İKV Forum

EMRE0707 yazdı:Selam arkadaşlar
Ben Xxdoktorxx sancak sunucusu ndan..
Ashab - ı Kehf için bütün malzemeleri topladım. Sığınak tan full um, migrata girebiliyorum. .
Ashab - ı Kehf i bassam parlatsam ve Migrattan fullensem beni Çemberlitaş a alırlar mı ?
Not: şu an büyü şifam 1300
Teşekkürler. .

Bir şifa olarak Ashab basmanı tavsiye etmem,ben bastığıma pişmanım neden diye sorarsan;
Eğer çevren yoksa Ashap çemberin ANAHTARIDIR
Fakat Ashab-ıKeyfın BÜYÜ KRİTİK SANSI yok
Durumun varsa Mevlana bas eğer yoksa çevre yapmaya çalış

Ben hiçbir asa basmadan şifacımın üstünü full mevlana dizdim. Mev asada dahil. Çemberlinin önünde bekleyerek çevre yapmaya çalış.Biraz kendini çevreye tanıt.Ondan sonra yavaş yavaş giymeye başlarsın.

mevlana Asa su anki durumda el yakıyor. AsHab bastığın zaman alırlar Rahat bir şekilde Ama AsHabin Büyü kritik sıkıntısı Ardından mevlana Asayi yükseltmek için Akce çekme olayları vesaire, Büyük sıkınti. Şahsen çevrem olmadığı için kuklaci sunucusunda ürettim ve su anda bir eksiğim Yok. Çevren Yok ise üretmen faydalı. Çoğu kişi şifada Büyü kritik oranının daha önemli olduğunu bilmeden ashab istiyor. Kötü bir durum

Bence ashab bas ben bastım zırh ve kolyem eksikken gaf girdim ve rahatca tamamladık bir sıkıntı olmadı hem seklide güzel .(not: parlatmadım)

Vay be 5 yıl önce Ashab-ı Kehf basmışım, dün gibi hatırlıyorum. Eminönü'nde balıkçı İdris in orada üretmiştim. Şu an üstüm de full mevlana var eldiven ve asa hariç. O kadar çembere girdim mev asa düşmedi. Düşse hemen parlatacaktım, hidroflorik asa düştü onu parlattım. Çar şu an 50 seviye. 59 yapacak gücüm yok, Sancak ta oyuncu yok.

Takıyorum Ashab-ı Kehf imi bu soğuk günlerde, gidiyorum balıkçı İdris ustamın yanına, eskileri yâd ediyoruz birlikte, bir rakı eşliğinde. O sırada hamsiler tavada cızırdıyor, soğuk yüzümüze tokat gibi çarpıyor. Etrafta kimsecikler yok. Antrepo'dan cin sesleri geliyor; "BÜYÜK AZUL! BÜYÜK AZUL!". O sırada bizim çocuk (umut) Agâh Efendi'den izin alarak bize taptaze ekmek getiriyor. Sıcak sıcak ekmekleri bölüyoruz ikiye, dolduruyoruz içine dumanı üstünde hamsileri. Tava şimdi biraz daha sessiz, tıpkı Eminönü'nün dar sokakları gibi...

EMRE0707 yazdı: ↑01 Oca 2019 16:59 Vay be 5 yıl önce Ashab-ı Kehf basmışım, dün gibi hatırlıyorum. Eminönü'nde balıkçı İdris in orada üretmiştim. Şu an üstüm de full mevlana var eldiven ve asa hariç. O kadar çembere girdim mev asa düşmedi. Düşse hemen parlatacaktım, hidroflorik asa düştü onu parlattım. Çar şu an 50 seviye. 59 yapacak gücüm yok, Sancak ta oyuncu yok.

Takıyorum Ashab-ı Kehf imi bu soğuk günlerde, gidiyorum balıkçı İdris ustamın yanına, eskileri yâd ediyoruz birlikte, bir rakı eşliğinde. O sırada hamsiler tavada cızırdıyor, soğuk yüzümüze tokat gibi çarpıyor. Etrafta kimsecikler yok. Antrepo'dan cin sesleri geliyor; "BÜYÜK AZUL! BÜYÜK AZUL!". O sırada bizim çocuk (umut) Agâh Efendi'den izin alarak bize taptaze ekmek getiriyor. Sıcak sıcak ekmekleri bölüyoruz ikiye, dolduruyoruz içine dumanı üstünde hamsileri. Tava şimdi biraz daha sessiz, tıpkı Eminönü'nün dar sokakları gibi...

bir şifacı olarak okurken ben yaşadım bu duyguları . ashabı olmadığı ve üretemediği için ibni sina mor asayı parlatan bir şifacıydım ben ama güzel günlerdi : )) .