M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu

Tüm İKV oyuncularının ortak paylaşım alanı
Kullanıcı avatarı
Retaliation
Cin Sigorta Üyesi
Cin Sigorta Üyesi
Mesajlar: 5030
Kayıt: 27 Haz 2015 13:39
Sunucu: Eminönü

Re: M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu

Mesaj gönderen Retaliation »

MaHKuMII yazdı:
BilgeTonyukuk yazdı:Selamun aleyküm;

Bu konuya ne almayanlar acizdir, ne de almayanlar haklıdır şeklinde yaklaşmamalıyız. Almayanlar hem acizdir, hem haklıdır. Hem güçlüdür, hem de haksızdır. Nasıl mı?

Şöyle ki; Bir oyuncu Meteorit 1 tılsımını üretmek için günlerce, aylarca emek veriyor. Sadece emek vermiyor, masraf da ediyor. Daha sonra üretiyor, yetmez diyorlar. 2.000 ve üzeri hasar lazım diyorlar. Garibim gidiyor bir de Asa, Zırh, Ceket üretiyor. Nihayet bölgelere girebilir hale geliyor. Asıl mesele bundan sonra başlıyor.

Bu bizim gariban vatandaş eğer ki geldiği yeri unutmaz, çektiği sıkıntıları, ettiği masrafları göz ardı etmez ise bölgeye giderken bir tane de olsa tılsımı olmayan insanı götürüyor. (Ki bu tip oyuncu modeli nesli tükenmekte de olsa aramızda hala var)

Ama... Bu bizim gariban vatandaş geldiği yeri unutur, "Ülen beni almadılar zamanında ben ne alacağım, eşek gibi üretsinler gelsinler, 15 dakika bitsin bölge, işim var acelem var vs. vs." derse, işte o zaman işin rengi değişiyor.

Bakın saygıdeğer arkadaşlarım; her zaman işin kolayına kaçmayı, suçu bir yerlere veya birilerine atmaya bayılıyoruz. "Sistem şöyle, sistem böyle, falanca şahıs şunu yaptı, filanca şahıs şunu yapmadı"... Ya hu aşalım bunları artık. Sistem dediğin nedir? Senden, benden mürekkep bir topluluk parçası. Sensin, benim sistemin yaratıcısı. Sen olmasan, ben olmasam, mekanizmanın en büyük çarkı olmasa, çarkın bir dişlisi eksik olsa, sistem dediğin şey yürür mü? Ee bak yürümüyor da. Kurumlar da her daim kalıcı, kişiler de geçici olduğuna göre; bazen ne kadar gereksiz şeylere takıldığımızı görmenin vakti gelmiş. Herkes kapısının önünü süpürse, şüphesiz ki daha temiz bir dünyada yaşardık. Herkes bölgeye giderken bir tane durumu orta halli veya vasat arkadaşı götürse, herkes gelişir, herkes kalkınırdı.

Bir anımı anlatayım size, Çemberlitaş geldikten ve Gaffar Bey aylar sonra nihayet kesilip taktikler öğrenildiği zamanlarda bir arkadaşımız çok merak ediyordu içeriyi, Gaffar Bey'i. Ve kendisi işitme engelliydi. Biz zaten normalde arkadaşlarımızı, tanıdıklarımızı hatta gerçekten ihtiyacı olduğunu bildiklerimizi yanımızda götürüp en azından iş öğretmeye çalışıyorduk. Ee bunu da genelde Skype üzerinden yapıyorduk. Fakat şimdi yardım edeceğimiz arkadaş işitme engelliydi ve böyle bir seçeneğimiz yoktu. Ne yapacağımızı bilemedik, girdik kırmamak için. Kaos geliyor, bozmasını söyleyemiyoruz çünkü herkes meşgul, deprem geliyor, kutup açmasını söyleyemiyoruz yazarak, o arada fırsat olmuyor. Hasılı kelam haftalarca uğraştık, haftalarca. Ve nihayet bir hayli öğrendi, alıştı. Ne mi oldu sonra? Harika bir dost, bir meslektaş, bir insan kazandım yıllar boyunca. Neyin, neyi getireceğini bilemezsiniz. İnsanlara yardım etmekten utanmayın, bizi insan yapan şeylerden birinin de vicdan olduğunu unutmayın lütfen.

Konfüçyüs'ün sözleri ile son verelim yazıya; "Bir yıl içinde sonuç almak istiyorsan tohum ek, on yıl içinde ürün almak istiyorsan ağaç dik, yüz yıl içinde sonuç almak istiyorsan insan eğit"

Esen kalın.
Valla kardeşim tam bizin zamanımızı anlatmışsın suan herkes bı durumda. Ben ne uğraşıcam m1 yapsın gelsin alıyım diyor millet.
+1
Döktürmişsün üstad helal olsun.
Resim
Kullanıcı avatarı
alpay1994
FareAdam Düşmanı
FareAdam Düşmanı
Mesajlar: 259
Kayıt: 29 Oca 2015 21:32
Sunucu: Eminönü
Klan: Lodos

Re: M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu

Mesaj gönderen alpay1994 »

BilgeTonyukuk yazdı:Selamun aleyküm;

Bu konuya ne almayanlar acizdir, ne de almayanlar haklıdır şeklinde yaklaşmamalıyız. Almayanlar hem acizdir, hem haklıdır. Hem güçlüdür, hem de haksızdır. Nasıl mı?

Şöyle ki; Bir oyuncu Meteorit 1 tılsımını üretmek için günlerce, aylarca emek veriyor. Sadece emek vermiyor, masraf da ediyor. Daha sonra üretiyor, yetmez diyorlar. 2.000 ve üzeri hasar lazım diyorlar. Garibim gidiyor bir de Asa, Zırh, Ceket üretiyor. Nihayet bölgelere girebilir hale geliyor. Asıl mesele bundan sonra başlıyor.

Bu bizim gariban vatandaş eğer ki geldiği yeri unutmaz, çektiği sıkıntıları, ettiği masrafları göz ardı etmez ise bölgeye giderken bir tane de olsa tılsımı olmayan insanı götürüyor. (Ki bu tip oyuncu modeli nesli tükenmekte de olsa aramızda hala var)

Ama... Bu bizim gariban vatandaş geldiği yeri unutur, "Ülen beni almadılar zamanında ben ne alacağım, eşek gibi üretsinler gelsinler, 15 dakika bitsin bölge, işim var acelem var vs. vs." derse, işte o zaman işin rengi değişiyor.

Bakın saygıdeğer arkadaşlarım; her zaman işin kolayına kaçmayı, suçu bir yerlere veya birilerine atmaya bayılıyoruz. "Sistem şöyle, sistem böyle, falanca şahıs şunu yaptı, filanca şahıs şunu yapmadı"... Ya hu aşalım bunları artık. Sistem dediğin nedir? Senden, benden mürekkep bir topluluk parçası. Sensin, benim sistemin yaratıcısı. Sen olmasan, ben olmasam, mekanizmanın en büyük çarkı olmasa, çarkın bir dişlisi eksik olsa, sistem dediğin şey yürür mü? Ee bak yürümüyor da. Kurumlar da her daim kalıcı, kişiler de geçici olduğuna göre; bazen ne kadar gereksiz şeylere takıldığımızı görmenin vakti gelmiş. Herkes kapısının önünü süpürse, şüphesiz ki daha temiz bir dünyada yaşardık. Herkes bölgeye giderken bir tane durumu orta halli veya vasat arkadaşı götürse, herkes gelişir, herkes kalkınırdı.

Bir anımı anlatayım size, Çemberlitaş geldikten ve Gaffar Bey aylar sonra nihayet kesilip taktikler öğrenildiği zamanlarda bir arkadaşımız çok merak ediyordu içeriyi, Gaffar Bey'i. Ve kendisi işitme engelliydi. Biz zaten normalde arkadaşlarımızı, tanıdıklarımızı hatta gerçekten ihtiyacı olduğunu bildiklerimizi yanımızda götürüp en azından iş öğretmeye çalışıyorduk. Ee bunu da genelde Skype üzerinden yapıyorduk. Fakat şimdi yardım edeceğimiz arkadaş işitme engelliydi ve böyle bir seçeneğimiz yoktu. Ne yapacağımızı bilemedik, girdik kırmamak için. Kaos geliyor, bozmasını söyleyemiyoruz çünkü herkes meşgul, deprem geliyor, kutup açmasını söyleyemiyoruz yazarak, o arada fırsat olmuyor. Hasılı kelam haftalarca uğraştık, haftalarca. Ve nihayet bir hayli öğrendi, alıştı. Ne mi oldu sonra? Harika bir dost, bir meslektaş, bir insan kazandım yıllar boyunca. Neyin, neyi getireceğini bilemezsiniz. İnsanlara yardım etmekten utanmayın, bizi insan yapan şeylerden birinin de vicdan olduğunu unutmayın lütfen.

Konfüçyüs'ün sözleri ile son verelim yazıya; "Bir yıl içinde sonuç almak istiyorsan tohum ek, on yıl içinde ürün almak istiyorsan ağaç dik, yüz yıl içinde sonuç almak istiyorsan insan eğit"

Esen kalın.
Adın kadar bilgesin üstad, yüreğine sağlık.
-Yalnızxxadam
-NİETZSCHE
-Crescent
Kullanıcı avatarı
kurtcuozii
FareAdam Düşmanı
FareAdam Düşmanı
Mesajlar: 281
Kayıt: 05 Ara 2009 22:56
Sunucu: Eminönü
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia

Re: M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu

Mesaj gönderen kurtcuozii »

BilgeTonyukuk yazdı:Selamun aleyküm;

Bu konuya ne almayanlar acizdir, ne de almayanlar haklıdır şeklinde yaklaşmamalıyız. Almayanlar hem acizdir, hem haklıdır. Hem güçlüdür, hem de haksızdır. Nasıl mı?

Şöyle ki; Bir oyuncu Meteorit 1 tılsımını üretmek için günlerce, aylarca emek veriyor. Sadece emek vermiyor, masraf da ediyor. Daha sonra üretiyor, yetmez diyorlar. 2.000 ve üzeri hasar lazım diyorlar. Garibim gidiyor bir de Asa, Zırh, Ceket üretiyor. Nihayet bölgelere girebilir hale geliyor. Asıl mesele bundan sonra başlıyor.

Bu bizim gariban vatandaş eğer ki geldiği yeri unutmaz, çektiği sıkıntıları, ettiği masrafları göz ardı etmez ise bölgeye giderken bir tane de olsa tılsımı olmayan insanı götürüyor. (Ki bu tip oyuncu modeli nesli tükenmekte de olsa aramızda hala var)

Ama... Bu bizim gariban vatandaş geldiği yeri unutur, "Ülen beni almadılar zamanında ben ne alacağım, eşek gibi üretsinler gelsinler, 15 dakika bitsin bölge, işim var acelem var vs. vs." derse, işte o zaman işin rengi değişiyor.

Bakın saygıdeğer arkadaşlarım; her zaman işin kolayına kaçmayı, suçu bir yerlere veya birilerine atmaya bayılıyoruz. "Sistem şöyle, sistem böyle, falanca şahıs şunu yaptı, filanca şahıs şunu yapmadı"... Ya hu aşalım bunları artık. Sistem dediğin nedir? Senden, benden mürekkep bir topluluk parçası. Sensin, benim sistemin yaratıcısı. Sen olmasan, ben olmasam, mekanizmanın en büyük çarkı olmasa, çarkın bir dişlisi eksik olsa, sistem dediğin şey yürür mü? Ee bak yürümüyor da. Kurumlar da her daim kalıcı, kişiler de geçici olduğuna göre; bazen ne kadar gereksiz şeylere takıldığımızı görmenin vakti gelmiş. Herkes kapısının önünü süpürse, şüphesiz ki daha temiz bir dünyada yaşardık. Herkes bölgeye giderken bir tane durumu orta halli veya vasat arkadaşı götürse, herkes gelişir, herkes kalkınırdı.

Bir anımı anlatayım size, Çemberlitaş geldikten ve Gaffar Bey aylar sonra nihayet kesilip taktikler öğrenildiği zamanlarda bir arkadaşımız çok merak ediyordu içeriyi, Gaffar Bey'i. Ve kendisi işitme engelliydi. Biz zaten normalde arkadaşlarımızı, tanıdıklarımızı hatta gerçekten ihtiyacı olduğunu bildiklerimizi yanımızda götürüp en azından iş öğretmeye çalışıyorduk. Ee bunu da genelde Skype üzerinden yapıyorduk. Fakat şimdi yardım edeceğimiz arkadaş işitme engelliydi ve böyle bir seçeneğimiz yoktu. Ne yapacağımızı bilemedik, girdik kırmamak için. Kaos geliyor, bozmasını söyleyemiyoruz çünkü herkes meşgul, deprem geliyor, kutup açmasını söyleyemiyoruz yazarak, o arada fırsat olmuyor. Hasılı kelam haftalarca uğraştık, haftalarca. Ve nihayet bir hayli öğrendi, alıştı. Ne mi oldu sonra? Harika bir dost, bir meslektaş, bir insan kazandım yıllar boyunca. Neyin, neyi getireceğini bilemezsiniz. İnsanlara yardım etmekten utanmayın, bizi insan yapan şeylerden birinin de vicdan olduğunu unutmayın lütfen.

Konfüçyüs'ün sözleri ile son verelim yazıya; "Bir yıl içinde sonuç almak istiyorsan tohum ek, on yıl içinde ürün almak istiyorsan ağaç dik, yüz yıl içinde sonuç almak istiyorsan insan eğit"

Esen kalın.

+100
:)
Resim

Afanesiyevo
Kullanıcı avatarı
ZowieN
Antrepo Bekçisi
Antrepo Bekçisi
Mesajlar: 723
Kayıt: 26 Ağu 2010 08:59
Sunucu: Teşkilat
Klan: Lodos
Lonca: Teşkilat

Re: M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu

Mesaj gönderen ZowieN »

BilgeTonyukuk yazdı:Selamun aleyküm;

Bu konuya ne almayanlar acizdir, ne de almayanlar haklıdır şeklinde yaklaşmamalıyız. Almayanlar hem acizdir, hem haklıdır. Hem güçlüdür, hem de haksızdır. Nasıl mı?

Şöyle ki; Bir oyuncu Meteorit 1 tılsımını üretmek için günlerce, aylarca emek veriyor. Sadece emek vermiyor, masraf da ediyor. Daha sonra üretiyor, yetmez diyorlar. 2.000 ve üzeri hasar lazım diyorlar. Garibim gidiyor bir de Asa, Zırh, Ceket üretiyor. Nihayet bölgelere girebilir hale geliyor. Asıl mesele bundan sonra başlıyor.

Bu bizim gariban vatandaş eğer ki geldiği yeri unutmaz, çektiği sıkıntıları, ettiği masrafları göz ardı etmez ise bölgeye giderken bir tane de olsa tılsımı olmayan insanı götürüyor. (Ki bu tip oyuncu modeli nesli tükenmekte de olsa aramızda hala var)

Ama... Bu bizim gariban vatandaş geldiği yeri unutur, "Ülen beni almadılar zamanında ben ne alacağım, eşek gibi üretsinler gelsinler, 15 dakika bitsin bölge, işim var acelem var vs. vs." derse, işte o zaman işin rengi değişiyor.

Bakın saygıdeğer arkadaşlarım; her zaman işin kolayına kaçmayı, suçu bir yerlere veya birilerine atmaya bayılıyoruz. "Sistem şöyle, sistem böyle, falanca şahıs şunu yaptı, filanca şahıs şunu yapmadı"... Ya hu aşalım bunları artık. Sistem dediğin nedir? Senden, benden mürekkep bir topluluk parçası. Sensin, benim sistemin yaratıcısı. Sen olmasan, ben olmasam, mekanizmanın en büyük çarkı olmasa, çarkın bir dişlisi eksik olsa, sistem dediğin şey yürür mü? Ee bak yürümüyor da. Kurumlar da her daim kalıcı, kişiler de geçici olduğuna göre; bazen ne kadar gereksiz şeylere takıldığımızı görmenin vakti gelmiş. Herkes kapısının önünü süpürse, şüphesiz ki daha temiz bir dünyada yaşardık. Herkes bölgeye giderken bir tane durumu orta halli veya vasat arkadaşı götürse, herkes gelişir, herkes kalkınırdı.

Bir anımı anlatayım size, Çemberlitaş geldikten ve Gaffar Bey aylar sonra nihayet kesilip taktikler öğrenildiği zamanlarda bir arkadaşımız çok merak ediyordu içeriyi, Gaffar Bey'i. Ve kendisi işitme engelliydi. Biz zaten normalde arkadaşlarımızı, tanıdıklarımızı hatta gerçekten ihtiyacı olduğunu bildiklerimizi yanımızda götürüp en azından iş öğretmeye çalışıyorduk. Ee bunu da genelde Skype üzerinden yapıyorduk. Fakat şimdi yardım edeceğimiz arkadaş işitme engelliydi ve böyle bir seçeneğimiz yoktu. Ne yapacağımızı bilemedik, girdik kırmamak için. Kaos geliyor, bozmasını söyleyemiyoruz çünkü herkes meşgul, deprem geliyor, kutup açmasını söyleyemiyoruz yazarak, o arada fırsat olmuyor. Hasılı kelam haftalarca uğraştık, haftalarca. Ve nihayet bir hayli öğrendi, alıştı. Ne mi oldu sonra? Harika bir dost, bir meslektaş, bir insan kazandım yıllar boyunca. Neyin, neyi getireceğini bilemezsiniz. İnsanlara yardım etmekten utanmayın, bizi insan yapan şeylerden birinin de vicdan olduğunu unutmayın lütfen.

Konfüçyüs'ün sözleri ile son verelim yazıya; "Bir yıl içinde sonuç almak istiyorsan tohum ek, on yıl içinde ürün almak istiyorsan ağaç dik, yüz yıl içinde sonuç almak istiyorsan insan eğit"

Esen kalın.
Benimde söylemek istediğim bunlar işte.Eline koluna sağlık hacım.Sen gene yardım ettiğin insandan hayır görmüşsün.Ben hiç göremedim. :)
Never beleive someone who tells who they are.
Kullanıcı avatarı
VotkaSarap
İri Fare Avcısı
İri Fare Avcısı
Mesajlar: 61
Kayıt: 03 Tem 2015 16:31
Sunucu: Eminönü
Klan: Lodos

Re: M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu

Mesaj gönderen VotkaSarap »

Elimden geldiği kadarıyla herkesi Kenana, Junona, Gaffara götürmeye çalışıyorum. Bu sayede dost edindim, kimlerin ne olduğunu öğrendim.

Dün Yücelen Halit balyozu bu insanlar sayesinde 4 milyon para vererek ürettim. Yardım ettim ve karşılığını fazlasıyla alıyorum. Enayisin diyen oldu, helal olsun diyen oldu. Hepsi karakter ve insanlık meselesi.

Tabii arada çürük çıkar siz yardım eder para verir onu adam edersiniz 2 gün sonra dizer hesaplarını sizi adam yerine koymaz. Bu tür insanları da gördük. Zaten görelim ki kimin ne olduğunu bilelim.
EklentiPaketi
FareAdam Düşmanı
FareAdam Düşmanı
Mesajlar: 285
Kayıt: 22 Haz 2014 04:30

Re: M1 varmi ? , Hasar kac , Oynamayi biliyonmu

Mesaj gönderen EklentiPaketi »

Oyuna bayadır ilgim alakam yok, o yüzden mesela m1siz adam gruba almayanların oyuna dair hedeflerini amaçlarını mevcut durumlarını tam kestiremiyorum. Ama bence 2 tarafında sorunu şu. Oyunun oyun olduğu unutuluyor.
Hani mümkünse böyle bir durum, oyun için ayıracak fazla vakti olmayıp da karakterini yeterince geliştiremeyenler m1sizleri gruba almasa anlarım da yahu eğer m1 i olan adam eğer karakterini yeterince geliştirmiş sayılıyosa m1sizlerle de oynamayı ihmal etmemeli.
Tamam hatasız boss kesmek güzeldir ama bilmeyene öğretme çabalarının yeni insanlara iyilik yapıp onların sevgisini kazanmanın da apayrı bir zevki vardır. Hadi onu geçtim, diğerlerini umursamasanız da bu işin ucu yine size dokunacak, bir avuç insanla oyunu oynamak var, hatta belki oyunun kapanması söz konusu, bir de koca bir ikv topluluğu halinde oyunu oynamak var. Labirent günlerini hatırlayın, philoya 20 grubun aynı anda daldığı günleri. Ne kadar özlüyoruz değil mi? Labirentte iftar öncesi sohbetlerinin tadı hala damağımda
Cevapla

“Genel Etkileşim” sayfasına dön