Merhabalar İstanbul Kıyamet Vakti Serüvenim yaklaşık olarak 10 yıl kadar önce başladı.Tanıyan arkadaşlar bilir IIxMeTaLHeaDxII ve YoğunMuBakım karakterleri ile eminönü sunucusunda baya bi müddet oynamıştım.Lakin karaköy güncellemesi sonrasında oyundan istemsiz bir şekilde soğuma geldi ve epeydirde oyuna girmiyorum forumda geziniyorum yeni birşeyler havadisler varmı diye bakınıyorum.Lakin beyhude olduğunu biliyorum.
Artık oyunda can kalmadığı apaçık ortada ve buna nazaran forumda artık sessizleşmeye yüz tuttu.O kadar emekler verildi.O kadar günler vakitler oyunda geçirildi.Arkadaşlıklar kuruldu.Aile edinildi.
Yönetim artık tamamen oyunu salmış durumda olduğunu görüyorum.Kusura kalmayın ilk defa böyle uzun uzudıya yazıyorum.Demek istediğim şudur ki bu kadar emek verdiğimiz bir oyun ne uğruna çöktü , bu arkadaşlıklar ne uğruna feda edildi. Bunu siz değerli oyuncu arkadaşlarım yerine YÖNETİME sormak istiyorum.
Çok Teşekkür Ederim İstanbul Kıyamet Vakti YÖNETİCİLERİ , SAHİPLERİ elinizde çok harika bir oyun var iken mahvettiniz.Geri dönüşü olur mu bilmiyorum..
Oyunun Gidişatı
-
IIxMeTaLHeaDxII
- Salgın Koruyucusu
- Mesajlar: 17
- Kayıt: 16 Eyl 2016 16:11
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Lodos
- Lonca: Hasta La Vista
Oyunun Gidişatı
IIxMeTaLHeaDxII
Re: Oyunun Gidişatı
Oyunumuzun grafikleri hariç her şeyine bayılıyorum. Müzik, atmosfer, hikaye ve aklıma gelmeyenler...
Şimdi zurnanın zırt dediği yere gelirsek; Bu oyuna her ne olduysa Grup bölgeleri ve Şaheser Sistemi gelişi ile oldu, herkes bunun farkındadır. Herkesin kendince bir mantığı var, oyunun neden keyif vermediği ile alakalı. Şaheser Sistemi sebebiyle insanların emeğinin karşılığını alamadığı ve oyundan soğuduğunu söyleyen var. Grup Bölgeleri yüzünden oyunu yalnız başına, çevre edinmeden oynayan insanları küstürdüğünü düşünen var ki ben de bu görüşe yakınım. Karaköyün berbat bir bölge olduğu için oyunda oyuncu kalmadığını söyleyenler var. Kötü bir bölge olduğunu düşünmüyorum ama bana uygun bir bölge değil; Maden toplamak zor, insanlarla kavga etme ihtimalin yüksek, görevler aşırı zor. Sohbet, muhabbet, yardımlaşma için uygun bir yer değil kanaatimce. Efsun çeşitliliği, eşya çeşitliliğinin kısıtlanması ile oyunun kötüye gittiğini düşünenler var. İzninizle ben oyundan nasıl uzaklaştığımı anlatayım.
Ticaret yapmaktan ve karakterimi geliştirmekten, zenginleştirmekten hoşlanıyorum. Karakterimi dizdikten sonra insanlara yardım eder, sohbet ederim, bu şekilde zevk alıyorum. Ara sıra sıkılıp klan savaşlarına katılırım. Kuklacı, Tılsım, Meran, Eminönü, Beyaz köşk, Teşkilat ve Anka sunucularında oynadım. Beni en çok soğutan şey sürekli birilerinin yardımına muhtaç olmam. Kızgın, Azul patron yaratıkları tatlı zorluklar 4-5 seviye üstün olunduğunda rahatça kesiliyor. Sadece biraz daha vakit ayırmanız yeterli, oyunu sevdiğim için sorun olarak görmüyorum. Karakürk, Dev Ananın Gözdesi, Dev Ana, Cevriye, Bronz, Yeşil Hidra, Kadim Hidra, İfliss, Hol görevlerinin bazıları, Dişi Örümcek, Kenan, Junon, Gaffar ve daha nice Karaköy görevleri, yalnız yapamadığım keşif görevleri beni bezdiriyor.
Oyunda oyuncu yok. Her sunucunun kendine özgü sıkıntıları var, kalabalığın derdi başka, tenhalığın derdi başka. Bu yetmezmiş gibi herkesin hırstan gözü dönmüş. Milletin Cevriye Sultan, Karakürk görevleri için gruplar kurduğumuz, maden başında sohbet ettiğimiz zamanları arıyorum. Görevleri unutun gitsin, gülü seven dikenine katlanacak. Peki, oyuncu kitlesinin bu haliyle oyundan zevk almam mümkün mü? Hayır! Aylar önce denedim olmadı.
Bire bir savaşları ve lonca, klan savaşlarını sevmiyorsanız, kin güttüğünüz kişilerle uğraşıp oyunda zarar vermek, patron kesmelerini engellemek istemiyorsanız anca fare kesersiniz. Geriye sadece ticaret yapma zevkim kalmıştı, bir şifacı ile alışveriş yaptık, ne aldığımızı bile hatırlamıyorum. Arkadaşım aldığı şeyi kendi adına almamıştı, büyücü bir arkadaş için almıştı. Büyücüye götürdü verdi, ertesi sabah, şifacı ile alışveriş yapan ile büyücü arkadaşlarımın hesaplarında karakterlerinin olmadığını söylediler. Şifacının adını vs. yazdım bölgeden, aynı durumu yaşayanlar var mı diyerek. Ne yazık, şifacı ile alışveriş yapan ve çok ucuz fiyatlara maden alan 2-3 kişinin daha olduğunu öğrendim bölgeden. O an benim soğuduğum andır. Oyun şu an bilgisayarımda yüklü bile değil. Belki ilerde bir gün dostlarımla yeniden oynarız, kısmet.
Özet: İnsanların rekabeti, hırsı beni soğuttu.
Şimdi zurnanın zırt dediği yere gelirsek; Bu oyuna her ne olduysa Grup bölgeleri ve Şaheser Sistemi gelişi ile oldu, herkes bunun farkındadır. Herkesin kendince bir mantığı var, oyunun neden keyif vermediği ile alakalı. Şaheser Sistemi sebebiyle insanların emeğinin karşılığını alamadığı ve oyundan soğuduğunu söyleyen var. Grup Bölgeleri yüzünden oyunu yalnız başına, çevre edinmeden oynayan insanları küstürdüğünü düşünen var ki ben de bu görüşe yakınım. Karaköyün berbat bir bölge olduğu için oyunda oyuncu kalmadığını söyleyenler var. Kötü bir bölge olduğunu düşünmüyorum ama bana uygun bir bölge değil; Maden toplamak zor, insanlarla kavga etme ihtimalin yüksek, görevler aşırı zor. Sohbet, muhabbet, yardımlaşma için uygun bir yer değil kanaatimce. Efsun çeşitliliği, eşya çeşitliliğinin kısıtlanması ile oyunun kötüye gittiğini düşünenler var. İzninizle ben oyundan nasıl uzaklaştığımı anlatayım.
Ticaret yapmaktan ve karakterimi geliştirmekten, zenginleştirmekten hoşlanıyorum. Karakterimi dizdikten sonra insanlara yardım eder, sohbet ederim, bu şekilde zevk alıyorum. Ara sıra sıkılıp klan savaşlarına katılırım. Kuklacı, Tılsım, Meran, Eminönü, Beyaz köşk, Teşkilat ve Anka sunucularında oynadım. Beni en çok soğutan şey sürekli birilerinin yardımına muhtaç olmam. Kızgın, Azul patron yaratıkları tatlı zorluklar 4-5 seviye üstün olunduğunda rahatça kesiliyor. Sadece biraz daha vakit ayırmanız yeterli, oyunu sevdiğim için sorun olarak görmüyorum. Karakürk, Dev Ananın Gözdesi, Dev Ana, Cevriye, Bronz, Yeşil Hidra, Kadim Hidra, İfliss, Hol görevlerinin bazıları, Dişi Örümcek, Kenan, Junon, Gaffar ve daha nice Karaköy görevleri, yalnız yapamadığım keşif görevleri beni bezdiriyor.
Oyunda oyuncu yok. Her sunucunun kendine özgü sıkıntıları var, kalabalığın derdi başka, tenhalığın derdi başka. Bu yetmezmiş gibi herkesin hırstan gözü dönmüş. Milletin Cevriye Sultan, Karakürk görevleri için gruplar kurduğumuz, maden başında sohbet ettiğimiz zamanları arıyorum. Görevleri unutun gitsin, gülü seven dikenine katlanacak. Peki, oyuncu kitlesinin bu haliyle oyundan zevk almam mümkün mü? Hayır! Aylar önce denedim olmadı.
Bire bir savaşları ve lonca, klan savaşlarını sevmiyorsanız, kin güttüğünüz kişilerle uğraşıp oyunda zarar vermek, patron kesmelerini engellemek istemiyorsanız anca fare kesersiniz. Geriye sadece ticaret yapma zevkim kalmıştı, bir şifacı ile alışveriş yaptık, ne aldığımızı bile hatırlamıyorum. Arkadaşım aldığı şeyi kendi adına almamıştı, büyücü bir arkadaş için almıştı. Büyücüye götürdü verdi, ertesi sabah, şifacı ile alışveriş yapan ile büyücü arkadaşlarımın hesaplarında karakterlerinin olmadığını söylediler. Şifacının adını vs. yazdım bölgeden, aynı durumu yaşayanlar var mı diyerek. Ne yazık, şifacı ile alışveriş yapan ve çok ucuz fiyatlara maden alan 2-3 kişinin daha olduğunu öğrendim bölgeden. O an benim soğuduğum andır. Oyun şu an bilgisayarımda yüklü bile değil. Belki ilerde bir gün dostlarımla yeniden oynarız, kısmet.
Özet: İnsanların rekabeti, hırsı beni soğuttu.
Re: Oyunun Gidişatı
Arkadaşlar hırs,rekabet,şöyle oyuncu,böyle oyuncu her oyunda var. Burda görev Oyun geliştiricilerine ve topluluk yöneticisine düşüyor.
Dinlemek ayrıdır ama gerçekten bir dinleyici olmak ayrıdır. Eğer oyuncuların isteklerine cevap verilseydi. Gerçek bir dinleyici olunsaydı oyun şu an çok farklı olabilirdi. Bundan 6 sene önce gerek forumda gerek desteğe mail atarak oyuncular durumunu anlattı. Grup bölgeleri dedi,tek tip savaşçı dedi, mor itemler dedi ama oyuncuları iyi okuyamayan bir yönetim var. Bugün gidip topluluk geliştiricisine, eski seviye isteyen binlerce oyuncu var desem yine aynı cevabı alacağım, “Neden eski?” Peki siz bildiğinizi yaptınız,oyunculara kulak vermediniz ve sizin istediğiniz oldu. Oyunu öldürdünüz.
Benim gözümde yönetimdekilerden bir çoğu sınıfta kalmıştır. Birkaç GM ve dev hariç diğerleri öylesine bakıp gitmiş..Dinlememiş..
Dinlemek ayrıdır ama gerçekten bir dinleyici olmak ayrıdır. Eğer oyuncuların isteklerine cevap verilseydi. Gerçek bir dinleyici olunsaydı oyun şu an çok farklı olabilirdi. Bundan 6 sene önce gerek forumda gerek desteğe mail atarak oyuncular durumunu anlattı. Grup bölgeleri dedi,tek tip savaşçı dedi, mor itemler dedi ama oyuncuları iyi okuyamayan bir yönetim var. Bugün gidip topluluk geliştiricisine, eski seviye isteyen binlerce oyuncu var desem yine aynı cevabı alacağım, “Neden eski?” Peki siz bildiğinizi yaptınız,oyunculara kulak vermediniz ve sizin istediğiniz oldu. Oyunu öldürdünüz.
Benim gözümde yönetimdekilerden bir çoğu sınıfta kalmıştır. Birkaç GM ve dev hariç diğerleri öylesine bakıp gitmiş..Dinlememiş..
Herhangi bir düşünce,konuya,fikiri sindirmeye çalışan,silen, özgürlük sunmayan ikv yönetimi yüzünden pek yorum atasım gelmiyor.
Re: Oyunun Gidişatı
Aynı fikirdeyim. Yönetim hakkında çok bir bilgim yok ama eskiden başardıklarını sürdüremediklerini düşünüyorum. Bir yerde hata yapılmış olsa gerek. Herkes oyundan farklı şekillerde zevk alıyor. Benim gibiler için oyunda keyif almanın bir yolunun kalmadığını belirtmek istedim, elbet rekabetten zevk alan insanlar olacak.KraToSs yazdı: ↑11 Kas 2019 11:43 Arkadaşlar hırs,rekabet,şöyle oyuncu,böyle oyuncu her oyunda var. Burda görev Oyun geliştiricilerine ve topluluk yöneticisine düşüyor.
Dinlemek ayrıdır ama gerçekten bir dinleyici olmak ayrıdır. Eğer oyuncuların isteklerine cevap verilseydi. Gerçek bir dinleyici olunsaydı oyun şu an çok farklı olabilirdi. Bundan 6 sene önce gerek forumda gerek desteğe mail atarak oyuncular durumunu anlattı. Grup bölgeleri dedi,tek tip savaşçı dedi, mor itemler dedi ama oyuncuları iyi okuyamayan bir yönetim var. Bugün gidip topluluk geliştiricisine, eski seviye isteyen binlerce oyuncu var desem yine aynı cevabı alacağım, “Neden eski?” Peki siz bildiğinizi yaptınız,oyunculara kulak vermediniz ve sizin istediğiniz oldu. Oyunu öldürdünüz.
Benim gözümde yönetimdekilerden bir çoğu sınıfta kalmıştır. Birkaç GM ve dev hariç diğerleri öylesine bakıp gitmiş..Dinlememiş..
Harika sinematikleri, hikayesi, pve, pvpsi olan çok ünlü mmorpg var. Herkes bu oyunun ismini bilir. Oyun her oyuncu tipine, zevkine uygun dengeli bir oyun. Hatta sunucuları bile bunun için ayrı ayrı. Şimdi bu bahsettiğim oyunla İstanbul Kıyamet Vaktini karşılaştırıp aynı güzellikleri beklemiyorum lakin 39 seviye sınırı olduğu vakitlerde zevk aldığım oyun geliştiği halde keyif vermiyor. Nostalji ile kafayı bozmuş birisi değilim, 39 seviye sınırı geri getirilse biraz oynar sıkılırım, zaten yeterince oynamışım. Oyun geliştikçe benim tipimdeki oyunculara sunduğu güzellikler kayboldu, gitti. Bahsettiğim oyun madem bu kadar iyi neden oynamıyorum diye düşünebilirsiniz. Doların yükselmesi ile benim için lüks bir ihtiyaç oldu, bıraktım.
Re: Oyunun Gidişatı
Kısa cümlelerle düşüncelerimi sizinle paylaşmak isterim.
Çobansız sürü dağılır denilecek gibi bir durum var ortada. Saygın ve yetenekli yöneticiler olmasına rağmen Mevlüt Bey'in ekipten ayrılmasından sonra oyunu idare etmek adına bir yetersizlik oluştuğunu düşünüyorum.
Mevlüt Bey'den sonra görev yapan ve hali hazırda yapmakta olan kişilere asla hakaret etmiyorum ancak şikayetlerin ardı arkası gelmediği için durum ortada. Kırıcı ve yanlış bir söz kullandıysam affola. Saygılarımla.
Çobansız sürü dağılır denilecek gibi bir durum var ortada. Saygın ve yetenekli yöneticiler olmasına rağmen Mevlüt Bey'in ekipten ayrılmasından sonra oyunu idare etmek adına bir yetersizlik oluştuğunu düşünüyorum.
Mevlüt Bey'den sonra görev yapan ve hali hazırda yapmakta olan kişilere asla hakaret etmiyorum ancak şikayetlerin ardı arkası gelmediği için durum ortada. Kırıcı ve yanlış bir söz kullandıysam affola. Saygılarımla.
Re: Oyunun Gidişatı
Tek bir güncelleme yaptılar ve gönderilen talepler yine karşılanmıştı. Yapılanlar eksik veya geç olsa da olay yenilik yapmak. 6 yıl içerisinde tek bir kez değişiklik yapılınca hiçbir şeyin yoluna girmemesi çok normal.
