Benim yaptığım araştırmaların değiştirilmiş ve eklenmiş halledir.
* BÖLÜM 1 - KADİM İTTİFAKLAR *
İstanbul'un Eski Sahipleri - > Roma İmparatorluğu...
Yilan-kavi Topluluk - > Meran Dünyası
Günümüzün Bekçileri - > Gaffar Bey ve Yoldaşlar
Öncelikle bunlar ne alaka diye soranlara şunu söyleyelim. Oyunda dikkatlice baktığınızda her bölgede bu üçüne ait parçalar var.
Meran Şehrinde ; GB icatları ve Robotlar...
Roma İmparatorluğunda ; Gb icatları ve Robotlar...
Çemberlitaşta ; Büyü sırları ve teknoloji...
İstihbarat Komutanı adlı hain bize öncelikle Meran Şehrini yok ettiriyor. Çünkü amacı Kisless'e yardım etmek ve onun dirilişine hazırlık yapmak.
Gezgin Şehir'in (Tangriss) kapılarını açmak için öncelikle anahtara ihtiyacı vardı. Anahtarlar içinde öncelikle koruyucu kadim ittifak yok olmalıydı.
Gaffar Bey, Kisless'ten haberdardı ve bu yüzden Meranlılar ve Eski Romalılar ile birlikte antlaşma yaptı. Gaffar Bey teknolojisiyle onlara yardım edecekti.
Onlarda anahtarı koruyacaktı. Gaffar Bey anahtarı yanında tutamazdı çünkü bulunduğu yerde bir çok hainin olduğunu biliyordu.
İlk anahtar güçlü Meran topluluğuna verildi. Çünkü onlar sağlam ve güçlü bir orduya sahipti. Kraliçeleri büyünün irfanını biliyordu ve Meranlılara çok iyi liderlik gösteriyordu.
C.D. Domuz ve Arzuhalci bizi onları katletmek için gönderdi. Domuz bu işi para için yapmıştı, Arzuhalci ise kıyametin sırlarını çözmek ve çözüme kavuşmak için istemişti bunu.
O bize sadece ERG'in kaynağını ve Gongların ne işe yaradığını öğrenmemizi istedi. Fakat Domuz bütün planları bozdu.
Domuz para için telefonun arkasındaki kişiyle işbirliği yaptı. Kim olduğunu ve amacını bilmiyordu belkide. Yaptığı antlaşma ile bizi Meran Şehrine öncelikle keşife yolladı.
Anahtarın orada olup olmadığını öğrenmesi gerekiyordu. Meydandan araştırmaya başladık fakat hiçbir anahtar yoktu.
İstihbarat Subayı, anahtarın İfliss adlı kraliçede olduğunu düşünerek bizi Domuz aracılığıyla onu öldürmeye gönderdi.
İfliss ölmüştü fakat hala anahtar ortalıkta yoktu. Çünkü anahtar daha önce başka bir Meran'daydı. Bir Beyaz Meran'da...
Fakat Meranların çok iyi saklanması gerekiyordu. Bu yüzden şehir girişi bir labirente dönüştürüldü ve haritası yok edildi...
Anahtarın diğeri Junon adlı güçlü kraliçeye verdi. Onu koruyabileceğini çok iyi biliyordu. Ayriyetten ilk kapı oradaydı. Junon'un tutsak ettiği bir Beyaz Şapkalı Adam vardı..
Bu kişi lanetlenmiş ve esir edilmişti. Beyaz Şapkalı olması aklımıza Teşkilat'tan birisi olabileceğini getiriyor. Beyaz Büyücüler geliyor akla ilk olarak.
Ama kim olduğunu tam anlamıyla bilmiyoruz. Fakat onun da bir şeylerden haberdar olduğu kesindi.
Fakat bir sorun vardı ki o da Eski Roma'da hiç teknolojik aletin olamamasıydı. Bunu onlar mı istemişti yoksa ittifakta bazı sorunlar mı vardı??
İlk önce Arzuhalci'nin de merakıyla Junon'u katlettik ve ilk anahtarı bulduk. Fakat bu kapının açılması için yeterli değildi.
Başka bir anahtar daha olması gerekiyordu belki 1 belki 2 tane daha...
Üstünden çıkan anahtarı Arzuhalci'ye gösterdik. Gezgin Şehrin çizimiyle birlikte. Arzuhalci nasıl açılabileceğini bulamadı.
İstihbarat Subayı'nın sabrı taşmaya başlamıştı. Bizi hemen Kelle Avcı'sı göreviyle Gaffar Bey'in peşine yolladı. Fakat bilmediğimiz bir şey vardı ki o da Gaffar'ın kim olduğuydu.
Gaffar Bey zamanında Beyaz Köşk'ün yönetilmesine yardım etmiş, Kıyamet'in son bulması ve mahlukatların kolayca yeryüzünden silinmesi için çok çaba vermişti.
Adının anlamı ise Bağışlayan'dı. Neden böyle birisini öldürmemiz gereksin ki?
Gaffar Bey son nefesini verirken bize söyledikleri şu oldu ;
"Evet, beni nihayetime yolculadın evladım.
Ancak şimdi öyle bir yere gideceksin ki, ölmekten beter olacaksın.
Buradan tek bir çıkış var. O da benim istediğim şekilde.
Senin için her şeyi ayarladım.
Ruhunun yolunu izlemekten başka çaren yok.
Onlar... Gene kazanamadılar...
Ben yaşasam da... Yaşamasam da..."
Artık neler döndüğünü biliyorduk. Gaffar Bey'i katlettiren kişi "Telefon"un arkasındaki kişiydi. Yüzündeki çivi yazısında "Kisless" yazıyordu. Bu yazı sadece onda değil bütün Saklı Irk'larda vardı.
"Onlar... Genekazanamadılar..."
Kisless'ten ve İstihbarat Komutan'ından bahsediyor Gaffar Bey bize. Onların planlarından haberdar olan Gaffar Bey her şeyi hazırlamıştı çoktan. Bizi bilgilendirmek için elinden gelen her şeyi yaptı.
Karabasan'lardaki güç kaynaklarına yansıttı birer birer Kıyamet'in Karabasanlarını. Kıyametin asıl başlangıcını.
Arzuhalci... Işık... Yasemin... C.D Domuz... İstihbarat Komutanı... Ve geriye kalanlar...
İlk resimdeki Agop değil İstihbarat Komutan'ıdır.
Kimisi bilerek, kimisi ise merakından hazırlamıştı insanlığın sonunu...
Son darbeyi Arz ve Lodos klanı yapmıştı...
Büyük Hol'ün ve Kisless'in ordusuna yol göstererek hazırlanmıştı kıyamet...
İnsanlık için geri sayım başladı...
* BÖLÜM 2 - PARÇALAR *
Gonglar ; Gonglara dikkatli baktığınızda etrafındaki "Göz" ve "Ay Evreleri" hiç dikkatinizi çekti mi?
İşte şimdi tüyleriniz diken diken olacak!!!
Gong üstündeki göz, Gezgin Şehir kapısındaki gözün birebir aynısı. Ve üstündeki ayın evrelerine dikkat edin...
"Saat" e dikkatli bakın ve olanları seyredin. Ay saati ve tutulmayı bekliyor.
Ay tutulduğunda Gonglar çalacak ve Meran Ordusu ayaklanarak "Kisless" e yani kendi soyundan olan bir Meran'a karşı duracaklar.
Enerji Kalkanları ; Bunlar Hidraların etrafına kurulmuş enerji perdeleri...
Hidraları içerde tutmak ve hepsini birbirinden ayırmak için kurulmuş bir düzenek. Fakat Kadim Hidra hala serbest sayılır. Çünkü arkasındaki su birikintisinden hala Eminönü sahiline kolayca çıkabilir.
Meran Duvarları ; Meran Duvarlarında onlara ait olmayan bir çok çizim var. Bunlar Meran - Gaffar arasındaki iletişimin kolaylaşması için yapılmış olabilir belkide.
Meran Bombaları ; Bunlar çok güçlü birer silah. Düşmanlar için kurulmuş adete püskürtücü bir bubii tuzağı. Bunlar bizim için mi? Yoksa bizden başkaları için mi?
Meran Evleri ; Bunlar hakkında çok fazla bilgi yok. Hepsi teknohause gibi resmen. Kapıları siyah ve parlayan çivi yazılarından oluşuyor. Bu kapının açılması için bir kod olsa gerek..
"Üstteki resimde gördüğünüz yeşil uçan robot * ortada."
Gözlem Robotları : Gözlem robotları, Gaffar'ın Kubbesinin dışında, Meran şehrinin girişinde ve bir çok yerde bulunan gözlem robotları. Bunlar etrafın güvenli olup olmadığı kontrol etmek için kurulmuş olsa gerek.
* BÖLÜM 3 - BÜYÜK HOL *
Büyük Hol, Arz'ın Çocukları tarafından keşfedilmiş ve Lodos klanının saldırısı üzerine birtakım savaşlardan sonra kapatılmıştı. İçeride iki klanada ait olamayacak kadar teknolojik silahlar vardı.
Peki bu teknoloji nereden gelmişti?
Büyük Hol, ilginç ve şaşırtıcı derecede simetrik bir yapıya sahip. Bir ayna varmışçasına taşı taşına her yeri bire bir aynı bir yerdi.
Büyük Hol'de neler oluyordu peki??
Büyük Hol tekrar açılınca İsmet Bey ve Handan Hanım profesyonel gruplarıyla birlikte Hol'ün derinliklerine yani Maden Ocaklarına indi.
C.D. Domuz para düşkünü olduğu için bizi hemen buraya yollattı. Amacı para ve ihanetti. İstihbarat Komutan'ı öldükten sonra bile içimizde bir hain bulunmaktaydı.
Olanlar üzerine Hol'e indik ve sonuna kadar gittik.
Burada Gezgin Şehir'in bir kapısı daha vardı. Ama bu kapı bir yere bağlıydı. Tapınağa benzeyen bu yerin en üstünde bir saat vardı.
Bu saat hem bir gezegen saatine hemde bir ay saatine benziyordu.
İki seçenek vardı...
1) Gezegenler aynı hizaya gelecek ve Kisless uyanacaktı.
2) Ay tutulacak, Dünya kararacak ve kötülük tekrar boy gösterecekti.
Gonglara dikkat edince fark ettim ki o bir Ay saatiydi ve tutulmayı bekliyordu. Peki neden bir Ay saati?
(Ay saatinden kastım burada Ay'ın tutulma evreleri ve zamanları.)
Bu benzerlik bizim aklımıza iki şeyi getirir.
1) Meran Şehri, gong sesleriyle ayaklanarak Asıl Kıyamet'in başlangıcına hazırlık yapacaklar. Kisless'e baş kaldıracaklar.
2) Bize yardım ediyor gibi gözüküp Kisless'e katılacaklar.
1 numaralı şık bizim için en açık şık. Meranlılara, Gaffar Bey teknolojiyle yardım etmektedir. Çünkü Kisless'i durdurabilecek kişiler Meranlılar olmalıydı. Çünkü Meranlılarda Kisless'in kökeninden
gelmekteydi. En ilginç yanı ise Meranlıların, Buz Büyüleri...
Büyük Hol'de baktığımızda çoğu yerde Buz Tâcı bulunmakta. Meranlıların ve onun soylarının genellikle yapabildiği tek büyü bu buz büyüleriydi.
İfliss, Buz Büyücüsü vs. vs.
Buna dayanarak Kisless'in ve Krallığının buz üzerine kurulu olduğunu söyleyebiliriz. (Bunlar Teoremdir.)
Belkide o ateşdi...
Beyaz Meran'ın ölürken bahsettiği kişi gibi.
"Öncelerde dişi ve erkek vardı..
Erkek ateşti, öfkeydi, hırstı...
Dişi suydu, yaşamdı, kıskançlıktı..."
Buradaki dişi İfliss - erkek ise Kisless olabilirdi. Ama acaip bir yanı vardı ki Meranlılar sadece kadın kraliçelere sahipti. Hiçbir erkek orada hüküm sürdürememişti.
Kisless'in isim sentezlemesini yapmak çok zor bir iş. Kütüphanelerde falan çok araştırdım ama Kisless'e ait bir iz bulamadım. Şu ana kadar en yakın ipucu "Şahmeran" oldu ona.
Peki buzdan taçlar neydi? Ne işe yarardı?
Dikkat ettiyseniz hepsi Ruh Taşlarıyla benzeşiyor. Tek farkları Ruh Taşlarının üzerinde birtakım hiyoroglifler ve çivi yazıları.
İşte asıl noktaya şimdi değiniyoruz.!!
"Tangriss" adı verilen Gezgin Şehir adında bahsedildiği gibi sürekli yer değiştiriyor olmalı. Ya da farklı girişleri barındırıyor olmalı...
Bu buzdan taçlar ile ruh taşlarına bakalım.
Ruh Taşları ;
-Derin Sırları bilinmemektedir.
-Bedeni bir noktadan diğer bir noktaya erg ve büyü sayesinde taşımaktadır.
-Değerli bir taştan oluşmaktadır..
Buz Sütunları ;
-Belki daha oluşmamış halde.
-Bunlar ruh taşına benzeyen ve onun mineralleriyle eşleşen birtakım yapılar.
-Bunların oluşumundan sonra bazı büyülerle ruh taşı haline getirilip istenildiği yere gidilmesini sağlıyor.
Gezgin Şehir belkide bu anlama geliyordur. Sürekli Ruh Taşı üretimiyle aktif giriş korunuyordur. Belkide asıl giriş başka bir yerdedir ve bu ruh taşları oluşup Kisless'in emrinde kullanılıyordur.
Belkide Kisless bu yaptığı ruh taşları ile İstanbul'un ele geçirilmesini kolaylaştıracak. Yani kolayca bütün orduları İstanbul'a yönlendirebilecek.
