SELAMLAR
Karaköyü yavaş yavaş keşfederken kapı çıkışına doğru şans eseri bir telsize rastladım ve konuşa tıkladığımda orada bir görev olduğunu farkettim . Benden 10 adet Gizit Milis öldürmemi istiyordu ancak çabuk olmalıydım o yüzden hemen kapıdan çıkarak hangisinin Gizit Milis olduğuna baktım zaten hemen karşımda duruyorlardı . Fakat yeteneklerini bilmediğim için bu fareadamların uzaktan mı yakından mı vuruyorlar tahmin etmesi biraz zor olmuştu . Kısa süre içinde az çok anladım ve hemen görevi tamamlayarak Yılanı Araştır görevini yapmak üzere yola koyuldum .
Ardından haritada biraz gezintiye çıkmaya karar verdim çünkü hem bu yeni bölgeyi merak ediyor hem de görevlerin nerede olduğunu bulmaya çalışıyordum . İnternette bunun için fazla yardımcı kaynak olmadığından oyunun sürprizide kaçmasın diye kendi başıma bir arayış içerisine girdim ve sonunda bir görev yeri buldum kendime görev yine Fare Adamları alt etmekti ve yalnız başıma yapmak işi biraz sıkıcılaştırıyordu . Eğer itemlerim eksik olsaydı ve ya tılsımım olmasaydı buralarda biraz sıkılabilirdim açıkcası .
Ve artık yavaş yavaş ölmeye başlıyordum çünkü bölgeyi anlamam biraz zaman almıştı
Fare adam görevlerinide bitirdikten sonra haritada başka görev olup olmadığını bulmak için bir gezintiye daha çıktım çok ilginç yerler vardı fakat yolda düz bir şekilde ilerlerken bir tünel dikkatimi çekmişti . Burası yanlış hatırlamıyorsam fragmanlarda gördüğümüz yerdi o yüzden merakımı da gidermek adına içeri daldım ve bu daracık alanda fare adamlarla dövüşmeye başladım .
Önemli olup olmadığını bilmiyorum ancak altıma düştüğü için ekran görüntüsünü aldım şöyle bir materyal ele geçirdim . ( Daha sonradan çokça altıma düşmesiyle önemsiz bir şey olabileceği kanaatine vardım )
Ve bir günüm daha yılanın nerede ya da kim olduğunu bulamamamla birlikte sona ermişti . Fare Adamlar tarafından öldürülünce biraz mola vermeye karar verdim çünkü içerisi çok dardı ve slotları çevirme imkanınız olmuyordu açıkçası . 2 3 büyücü gelindiği takdirde ise çok seri bir şekilde ilerlenebilirdi , tünelin sonunu göremedim fakat daha sonrası için kararlıydım . Bugünlük görevlerle çok fazla uğraşmış olmanın vermiş olduğu yorgunlukla oyundan çıkışımı gerçekleştirdim . Karaköy'de daha keşfedilecek çok fazla yer vardı bundan emindim sadece .
ROSELENMORGONSİR'in Günlüğü --TEŞKİLAT--
- WRATHforum
- Salgın Koruyucusu
- Mesajlar: 23
- Kayıt: 30 May 2015 22:51
- Sunucu: Teşkilat
- Klan: Lodos
Re: ROSELENMORGONSİR'in Günlüğü --TEŞKİLAT--
BİZLER TARİHİN ORTANCA ÇOCUKLARIYIZ .
- WRATHforum
- Salgın Koruyucusu
- Mesajlar: 23
- Kayıt: 30 May 2015 22:51
- Sunucu: Teşkilat
- Klan: Lodos
Re: ROSELENMORGONSİR'in Günlüğü --TEŞKİLAT--
SELAMLAR
Son olarak haritada gezerken farelerin olduğu bölgede bir koloni dikkatimi çekti ve oraya gittim . Daha sonra oradaki tüm karakterlerle konuştum ve orada da görevler olduğunu farkettim . Benden Gizit fare adamları öldürmem isteniyordu ve bende hemen işe koyuldum . Geçen bir kaç günde nasıl daha kolay kesileceğini öğrendiğimden ona göre davranıyordum ve artık daha az ölüyordum eskisine göre fakat şöyle bir sıkıntı vardı , bu görevleri tek başına yapmak gerçekten can sıkıcı olabiliyordu bazen ...
Daha sonra bu görevleri teker teker tamamladım uzun uğraşlarım sonucu ve bir kaç arkadaşın yardımlarıyla beraber . Ardından görev torbasının içerisine baktım ve bu yeni bölgedeki ilk efsunlu eşyama kavuşmuştum . Şekil olarak fazla hoşuma gitmemişti açıkçası çünkü eski silahları anımsatıyordu bana fakat yine de ilk ödülümüz olduğundan fotoğrafını çekmemek olmazdı .
Bu karaköyde herkesin toplandığı meydana benzeyen bir yer vardı ve genelde orası çok kalabalık oluyordu . Bende hem görevlerin nerede olduğunu öğrenmek hemde yardım isteyebilmek adına oraya doğru yol alırken girişte bir direk dikkatimi çekti çünkü bu direkle etkileşime geçebiliyordunuz . Daha sonra bunun bir Diafon olduğunu farkettim ve hemen işe koyuldum . Benden karaköye girişime dair izin belgelerini istiyordu . Bunları makineye verdikten sonra benden Umut Dergisi adında bir yere gitmemi istedi bende yavaşça oraya doğru yola koyuldum .
Kalabalıktaki insanlara sorarak yolumu buldum ve garip bir kapısı olan bina girişi tarzı bir yere gittim . Daha sonra oradada makineyle konuştuktan sonra Derin Hanım isminde biriyle görüşme görevim vardı , hemen üst kata çıktım Derin Hanımın ofisine .
Ofisin tasarımı ve içerideki müzikler aşırı hoşuma gitmişti . Biraz dolandıktan ve etrafa bakındıktan sonra görevi tamamlamak üzere Derin Hanım ile etkileşime geçtim ve kendisi bana yeni yuvamın burası olduğunu yatacak yeriminde hemen yan taraftaki oda olduğunu söyledi . Odada ki camdan dışarı görünüyormu diye baktım fakat sanırım orası sadece bir tasarımdı yani dışarıda ki oyuncuları göremiyorduk . O yüzden geri çekiliyordum ki oradan arkada bir tiyatro oyunundanmış gibi sesler gelmeye başladı . Oturdum onları dinledim ve bu oyunu neden bu kadar çok sevdiğimi bir kez daha farketim . Ardından arka taraftaki odama geçerek yatağıma uzandım ve günün yorgunluğunu atmak üzere derin bir uykuya daldım
Son olarak haritada gezerken farelerin olduğu bölgede bir koloni dikkatimi çekti ve oraya gittim . Daha sonra oradaki tüm karakterlerle konuştum ve orada da görevler olduğunu farkettim . Benden Gizit fare adamları öldürmem isteniyordu ve bende hemen işe koyuldum . Geçen bir kaç günde nasıl daha kolay kesileceğini öğrendiğimden ona göre davranıyordum ve artık daha az ölüyordum eskisine göre fakat şöyle bir sıkıntı vardı , bu görevleri tek başına yapmak gerçekten can sıkıcı olabiliyordu bazen ...
Daha sonra bu görevleri teker teker tamamladım uzun uğraşlarım sonucu ve bir kaç arkadaşın yardımlarıyla beraber . Ardından görev torbasının içerisine baktım ve bu yeni bölgedeki ilk efsunlu eşyama kavuşmuştum . Şekil olarak fazla hoşuma gitmemişti açıkçası çünkü eski silahları anımsatıyordu bana fakat yine de ilk ödülümüz olduğundan fotoğrafını çekmemek olmazdı .
Bu karaköyde herkesin toplandığı meydana benzeyen bir yer vardı ve genelde orası çok kalabalık oluyordu . Bende hem görevlerin nerede olduğunu öğrenmek hemde yardım isteyebilmek adına oraya doğru yol alırken girişte bir direk dikkatimi çekti çünkü bu direkle etkileşime geçebiliyordunuz . Daha sonra bunun bir Diafon olduğunu farkettim ve hemen işe koyuldum . Benden karaköye girişime dair izin belgelerini istiyordu . Bunları makineye verdikten sonra benden Umut Dergisi adında bir yere gitmemi istedi bende yavaşça oraya doğru yola koyuldum .
Kalabalıktaki insanlara sorarak yolumu buldum ve garip bir kapısı olan bina girişi tarzı bir yere gittim . Daha sonra oradada makineyle konuştuktan sonra Derin Hanım isminde biriyle görüşme görevim vardı , hemen üst kata çıktım Derin Hanımın ofisine .
Ofisin tasarımı ve içerideki müzikler aşırı hoşuma gitmişti . Biraz dolandıktan ve etrafa bakındıktan sonra görevi tamamlamak üzere Derin Hanım ile etkileşime geçtim ve kendisi bana yeni yuvamın burası olduğunu yatacak yeriminde hemen yan taraftaki oda olduğunu söyledi . Odada ki camdan dışarı görünüyormu diye baktım fakat sanırım orası sadece bir tasarımdı yani dışarıda ki oyuncuları göremiyorduk . O yüzden geri çekiliyordum ki oradan arkada bir tiyatro oyunundanmış gibi sesler gelmeye başladı . Oturdum onları dinledim ve bu oyunu neden bu kadar çok sevdiğimi bir kez daha farketim . Ardından arka taraftaki odama geçerek yatağıma uzandım ve günün yorgunluğunu atmak üzere derin bir uykuya daldım
BİZLER TARİHİN ORTANCA ÇOCUKLARIYIZ .
- WRATHforum
- Salgın Koruyucusu
- Mesajlar: 23
- Kayıt: 30 May 2015 22:51
- Sunucu: Teşkilat
- Klan: Lodos
Re: ROSELENMORGONSİR'in Günlüğü --TEŞKİLAT--
BİZLER TARİHİN ORTANCA ÇOCUKLARIYIZ .
- WRATHforum
- Salgın Koruyucusu
- Mesajlar: 23
- Kayıt: 30 May 2015 22:51
- Sunucu: Teşkilat
- Klan: Lodos
Re: ROSELENMORGONSİR'in Günlüğü --TEŞKİLAT--
SELAMLAR
Karaköyde kalacak yerimi ayarladıktan ve eşyalarımı bıraktıktan sonra artık yeni maceralara açılma zamanı gelmişti . Güdümlü Balon adında bir yere yönlendirmişti beni Derin Hanım ve bende oraya doğru yola koyulmuştum . Önünden geçerken görmüştüm daha önce bu yeri ve içine girmeye çalışmıştım ama görevleri yapmadığım için reddetmişti . Fakat artık yerini biliyordum ve yavaş adımlarla oraya doğru yola koyuldum halledilmesi gereken pek çok görev vardı .
İçeriye girdiğimde garip bir kadınla karşılaştım , sanki daha önceden onu tanıyormuşum izlenimi veriyordu bana ama yine de çıkaramamıştım . Kısa bir süreliğine onun yanından ayrılarak arka taraftaki odalara gittim ve garip bir yer olduğu kanaatine vardım bu yeni mekanın . Perdeler ve yataklar vardı her tarafta ancak bunların ne amaçla kullanıldığını anlamamıştım . Fazla uzatmadan görevime geri döndüm ve bu neferle konuşmaya daldım . Kendisiyle daha önce aynı saflarda savaştığımı anladıktan sonra burada bana göre işler olduğunu , desteğe ihtiyacı olduğunu söyledi .
Benden transistör adında bir şey istiyordu ve bunların Gizit fare adamlardan düştüğünü belirtmişti. Bende hemen balondan çıkarak Karaköy sokaklarını indim ve fare adamları temizlemeye başladım . Tek başıma yaptığım için çok sıkıcı olabiliyordu ve şu bir gerçekteki tılsımsız ve eşyasız biri için buralarda tek başına görev yapması gerçekten imkansızdı. Belki de oyunu çok sayıda insanın bırakma sebebi budur diye geçirdim içimden kim bilir ... Ancak ben işime koyuldum ve Transistör düşürmek için mücadele ettim .
Daha sonra görevi bitirdim ve ödülümü teslim almak üzere o kadının yanına gittim . Kendisi bana bu görev karşılığında Yılanın yeri hakkında ipucu vermeyi kabul etmişti .
Sağolsun bana yeni bir görev vermeyide ihmal etmemişti . Şimdide çok sayıda Tünel Jetonu isimli bir materyal istiyordu ve bu görevleri tek başına yapmak gerçekten eziyetti Ancak yinede işe koyuldum ve tünele girdim . Sağolsun yoldan geçen bir arkadaş tek başıma uğraşmış olduğumu görecek ki bana yardımcı oldu ve 2 büyücü kolay ve hızlı bir şekilde yolu temizlemeyi başardık .
Vee sonunda Yılan ile ilgili bilgi toplamayı başarmıştım . Tünelin sonunda bir oda olduğunu ve burada bilgileri bulabileceğimi söylemişti bana . Tüm Fare Adamları temizledikten sonra sonunda bu yıkık dökük odaya ulaştım ve Yılan ile ilgili gerekli bir kaç bilgiyi hafızama not edindim . Fakat yine de bu gizemi çözmek için yeterli değildi . Karaköyde hala cevaplanması gereken çok fazla soru vardı
Karaköyde kalacak yerimi ayarladıktan ve eşyalarımı bıraktıktan sonra artık yeni maceralara açılma zamanı gelmişti . Güdümlü Balon adında bir yere yönlendirmişti beni Derin Hanım ve bende oraya doğru yola koyulmuştum . Önünden geçerken görmüştüm daha önce bu yeri ve içine girmeye çalışmıştım ama görevleri yapmadığım için reddetmişti . Fakat artık yerini biliyordum ve yavaş adımlarla oraya doğru yola koyuldum halledilmesi gereken pek çok görev vardı .
İçeriye girdiğimde garip bir kadınla karşılaştım , sanki daha önceden onu tanıyormuşum izlenimi veriyordu bana ama yine de çıkaramamıştım . Kısa bir süreliğine onun yanından ayrılarak arka taraftaki odalara gittim ve garip bir yer olduğu kanaatine vardım bu yeni mekanın . Perdeler ve yataklar vardı her tarafta ancak bunların ne amaçla kullanıldığını anlamamıştım . Fazla uzatmadan görevime geri döndüm ve bu neferle konuşmaya daldım . Kendisiyle daha önce aynı saflarda savaştığımı anladıktan sonra burada bana göre işler olduğunu , desteğe ihtiyacı olduğunu söyledi .
Benden transistör adında bir şey istiyordu ve bunların Gizit fare adamlardan düştüğünü belirtmişti. Bende hemen balondan çıkarak Karaköy sokaklarını indim ve fare adamları temizlemeye başladım . Tek başıma yaptığım için çok sıkıcı olabiliyordu ve şu bir gerçekteki tılsımsız ve eşyasız biri için buralarda tek başına görev yapması gerçekten imkansızdı. Belki de oyunu çok sayıda insanın bırakma sebebi budur diye geçirdim içimden kim bilir ... Ancak ben işime koyuldum ve Transistör düşürmek için mücadele ettim .
Daha sonra görevi bitirdim ve ödülümü teslim almak üzere o kadının yanına gittim . Kendisi bana bu görev karşılığında Yılanın yeri hakkında ipucu vermeyi kabul etmişti .
Sağolsun bana yeni bir görev vermeyide ihmal etmemişti . Şimdide çok sayıda Tünel Jetonu isimli bir materyal istiyordu ve bu görevleri tek başına yapmak gerçekten eziyetti Ancak yinede işe koyuldum ve tünele girdim . Sağolsun yoldan geçen bir arkadaş tek başıma uğraşmış olduğumu görecek ki bana yardımcı oldu ve 2 büyücü kolay ve hızlı bir şekilde yolu temizlemeyi başardık .
Vee sonunda Yılan ile ilgili bilgi toplamayı başarmıştım . Tünelin sonunda bir oda olduğunu ve burada bilgileri bulabileceğimi söylemişti bana . Tüm Fare Adamları temizledikten sonra sonunda bu yıkık dökük odaya ulaştım ve Yılan ile ilgili gerekli bir kaç bilgiyi hafızama not edindim . Fakat yine de bu gizemi çözmek için yeterli değildi . Karaköyde hala cevaplanması gereken çok fazla soru vardı
BİZLER TARİHİN ORTANCA ÇOCUKLARIYIZ .
- Sonne
- Yasemin'in Gözcüsü
- Mesajlar: 1273
- Kayıt: 29 Nis 2018 09:35
- Sunucu: Anka
- Lonca: Eppur Si Muove
- Konum: Yalova/Giresun/Aydın
Re: ROSELENMORGONSİR'in Günlüğü --TEŞKİLAT--
Merhabalar dostum, gayet güzel ilerliyorsun. Transistör görevini yapmak gerçekten zor ben 2 günde bitirebildim. Bunu yapabilmen büyük bir başarıdır. Takipteyim
- WRATHforum
- Salgın Koruyucusu
- Mesajlar: 23
- Kayıt: 30 May 2015 22:51
- Sunucu: Teşkilat
- Klan: Lodos
Re: ROSELENMORGONSİR'in Günlüğü --TEŞKİLAT--
Merhaba dostum öncelikle teşekkürler . Gerçekten çok zor bir görev bu bölgeye yeni girmiş ve tek başına tılsımsız bir şekilde idare etmeye çalışan oyuncular için maalesef ki imkansıza yakın keşke biraz daha aza indirilseymiş bu görev materyallerinin sayıları
BİZLER TARİHİN ORTANCA ÇOCUKLARIYIZ .
- WRATHforum
- Salgın Koruyucusu
- Mesajlar: 23
- Kayıt: 30 May 2015 22:51
- Sunucu: Teşkilat
- Klan: Lodos
Re: ROSELENMORGONSİR'in Günlüğü --TEŞKİLAT--
SELAMLAR
Karaköy maceram son sürat devam ediyordu ve bu sefer soluğu yine güdümlü balonda almıştım . Karakadınla konuştuktan sonra beni Galata Rats Clup adında bir yere gönderdi. Daha sonra buraya vardığımda takım elbiseli ilginç bir fare adam beni çok kibar bir ses tonuyla karşıladı . Bana bir kaç soru sorduktan sonra içeri girmeme izin verdi .
Tam o köşede duran şapkalı bir fare adama gözüm ilişti ve hemen kendisinin yanında soluğu aldım . Yılların getirdiği İKV tecrübesine dayanarak bu kişinin buradaki esas yetkili olduğunu söyleyebilirdim Ve yılların getirdiği bir başka tecrübe öğretmişti ki bu tarz adamlar asla seni görevsiz bırakmazdı . Hemen benden 20 adet Dev Tırtıl öldürmemi karşılığında mükafatlandıracağını dile getirdi . Bende o sırada görevlerime yardımcı olan arkadaşla birlikte Tırtılların yolunu tuttum . Henüz bu bölgeyi bilmediğim için kendisi hem bana rehberlik ediyor hem de görevlerime yardımcı oluyordu .
Ardından görevi tamamladıktan sonra hemen altıma düşen torbadan kıyafet ve ya materyal tarzı değerli bir şeyin düşeceğine beklerken 3er adet kırmızı ve mavi potu gördükten sonrası açıkçası biraz hayal kırıklığına uğradım
Fakat bu görevler oldukça yorucu olabiliyordu ki tek başına yapmanın ne kadar güç olduğunu hayal dahi edemiyordum . Fakat tüm bunlara rağmen yine de sağolsun arkadaşın yardımıyla görevleri tamamladım ve dinlenmek için odamın yolunu tuttum .
Tam odama geçip yatağa uzanmak üzereydim ki Derin Hanım içeriden bana seslendi . Benim için bir görevi olduğunu Yaşlı bir kadınla Röportaj yapmayı hala gerçekleştiremediklerini bana onu ikna edebilecek kişinin ben olduğumu söyleyip durdu . Başta bu görevi yapmak istemesem de Karaköyde belli yerlere erişebilmek için bunu yapmalıydım . Her ne kadar bu gizemli Yaşlı Kadın'ın nerede olduğunu bilmesemde beni tehlikeli bir yolculuğun beklediğinden neredeyse eminim diyebilirdim . Ancak Ergin verdiği yorgunluk ve bitkinlik hissi ağır çökmüştü . Yorgun adımlarla odamın yolunu tuttum
ve yatağıma uzandım . Rüyamda komutana benzer bir Fare Adam bağırıyordu . İçimden bir ses ileride onunla tanışacağımı söylese de ben o sese dinlemeden çoktan uyuyakalmıştım ...
Karaköy maceram son sürat devam ediyordu ve bu sefer soluğu yine güdümlü balonda almıştım . Karakadınla konuştuktan sonra beni Galata Rats Clup adında bir yere gönderdi. Daha sonra buraya vardığımda takım elbiseli ilginç bir fare adam beni çok kibar bir ses tonuyla karşıladı . Bana bir kaç soru sorduktan sonra içeri girmeme izin verdi .
Tam o köşede duran şapkalı bir fare adama gözüm ilişti ve hemen kendisinin yanında soluğu aldım . Yılların getirdiği İKV tecrübesine dayanarak bu kişinin buradaki esas yetkili olduğunu söyleyebilirdim Ve yılların getirdiği bir başka tecrübe öğretmişti ki bu tarz adamlar asla seni görevsiz bırakmazdı . Hemen benden 20 adet Dev Tırtıl öldürmemi karşılığında mükafatlandıracağını dile getirdi . Bende o sırada görevlerime yardımcı olan arkadaşla birlikte Tırtılların yolunu tuttum . Henüz bu bölgeyi bilmediğim için kendisi hem bana rehberlik ediyor hem de görevlerime yardımcı oluyordu .
Ardından görevi tamamladıktan sonra hemen altıma düşen torbadan kıyafet ve ya materyal tarzı değerli bir şeyin düşeceğine beklerken 3er adet kırmızı ve mavi potu gördükten sonrası açıkçası biraz hayal kırıklığına uğradım
Fakat bu görevler oldukça yorucu olabiliyordu ki tek başına yapmanın ne kadar güç olduğunu hayal dahi edemiyordum . Fakat tüm bunlara rağmen yine de sağolsun arkadaşın yardımıyla görevleri tamamladım ve dinlenmek için odamın yolunu tuttum .
Tam odama geçip yatağa uzanmak üzereydim ki Derin Hanım içeriden bana seslendi . Benim için bir görevi olduğunu Yaşlı bir kadınla Röportaj yapmayı hala gerçekleştiremediklerini bana onu ikna edebilecek kişinin ben olduğumu söyleyip durdu . Başta bu görevi yapmak istemesem de Karaköyde belli yerlere erişebilmek için bunu yapmalıydım . Her ne kadar bu gizemli Yaşlı Kadın'ın nerede olduğunu bilmesemde beni tehlikeli bir yolculuğun beklediğinden neredeyse eminim diyebilirdim . Ancak Ergin verdiği yorgunluk ve bitkinlik hissi ağır çökmüştü . Yorgun adımlarla odamın yolunu tuttum
ve yatağıma uzandım . Rüyamda komutana benzer bir Fare Adam bağırıyordu . İçimden bir ses ileride onunla tanışacağımı söylese de ben o sese dinlemeden çoktan uyuyakalmıştım ...
BİZLER TARİHİN ORTANCA ÇOCUKLARIYIZ .
- WRATHforum
- Salgın Koruyucusu
- Mesajlar: 23
- Kayıt: 30 May 2015 22:51
- Sunucu: Teşkilat
- Klan: Lodos
Re: ROSELENMORGONSİR'in Günlüğü --TEŞKİLAT--
SELAMLAR
Karaköydeki son maceramın üzerinden belli bir zaman geçtikten sonra boş durmayıp tekrar sokaklara düşmeye ve biraz daha etrafı tanımaya başlamaya karar verdim . Tünel Jetonu görevim olduğu için onu yapmaya karar verdiğim sırada hem forum üzerinden günlüğümü okuyan hem de oyuna tekrar başladıktan sonra bana yardımcı olan Düzenbaz isimli arkadaşımla bu görevi yapmaya başladık . Kendisi tank olduğu için slotları topluyor bende y2 tılsımım sayesinde toplu bir şekilde kesebiliyordum . Tabii hasarım biraz daha düşük olduğu için uğraştırabiliyordu slotlar . Ancak bir şekilde halletmeyi başardık . Daha sonra oyundan çıkmaya karar verdim ufak bir işim olduğundan ötürü ve karakterimi orada bıraktım kendisiyle vedalaşarak .
Daha sonra oyuna girdiğimde daha öncede bana görevlerimde yardımcı olan arkadaşla tekrar karşılaştım ve bana yardımcı olmaya başladı . Kendisinin kim olduğunu bilmiyordum ve çok konuşmuyordu fakat görevlerime her defasında yardımcı oluyordu . Eğer buradan günlüğümü takip ediyorsa kendisine sevgilerimi iletiyorum
Daha sonra görevimi bitirdikten sonra ödülümü teslim almak üzere tekrar Karakadının yanına gittim ve kendisi getirdiğim Jetonlar karşılığında bana teşekkür ederek bana tek efsunlu bir eldiven verdi . Fazla işime yarayacak bir eldiven değildi çünkü Ateş hasarı veriyordu ve ben Ateş büyücüsü oynamayı çok sevmiyordum ve açıkçası bölgede de kullanışlı olacağını düşünmüyordum . Fakat kendisine bu hediyesi için teşekkür ederek yanından ayrıldım .
Ardından Derin Hanımın en son verdiği görevi tamamlamak üzere Yaşlı Kadın'ı aramaya başladım Karaköy sokaklarında . Bu arkadaşım tekrar yanıma gelerek bana yolu gösterebileceğini söyledi . Karaköy bölgesinde hep yardımcı oluyordu sağolsun . Ardından Yaşlı Kadın'ın olduğu sokağı buldum ve oraya girince ürkünç sesler çıkmaya başladı . Sanki birisi emir veriyordu Fare Adamlara insanları öldürmesi konusunda . Bu sesin sahibini daha sonra bulmak üzere görevimi tamamladım. Yaşlı kadın bana bilgileri ve röportajı sadece 20 adet Fanatik öldürmem karşılığında vereceğini söyledi hal böyle olunca bende bu görevi yapmak üzere oradan ayrıldım .
Oyundan çıkmak üzereydim ki klanda birisi Örümcek Salgısı aldığını söyledi 100mden . Bu da iyi bir fiyattı benim için çünkü 3 adet salgım vardı ve 300 m iyi bir para demekti . Yeni bölgede eşyaların tılsımlardan daha çok önemli olduğunu düşündüğüm için bu nakit miktarı benim istediğim eşyaları üretmeme yardımcı olabilirdi hal böyle olunca Hol bölgesine gittim ve alışverişi gerçekleştirdim . Sıradaki hedefim bir asa basmaktı 59.Seviye için ama hangi asa olacağını hala ben bile bilmiyordum
Karaköydeki son maceramın üzerinden belli bir zaman geçtikten sonra boş durmayıp tekrar sokaklara düşmeye ve biraz daha etrafı tanımaya başlamaya karar verdim . Tünel Jetonu görevim olduğu için onu yapmaya karar verdiğim sırada hem forum üzerinden günlüğümü okuyan hem de oyuna tekrar başladıktan sonra bana yardımcı olan Düzenbaz isimli arkadaşımla bu görevi yapmaya başladık . Kendisi tank olduğu için slotları topluyor bende y2 tılsımım sayesinde toplu bir şekilde kesebiliyordum . Tabii hasarım biraz daha düşük olduğu için uğraştırabiliyordu slotlar . Ancak bir şekilde halletmeyi başardık . Daha sonra oyundan çıkmaya karar verdim ufak bir işim olduğundan ötürü ve karakterimi orada bıraktım kendisiyle vedalaşarak .
Daha sonra oyuna girdiğimde daha öncede bana görevlerimde yardımcı olan arkadaşla tekrar karşılaştım ve bana yardımcı olmaya başladı . Kendisinin kim olduğunu bilmiyordum ve çok konuşmuyordu fakat görevlerime her defasında yardımcı oluyordu . Eğer buradan günlüğümü takip ediyorsa kendisine sevgilerimi iletiyorum
Daha sonra görevimi bitirdikten sonra ödülümü teslim almak üzere tekrar Karakadının yanına gittim ve kendisi getirdiğim Jetonlar karşılığında bana teşekkür ederek bana tek efsunlu bir eldiven verdi . Fazla işime yarayacak bir eldiven değildi çünkü Ateş hasarı veriyordu ve ben Ateş büyücüsü oynamayı çok sevmiyordum ve açıkçası bölgede de kullanışlı olacağını düşünmüyordum . Fakat kendisine bu hediyesi için teşekkür ederek yanından ayrıldım .
Ardından Derin Hanımın en son verdiği görevi tamamlamak üzere Yaşlı Kadın'ı aramaya başladım Karaköy sokaklarında . Bu arkadaşım tekrar yanıma gelerek bana yolu gösterebileceğini söyledi . Karaköy bölgesinde hep yardımcı oluyordu sağolsun . Ardından Yaşlı Kadın'ın olduğu sokağı buldum ve oraya girince ürkünç sesler çıkmaya başladı . Sanki birisi emir veriyordu Fare Adamlara insanları öldürmesi konusunda . Bu sesin sahibini daha sonra bulmak üzere görevimi tamamladım. Yaşlı kadın bana bilgileri ve röportajı sadece 20 adet Fanatik öldürmem karşılığında vereceğini söyledi hal böyle olunca bende bu görevi yapmak üzere oradan ayrıldım .
Oyundan çıkmak üzereydim ki klanda birisi Örümcek Salgısı aldığını söyledi 100mden . Bu da iyi bir fiyattı benim için çünkü 3 adet salgım vardı ve 300 m iyi bir para demekti . Yeni bölgede eşyaların tılsımlardan daha çok önemli olduğunu düşündüğüm için bu nakit miktarı benim istediğim eşyaları üretmeme yardımcı olabilirdi hal böyle olunca Hol bölgesine gittim ve alışverişi gerçekleştirdim . Sıradaki hedefim bir asa basmaktı 59.Seviye için ama hangi asa olacağını hala ben bile bilmiyordum
BİZLER TARİHİN ORTANCA ÇOCUKLARIYIZ .
- WRATHforum
- Salgın Koruyucusu
- Mesajlar: 23
- Kayıt: 30 May 2015 22:51
- Sunucu: Teşkilat
- Klan: Lodos
Re: ROSELENMORGONSİR'in Günlüğü --TEŞKİLAT--
SELAMLAR
En son ticaret yaptığım yer Hol bölgesiydi ve karakterimi oraya bıraktığım için biraz oradan devam etmek istedim . Salgı kasabilmek adına Örümcek Kuyusuna doğru ilerledim . Ara sıra piyasayı öğrenmek için klan kanalından pmleri takip ediyordum fakat herkes çok uçuk fiyatlar söylüyordu her şeye . Demek ki piyasa gerçekten çok pahalı hale gelmişti artık . Beğenmeyip çöpe attığım Erg Yongası denen şey artık neredeyse 300 m'e satılıyordu ve ben o kadar çok çöpe atmıştım ki Çemberlitaş madenlerini ... Üzülerek yoluma devam ettim artık bu yeni piyasaya ayak uydurmak zorundaydım .
Daha sonra Hol bölgesinde salgı düşüremedim 1 saat kadar uğraşmama rağmen bende boşuna bunlarla uğraşmayıp Karaköy görevlerine devam edeyim en iyisi diye düşündüm . Ancak hesaba katmadığım bir nokta vardı . Holde Örümcek Akrep kesmek iyiydi güzeldi fakat benim hasarım elbette ki belli bir noktadan sonra düşecekti . Bu noktanında 55.Seviye olduğunu öğrendim . Ne karaköy bölgesinde yaratıklara tam olarak ne işlediğini biliyordum ne de eşyalarım vardı oraya ait . Bu sorunu kara kara düşünürken görevlerimi yapmaya devam ettim . Şifa Yurdundan yaşlı bir adam beni çağırıyordu en son röportaj yaptığım kadının evinin civarına uğramamı istedi benden . Orada Kerime adında bir kız olduğunu ona ilaç hazırladığını söyledi . Eminönü sokaklarında Jandarma Aliden aldığım ilk görevleri anımsayarak tebessüm ettim ve oradan uzaklaştım .
Ardından demin bahsettiğim gibi hasarımın belli bir noktada düşeceğini kara kara düşünürken ve bunu oyundan bir arkadaşımla konuşurken kendisi bana Büyücüsü olduğunu ve Buz setinin olduğunu söyledi . Burada Bosslar hariç genel olarak Buz büyüsü işlediğini ve kullanışlı olabileceğini söyleyerek 59 Seviye büyücüsünde kullanmadığı Buz eşyalarını bana verdi ödünç olarak . Kendisine teşekkür ederek alışverişi gerçekleştirmek üzere yanına gittim . Ancak ben henüz Seviye kasmak istemiyordum çünkü önce bir asa basmam gerekiyordu bu Karaköyde tutunabilmek için ve ben o asa için sermaye toplamalıydım ...
Asa için sermaye toplamam gerektiğini biliyordum fakat hangi asayı basmam gerektiğini bilmiyordum . O yüzden henüz buna karar veremediğimden en azından Hole inip 2 3 salgı kasayım onları satar yavaş yavaş kendime sermaye oluştururum diye düşünerek yine tuttum Hol'ün yollarını . İndim Örümcek Kuyusuna ordan Akrep Kuyusuna ordan biraz Irklara ... Ancak hiçbir şey atmıyordu . Bugün beni sevmediği açıkça belliydi yaratıkların ve benim için bir ödülleri yoktu . Sermaye yapabilmek için daha farklı materyallere yönelmem gerektiğini anladım o sıra ve kendime yeni bir yol haritası çizmek üzere oradan ayrıldım . Sıradaki durağım Meteor Bölgesi olacaktı .
En son ticaret yaptığım yer Hol bölgesiydi ve karakterimi oraya bıraktığım için biraz oradan devam etmek istedim . Salgı kasabilmek adına Örümcek Kuyusuna doğru ilerledim . Ara sıra piyasayı öğrenmek için klan kanalından pmleri takip ediyordum fakat herkes çok uçuk fiyatlar söylüyordu her şeye . Demek ki piyasa gerçekten çok pahalı hale gelmişti artık . Beğenmeyip çöpe attığım Erg Yongası denen şey artık neredeyse 300 m'e satılıyordu ve ben o kadar çok çöpe atmıştım ki Çemberlitaş madenlerini ... Üzülerek yoluma devam ettim artık bu yeni piyasaya ayak uydurmak zorundaydım .
Daha sonra Hol bölgesinde salgı düşüremedim 1 saat kadar uğraşmama rağmen bende boşuna bunlarla uğraşmayıp Karaköy görevlerine devam edeyim en iyisi diye düşündüm . Ancak hesaba katmadığım bir nokta vardı . Holde Örümcek Akrep kesmek iyiydi güzeldi fakat benim hasarım elbette ki belli bir noktadan sonra düşecekti . Bu noktanında 55.Seviye olduğunu öğrendim . Ne karaköy bölgesinde yaratıklara tam olarak ne işlediğini biliyordum ne de eşyalarım vardı oraya ait . Bu sorunu kara kara düşünürken görevlerimi yapmaya devam ettim . Şifa Yurdundan yaşlı bir adam beni çağırıyordu en son röportaj yaptığım kadının evinin civarına uğramamı istedi benden . Orada Kerime adında bir kız olduğunu ona ilaç hazırladığını söyledi . Eminönü sokaklarında Jandarma Aliden aldığım ilk görevleri anımsayarak tebessüm ettim ve oradan uzaklaştım .
Ardından demin bahsettiğim gibi hasarımın belli bir noktada düşeceğini kara kara düşünürken ve bunu oyundan bir arkadaşımla konuşurken kendisi bana Büyücüsü olduğunu ve Buz setinin olduğunu söyledi . Burada Bosslar hariç genel olarak Buz büyüsü işlediğini ve kullanışlı olabileceğini söyleyerek 59 Seviye büyücüsünde kullanmadığı Buz eşyalarını bana verdi ödünç olarak . Kendisine teşekkür ederek alışverişi gerçekleştirmek üzere yanına gittim . Ancak ben henüz Seviye kasmak istemiyordum çünkü önce bir asa basmam gerekiyordu bu Karaköyde tutunabilmek için ve ben o asa için sermaye toplamalıydım ...
Asa için sermaye toplamam gerektiğini biliyordum fakat hangi asayı basmam gerektiğini bilmiyordum . O yüzden henüz buna karar veremediğimden en azından Hole inip 2 3 salgı kasayım onları satar yavaş yavaş kendime sermaye oluştururum diye düşünerek yine tuttum Hol'ün yollarını . İndim Örümcek Kuyusuna ordan Akrep Kuyusuna ordan biraz Irklara ... Ancak hiçbir şey atmıyordu . Bugün beni sevmediği açıkça belliydi yaratıkların ve benim için bir ödülleri yoktu . Sermaye yapabilmek için daha farklı materyallere yönelmem gerektiğini anladım o sıra ve kendime yeni bir yol haritası çizmek üzere oradan ayrıldım . Sıradaki durağım Meteor Bölgesi olacaktı .
BİZLER TARİHİN ORTANCA ÇOCUKLARIYIZ .