Kan Yağmuru

İKV için yazdığınız hikayeler, şiirler veya kurgusal eserleriniz
Cevapla
Kullanıcı avatarı
Retaliation
Cin Sigorta Üyesi
Cin Sigorta Üyesi
Mesajlar: 5029
Kayıt: 27 Haz 2015 13:39
Sunucu: Eminönü
Konum: İstanbul

Kan Yağmuru

Mesaj gönderen Retaliation »

Teşkilat'ın Gizit suikastının istihbaratını aldığı günden bir gün sonrası idi.Kuklacı Seçilmişi ve diğer fare adam boylarını indiren Teşkilat'a karşı intikam yemini etmiş Gizit Klanı,yine Fare Adamların eski yerleşkesi rıhtımın oraya konuşlandırılmışlardı.Teşkilat o gün ben dahil olmak üzere 4 başka neferi de alarak,bir operasyon düzenlemeyi ve herhangi bir karışılık çıkmadan suikast timini imha etmeyi görevlendirmişti.Başımızdaki 6. kişi de Teşkilat İstihbarat'tan rütbeli biriydi.Güneş doğumuna yakın harekete geçecektik.Ben palamın ucunu sivriltirken,büyücüler meditasyon,şifacılar ise güçlerini aldığı ruh büyücüleri ile bağlantıya geçiyordu.Gece vakti yaklaşırken,belki de son uykumuzu uyuyarak güneşten önceki operasyona kalkmayı hedefledik.

Biz deliksiz uyku çekerken bir anda başımızda biri bağırarak bizi hazır ola geçirmişti:"Askerler uyanın!"Hemen toparlandık ve hazır ola geçtik.Teşkilat rütbelisi elleri arkada bağlı şekilde bizi süzdükten sonra,sağ işaret parmağını havada ikaz edici şekilde sallayarak "Hazırlanmanız için 5 dakikanız var" dedi ve biraz duraksadı.Sonra kimse tepki vermeyince de bağırdı."Daha ne bekliyorsunuz,süreniz başladı!"Herkes çantasını topladı ve hazırlıklarını giderdi.Bölgeye vardığımızda,bir sürü fare adamın gece nöbette olduğunu gördük.Rütbelinin verdiği komutla herkes gizlenerek,fare adamları sessizce harekete geçirecekti.Ben asla düşmanlarıma böyle yaklaşmazdım ancak emir bu yönde olunca denedim.Bir fare adamın boğazını arkasından derin bir çizikle yardım.Böyle sessizce öldürebileceğimi hiç düşünmemiştim ve kendimin bocalayacağını düşünüyordum ancak sanılanın aksine işimi iyi yaptım fakat bir hata oldu ki...Büyücülerden biri suikastinde başarısız oldu ve fare adamlar alarma geçti.Büyücü öldürüldü.Gruptaki herkes saklandığı duvarlar ardından birbirini süzdü ve en sonunda gözler rütbeli şahsa döndü.Olaylar hiç planlandığı gibi gitmemişti ve sarpa sarmıştı.Neredeyse 50'ye yakın Fare Adam tüm meydana çıkarak bir çember oluşturdu.İki seçeneğimiz vardı;ya geri çekilecektik,yada göreve devam edecektik.

O sıra yağmur yağmaya başlamıştı.Rütbeli el işaretiyle toplanıp,geri çekilme emri vermemişti.Ancak şimdi plan neydi?Bir orduyu sessizce nasıl öldürebilirdik?Çok saçma görünüyordu ama böyle yapmak zorundaydık.Fare adam çemberine giderek yaklaştık.Burada büyücü nefere ve rütbelinin elindeki silahlara güvenmeliydik.Zira bu işi menzil varken halledebiliridk.Onlar da bu kanıya varmış olmalılar ki,bu taktiği uyguladılar ve birkaç fare adamı yere serdiler.Fakat sürekli yer değiştirmeleri gerektiklerini bilmelilerdi.Fare adamlar,sonunda her deliği aramaya başlarlarken,biz geriye doğru hamle yapmaya başladık.Ancak şifacılardan biri fark edildi ve bir grup fare adam tarafından öldürüldü.Son 4 kişi kalmıştık.Maalesef tüm grubu da kaçarlarken gören fare adamlar hücuma kalkmışlardı.Ben kendimi ortalığa sürdüm.Yani savaşa hazırdım.Birkaç fare adam üzerime geldi ancak hepsini küçük sıyrıklarla hallettim.Bir yandan ben savaşıma devam ederken,diğer yandan da ekibi süzüyordum.Maalesef büyücü ve rütbeli ölmüştü.Şifacı ise benim arkamdaydı ve durmadan benim üzerimde iyileştirme yeteneği kullanıyordu.Yağmur hala etkisini devam ettirirken yerdeki su birikintisiyle karışmış kanın görüntüsü,biraz mide bulandırıcıydı.İşte o zaman bu yağmurun,kan yağmuru olduğuna kanaat getirmiştim.Ben şifacıdan aldığım destekle palamı fare adamlara sallarken,sayılarının bir hayli azaldığını fark ettim.Ancak artık benim de kudretim kalmıyordu.

Nefes nefese,artık seri hamlelerden ziyade beş saniyede bir vuruşlar yapmaya başlamıştım.O sıra güneş doğuyordu.Yağmur etkisini azaltırken,karanlıktan kurtulup aydınlıkta görünmeye başlayan,büyük bir Lodos sancağı gördüm.Bayraktaki Güneş sembolü altın işleme olmalıydı ki,kafamı kaldırıp baktığımda gözümü alıyordu ışıltısı.Üzerindeki kırmızılık kanı tarif ediyordu.İçimde bir hırs belirmişti.Palamı,içimden gelen hırsla sağa sola sallamaya başladım.Fare adamlar biraz geri çekildi.Bayrağa tekrar bakarak kendimi avuttum."Parla güneşim,yağmuru yak geç!"Bu sözü bitirdiğimde bir fare adam saldırıya yelteniyordu ancak o da yere serilmişti.Yolumun önü kanla kapanmıştı adeta.Şifacı artık kudretinin kalmadığını belirtiyordu.Tek kurtuluşumuz geri çekilmekti ancak resmen kaderimiz gibiydi bu kan.Sorgu sual de sormazdı,geriye gidemeden biterdi kala yala(*).En sonunda şifacı da pes edip durmuştu.Benim vücudumda derin yarıklar açıldı ve ben pes ediyordum.Sol kolumu derin yarıklara doğru götürürken fare adamların birinden gelen darbe ile sol elimi de kaybettim.Artık ağrıdan nara atarken,şifacı son iyileştirmesini yaparak kendini öne attı.Kafasını arkaya çevirerek "Git artık buradan,Teşkilat'a haber ver" demişti.Ben topallaya topallaya Eminönü içlerine giderken,arkama döndüğümde şifacı ile göz göze gelmiştik.Onu yerde paramparça etmişlerdi.

Ben Teşkilat'a olayı bildirdim.Onlar da ertesi güne kalmadan orayı temizledi.Bana ise madalya ve "Gazi" unvanı verildi.Ancak tiksiniyorum.Her gün sadece Hamit'in kahvesinde oturup,çay kahve içiyor ve haberlere bakıp günümü bitiriyordum.Vücudumun birçok uzvunu kaybettim.Böyle yaşamaktansa,keşke ölseydim orada diyorum.


Yala(*):Argoda tokat ve dayak atmak.Bahsi geçen cümledeki tercüme:Sorgu sual de sormaz kader,geriye gidip dayak atmaya kala.
Resim
romendiyojen
Demirci Çırağı
Demirci Çırağı
Mesajlar: 667
Kayıt: 03 Eki 2015 12:46
Sunucu: Beyaz Köşk
Klan: Lodos
Lonca: Huzursuzluğum

Re: Kan Yağmuru

Mesaj gönderen romendiyojen »

Hayal gücünü çok iyi kullanıyorsun çok güzel bir yazı :)
Kullanıcı avatarı
Retaliation
Cin Sigorta Üyesi
Cin Sigorta Üyesi
Mesajlar: 5029
Kayıt: 27 Haz 2015 13:39
Sunucu: Eminönü
Konum: İstanbul

Re: Kan Yağmuru

Mesaj gönderen Retaliation »

romendiyojen yazdı:Hayal gücünü çok iyi kullanıyorsun çok güzel bir yazı :)
Teşekkür ederim. :)
Resim
Cevapla