Bildiğimiz üzre İstanbul Kıyamet Vakti oyunu gerçek hayatımızda ki, güzel şehrimizin tarihinden esinlenerek tasarlanmıştır.
Ele alınması gereken çok konu olsa da, Sivri Ada neden tazı ile dolu? neden Bronz civarında yıkıntılar var? bunları araştırma fırsatım oldu..
Buyrun, biraz geçmişe gidelim...
Hayırsız Ada Faciası memleketimizin bu güne kadar gördüğü en insafsız köpek katliamıdır. Başlangıcı 3 Haziran 1910'dur.Tam 108 yıl önce yaşanan bu olayı tüm detaylarıyla ele alalım...
Bizim geleneklerimize göre sokak köpekleri şehrin sakinleridir. Onlar 1910a kadar İstanbul'da kendi sokaklarında bakılarak, bizimle beraber yaşarlardı.
Avrupa'da ise parfüm/kimya sanayi için katliamları çoktan başlamış, sokaklar da tek bir köpek kalmamıştı. Fransızlar bizimkilere bir öneri getirdi: ''İstanbul'un sokak köpeklerini toplayın, iyi parayla satıl alalım''
Fransa ile anlaşma imzalandı. Ancak halk köpekleri vermedi, direndi. Her köpek kendi sokağının bir sakini gibiydi.Halktan destek gelmeyince bu işler paraya muhtaç olan insanlara, serserilere havale edildi.Toplama sürerken halk isyan etti, gemiyle Fransa'ya gönderilmek üzere Tophane'de bekletilen binlerce köpeği bir baskın yaparak kurtardı.
Ancak hükümet bir kez Fransa ile anlaşma yapmıştı, bu işten vazgeçmedi.Daha kapsamlı daha organize bir toplama işi başlatıldı.Kısa sürede tam 80 bin köpek toplandı ve Tophane'de bekletildi...
Halkın tekrar hayvanları kurtarmaması için, başlarına yüzlerce asker dikildi.
Fakat Fıransa'dan bir türlü yükleme talimatı gelmiyordu. Köpeklerin beslenmesi ve bakımı sorun olmaya başlamıştı.Fransa'dan yanıt gelmeyince hükümet köpeklerin fiyatını indirdi, sonra bedavaya vermeye bile razı oldu ama Fransa'dan çıt çıkmıyordu.
Köpekleri artık Tophane'de bekletme olanağı yoktu.Kentten uzak bir yer, Sivri Ada seçildi.Köpeklere bir süre daha burda bakıldı. Ta ki Fransa anlaşmayı fesih ettiğini, köpekleri almayacağını bildirene kadar.
Bu bildirim den sonra köpekler Sivri Ada'da tamamen kaderine terk edildi.Halk bir süre yiyecek taşıdı ama sonra bu da imkansız hale gelince...Köpekler açlıktan ve susuzluktan can verdiler. Kuzucukların acı çığlıkları Anadolu Yakası sahillerinde duyuluyor, sabaha kadar dinmiyordu.
Ölümler başlayınca, 2-3 yıl boyunca tüm sahil kokudan yaşanamaz hale gelmişti.İstanbul Halkı bu suçtan dolayı çok üzgün, ço çaresizlerdi.Pek çoğu sahildeki evlerini kapattı.
Köpeklere dokunmanın büyük bir lanete yol açacağı düşünülüyordu.Sonunda o lanet 1912 yılında, koca bir deprem ile geldi.Bu büyük deprem köpeklerin ahına, günahına bağlandı.Adanın adı Hayırsız Ada oldu.Resmi kayıtlarda hala Sivri ada diye geçse de, orası bizim dilimizde Hayırsız Ada'dır.80 bin köpek dostumuzun mezarıdır.
UMARIM HOŞUNUZA GİDER. SADECE İÇİMDEN GELDİĞİ İÇİN YAZDIM. HAYIRLI GÜNLER DİLERİM.
SaNTi