ROSELENMORGONSİR'in Günlüğü --TEŞKİLAT--

[LethieN]

Bu ne Puldur... seni tanımak istiyorum.

[roselen]

Sana, ''Satılık Pul var mı ?'' desem yok kalmadı diyemessin.

Şu sıralar diyebilirim aslında toplu satış yaptım Ama iste hemen düşürelim

bir ara sürüngen pulu lazım olmuştu birkaç saat kasmıştım düşürememiştim. sinir olup değerinin üstünde bir fiyata satın almıştım o geldi aklıma... senin maşallahın var

Evet bu konu da biraz şanslıyım galiba ama bazen benim de saatlerce uğraştığım oluyor

Bu ne Puldur... seni tanımak istiyorum.

Teşkilat , Sivri Ada her şey burda dönüyor

[roselen]

Selamlar

Bu akşam çok güzel bir etkinlik vardı ve çok keyifli dakikalar geçirdik Teşkilat halkı olarak . Merak edenler için devamı aşağıda

Sivri Ada'da geçirdiğim belli bir süreden sonra Pul düşüremeyince daha fazla zorlamayıp Mısır Çarşısında kasamı boşaltmaya karar verdim . Sonuçta pul kasarken bir yandan da altıma bolca torba düşüyordu ve bunların içinden bazen az da olsa para edebilen eşyaların yanı sıra Zırh ve Silahlarda düşüyordu ki bunlar da toplu halde satınca iyi para getiriyordu



Sonrasında kasamı boşalttım ve Büyük Hol'e inmeye karar verdim biraz peptit ve salgı düşürmeyi deneyecektim . Yol boyunca Lodos Merkez'e gidene kadar hiç bir şey düşüremedim . Bir ara Farabi Solucan ceket düştü fakat ne yazık ki Erkek Büyücü içinmiş . Eğer savaşçı için olsa hem iyi para ederdi hem de kendi savaşçım için kullanabilirdim ama belki meraklısı olur da alır diye kasama attım ve Örümcek Kuyusuna doğru yol aldım . Vardığımda şanslıyım ki kuyu boştu ve ben de kesime başladım .



Kesimi yaparken bir yandan da etrafta çıkan madenleri çekiyordum . Hem Jadeit ve Safran hem de Kondrit madenleri mevcuttu bu kuyu etrafında ve hepsini elimden geldiğince topluyordum bir şey çıkar umuduyla . Fakat bir sonuç alamadım . Sadece madenden değil aynı zaman da Örümceklerde beni eli boş bırakmıştı . 1 saate yakın uğraştıktan sonra düşmeyeceğine karar verip yapılacak en iyi şeyin kasayı boşaltmak ve ardından Sivri Ada'da pul kasmak olduğuna karar verdim



Tabii Holdede kasamı boşaltmayı ihmal etmedim . Salgı alamasam da bir çok zırh ve silahı çantama koymuştum ve 1 m ' e yakın bir para kazanmıştım bu Zırh ve Silahların satışından . En azından o kadar uğraş boşa gitmemişti



Ardından Sivri Ada çevresinde dolanırken bir baktım ki TEŞKİLAT'TAN BİR HAİN EMİNÖNÜ SOKAKLARINDA DOLANIYORMUŞ ! Hemen Sivri Ada'dan Eminönüne ışınlandım ve o haini aramaya başladım . Herkes nerede olduğu hakkında bölgeye bir şeyler yazıyordu . Ben de gidebileceği yolları tahmin etmeye çalıştım ve bir ara tam karşıma çıktı hain Ancak o kadar hızlıydı ki yetişmek imkansızdı . Ve ben Kabadayı moduna geçmeyi unuttuğum için onu Kutup Rüzgarına da alamamıştım . Hal böyle olunca ona Bölge Kanalından seslendim ve o da cevabını geciktirmedi



Bir kaç çocuksu arkadaş canları sıkılmış olacak ki Etkinlik sırasında Hain'i arayan insanları öldürmeyi kendine borç biliyordu . Sürekli insanların peşinden çıkıp durdukları için herkes şikayetlerini Bölge kanalına belirtti fakat onların durmaya niyeti yoktu . Ardından Hain'in Antrepo civarlarında yakalandığını duyup tüm Arz ve Lodos'lar onu yere serebilmek için harekete geçtik Hain'in yanına vardığım da inanılmaz bir kalabalık vardı ve ben de Çember atmak isterken Yıldırım 2 tılsımlarını unutmuş olmalıyım ki bir anda kendimi yerde buldum Ve ben ölür ölmez , hain nam-ı diğer Etkinlikonbir o da yere serildi ve insanlar başına toplandı . Tabii ölümünde herhangi bir katkıda bulunamadığım için bir ödülde alamadım fakat geçirdiğim en keyifli günlerden biriydi . Bu kadar insan bir arada olmak gerçekten özlediğim görüntülerden biriydi



Tam Hain'e çember atmaya karar vermeden önce çektiğim bir fotoğraf , keşke dibine kadar girmeseydim

[roselen]

Selamlar

Merhaba herkese ve sana sevgili günlük . Bugün diğer günlere göre biraz daha geç uyandım . Aslında uykuya ne kadar hasret kaldığımı anlamış oldum bu sayede Bugün dersim 4'te başlayıp 6.30 gibi bitiyordu normalde fakat bir hocamız ek ders koyduğu için ne yazık ki akşam 6.30 - 9 arası derste olacağım . Aslında bir bakıma keyifli oluyor çünkü okulda kimse kalmadığı için tamamen bize ait özel bir mülke dönüşüyor anlayacağınız Ders vakti gelene kadar ve akşam geldikten sonra yazmaya çalışacağım , umarım beğenirsiniz

Hol'de Salgı ve Peptit işinden sonuç alamasam da uğraşmaya devam ediyordum . Tam pes ettiğim sıra da bir arkadaş gelip kendisini Hol'den çıkarıp çıkaramayacağımı sordu . Ben de ona yardımcı olabileceğimi fakat yolu tam hatırlamadığımı söyledim . Vee büyük macera başladı Tam 30 - 40 dakika kendisiyle çıkış yolunu aradık sürekli bir yerlerde Hol girişinde doğmak amacıyla ölüyorduk fakat doğduğumuz yer her zaman İsmet Bey'in yanı oluyordu



Yolu bulmak için her çıkışı her tarafı denedik fakat bir türlü bulamadık . Tam o an hiç beklemediğim bir şekilde altıma düşen torbadan Peptit çıktı Hiç kafamda yoktu gerçekten çünkü tamamen çıkışı bulmak üzerine yoğunlaşmıştım ve hal böyle olunca hem şaşırdım hem de çok sevindim ve çantama Peptit'i attıktan sonra yolu aramaya devam ettik . Ne yazık ki çıkışı bulamadık fakat bir arkadaşa sorduğumda doğru yerden gittiğimizi biraz ilerde ölsek çıkışta doğacağımızı söyleyince arkadaşa çıkmaması gerektiğini yolu bulduğumuzu söylemek üzereydim ki kendisi oyundan çıktı . Ben de o çıkınca ışınlanarak tekrar Eminönü yollarını tuttum biraz Arz avlamak için



Anlayacağınız o ki birine yardım etmek aslında sizin içinde çok olumlu sonuçlar doğurabiliyor . Mesela ben orada o arkadaşa yardım etmeyip direk ışınlansam o peptit'i düşüremeyecektim ve elim boş bir şekilde ışınlanmış olacaktım fakat şimdi her şey daha anlamlı hale gelmişti . Ardından Eminönü'de yakaladığım Arzları tek tek kesiyordum fakat oyunda fazla arz kalmamış olacak ki bir kaç kişi kestikten sonra etrafta daha fazla arz bulamadım



Böyle olunca bir de Arz Sancağa bakmaya karar verdim ve oraya doğru yol aldım . Gittiğimde orada da kimse yoktu Ben de böyle olunca bari boşu boşuna gelmiş olmayayım diye düşünüp Arz Muhafızlarını kesmeye karar verdim Önce sancaktaki fare adamdan başladım ve onu kolay bir şekilde yere sermeyi başardım . Fakat muhafızları öldürmek o kadar kolay değildi Tam keseceğimi düşündüğüm sırada iksir basıp canlarını tekrar 50'ye kadar getiriyorlardı Ben belki bir daha içmezler iksir diye tekrar canlarını indirdim fakat onlar tekrar iksir içince daha fazla zorlamamam gerektiğine karar verip oradan uzaklaştım





Daha sonra bir Junon grubuyla karşılaştım ve onlara katılabileceğimi belirttim . Beni gruba aldılar ve hızlı bir şekilde kesime başladık . Ateş Çemberi Büyücüsü olarak oynamak gerçekten çok keyifliydi



Migrattan eksiklerim Nucleus Yüzük ve Elektrik Zırhtı . Aslında tüm Migrat Zırhlarım eksikti fakat önemli olan tek zırh Elektrikti benim için .Çünkü Hol'de daima işime yarayan büyü Elektrik olmuştu . Hızlı bir şekilde Centurion'a kadar gelip kesime başladık . Şifacımız tek eksiğinin Yücelen Mor Pantolon olduğunu söyledi . Ve kesimden sonra torbasından Yücelen Mor Pantolon çıktı kendisine Artık çarı fullenmişti ve o da bunun mutluluğuyla daha çok can basmaya başlamıştı bize Ben de iksirlerimi ve Antimonumu çantama atarak yola devam etmiştim .



Junon kesimine başladık ve çok seri bir şekilde kesmeyi başardık . En son torbayı ben açmaya karar verdim ve o yüzden herkesin açmasını bekledim . Baktım ki hiç kimse Şaheser bir eşya alamamış ben de kesin bendedir diye düşünüp torbamı açtım ve sonuç Neyse ki bir çok iksir depolamıştım olumlu yönünden bakmak gerekirse . İleri de savaşçı karakterimin işine yarayabilirdi . Bölgeden çıktık ve ben de hazır adaya gelmişken Sürüngen Pulu almadan gitmek olmaz diye Fare Köy'e yöneldim ve pul düşü.. Şaka şaka pullar başka zamanın hikayesi

[Plafect00]

Holün çıkışını aradığınız yer çok tatlıydı, güldürdü. İnsanlara her fırsatta yardım etmen çok hoş, bu özelliğini kaybetme.

[roselen]

Holün çıkışını aradığınız yer çok tatlıydı, güldürdü. İnsanlara her fırsatta yardım etmen çok hoş, bu özelliğini kaybetme.

Teşekkür ettim yorumun için , zamanım oldukça yardım etmeye çalışıyorum

[roselen]

Selamlar

Herkese ve sana merhaba sevgili günlük . Çok yorucu bir gündü bugün , normalde 5.30 - 6 gibi bitecek okulum Maliye hocasının koyduğu ek ders yüzünden 9.30 civarı bitti ve eve daha 1 saat önce varabildim . Biraz uzanıp karnımı doyurduktan sonra günlüğüme yeni şeyler eklemeye karar verdim ve işte buradayım . Umarım beğenirsiniz

Savaşçı karakterimin Dev Komodo görevini yapmıştım geçen günlerde bir büyücünün de yardımıyla ve ardından görev materyali olan Dev Komodo Dişi'ni büyücüme aktardım , hem klan kanalından yansıtmak hem de daha kolay alıcı bulabilmek için . Tam da bu sırada bir alıcı çıktı ve fiyatı sordu . Kendisine 4 m gibi bir fiyat verdim fakat o da nakiti olmadığını karşılığında iksir verebileceğini söyledi . Kaç adet olduğunu sorduğum da ise 55 adet vereceğini söyleyince kendisine hemen s3'e geçmesini söyledim çünkü tanesi 100 binden 55 iksir 5.5 m demekti ve bu benim için çok karlı bir alışveriş olacaktı . Size tavsiyem bazen nakit yerine maden ve ya değerli eşyalar ya da iksirler alarak alışverişi kendi adınıza daha karlı hale getirebilirsiniz bu yüzden iyice değerlendirmenizi öneririm karşı tarafın tekliflerini



Satışı yaptıktan sonra bir kaç tur Sığınağa girmeye karar verdim çünkü hala eksiklerim vardı . Grup bulmam zor olmadı y2'li büyücü olduğum için ve gruba girer girmez bölgeye çektiler . Çok hızlı bir şekilde ilerliyorduk ve seri bir şekilde Kenan'a varmaya başardık . 3 adet y2 vardı ve bu işimizi oldukça hızlandırıyordu İlk Kenan turumdan Niobyum materyali ve bir kaç iksir aldım . Torbayı boş görmemek sevindirici olsa da Kolye ve ya Yüzük daha mutlu edici olabiliyordu bazen



İkinci turumuz ise yine aynı ekipleydi sadece şifacımız değişmişti . Ve demin de hep birlikte olduğumuzdan aynı şekilde çok koordine bir şekilde ilerledik ve yine Kenan'a varmayı başardık . Fakat bu turda herhangi bir şaheser eşya ve ya başka bir materyal düşüremedim



Daha sonra biraz da savaşçı karakterimde oynamaya karar verip kendisinin Meran görevlerini yapmaya başladım . Gel - git görevleri Lonca Lisansınız yoksa eziyet olabiliyordu gerçekten . Fakat neyse ki savaşçıydım ve Depar yeteneği bu işi daha çekilebilir bir hale getiriyordu . Vee sonunda 1 lvl pantolondan kurtulmuştum çünkü Arzuhalci görev sonrası bana bu pantolonu hediye etti



Çok kullanışlı olmasa da görüntü olarak çok güzeldi Ardından hazır yeraltına inmişken Dişi Örümcek görevinin de ödüllerini almak üzere Cin Mağaraya gittim ve Cincır ile konuşarak ödüllerimi çantama attım . İleri de iyi bir paraya satabilirdim bu materyalleri . Doğru anı kovalarsanız çok iyi para edebiliyordu



Ardından Arzuhalci'nin Çevirisi görevini tamamlayabilmek üzere tekrar Dişi Örümceğin inine girdim ve görevi tamamladıktan sonra biraz mola verip uyumak adına oyundan çıkışımı gerçekleştirdim

[roselen]

Selamlar

Herkese ve sana merhaba sevgili günlük .


Savaşçı karakterimle görevleri yapmaya başladığım için hem git gel görevlerinin sıkıcı olmaması hem de daha keyif alabileceğimi düşündüğüm için sürekli karakter değiştiriyordum . Tek bir şeye takılıp kalmamak için . Hal böyle olunca Arzuhalci'ye görevi teslim edip yeni görevi aldım ve ardından Büyücü karakterime geçmek üzere bu hesabımdan çıkışımı gerçekleştirdim . Aslına bakarsanız yeni karakter kasmanın en güzel yanlarından biri gelişiminizi görmenizin yanı sıra bir de görev metinlerini tekrardan okuma fırsatı bulmanız . Çünkü oyunun hikayesi gerçekten çok güzel ve akıcı bir şekilde ilerliyor , özellikle Arzuhalci bu konunun olmazsa olmazı




Büyücü karakterimle oyuna giriş yapar yapmaz altıma düşen torbada Sürüngen Pulu ile karşılaştım . Bunun verdiği huzur gerçekten anlatılamazdı bir kaç kez daha yaşamıştım bu olayı Altıma düşen torbayı alıp elde ettiğim pulu diğerlerinin yanına koyduktan sonra hem ada'yı gezip yaratıkları kesmek hem de maden çekmeye karar verdim . Tam pulu düşürdüğüm yerin biraz ilerisinde ki Krizoberil madenine varıp çekmiştim ki bu sefer de altımda ki torbada Alexandrite madeniyle karşılaştım Oyuna girer girmez üst üste 2 değerli materyali torbamda görmek gerçekten mutluluk verici bir olaydı





Ardından bir kaç kez fare köyü turladım fakat sonuç alamadım . Tam pes etmek üzereydim ki altıma bir torba attı ve ben de içinde ne olduğunu bilerek mutlu bir şekilde torbamı açtım ve pulu çantama atarak ileri de satılmak üzere diğerlerinin yanına koydum . Köyü turlarken bir kaç değerli iksir reçeteside düşürmüştüm ( 35.seviye kudret iksiri vb. ) gibi şeyler . Tank ve şifacı karakterinin çok işine yarıyor bu seviyede ki kudret iksirleri merak edenler var ise . Özellikle tank karakteriyle oturup kudret doldurmak yerine bu iksirlerden bolca üretim yapıp çok seri bir şekilde grubunuza zaman kazandırabilirsiniz . Üretim malzemeleride diğerlerine göre daha uygun ve bulunabilir şeyler




Pulları da çantama koymanın verdiği mutlulukla tekrar savaşçı karakterime giriş yapmanın zamanı geldiğine karar verdim . Zeljko'ya giriş yaptıktan sonra doğruca yeraltı yollarını tuttum Arzuhalci'nin bana verdiği işi halletmek için ve artık Meran Şehrine git - gel görevleri başlıyordu Lonca lisansı bu karakterde olmadığı için tam bir eziyet olacaktı farkındaydım ama neyse ki tank karakter olduğum için o kadar zorlanmayacaktım bunu da biliyordum . Arzuhalci'nin söylediği prosedürleri uyguladım ve kapı açıldı Ardından kapının ardında ki Domuzun adamı ile de konuşup o görevleri de hallettim ve yeni bir keşif yapmanın da mutluluğuyla derse yetişmek üzere çıkışımı gerçekleştirdim .

[roselen]

Selamlar

Herkese ve sana merhaba sevgili günlük . Dersim bittikten sonra okulda arkadaşlarla fotokopilerden ve bir kaçının tuttuğu yarım yamalak notlardan çalışmaya çalıştık . En azından ben çalıştım elimden geldiği kadar Günün yorgunluğunu ve stresini atmak adına foruma girip günlüğüme bir kaç yeni şey eklemek istedim ve işte karşınızdayım Umarım beğenirsiniz .

Sivri Ada'da pul kastığımı artık söylememe gerek yok sanırım çünkü adımız Pulcubabaya çıkacak seviyeye geldi sizlerinde sayesinde Ben yine her zaman olduğu gibi turlarken klan kanalından ''Rose'' diye bir yazı gördüm . Yazan kişinin ismine bakınca benim müşterilerimden biri olduğunu gördüm ve kendisiyle konuşmaya başladık . Kendisine 6 adet pul lazım olduğunu elimde olup olmadığını sordu . Neyse ki geçen günlerde bolca miktar depoladığım için kendisiyle s3'te alışverişi gerçekleştirmek üzere buluştuk .



Paraları çantama koymanın da mutluluğuyla tam adaya dönmüştüm ki yine aynı arkadaş Taş Kanat Derisi aradığını belirtmişti . Ben de geçen günlerde 1 adet düşürüp çantama atmıştım hatırlayacağınız üzere . Kendisine elimde olduğunu söyledim , ne kadara sattığımı sorunca 500 bin dedim ve '' İşte olmadı bu '' dedi . Ben de sonuçta kendisiyle bolca alışverişimiz olduğu için para vermesine bile gerek olmadığını sadece adet usulü fiyatı söylediğimi belirttim . Kendisiyle s3'te buluştuk fakat ücretsiz verme teklifimi kabul etmedi . 350 bin gibi bir fiyattan alışverişi gerçekleştirdik .






Daha sonra geçenlerde Komodo Dişi'ne karşılık aldığım Dinazor ve Ejder iksirlere alıcı arıyordum ki Sivri Ada'da maden çekerken sürekli karşılaştığım bir başka kişi kendisine lazım olduğunu belli bir miktar para + Sürüngen Pulu verebileceğini belirtti . Pul bolluğu yaşamama rağmen kendisinin teklifini kabul ettim sürekli karşılaştığım biri olduğu için ve o maden turunu ben ise Fare Köy'de katliamımı tamamladıktan sonra kendisiyle alışverişi yaptık



Daha sonra beni loncaya alan arkadaşım kendisine Y2 tılsımı lazım olduğunu verip veremeyeceğimi sordu . Ben de oyundan çıkmak üzereydim ve kendisine verebileceğimi söyledim . O da teşekkür etti ve akşam vakti tekrar tılsımları takaslamak üzere oyunda olacağını söyledi . Loncadaki diğer arkadaşları Kenan'a götürecekti bu yüzden kendisine y2 tılsımı lazımdı sanırım . Beni öpmesine izin verdikten sonra ( rol yoluyla yanlış anlaşılmasın ) savaş 3'ten ayrılarak tekrar Sivri Ada yolunu tuttum



Daha sonrasında Klan kanalına satılık materyalleri yansıtırken , benim pulların toplu alıcısı ( evet yine o ) Alexandrite madenine talip olmuştu . Elimde 3 adet olduğunu ve 3.750 gibi bir fiyattan bırakabileceğimi belirttim kendiside bu fiyatı makul gördü ve 3. kez alışveriş yapmak üzere Savaş 3'te buluştuk . Bugün bu arkadaş üzerinden bolca para kazanmış sayılabilirdim Kendisine teşekkür ettikten sonra biraz da Savaşçı karakterime geçmeye karar verdim .



Savaşçı karakterimin Meran keşif görevi vardı ve onu halletmek üzere Meran Şehrinin yolunu tuttum .
Tek başıma o bombaların hepsini almak gerçekten çok stresli ve sinir bozucu anlardı Lonca lisansıda olmadığı için ölürsem telafisi yoktu . Neyse ki başarılı bir şekilde tüm bombaları alarak Meran görevini halletmeyi başardım ve ardından oyundan çıkışımı gerçekleştirdim .

[roselen]

Selamlar

Herkese ve sana merhaba sevgili günlük . Uzun zamandır şifacı karakterimde oynamadığımı fark etmişsinizdir , kendisini biraz boşladığımı düşündüm ve hemen bir Stuartsız Gaffar grubunun şifacı aradığını görünce Jabberwocky'e giriş yaptım . Gruba girdim ve oldukça sağlam görünüyordu herkes . Fakat planda olmayan bir şeyler vardı


Başlarda her şey güzeldi . Semiha'ya kadar sorunsuz bir şekilde gelmiştik ve kesime başlamıştık . Amacımız içeri kaçırmak olduğundan klasik olarak 94'e kadar indiriyorduk ve Hs alan büyücü hariç diğerleri menzil atıyordu . Ardından diğer Hs ile içeri kaçırıyorduk . Çok basit öyle değil mi ? Ama öyle bir grubun içine düşmüştüm ki kelimeler anlamlarını yitirebilirdi burada Semiha'yı içeri kaçırmak için dakikalarca uğraştık belki 8-9 kez . Bir keresinde 46 canı görmeyi başardık fakat kendisi o canla bile içeri girmemekte ısrarcıydı . Tam herkes pes etmişti ki son denememiz de kendisine içeri kaçırmayı başardık .
Ardından içeri de Semiha'yı Gaffar'dan ayırıp kesebileceğimizi konuştuk ve herkes onaylayınca öyle de yapmak üzere kesime başladık . Buraya kadar da her şey yolundaydı ve sorunsuz bir şekilde Semiha Hanım'ı indirmeyi başardık .





Ardından oyunun zenginlerinin kendi aralarında düzenlediği turnuva tarzı şeyler oluyor bizim sunucumuzda bazı zamanlar . Ödül 400 m ve büyücüler arasında düzenlenecek bir turnuva 16 yarışmacılı . Tesadüfe bakın ki grubumuzda ki bir büyücü de o turnuvaya katılmış ve kendisi gitmek zorundaymış Diğer büyücülerde ona gidebileceğini , kesimi 3 kişi de halledebileceğimizi söylediler ve kendisi Sivri Ada'nın yolunu tuttu grubumuzdan ayrılıp . İlk defa yapacağım bir şey değildi sonuçta 3 büyücülü kesim fakat bu sefer öyle en büyük düşmanımız Gaffar Bey değil kendimizdik Grupta Gaffara kadar mükemmel şekilde ilerleyen herkes Gaffar kesimine başlar başlamaz saçma sapan hareketler yapmaya başlamıştı . Kimisi Hs'siz vuruyor kimisi Kaos'u bozamıyor , kimisi bize dönen Gaffar Bey'e Nara bile atamıyordu 5. ve ya 6. denememiz de artık Tankımıza ne yapması gerektiğini uzun uzun anlattı grubumuzdan bir büyücü arkadaş . Ben de normalde grup bölgelerinde konuşan biri değilim çünkü insanları eleştirmek onları bir anda daha iyi hale getirmeyecek bunun farkındayım . Fakat artık ben bile dayanamayıp Tankımıza bizi dikkatle dinlemesini söyledim çünkü 11. Kudret iksirimi içiyordum



Ve neyse ki asırlar sonra Gaffar Bey'i indirebilmeyi başardık Gruptaki bir büyücü arkadaş özelden bana grupla ilgili sürekli serzenişte bulunuyordu nereden geldik buraya düştük dercesine konuşuyordu . Kendisine hak veriyordum elbette ama ara sıra böyle şeyler olabiliyordu , normaldi o yüzden Gaffar'ı kesince gruptaki herkes Çek Cumhuriyetine 3.golü atmışız edasıyla deliler gibi sevinip torbalarını açtı ve Madalyalarımızı alarak Stuart Bey'in yolunu tuttuk .



Stuart Beyide ilk deneyişimiz de kesemedik elbette . Bu muhteşem koordine grubun kimyasına aykırı bir durum olurdu . Hal böyle olunca 2. ya da 3. denemizde bir Büyücü tank oldu ve ardından kesimi gerçekleştirdik . Herkes çıkma taraftarıydı fakat ben iksir almadan şuradan şuraya gitmeyeceğimi bu bölgeyi layığıyla tamamlamamız gerektiğini söyledim Zaten torbalarımız da hep madalya doluydu



Ardından neyse ki iksirlerimizi sorunsuz bir şekilde alabildik ve herkes birbirini tebrik ettikten sonra bölgeden daha sonra da oyundan çıkışımı gerçekleştirdim . Çünkü en az 4 kez Gaffar'a gitmiş kadar enerji harcamıştım