35. sayfa (Toplam 40 sayfa)

Re: ŞİİR KÖŞESİ

Gönderilme zamanı: 13 Şub 2018 11:32
gönderen xANARCHYx
bazı şeyleri anlatmak isterdim sana.
mesela oturup bir rakı masasına güzelliğini tarif etmenin nasıl imkansız olduğunu anlatmak isterdim.
seni nasıl sevdiğimi falan geçelim, buraları geçtik, buraları geçelim.
seni nasıl sevdiğimi zaten biliyorsun ve bununla beraber bilmeni istediğim başka şeyler de var.
mesela; gülüşünün gece vakti bir erkeği nasıl ateşler içinde uyandırdığını bilmeni isterdim..
bilmeni isterdim bir şiirin yazılması için gereken etkenlerin neler olduğunu..
güneş nasıl doğar, güneşin doğması için nasıl yalvarır bir çocuk, bilmeni isterdim.
bilmeni isterdim, hiçbir işin yokken sabahın dördünde kalkıp yollara düşmenin nasıl bir şey olduğunu..
bir insan bir insanı böyle yaralarken aynı zamanda da nasıl merhem olur o yaralara, bilmeni isterdim..
bir tren garında aynı günde kaç ayrılık yaşanır, kaç kavuşmaya şahit olunur, bilmeni isterdim.
birinin gözlerinin baktığı yerde olmak istemek, nasıl bir ruh hastalığıdır bilmeni isterdim.
bir ameliyathane nasıl kokar, bir hasta aylardır yattığı yataktan nasıl bir sevinçle kalkar ayağa, bilmeni isterdim.
bu şehrin bütün kaldırım taşlarına adının yazılması nasıl birşey, bilmiyorsun. bunu biliyor olmanı isterdim.
sevilmenin, sevmenin, fedakarlığın, vefanın, güvenin nasıl duygular olduğunu bilmiyorsun, bunları bilmeni isterdim.
sevgini haykırmak isterken, susup kağıtlara dökmek içini, bu nasıl bir mağlubiyettir, en çok da bunu bilmeni isterdim.
şuan çay demledim mesela, yalnız bir erkek çayı nasıl bu kadar özenle demler, görmeni isterdim.
bir sokak köpeğine sarılıp uyumanın nasıl birşey olduğunu bilmeni isterdim.
damarlarında dolaşan sıvının kan değil de alkol olduğunu hissetmenin nasıl birşey olduğunu, ki bu tıpta çok mümkün birşey değil, bunu da bilmeni isterdim.
kanlı bıçaklı düşmanı olduğu şehire deplasmana giden taraftarların, o şehrin sokaklarında nasıl bir ruh haliyle yürüdüğünü bilmeni isterdim.
bir erkek nasıl korkar karanlıktan, nasıl korktuğunu belli etmemeye çalışır kendine bile, nasıl bir ıslık tutturur gecenin karanlığında duymanı isterdim.
yokluğunun neye benzediğini bilmeni isterdim.
en çok da; bütün bunları bilmesini istediğim kişinin sen olduğunu, bilmeni isterdim.
yani diyorum ki, sana anlatacaklarım var, dinliyor musun beni?


Yazım kendime ait :) Herkesin paylaştığını görünce paylaşmak istedim :)

Re: ŞİİR KÖŞESİ

Gönderilme zamanı: 13 Şub 2018 16:56
gönderen besiktasask
xANARCHYx yazdı: 13 Şub 2018 11:32 bazı şeyleri anlatmak isterdim sana.
mesela oturup bir rakı masasına güzelliğini tarif etmenin nasıl imkansız olduğunu anlatmak isterdim.
seni nasıl sevdiğimi falan geçelim, buraları geçtik, buraları geçelim.
seni nasıl sevdiğimi zaten biliyorsun ve bununla beraber bilmeni istediğim başka şeyler de var.
mesela; gülüşünün gece vakti bir erkeği nasıl ateşler içinde uyandırdığını bilmeni isterdim..
bilmeni isterdim bir şiirin yazılması için gereken etkenlerin neler olduğunu..
güneş nasıl doğar, güneşin doğması için nasıl yalvarır bir çocuk, bilmeni isterdim.
bilmeni isterdim, hiçbir işin yokken sabahın dördünde kalkıp yollara düşmenin nasıl bir şey olduğunu..
bir insan bir insanı böyle yaralarken aynı zamanda da nasıl merhem olur o yaralara, bilmeni isterdim..
bir tren garında aynı günde kaç ayrılık yaşanır, kaç kavuşmaya şahit olunur, bilmeni isterdim.
birinin gözlerinin baktığı yerde olmak istemek, nasıl bir ruh hastalığıdır bilmeni isterdim.
bir ameliyathane nasıl kokar, bir hasta aylardır yattığı yataktan nasıl bir sevinçle kalkar ayağa, bilmeni isterdim.
bu şehrin bütün kaldırım taşlarına adının yazılması nasıl birşey, bilmiyorsun. bunu biliyor olmanı isterdim.
sevilmenin, sevmenin, fedakarlığın, vefanın, güvenin nasıl duygular olduğunu bilmiyorsun, bunları bilmeni isterdim.
sevgini haykırmak isterken, susup kağıtlara dökmek içini, bu nasıl bir mağlubiyettir, en çok da bunu bilmeni isterdim.
şuan çay demledim mesela, yalnız bir erkek çayı nasıl bu kadar özenle demler, görmeni isterdim.
bir sokak köpeğine sarılıp uyumanın nasıl birşey olduğunu bilmeni isterdim.
damarlarında dolaşan sıvının kan değil de alkol olduğunu hissetmenin nasıl birşey olduğunu, ki bu tıpta çok mümkün birşey değil, bunu da bilmeni isterdim.
kanlı bıçaklı düşmanı olduğu şehire deplasmana giden taraftarların, o şehrin sokaklarında nasıl bir ruh haliyle yürüdüğünü bilmeni isterdim.
bir erkek nasıl korkar karanlıktan, nasıl korktuğunu belli etmemeye çalışır kendine bile, nasıl bir ıslık tutturur gecenin karanlığında duymanı isterdim.
yokluğunun neye benzediğini bilmeni isterdim.
en çok da; bütün bunları bilmesini istediğim kişinin sen olduğunu, bilmeni isterdim.
yani diyorum ki, sana anlatacaklarım var, dinliyor musun beni?


Yazım kendime ait :) Herkesin paylaştığını görünce paylaşmak istedim :)
Sana ait olduğundan emin misin? ))

Re: ŞİİR KÖŞESİ

Gönderilme zamanı: 13 Şub 2018 17:23
gönderen xANARCHYx
besiktasask yazdı: 13 Şub 2018 16:56
xANARCHYx yazdı: 13 Şub 2018 11:32 bazı şeyleri anlatmak isterdim sana.
mesela oturup bir rakı masasına güzelliğini tarif etmenin nasıl imkansız olduğunu anlatmak isterdim.
seni nasıl sevdiğimi falan geçelim, buraları geçtik, buraları geçelim.
seni nasıl sevdiğimi zaten biliyorsun ve bununla beraber bilmeni istediğim başka şeyler de var.
mesela; gülüşünün gece vakti bir erkeği nasıl ateşler içinde uyandırdığını bilmeni isterdim..
bilmeni isterdim bir şiirin yazılması için gereken etkenlerin neler olduğunu..
güneş nasıl doğar, güneşin doğması için nasıl yalvarır bir çocuk, bilmeni isterdim.
bilmeni isterdim, hiçbir işin yokken sabahın dördünde kalkıp yollara düşmenin nasıl bir şey olduğunu..
bir insan bir insanı böyle yaralarken aynı zamanda da nasıl merhem olur o yaralara, bilmeni isterdim..
bir tren garında aynı günde kaç ayrılık yaşanır, kaç kavuşmaya şahit olunur, bilmeni isterdim.
birinin gözlerinin baktığı yerde olmak istemek, nasıl bir ruh hastalığıdır bilmeni isterdim.
bir ameliyathane nasıl kokar, bir hasta aylardır yattığı yataktan nasıl bir sevinçle kalkar ayağa, bilmeni isterdim.
bu şehrin bütün kaldırım taşlarına adının yazılması nasıl birşey, bilmiyorsun. bunu biliyor olmanı isterdim.
sevilmenin, sevmenin, fedakarlığın, vefanın, güvenin nasıl duygular olduğunu bilmiyorsun, bunları bilmeni isterdim.
sevgini haykırmak isterken, susup kağıtlara dökmek içini, bu nasıl bir mağlubiyettir, en çok da bunu bilmeni isterdim.
şuan çay demledim mesela, yalnız bir erkek çayı nasıl bu kadar özenle demler, görmeni isterdim.
bir sokak köpeğine sarılıp uyumanın nasıl birşey olduğunu bilmeni isterdim.
damarlarında dolaşan sıvının kan değil de alkol olduğunu hissetmenin nasıl birşey olduğunu, ki bu tıpta çok mümkün birşey değil, bunu da bilmeni isterdim.
kanlı bıçaklı düşmanı olduğu şehire deplasmana giden taraftarların, o şehrin sokaklarında nasıl bir ruh haliyle yürüdüğünü bilmeni isterdim.
bir erkek nasıl korkar karanlıktan, nasıl korktuğunu belli etmemeye çalışır kendine bile, nasıl bir ıslık tutturur gecenin karanlığında duymanı isterdim.
yokluğunun neye benzediğini bilmeni isterdim.
en çok da; bütün bunları bilmesini istediğim kişinin sen olduğunu, bilmeni isterdim.
yani diyorum ki, sana anlatacaklarım var, dinliyor musun beni?


Yazım kendime ait :) Herkesin paylaştığını görünce paylaşmak istedim :)
Sana ait olduğundan emin misin? ))
Evet buraya bunun gibi tonlarca yazabilirim :)

Re: ŞİİR KÖŞESİ

Gönderilme zamanı: 14 Şub 2018 21:46
gönderen Windowss
İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
Göğe bakalım

Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
İnecek var deriz otobüs durur ineriz
Bu karanlık böyle iyi afferin Tanrıya
Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum
Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun
Herkes uyusun bir seni uyutmam bir de ben uyumam
Herkes yokken biz oluruz biz uyumayalım
Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda
Beni bırak göğe bakalım

Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmiyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belliyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat.

Turgut Uyar

Re: ŞİİR KÖŞESİ

Gönderilme zamanı: 16 Şub 2018 00:39
gönderen Windowss
Önce sesin gelir aklıma
Çaresiz kaldıkça hep seni düşünürüm
Güzel olan, dolgun başaklardaki sarışın sevinçli!
Sonra cumartesi günleri gelir
Sonra gökyüzü gelir hemen kurtulurum
Bir yağmur yağsa da beraber ıslansak.
Kırk kere söyledim bir daha söylerim
Savaşta ve barışta karada ve denizde Düşkünlükte ve esenlikte
Zamanımız apayrı bize göre
Yanyana olduk mu elele
Aç kalsak ağlamayız biliyorum.
İçim güvercinleri okşamış gibi rahat
Sen yanımdayken ister istemez
Geniş meydanlarda akşam üstleri
Üstüste üç kere deniz üç kere çınarlar
Sen yanımdayken ister istemez
Uzak ırmakları hatırlıyorum.
Arasıra düşmüyor değil aklıma
Yabancı kadınların sıcaklığı
Ama Allah bilir ya ne saklıyayım
Yanında ihtiyarlamak istiyorum.

Re: ŞİİR KÖŞESİ

Gönderilme zamanı: 16 Şub 2018 22:00
gönderen Windowss
Ne zaman elime bir kalem alsam
Sana seslenmek geliyor içimden
Güzelliğini hatırlıyorum bir yaz günü
Yine gemiler geçiyor uzaklardan
Biz yosun kokulu rıhtımlarda el ele
Şehirlerden İstanbul, aylardan temmuz
Ne zaman elime bir kalem alsam
Geçmişi seninle yeniden yaşıyoruz
Ne zaman elime bir kitap alsam
Hep seni okuyorum inanır mısın
İstiyorum seni anlatmalı bütün romanlar
Sevilen kadın hep sen olmalısın.
Ne zaman elime bir kibrit alsam
Yine İstanbul’u yakmak geçiyor aklımdan
Bu sensiz sokakları, bu evleri
Bu plajlari bu denizleri
Sensiz kaldığım bu şehri tüm yakasım geliyo
Yine alev alev bir İstanbul düşünüyorum
Ve çaresiz yaktığım bütün sigaraların
Dumanlarında seni görüyorum.
Ne zaman elime bir fırça alsam
Yüzünü çiziyorum kapılara, duvarlara
Bir bir hatırlıyorum bütün hatlarını
Gözlerini dudaklarını saçlarını
Baktığım her yere gölgen düşüyor
Dokunduğum herşeyde senin sıcaklığın
Sonra dağlar, denizler giriyor aramıza
Gitgide büyüyor uzaklığın
Ne zaman elime bir kadeh alsam
Delicesine sarhoş olmak istiyorum
İçkiler seni hatırlatıyor yine
Kırıyorum birbiri ardınca kadehleri
Artık hiç birşey kar etmez biliyorum
Ne dost, ne içki, ne aşk, ne kadın
Gözlerimde yıllardır eşsiz olan
Değişmeyen bir sen varsın
Ne zaman elime bir ayna alsam
Gözlerimden korkuyorum, bakışlarımdan
Bu seni unutamayan benden korkuyorum
Uçurum çizgiler, kara gölgeler
Bir sonun belirtileri yüzümde yer yer
Karşımdaki yüz sefil bir akşam
Hep sana sesleniyorum duyuyor musun
Ne zaman elime bir kağıt alsam.


Ümit Yaşar Oğuzcan

Re: ŞİİR KÖŞESİ

Gönderilme zamanı: 18 Şub 2018 16:26
gönderen Windowss
daha az seviyorum seni
giderek daha az
unutur gibi seviyorum
azala azala
aramızdaki uzaklığın karanlığında

geceler kısalıp, gündüzler uzuyor böyle olunca
daha az seviyorum seni
kendini iyileştiren bir yara gibi
daha az
ve zamanla

sen geceyi tutuyorsun, ben nöbetini
uzak dağ kışlalarında
görmüyoruz birbirimizi
usul usul sis iniyor
kopmuş yollara
ışığı hafif, uykusu ağır koğuşlarda üzerini örtüyorum senin
bir çığ gibi büyüyorsun rüyalarımda
sevgilim sevgilim
yıldızları daha büyüktür bazı gecelerin
nöbet kadar yalnızken öğreneceksin bunu da

artık daha az seviyorum seni
unutur gibi, ölür gibi daha az
yeniden ödetiyorum kendime
onca aşkın öğretemediğini
kolay değildi
yalnızca sevgilimi değil, evladımı da kaybettim ben
kaç acı birden imtihan etti beni
bir tek gece vardır insanın hayatında
ömür boyu sürer nöbeti
bu da öyleydi,
iyi ol, sağ ol, uzak ol
ama bir daha görme beni.

Re: ŞİİR KÖŞESİ

Gönderilme zamanı: 19 Şub 2018 12:06
gönderen Windowss
Beni en güzel günümde
Sebepsiz bir keder alır.
Bütün ömrümün beynimde
Acı bir tortusu kalır.

Anlıyamam kederimi,
Bir ateş yakar derimi,
İçim dar bulur yerimi,
Gönlüm dağlarda bunalır.

Ne kış, ne yazı isterim,
Ne bir dost yüzü isterim,
Hafif bir sızı isterim,
Ağrılar, sancılar gelir.

Yanıma düşer kollarım,
Görünmez olur yollarım,
En sevgili emellerim
Önüme ölü serilir...

Ne bir dost, ne bir sevgili,
Dünyadan uzak bir deli...
Beni sarar melankoli:
Kafamın içersi ölür.

Re: ŞİİR KÖŞESİ

Gönderilme zamanı: 20 Şub 2018 00:34
gönderen besiktasask
Müstakil bir evim olsun, ve küçük bir bahçem,
Eski bir radyom, birde kanepem
Bahçemde erik ağacım, ve yanında kiraz
Kırmızı güllerimin yanında, papatyalardan da… biraz,
Minik bir köpek ve sevimli bir kedi,
Onların vefası ve toprağın bereketi.
Ve çayı beraber yudumlayabileceğim,
Elimi hiç bırakmayacak bir can yoldaşı.
Sonrası can sağlığı, hayırlısı


-Can Yücel-

Re: ŞİİR KÖŞESİ

Gönderilme zamanı: 20 Şub 2018 20:00
gönderen Windowss
Bir gün gelir de unuturmuş insan
En sevdiği hatıraları bile
Bari sen her gece yorgun sesiyle
Saat on ikiyi vurduğu zaman
Beni unutma

Çünkü ben her gece o saatlerde
Seni yaşar ve seni düşünürüm
Hayal içinde perişan yürürüm
Sen de karanlığın sustuğu yerde
Beni unutma

O saatlerde serpilir gülüşün
Bir avuç su gibi içime, ey yar
Senin de başında o çılgın rüzgar
Deli deli esiverirse bir gün
Beni unutma

Ben ayağımda çarık, elimde asa
Senin için şu yollara düşmüşüm
Senelerce sonra sana dönüşüm
Bir mahşer gününe de rastlasa
Beni unutma

Halâ duruyorsa yeşil elbisen
Onu bir gün benim için giy
Saksıdaki pembe karanfilde çiğ
Ve bahçende yorgun bir kuş görürsen
Beni unutma

Büyük acılara tutuştuğum gün
Çok uzaklarda da olsan yine gel
Bu ölürcesine sevdiğine gel
Ne olur Tanrıya kavuştuğum gün
Beni unutma

Ümit Yaşar Oğuzcan