsım için uğraşan arkadaşlarımız var.Yeni oyuncu arkadaşlar neden bizim geçtiğimiz yollardan geçmesin de direk bölgelere gelsin.Uğraşsın tılsımını bassın ki harcadığımız emeği o da görsün anlasın bilsin bizleri.Ayrıca ektiğini biçmekten bahsediyorsun da yeni başlayacak olan bana mı başlıyor dostum ben oynayan insanlarla huzurluyum
Re: M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu
Gönderilme zamanı: 08 Şub 2016 14:14
gönderen resp0nse
Maalesef günümüzde insanlar hep daha fazlasını istediği için şu andada M1 i olmayanların Çemberlitaş'a alınmaması durumu var.
İnsanlar hep bir an önce kesip çıkmak istiyorlar vakit kaybetmeye tahammülleri yok.
Her iki taraf da haklı
Re: M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu
Gönderilme zamanı: 08 Şub 2016 14:24
gönderen FireFighter095
Senin tılsım basmak için ayırdığın zamanı belki o arkadaşımız ayıramıyor ? Herkes saatlerce oyun oynayamıyor maalesef.
Misal bir arkadaş tüm gün çalışıyor işinde.Akşam gelince yorgunluk atmak için , az biraz keyiflenmek için oyunu oynayıp karakterini getirdi 49'a kadar.Tılsım basma işi epey zaman ister , oyun parası ister.İster yani her şey ister.
Bu arkadaşımız akşamları 1-2 saat ile hangi tılsımı basabilir ? sırf bu kadar saçma bir sebepten kalp kırmaya , oyundan soğutmaya gerek olmadığını düşünüyorum. Tılsımsız 1 -2 kişi al , 30dk-1 saat geç çık içeriden.Hep kendi(!) ve çevrem dediğin kişilerin ceplerine girecek olana bakmamalısınız diye düşünüyorum
Düşüncene saygılıyım ancak bana dokunmayan yılan bin yaşasın kafasıyla nereye kadar gidilebilir ? Kendi penceremizden baktığımız(!) için bugün sunucuların yarısı tenha vaziyette.Ha bunda tek suç bizde (!) değil tabi.
Bu söylediklerim tekil bir şahıs için değildir tabi , tüm sunuculardaki tüm çok bilenler içindir
Re: M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu
Gönderilme zamanı: 08 Şub 2016 14:43
gönderen TRoyxpunisher
Tılsım basıcak zamanı olmayan Arkadaşlar savaşçı ve şifacı kullanabilirler

şahsen ben böyle yapıyorum zaman zaman loncamdaki kullanılmayan m1i alıp büyüme geçiyorum

herhangi bie şekilde m1 alma durumu yok ise bir de savaşçı şifacı oynamam ben gibisinden naza çekşyorsa kendini eğer varsa yani

gelsin bir de bizi.....
Yanlış anlaşılmak istemem burada konuşurken kimseye karşı sinirlenmiyorum veya laf atmıyorum.Şahsi görüş ve fikirlerimden bahsediyorum.Karşımdaki arkadaşların da aynı durumda olduğuna eminim fikir alışverişleri keşke hep böyle olabilse
Re: M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu
Gönderilme zamanı: 08 Şub 2016 15:00
gönderen BilgeTonyukuk
Selamun aleyküm;
Bu konuya ne almayanlar acizdir, ne de almayanlar haklıdır şeklinde yaklaşmamalıyız. Almayanlar hem acizdir, hem haklıdır. Hem güçlüdür, hem de haksızdır. Nasıl mı?
Şöyle ki; Bir oyuncu Meteorit 1 tılsımını üretmek için günlerce, aylarca emek veriyor. Sadece emek vermiyor, masraf da ediyor. Daha sonra üretiyor, yetmez diyorlar. 2.000 ve üzeri hasar lazım diyorlar. Garibim gidiyor bir de Asa, Zırh, Ceket üretiyor. Nihayet bölgelere girebilir hale geliyor. Asıl mesele bundan sonra başlıyor.
Bu bizim gariban vatandaş eğer ki geldiği yeri unutmaz, çektiği sıkıntıları, ettiği masrafları göz ardı etmez ise bölgeye giderken bir tane de olsa tılsımı olmayan insanı götürüyor. (Ki bu tip oyuncu modeli nesli tükenmekte de olsa aramızda hala var)
Ama... Bu bizim gariban vatandaş geldiği yeri unutur, "Ülen beni almadılar zamanında ben ne alacağım, eşek gibi üretsinler gelsinler, 15 dakika bitsin bölge, işim var acelem var vs. vs." derse, işte o zaman işin rengi değişiyor.
Bakın saygıdeğer arkadaşlarım; her zaman işin kolayına kaçmayı, suçu bir yerlere veya birilerine atmaya bayılıyoruz. "Sistem şöyle, sistem böyle, falanca şahıs şunu yaptı, filanca şahıs şunu yapmadı"... Ya hu aşalım bunları artık. Sistem dediğin nedir? Senden, benden mürekkep bir topluluk parçası. Sensin, benim sistemin yaratıcısı. Sen olmasan, ben olmasam, mekanizmanın en büyük çarkı olmasa, çarkın bir dişlisi eksik olsa, sistem dediğin şey yürür mü? Ee bak yürümüyor da. Kurumlar da her daim kalıcı, kişiler de geçici olduğuna göre; bazen ne kadar gereksiz şeylere takıldığımızı görmenin vakti gelmiş. Herkes kapısının önünü süpürse, şüphesiz ki daha temiz bir dünyada yaşardık. Herkes bölgeye giderken bir tane durumu orta halli veya vasat arkadaşı götürse, herkes gelişir, herkes kalkınırdı.
Bir anımı anlatayım size, Çemberlitaş geldikten ve Gaffar Bey aylar sonra nihayet kesilip taktikler öğrenildiği zamanlarda bir arkadaşımız çok merak ediyordu içeriyi, Gaffar Bey'i. Ve kendisi işitme engelliydi. Biz zaten normalde arkadaşlarımızı, tanıdıklarımızı hatta gerçekten ihtiyacı olduğunu bildiklerimizi yanımızda götürüp en azından iş öğretmeye çalışıyorduk. Ee bunu da genelde Skype üzerinden yapıyorduk. Fakat şimdi yardım edeceğimiz arkadaş işitme engelliydi ve böyle bir seçeneğimiz yoktu. Ne yapacağımızı bilemedik, girdik kırmamak için. Kaos geliyor, bozmasını söyleyemiyoruz çünkü herkes meşgul, deprem geliyor, kutup açmasını söyleyemiyoruz yazarak, o arada fırsat olmuyor. Hasılı kelam haftalarca uğraştık, haftalarca. Ve nihayet bir hayli öğrendi, alıştı. Ne mi oldu sonra? Harika bir dost, bir meslektaş, bir insan kazandım yıllar boyunca. Neyin, neyi getireceğini bilemezsiniz. İnsanlara yardım etmekten utanmayın, bizi insan yapan şeylerden birinin de vicdan olduğunu unutmayın lütfen.
Konfüçyüs'ün sözleri ile son verelim yazıya; "Bir yıl içinde sonuç almak istiyorsan tohum ek, on yıl içinde ürün almak istiyorsan ağaç dik, yüz yıl içinde sonuç almak istiyorsan insan eğit"
Esen kalın.
Re: M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu
Gönderilme zamanı: 08 Şub 2016 15:01
gönderen ADS1940
Bazen gunes asali dolasiyorum kardesim gruba alirmisin oyunda yeniyim bi hayrin olur diyorum adam cevap vermeye tenezzul etmiyo 5 dakika sonra itemleri takip klandan tilsimlari yansittigimda gaffar gelirmisin? yaziyo olay bu beyler baska yerlere cekmeyin
Re: M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu
Gönderilme zamanı: 08 Şub 2016 15:07
gönderen ADS1940
BilgeTonyukuk yazdı:Selamun aleyküm;
Bu konuya ne almayanlar acizdir, ne de almayanlar haklıdır şeklinde yaklaşmamalıyız. Almayanlar hem acizdir, hem haklıdır. Hem güçlüdür, hem de haksızdır. Nasıl mı?
Şöyle ki; Bir oyuncu Meteorit 1 tılsımını üretmek için günlerce, aylarca emek veriyor. Sadece emek vermiyor, masraf da ediyor. Daha sonra üretiyor, yetmez diyorlar. 2.000 ve üzeri hasar lazım diyorlar. Garibim gidiyor bir de Asa, Zırh, Ceket üretiyor. Nihayet bölgelere girebilir hale geliyor. Asıl mesele bundan sonra başlıyor.
Bu bizim gariban vatandaş eğer ki geldiği yeri unutmaz, çektiği sıkıntıları, ettiği masrafları göz ardı etmez ise bölgeye giderken bir tane de olsa tılsımı olmayan insanı götürüyor. (Ki bu tip oyuncu modeli nesli tükenmekte de olsa aramızda hala var)
Ama... Bu bizim gariban vatandaş geldiği yeri unutur, "Ülen beni almadılar zamanında ben ne alacağım, eşek gibi üretsinler gelsinler, 15 dakika bitsin bölge, işim var acelem var vs. vs." derse, işte o zaman işin rengi değişiyor.
Bakın saygıdeğer arkadaşlarım; her zaman işin kolayına kaçmayı, suçu bir yerlere veya birilerine atmaya bayılıyoruz. "Sistem şöyle, sistem böyle, falanca şahıs şunu yaptı, filanca şahıs şunu yapmadı"... Ya hu aşalım bunları artık. Sistem dediğin nedir? Senden, benden mürekkep bir topluluk parçası. Sensin, benim sistemin yaratıcısı. Sen olmasan, ben olmasam, mekanizmanın en büyük çarkı olmasa, çarkın bir dişlisi eksik olsa, sistem dediğin şey yürür mü? Ee bak yürümüyor da. Kurumlar da her daim kalıcı, kişiler de geçici olduğuna göre; bazen ne kadar gereksiz şeylere takıldığımızı görmenin vakti gelmiş. Herkes kapısının önünü süpürse, şüphesiz ki daha temiz bir dünyada yaşardık. Herkes bölgeye giderken bir tane durumu orta halli veya vasat arkadaşı götürse, herkes gelişir, herkes kalkınırdı.
Bir anımı anlatayım size, Çemberlitaş geldikten ve Gaffar Bey aylar sonra nihayet kesilip taktikler öğrenildiği zamanlarda bir arkadaşımız çok merak ediyordu içeriyi, Gaffar Bey'i. Ve kendisi işitme engelliydi. Biz zaten normalde arkadaşlarımızı, tanıdıklarımızı hatta gerçekten ihtiyacı olduğunu bildiklerimizi yanımızda götürüp en azından iş öğretmeye çalışıyorduk. Ee bunu da genelde Skype üzerinden yapıyorduk. Fakat şimdi yardım edeceğimiz arkadaş işitme engelliydi ve böyle bir seçeneğimiz yoktu. Ne yapacağımızı bilemedik, girdik kırmamak için. Kaos geliyor, bozmasını söyleyemiyoruz çünkü herkes meşgul, deprem geliyor, kutup açmasını söyleyemiyoruz yazarak, o arada fırsat olmuyor. Hasılı kelam haftalarca uğraştık, haftalarca. Ve nihayet bir hayli öğrendi, alıştı. Ne mi oldu sonra? Harika bir dost, bir meslektaş, bir insan kazandım yıllar boyunca. Neyin, neyi getireceğini bilemezsiniz. İnsanlara yardım etmekten utanmayın, bizi insan yapan şeylerden birinin de vicdan olduğunu unutmayın lütfen.
Konfüçyüs'ün sözleri ile son verelim yazıya; "Bir yıl içinde sonuç almak istiyorsan tohum ek, on yıl içinde ürün almak istiyorsan ağaç dik, yüz yıl içinde sonuç almak istiyorsan insan eğit"
Esen kalın.
Aklimdakileri yaziya doktun helal olsun klavyene saglik +1
Re: M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu
Gönderilme zamanı: 08 Şub 2016 17:14
gönderen MaHKuMII
BilgeTonyukuk yazdı:Selamun aleyküm;
Bu konuya ne almayanlar acizdir, ne de almayanlar haklıdır şeklinde yaklaşmamalıyız. Almayanlar hem acizdir, hem haklıdır. Hem güçlüdür, hem de haksızdır. Nasıl mı?
Şöyle ki; Bir oyuncu Meteorit 1 tılsımını üretmek için günlerce, aylarca emek veriyor. Sadece emek vermiyor, masraf da ediyor. Daha sonra üretiyor, yetmez diyorlar. 2.000 ve üzeri hasar lazım diyorlar. Garibim gidiyor bir de Asa, Zırh, Ceket üretiyor. Nihayet bölgelere girebilir hale geliyor. Asıl mesele bundan sonra başlıyor.
Bu bizim gariban vatandaş eğer ki geldiği yeri unutmaz, çektiği sıkıntıları, ettiği masrafları göz ardı etmez ise bölgeye giderken bir tane de olsa tılsımı olmayan insanı götürüyor. (Ki bu tip oyuncu modeli nesli tükenmekte de olsa aramızda hala var)
Ama... Bu bizim gariban vatandaş geldiği yeri unutur, "Ülen beni almadılar zamanında ben ne alacağım, eşek gibi üretsinler gelsinler, 15 dakika bitsin bölge, işim var acelem var vs. vs." derse, işte o zaman işin rengi değişiyor.
Bakın saygıdeğer arkadaşlarım; her zaman işin kolayına kaçmayı, suçu bir yerlere veya birilerine atmaya bayılıyoruz. "Sistem şöyle, sistem böyle, falanca şahıs şunu yaptı, filanca şahıs şunu yapmadı"... Ya hu aşalım bunları artık. Sistem dediğin nedir? Senden, benden mürekkep bir topluluk parçası. Sensin, benim sistemin yaratıcısı. Sen olmasan, ben olmasam, mekanizmanın en büyük çarkı olmasa, çarkın bir dişlisi eksik olsa, sistem dediğin şey yürür mü? Ee bak yürümüyor da. Kurumlar da her daim kalıcı, kişiler de geçici olduğuna göre; bazen ne kadar gereksiz şeylere takıldığımızı görmenin vakti gelmiş. Herkes kapısının önünü süpürse, şüphesiz ki daha temiz bir dünyada yaşardık. Herkes bölgeye giderken bir tane durumu orta halli veya vasat arkadaşı götürse, herkes gelişir, herkes kalkınırdı.
Bir anımı anlatayım size, Çemberlitaş geldikten ve Gaffar Bey aylar sonra nihayet kesilip taktikler öğrenildiği zamanlarda bir arkadaşımız çok merak ediyordu içeriyi, Gaffar Bey'i. Ve kendisi işitme engelliydi. Biz zaten normalde arkadaşlarımızı, tanıdıklarımızı hatta gerçekten ihtiyacı olduğunu bildiklerimizi yanımızda götürüp en azından iş öğretmeye çalışıyorduk. Ee bunu da genelde Skype üzerinden yapıyorduk. Fakat şimdi yardım edeceğimiz arkadaş işitme engelliydi ve böyle bir seçeneğimiz yoktu. Ne yapacağımızı bilemedik, girdik kırmamak için. Kaos geliyor, bozmasını söyleyemiyoruz çünkü herkes meşgul, deprem geliyor, kutup açmasını söyleyemiyoruz yazarak, o arada fırsat olmuyor. Hasılı kelam haftalarca uğraştık, haftalarca. Ve nihayet bir hayli öğrendi, alıştı. Ne mi oldu sonra? Harika bir dost, bir meslektaş, bir insan kazandım yıllar boyunca. Neyin, neyi getireceğini bilemezsiniz. İnsanlara yardım etmekten utanmayın, bizi insan yapan şeylerden birinin de vicdan olduğunu unutmayın lütfen.
Konfüçyüs'ün sözleri ile son verelim yazıya; "Bir yıl içinde sonuç almak istiyorsan tohum ek, on yıl içinde ürün almak istiyorsan ağaç dik, yüz yıl içinde sonuç almak istiyorsan insan eğit"
Esen kalın.
Valla kardeşim tam bizin zamanımızı anlatmışsın suan herkes bı durumda. Ben ne uğraşıcam m1 yapsın gelsin alıyım diyor millet.
+1
Re: M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu
Gönderilme zamanı: 08 Şub 2016 17:27
gönderen xDAVUTx
TRoyxpunisher yazdı:Ilk jenerasyon oyuncuları olarak aylarca tılsım için uğraşan arkadaşlarımız var.Yeni oyuncu arkadaşlar neden bizim geçtiğimiz yollardan geçmesin de direk bölgelere gelsin.Uğraşsın tılsımını bassın ki harcadığımız emeği o da görsün anlasın bilsin bizleri.Ayrıca ektiğini biçmekten bahsediyorsun da yeni başlayacak olan bana mı başlıyor dostum ben oynayan insanlarla huzurluyum