ERG (Kitap)

İKV için yazdığınız hikayeler, şiirler veya kurgusal eserleriniz
Plafect00
Çınaraltı Müdavimi
Çınaraltı Müdavimi
Mesajlar: 874
Kayıt: 11 Mar 2017 15:14
Sunucu: Eminönü
Lonca: Gizit

ERG (Kitap)

Mesaj gönderen Plafect00 »

ÖNSÖZ

Selamlar, saygılar pek kıymetli İstanbul Kıyamet Vakti camiası.

Bu güne dek pek çok kişi İstanbul Kıyamet Vakti'nin Filmi olsa, dizisi, kitabı olsa ne güzel olur diye düşündü, konular açtı. Ben de bu konu altında bir kitabın parçaları gibi yavaş yavaş yeni iletilerle yazılarımı yazıp tamamlayacağım. Sizlerin cok uzun yazıları okumaktan hoşlanmadığınızı bildiğimden çok uzun yazılar yazmadan, yavaşça bu kitap niteliğinde ki konuyu bitireceğim.

Sizler paylaşılan yeni bölümlerin ardından yorum yapmakta ve dilediğinizi yazmakta özgürsünüz. Yani kitap niteliğinde olduğundan konuya yorum yapmamazlık yapmayın. :)

Kitap kıyamette yaşadığımız yılların çok daha sonrasını 2136 senesini konu alıyor.

Keyifli okumalar. :)
Plafect

Öd Tengri Yasar.
ERG

Erg, insanı ele geçirebilen çok tehlikeli bir güçtür. Şimdi görüyorum ki para ondan da betermiş.

Fazıl SARRAFOĞLU
Kullanıcı avatarı
Seven
Fareli Köyün Kavalcısı
Fareli Köyün Kavalcısı
Mesajlar: 2833
Kayıt: 29 Haz 2011 08:03
Sunucu: Eminönü
Klan: Lodos
Lonca: JANDARMA
Konum: KAYSERİ & ESKİŞEHİR ### ANADOLU ÜNİVERSİTESİ ############################## HALKLA İLİŞKİLER

Re: ERG (Kitap)

Mesaj gönderen Seven »

Gelecek Sisli...!
Gizlenmiş İçerikGöster
Resim
Resim
Resim
Resim
Resim
Plafect00
Çınaraltı Müdavimi
Çınaraltı Müdavimi
Mesajlar: 874
Kayıt: 11 Mar 2017 15:14
Sunucu: Eminönü
Lonca: Gizit

Re: ERG (Kitap)

Mesaj gönderen Plafect00 »

Tek bulutun bile olmadığı gökyüzünü güneş altın ışıklarıyla adeta fethetmişti. Hava bugün haftanın önceki günlerine nispeten daha serindi. İnsanlar caddelerde rahatça yürüyebiliyorlardı. Bu güzel havanın tam da pazarın kurulduğunu güne denk gelmesini fırsat bilen insanlar, alışverişe çıktılar. Arz kalesine yakın eski havalandırma borusunun bulunduğu yerde kurulan pazara mallar gelmiş, satılmayı bekliyordu.

Eskiden beşerin elinin değmediği bu bölgede şimdi sağ ve soldan devam eden ahşaptan, meteoritten, tuğladan evler arasında boşluk olmayacak şekilde rastgele dizilmiş, yerler toprağın bir parçası bile görünmeyecek şekilde kaldırım taşlarıyla kaplanmış. Ortadan akıp giden pazar kalabalığı arasında hızlı hareket etmeye çalışan Onur, bir an önce ustasının siparişlerini alıp dükkana dönmeliydi. Eşref Bey ona ancak o zaman arkadaşlarıyla oynamasına müsaade edeceğini söylemişti.

Onur hızlıca siparişleri tamamladı. Dükkana gitmek için yola çıktı. Eşref Bey bir kuyumcuydu. Dükkanı eskiden istihbarat subayının bulunduğu mevkinin karşısındaydı. Onur bir zamanlar çetecilerin mesken tuttuğu şimdilerde ise hastaneye çevrilmiş olan tünellerin yanından geçerken arkadaşlarına selam verdi, birazdan onlara katılacağını söyledi. Daha da hızlanarak Krater Parkı'nı geçti ve doğruca dükkana girdi. Eşref Bey, oldukça yumuşak bir bezle tuttuğu menekşe elmasına deliyormuş gibi bakan gözlerini elmastan ayırmadan:
- Getirdin mi siparişleri ?
- Getirdim Eşref Bey.
- Güzel, bırak masaya.Oynamaya gidebilirsin.

Çocuk dükkandan çıktıktan sonra Eşref Bey dikkatlice elması tezgahta ki yerine yerleştirdi ve misafirine döndü.
- Eee Hikmet Bey, nerede kalmıştık ?
- Domuz'un şu son icraatinden bahsediyorduk, müze meselesi.
- Evet, size bir kez daha söylüyorum yanılıyorsunuz. Müzeyi açmak bizlerin, daha da önemlisi gençlerin kıyamet tarihi bilincini geliştirecek, uğruna çalıştığımız değerleri pekiştirecektir.
- Tamam, müzeyi yaparsın anlarım da girişi için para istemek nedir ?
- İstenen miktar oldukça uygun. Ancak oranın bakımına yeter. Ücretsiz olsa kim koruyacak oraları, sen mi ? Eşref Bey küçük bir kahkaha atar.
- Efendim ne alakası var. Zaten kimse buradan bir şey çalmaya teşebbüs etmez. Domuz böyle devam ederse bu sefer oyumu teşkilata vereceğim.
- Recai Bey Bilim Fakültesi açılacağı zaman da desteklememiştin ama bak ne kadar yararları dokundu İstanbul'a.
- Hadi oradan sen de. Oğlun orada okuyor diye hep savunuyorsun Domuz'u.
- Ayıp ediyorsunuz Hikmet Bey. (Dükkana bir müşteri girer.) Bu sıkıcı muhabbetimize daha sonra devam edebilir miyiz ?
- Elbette sevgili dostum, kolay gelsin. Hikmet Bey dükkandan ayrılır, Krater parkına doğru ilerler. Boş bir banka oturur, sigarasını yakar. Koşuşturan çocukları izlerken aklından "Şu Domuz ne iyi etmiş de şu çukuru park haline getirmiş." diye geçirdi. "Kaç kişi çalışmıştı buraya toprak taşımak için."
ERG

Erg, insanı ele geçirebilen çok tehlikeli bir güçtür. Şimdi görüyorum ki para ondan da betermiş.

Fazıl SARRAFOĞLU
Kullanıcı avatarı
Seven
Fareli Köyün Kavalcısı
Fareli Köyün Kavalcısı
Mesajlar: 2833
Kayıt: 29 Haz 2011 08:03
Sunucu: Eminönü
Klan: Lodos
Lonca: JANDARMA
Konum: KAYSERİ & ESKİŞEHİR ### ANADOLU ÜNİVERSİTESİ ############################## HALKLA İLİŞKİLER

Re: ERG (Kitap)

Mesaj gönderen Seven »

Olaylar çok hızlı gelişmiş bu kitabın ömrü fazla sürmez.

Emeğe saygı. :')
Gizlenmiş İçerikGöster
Resim
Resim
Resim
Resim
Resim
Kullanıcı avatarı
TOLGA
Arzuhalci'nin Adamı
Arzuhalci'nin Adamı
Mesajlar: 1016
Kayıt: 25 Tem 2014 14:50

Re: ERG (Kitap)

Mesaj gönderen TOLGA »

Aziz dostum, bende çok güzel bir fikir uyandırdın. E-kitap şeklinde bir kitap çıkarma gibi bir düşünce oluşturdum. Sohbeti, yorumu ve bilgisi iyi olan dostlarımla birlikte de hazırlayabilirim duruma göre. Gelişmelerden haberdar edeceğim seni, görüşmek üzere.
Bu kitabı da çok beğendim, tebrik ederim. ;)
Resim
Kullanıcı avatarı
Dawnguard
FareAdam Düşmanı
FareAdam Düşmanı
Mesajlar: 434
Kayıt: 08 Oca 2015 17:40
Lonca: Companions
Konum: Skyrim

Re: ERG (Kitap)

Mesaj gönderen Dawnguard »

Eline emeğine sağlık.

Düzenleme:Bu arada bence kurgu yeteneği iyi olan biri kıyametin görünmeyen yüzü Selami Kaynak başrollü bir hikaye yazabilir.
Resim
Plafect00
Çınaraltı Müdavimi
Çınaraltı Müdavimi
Mesajlar: 874
Kayıt: 11 Mar 2017 15:14
Sunucu: Eminönü
Lonca: Gizit

Re: ERG (Kitap)

Mesaj gönderen Plafect00 »

Zifiri karanlık olan odanın kasvetli havasını tepeden zincirle asılmış tek bir lamba bozuyor. Lambanın altındaki masaya kafasını koymuş, gömleğinde bolca yırtık bulunan adamın elinden akan kanlar masadan süzülüp yere damlıyor. Kapı açıldı. İçeri 2 adam girdi. Önden giren adamın üzerinde kadifeden bir takım ve kafasında kahverengi bir fötr şapka, arkadan girende siyah bir takım ve siyah fötr şapka vardı.

Önden giren adam şüphelinin karşısındaki sandalyeye oturdu. Diğer adam ise şüphelinin arkasına geçti. Biraz bekledikten sonra oturan adam masaya hızla silahını koydu. Çıkan ses şüpheliyi uyandırdı. Adam gayet tok bir sesle konuştu:
- Kimsin ?
Şüpheli yavaşça doğruldu. Kafasını taşımakta zorlanıyordu. Bitkin olduğu her halinden belliydi.
- Bıkmadınız mı ?
- (Birkaç saniyelik sessizliğin ardından.) Kimsin ?
- (Şüpheli kendini toparladı, masada ellerini birleştirdi.) Ben Gizit klanından bir ajanım.
- Burada oyun oynamıyoruz. Çemberlitaşa izinsiz girmişsin, orada ne arıyordun ? Kime çalışıyorsun ?
- Eski projeler, rafa kaldırılan, sizin değer vermediğiniz, ihtiyacınız olmayan projeler. Gizit klanına çalışıyorum.
- (Şüphelinin arkasındaki siyah takımlı adam hiddetlenerek arkadan adamın kafasını sertçe masaya vurup bastırdı.) Bizimle dalga geçmeyi kes! Kimsin ve ne için çalışıyorsun ?
- (Şüpheli zorlandığından bağırarak.) Beni bırakmanız için size yalan mı söylemeliyim ? Gizit klanı için çalışıyorum.
- (Adam şüpheliyi bırakır.) Gardiyan ! Şu adama spesiyalimizi tattırın.

Adamlar odadan çıkar ve içeri başka adamlar girip şüpheliyi dövmeye başlar. İki dakika kadar sonra adam bayılmıştır. Gardiyan "Şunu ayıltın ve hücresine götürün." der demez kafasına bir kova su döküp adamı kaldırdı ve götürdüler. Şüpheliyi hücreye attılar ve kapıyı üstüne kapattılar. Yarım saat kadar sonra bir adam geldi, kapının içeriyi kontrol edebilmek için yapılmış gözünü açtı ve şüpheliye seslendi.
- Hazırlan, yakında çıkıyorsun.
- Neden, sonunda benden ümidi kestiler mi ?
- Senin deli olduğunu düşünüyorlar.
- Bende öyle düşünmeye başladım.
Gardiyan kapının gözünü kapattı. Koridor boyunca yürürken ayak sesleri yankılanıyordu. Ayak sesleri iyice uzaklaştığında bir kapının gıcırdama sesi duyuldu ve sonra sessizlik tekrar karanlığa hakim oldu.
ERG

Erg, insanı ele geçirebilen çok tehlikeli bir güçtür. Şimdi görüyorum ki para ondan da betermiş.

Fazıl SARRAFOĞLU
Kullanıcı avatarı
Retaliation
Cin Sigorta Üyesi
Cin Sigorta Üyesi
Mesajlar: 5029
Kayıt: 27 Haz 2015 13:39
Sunucu: Eminönü
Konum: İstanbul

Re: ERG (Kitap)

Mesaj gönderen Retaliation »

Güzel bir yazı olmuş dostum, eline sağlık. Sabırsızlıkla bekliyor olacağız. :)
Resim
Plafect00
Çınaraltı Müdavimi
Çınaraltı Müdavimi
Mesajlar: 874
Kayıt: 11 Mar 2017 15:14
Sunucu: Eminönü
Lonca: Gizit

Re: ERG (Kitap)

Mesaj gönderen Plafect00 »

BÖLÜM 1.3 [KÜTÜPHANE]

Evet arkadaşlar ! İşte Ekskavatör bu şekilde çalışır. Sezai Efendi aracın çizimlerine 2078 yılında ulaşmış ve çalışmalarını 2079 senesinin yazında başlatmıştır. 26 kişiden oluşan çalışma ekibinin uzun uğraşları sonucu araç 2084 yılında tamamlanmıştır. Ekskavatör inşaat sektöründe devrim niteliğindedir. Daha sonra aynı ekip bu araçtan 5 adet daha üretmeyi başarmıştır ve günümüzde daha da geliştirilerek üretilmeye devam edilmektedir. Bugün İstanbul Devleti olarak 32 adet ekskavatöre sahibiz.

Zil çaldı. Recai Bey Bilim Fakültesi'nde bir gün daha sona ermişti. Kemal ve Tahsin her zaman olduğu gibi kütüphaneye gittiler. Kütüphanenin bir köşesinde darmadağınık masadaki kitapların arasına gömülmüş bir kafaya rastladılar. Bu Fazıl'dan başkası olamazdı. Kemal bu dağılmış saçlara sahip kafayı usulca dürttü. Fazıl kafasını aniden kaldırdı ve şaşkın gözlerle:
- Ne oldu ? Kapandı mı ?
Tahsin:
- Yok yok, daha 3 saat var. Ama artık sen biraz açıl be Fazıl, dedi ve gülümsedi. Gene neydi kafanı kurcalayan ?
- Ne olacak ? Her zamanki.
Kemal:
- Bi kurtulamadın şu erg aşkından. Arkadaş bak derslere girmiyorsun, kalacaksın.
- Ders mi ? Siz o anlatılanlara ders mi diyorsunuz ? Elektrikle çalışan tonlarca hırdavatın çalışması ve gelişmesi. Neden ergi araştırmıyoruz anlamıyorum. Bu kadar ders içinden erg enerjisi ve kullanımı dersine sadece 1 saat veriliyor.
Tahsin:
- Ve sen de sadece bu derse giriyorsun. Bak erg söndü. Anla bunu artık.
- Anlayamıyorum. Nasıl olur da bu denli büyük bir enerji birden yok olur. Bu mantık dışı. Eminim biryerlerde hala erg var.
Kemal:
- Olsa ne olacak, sen mi bulacaksın ?
- Her neyse ben gidiyorum.
Tahsin:
- Yurda mı ?
- Hayır babamı ziyaret edeceğim. Son görüşmemizin ardından 6 hafta geçti.
- İyi git bakalım. Ama sakın babana erg konusunu açma ha! (Tahsin güler.)
Kemal:
- Mümkün mü ? Erg onun beyninin yakıtıdır.

Kemal'in bu cümlesinin ardından 3ü de okkalı birer kahkaha patlatırlar. Kütüphane görevlisinin ikazının ardından Tahsin ve Kemal oturur, Fazıl'sa yola koyulur.
ERG

Erg, insanı ele geçirebilen çok tehlikeli bir güçtür. Şimdi görüyorum ki para ondan da betermiş.

Fazıl SARRAFOĞLU
Kullanıcı avatarı
FiratCakiroglu
Meteor Kaşifi
Meteor Kaşifi
Mesajlar: 1605
Kayıt: 19 Eyl 2016 21:45
Klan: Arzın Çocukları
Lonca: Raiders Of Anatolia
Konum: Aydın
İletişim:

Re: ERG (Kitap)

Mesaj gönderen FiratCakiroglu »

Plafect00 yazdı: 30 Ağu 2017 15:01 BÖLÜM 1.3 [KÜTÜPHANE]

- Her neyse ben gidiyorum.
Tahsin:
- Yurda mı ?
- Hayır babamı ziyaret edeceğim. Son görüşmemizin ardından 6 hafta geçti.
- İyi git bakalım. Ama sakın babana erg konusunu açma ha! (Tahsin güler.)
Kemal:
- Mümkün mü ? Erg onun beyninin yakıtıdır.

Kemal'in bu cümlesinin ardından 3ü de okkalı birer kahkaha patlatırlar. Kütüphane görevlisinin ikazının ardından Tahsin ve Kemal oturur, Fazıl'sa yola koyulur.
4. kişi olarak ben de bir kahkaha patlattım :)

Güzel ilerletiyorsun Muhammed , eline koluna sağlık.
Göster
Resim
Resim
Resim
Resim
ıTANRIKUTLUGı & ıTENGRİKUTLUGı
Cevapla