ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü

[Ttaymmm]

Yeni karakterin ismi çok hoşuma gitti kanka baya bir güldüm

Tanıdık geldi mi bari

[Raskolnx]

Yeni karakterin ismi çok hoşuma gitti kanka baya bir güldüm

Tanıdık geldi mi bari

Yok. (Sondaki noktadan ne söyledigimi anlamışsındır sanıyorum)

[romendiyojen]

Gunlugun takıpteyım basarılar.

[Ttaymmm]

Yeni karakterin ismi çok hoşuma gitti kanka baya bir güldüm

Tanıdık geldi mi bari

Yok. (Sondaki noktadan ne söyledigimi anlamışsındır sanıyorum)

Anlaşıldı

Gunlugun takıpteyım basarılar.

Teşekkürler dostum sağol

[KARADAVUTs]

Güzel günlük takipteyiz

[Ttaymmm]

Güzel günlük takipteyiz

Eyvallah dostum sağol.

[Ttaymmm]

İstanbul da yaşanan üzücü olayda yaşamını yitiren vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet , yakınlarına sabır diliyorum.

Not: Bugün atacagim gunluk yazısini bu olay yüzünden yarın atmaya karar verdim.

Başımız sağolsun.

[Ttaymmm]

YENİ BİR AŞK DOĞUYOR

Balıkçıdaki görevlerimi şimdilik bitirmiştim. Bana teşekkür etti. Ben de teşkilattaki vazifemin bu olduğunu söyledim. Oradan ayrılırken arkamdan bir bankacıya uğra istersen,belki bir ihtiyacı vardır. dedi.
Tamam dedim ve bankacıya doğru gittim.



Bankacıyla konuştuğumda yeşil örümceklerden şikayetci olduğunu , bankaya gelen insanları kaçırdıklarını söyledi. İlgilenecğimi söyledim ve yeşil örümceklerin bulunduğu noktaya doğru harekete geçtim. Çok gitmeden yeşil örümceklerle savaşan birisini gördüm. Az daha yaklaştığımda bunun bir kız savaşçı olduğunu anlamıştım.



Teşkilattan olduğunu düşünerek konuşmak için yanına gittim. Kendini dışarı o denli kapatmıştı ki beni ancak yanına gelip seslendiğimde fark etti.



Merhaba diyerek söze başladım.
Merhaba.
Burada ne yapıyorsun ?

Bir süre cevap vermedi. Ardından sert bir dönüş yaptı ve ,

-Ben teşkilattanım ve bana verilen görevi yapıyorum dedi.
-Ben de teşkilattanım dediğimde yüzü biraz yumuşamıştı.
Sözüme devam ettim,

-Benim de görevim yeşil örümcekler.İstersen görevi beraber yapabiliriz dedim.
Biraz düşündükten sonra kabul etti.

Beraber kılıç darbeleriyle örümcekleri öldürüyorduk. Çok hızlıydık. İkimizde bu durumdan memnunduk. Çünkü kimse bu zarar verici zehirli örümceklerle uzun süre uğraşmak istemez.



Banka çevresini örümceklerin istilasından temizledikten sonra bankacıya durumu bildirip Agah Efendiye doğru yol aldık.



Agah Efendi'nin yanına geldiğimizde yeni bir görev var mı diye sorduk.
İri Farelerin Recep Dayı ' yı rahatsız ettiğini ve birilerinin bununla ilgilenmesi gerektiğini söyledi. Görevi alarak yola koyulduk.

İri farelerin bizi çok zorlamayacağını biliyorduk. Çünkü ikimizde güçlü ve cesur kişilerdik.




Agah Efendi bu görevi tamamlamamızın sonucunda ikimize de hasarı artırılmış kılıçlar verdi.



Uzun zaman geçirmemiz sonucunda aramızda sanırım bir şeyler olmaya başlamıştı. Fakat teşkilattaydık ve duygularımızın , görevlerimizin önüne geçmesine izin vermememiz gerektiğinin ikimiz de farkındaydık.

[Ttaymmm]

GARR TEHLİKESİ !

İkinci görevimin hazırlıklarına başlamıştım. Bir kitabın kayıp olduğu , acilen bulunması gerektiği kulağıma gelmişti. Kitap sözü geçtiği için Sahaf Necmi'yi bir ziyaret etmenin iyi olacağını düşündüm ve yanına doğru yola koyuldum.


Sahaf Necmi'nin yanına gittiğimde sanki beni bekliyormuşcasına olayı hızlıca anlatmaya başladı:

''İyi ki geldin, hemen teşkilattan birilerini bulmam gerekiyordu.Cinin teki çarşıya kadar girebilmiş.Bin defa söyledim Jandarma'ya,daha dikkatli olun bu hain mahluklara karşı diye. Kitaplarımdan birini çalmış,çok önemli bir kitap. Gözcülerimizden Recep,gar yönüne giden tramvay yolunda,şüpheli cini saptadığını söyledi.Haydi vakit kaybetmeden koş,Receple buluş.O kitabı mutlaka geri almamız lazım.'' dedi.

Sahaf Necmi sözünü bitirdikten sonra söylenilen yere,yani Recep Dayı 'nın bulunduğu yere doğru koşmaya başladım. Acil bir görev olduğu için var gücümle koşuyordum. Sonunda Recep Dayı'nın yanına kadar geldim.



Recep dayı sessizce konuşmaya başladı :

Güzel,çabuk geldin. Bir saniye bekle şimdi...

Biraz bekledikten sonra sözüne devam etti. Fark ettirmeden bak,şu arkadaki küçük avluda,kırmızı derili bir cin var,gördün mü ? Kitap o cinde. Saçma dillerden çıkarabildiğim kadarıyla adı Garr. Az önce bir fare adam geldi,bir şeyler konuştular ve fare adam ayrıldı. Etrafındakilere de dikkat et,silahlılar. Kitabı ondan geri alman lazım. Ben onların dikkatlerini çekemem,yoksa bir daha burada barındırmazlar beni. Çok çok dikkatli ol. '' dedi.

Sağıma baktığımda cinleri görmüştüm. 3 tanelerdi. Birisi kırmızı derili ve elinde eski yırtıkları olan bir kitap vardı.



Olaya hakimdim. Cini öldürüp kitabı almam gerekliydi. Pek zor bir iş değildi fakat yanına başka cinler de vardı. Önce onları öldürmeye karar verdim.



Yanındaki cinleri öldürdükten sonra Garr isimli cin ile baş başa kalmıştık. İçimdeki son gücü de toplayarak boynuna bir kılıç darbesi geçirdim. Yere yığılmıştı.



Elindeki kitabı alarak Recep Dayı'nın yanına gittim. Konuşmaya başladı :

''Kitabı aldın mı ? Bir ver bakayım...''

Biraz inceledikten sonra devam etti :

''Bravo! Aradığımız bu. Al bunu Sahaf Necmi'ye götür. Burada yapılacak pek bir şey kalmadı.''

Bunun üzerine Sahaf Necminin yanına gittim. Yanına geldim ve kitabı verdim.



Sayfalardan birkaçının eksik olduğunu ve bunun iyi olmadığını söyledi. Fakat ben bir görevimi daha başarı ile tamamlamıştım. Bundan memnundum.

[ghost38]

Günlüğünü görev metinleriyle harmanlaman hoş bir hava katmış. Devamını bekliyorum.