Herkese selamlar. Öncelikle bu yıl, tüm ülkemize yaşanabilir bir ortam getirir inşallah. İnşallah lara da doyduk ama neyse konuşursam sonunu getiremem bunların.
Görenler vardır mutlaka bir veda mesajı yazmıştım. O konum şuan konu dışı bölümüne taşınmış. Bakmak isteyenler ordan bakabilirler.
Konu şu ki oyundaki karakterlerim dışında varımı yoğumu sattım. Oyunla bağlantım artık sadece arkadaşlarımdır.
Bu artık yenilik gelse de böyle gelmese de böyle. Günlüğüme de böyle bir bitiş hazırlamak istedim. Anlarsınız ya !
Veda mesajlarının çoğalmasına açıkçası sevinmedim dersem yalan söylemiş olurum ; bilakis çok sevindim. Lakin bu kadar bekleyiş biz oyunculara kafidir.
Oyunda onlarca hatta yüzlerce insan tanıdım , iyi - kötü birçok insan... Bazları benimle en iyi şekilde vakit geçirmeyi seçti , bazıları ise küfür etmeyi. Başladığım günden bu yana süren 7 yıllık İstanbul Kıyamet Vakti ' ne , arkadaşlarıma , oyunda beni seven sevmeyen herkese yeniden veda ediyorum. Bundan böyle günlüğüme yazı yazmayacağım.
Bu da hem size hem de içerisinde 1.5 yıllık anılarımı barındıran günlüğüme veda yazım olsun. Her bitiş yeni bir başlangıçtır diyerek hoşçakalın.
-Anıl...
ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
- Ttaymmm
- Çınaraltı Müdavimi
- Mesajlar: 862
- Kayıt: 04 Eyl 2013 14:28
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Lodos
- Lonca: R U S
- Konum: Adana
- İletişim:
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Mustafa Kemal ATATÜRK
- Raskolnx
- İri Fare Avcısı
- Mesajlar: 69
- Kayıt: 14 Eyl 2014 17:16
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Arzın Çocukları
- Lonca: Fıerce
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Biladerimle dandik bir foto
Lavuk o kadar üşengeçki daha güzel olur ayağına bize yaptırıyor işini
Lavuk o kadar üşengeçki daha güzel olur ayağına bize yaptırıyor işini
- Ttaymmm
- Çınaraltı Müdavimi
- Mesajlar: 862
- Kayıt: 04 Eyl 2013 14:28
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Lodos
- Lonca: R U S
- Konum: Adana
- İletişim:
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Uzun süreden sonra merhaba. Oyunu bildiğiniz üzere 2 ay öncesinde arkadaşımın attığı son ileti ile noktaladım. Dedim ki 2 aydır güncellenmeyen günlüğüme yavaştan bir şeyler karalayayım. Oyuna arkadaşlarla muhabbet için bugün girdim. Biraz konuştuk öncelikle; muhabbet edip şakalaştık. Cidden bende önemli bir yerleri var.
Oyunu bıraktığımdan sonra bizimkiler başka bir lonca ile birleşme yapmışlar. Beni de o loncaya aldılar biraz takıldım ,meteorda felan. Biraz maden çekmek istedim fakat pek şans yüzüme gülmedi diyebilirim.
Oyuna tam olarak devam eder miyim orası meçhul ancak günlüğü biraz aktifleştireceğimi söyleyebilirim. Bunun sonucu yavaş yavaş fotoğraflar atmaya başlayacağım. Fakat bildiğiniz gibi tılsımlarımı satmıştım oyunu bırakırken. :twisted:
Paramı da ihtiyacı olanlara dağıttım. Yani şuan karakterimde pek bir şey olduğu söylenemez. Zaten söyle bir şey de var ki oyuna artık çok çok emek vereceğimi düşünmüyorum. Onun için aşırı bir şey beklemeyin bence. Günlük bir kaç saat girip günlük için yazılar ve fotoğraflar çıkarmaya çalışacağım.
Tılsımsız felan oyun zorlayacak büyük ihtimal ama grup bölgesi felan atar keyfime bakarım diye düşünüyorum.
Açıkçası oyuna eğlenmek için gireceğim. Oyundaki diğer insanlar (sözüm meclisten dışarı) gibi ego tatmini ile uğraşmadan hırs yapmadan oynayacağım oyunu. Demek istediğim oyunu pek takmayacağım.
Amacım bir nevi sizin yüzünüzü güldürmek , beraber güzel vakit geçirmek olacak diyebilirim.
Neysem o olarak tüm şeffaflığıyla günlüğe yansıtacağım. Elimden geldiğince ne yaptıysam onu yazacağım günlüğe bundan sonra. Yazı içeriğini fazla tutmayı düşünüyorum. Çünkü fotoğraflar her şeyi anlatamayabiliyor bazen.
Özet geçecek olursak artık günlüğüme biraz aktiflik ve renk katıp güncel tutmaya çalışacağım.
Umarım dediklerimi sıkılmadan yapabilirim. Kolay gelsin herkese kolaylıklar.
Oyunu bıraktığımdan sonra bizimkiler başka bir lonca ile birleşme yapmışlar. Beni de o loncaya aldılar biraz takıldım ,meteorda felan. Biraz maden çekmek istedim fakat pek şans yüzüme gülmedi diyebilirim.
Oyuna tam olarak devam eder miyim orası meçhul ancak günlüğü biraz aktifleştireceğimi söyleyebilirim. Bunun sonucu yavaş yavaş fotoğraflar atmaya başlayacağım. Fakat bildiğiniz gibi tılsımlarımı satmıştım oyunu bırakırken. :twisted:
Paramı da ihtiyacı olanlara dağıttım. Yani şuan karakterimde pek bir şey olduğu söylenemez. Zaten söyle bir şey de var ki oyuna artık çok çok emek vereceğimi düşünmüyorum. Onun için aşırı bir şey beklemeyin bence. Günlük bir kaç saat girip günlük için yazılar ve fotoğraflar çıkarmaya çalışacağım.
Tılsımsız felan oyun zorlayacak büyük ihtimal ama grup bölgesi felan atar keyfime bakarım diye düşünüyorum.
Açıkçası oyuna eğlenmek için gireceğim. Oyundaki diğer insanlar (sözüm meclisten dışarı) gibi ego tatmini ile uğraşmadan hırs yapmadan oynayacağım oyunu. Demek istediğim oyunu pek takmayacağım.
Amacım bir nevi sizin yüzünüzü güldürmek , beraber güzel vakit geçirmek olacak diyebilirim.
Neysem o olarak tüm şeffaflığıyla günlüğe yansıtacağım. Elimden geldiğince ne yaptıysam onu yazacağım günlüğe bundan sonra. Yazı içeriğini fazla tutmayı düşünüyorum. Çünkü fotoğraflar her şeyi anlatamayabiliyor bazen.
Özet geçecek olursak artık günlüğüme biraz aktiflik ve renk katıp güncel tutmaya çalışacağım.
Umarım dediklerimi sıkılmadan yapabilirim. Kolay gelsin herkese kolaylıklar.
Mustafa Kemal ATATÜRK
- Ttaymmm
- Çınaraltı Müdavimi
- Mesajlar: 862
- Kayıt: 04 Eyl 2013 14:28
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Lodos
- Lonca: R U S
- Konum: Adana
- İletişim:
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Tarih : 17.03.2016
Sunucu : Eminönü
Karakter Adı : ANARSHY
Bugün aklımda binlerce soru vardı. Hiç bu kadar hayatı , kendimi sorguladığımı hatırlamıyordum. Evet uyanmıştım ? Neden ? Ne yapabilir de teşkilat için faydalı olabilirdim. Ayağa kalktım. Biraz gezdim galata köprüsünden yürüdüm ; kendimi iyi hissetidğimi fark ettim. Fakat bu bana yetmezdi. Elle tutulur somut bir şeyler başarmalıydım. Kendime yeterek yaşamak artık beni boğuyor , sıkılıyordum.
Meteor girişinde bekleyen jandarmalara arzuhalcinin gönderdiğini söyledim ve içeri girebildim. İlk yalanımı çoktan söylemiştim. Bu benim teşkilattan gizli ilk görevimdi. Heyecanlıydım ama korkmuyordum. Meteordan gizli bir şekilde sinsice yeraltına doğru gittim. Kimselerin beni görmediğe emindim. Güzergahımı belirledim. Meran. Oraya gitmeli ve her şeyi inceleyip işe yarar deliller bulmalı ve bunları yapan ilk nefer olmayı amaçlıyordum. Tehlikeli bir işti yaptığım.
Merana yavaş yavaş yaklaşmıştım. Hemen koşarak meran duvarına yaslandım ve nefes nefese kalarak arkama baktım. Kimse yoktu , boşuna korkmuştum ama korktuğuma da inanmıyordum. Güvenimi tekrar kazandığımda yaslandığım duvara bir bakış attım.
Duvara dokununca tüylerim diken diken oldu... İncelemeye başladım. Birçok simge anlamını bilmediğim civi yazısına benzer bu işaretler beni korkutuyordu. Burasının eski çağdan kalan bir mekan olduğunu düşünmüyordum. Çünkü oldukça yüksek bir teknolojiyi andırıyordu bana burası. Henüz bizde olmayan teknolojiyi...
Yoluma devam ettim. 2 adet yaratık gördüm. Sürünerek ortalıkta geziniyorlardı. Ama sanki bir çekim alanı içerisindeydiler. İstedikleri gibi serbest değilde bir bölge içinde yürüyorlardı. Garip gelmişti ve aynı zamanda da korkmuştum. Biraz yaklaştım ve üzerime doğru gelmeye başladı bir tanesi. Uzun bir mücadeleden sonra ilk yaratığı yere sermiştim. Evet... Gururluydum.
Ve sonrasında 2. mahluk...
Bu bana yetmemişti başka yaratıklar öldürüp kendimi kanıtlamam gerekliydi. İşte gördüm. Bu farklıydı... Onuda öldürmeliydim. Kendime güvenimi toparlayıp ona doğru koştum. Tam vuracakken yanından başka yaratıklarda çıktı.
Bana geliyordu. Kaçmaya başladım...
Birden ardıma dönüp ani ve habersizce bir saldırıyla onu yere sermiştim. Arzuhalci büyülerimi tam olarak kullanmayı öğretmemişti. Bu yüzden yaratıkları elimle öldürmem gerekiyordu. Bu da benim için tehlikeliydi tabi ki.
Arkalarındaki duvara baktım. Solucanı andıran kabartma yazıları vardı. Etrafı hiyeroglif yazılarla süslenmiş olan bu duvar bana buranın Mısır Tanrıları'nın egemenliği altında olabileceğini düşündürdü. Neden olmasın ? Bu bilgiyi aklıma atıp kameramla bu duvarın da fotoğrafını çektim.
Yoluma devam ettim. Bu sefer buz atan yaratıkla tekrar karşılaştım fakat yanında iki tane yeni gördüğüm yaratıklar vardı. Saklandığım yerden kameramı çıkarıp fotoğraflarını çektim.
Onları tek başıma haklayamazdım. O yüzden büyüme baş vurmam gerekliydi fakat bu benim için riskliydi çünkü tam olarak bilmiyordum. Ama kendimi de kanıtlayabilmem için bunu yapmam gerekliydi. Risk alıp büyümü kullandım... Ve başarmıştım. Onu hapsetmiştim. Fakat direnmem zor olacaktı. Birkaç saniye sürem vardı kaçmam için.
Kaçmayı başarmıştım. İleride karşıma en son Eminönünde gördüğüm küçük kobradan çıktı. Buraya nereden geldiğini anlayamadım. Güçlü ve büyük zırhlarım sayesinde bana zarar veremiyordu.
Bu kadar fotoğraf şimdilik kendimi ispatlamam için yeter diyerek arzuhalcinin yanına doğru dikkatli bir şekilde ilerledim...
Sunucu : Eminönü
Karakter Adı : ANARSHY
Bugün aklımda binlerce soru vardı. Hiç bu kadar hayatı , kendimi sorguladığımı hatırlamıyordum. Evet uyanmıştım ? Neden ? Ne yapabilir de teşkilat için faydalı olabilirdim. Ayağa kalktım. Biraz gezdim galata köprüsünden yürüdüm ; kendimi iyi hissetidğimi fark ettim. Fakat bu bana yetmezdi. Elle tutulur somut bir şeyler başarmalıydım. Kendime yeterek yaşamak artık beni boğuyor , sıkılıyordum.
Meteor girişinde bekleyen jandarmalara arzuhalcinin gönderdiğini söyledim ve içeri girebildim. İlk yalanımı çoktan söylemiştim. Bu benim teşkilattan gizli ilk görevimdi. Heyecanlıydım ama korkmuyordum. Meteordan gizli bir şekilde sinsice yeraltına doğru gittim. Kimselerin beni görmediğe emindim. Güzergahımı belirledim. Meran. Oraya gitmeli ve her şeyi inceleyip işe yarar deliller bulmalı ve bunları yapan ilk nefer olmayı amaçlıyordum. Tehlikeli bir işti yaptığım.
Merana yavaş yavaş yaklaşmıştım. Hemen koşarak meran duvarına yaslandım ve nefes nefese kalarak arkama baktım. Kimse yoktu , boşuna korkmuştum ama korktuğuma da inanmıyordum. Güvenimi tekrar kazandığımda yaslandığım duvara bir bakış attım.
Duvara dokununca tüylerim diken diken oldu... İncelemeye başladım. Birçok simge anlamını bilmediğim civi yazısına benzer bu işaretler beni korkutuyordu. Burasının eski çağdan kalan bir mekan olduğunu düşünmüyordum. Çünkü oldukça yüksek bir teknolojiyi andırıyordu bana burası. Henüz bizde olmayan teknolojiyi...
Yoluma devam ettim. 2 adet yaratık gördüm. Sürünerek ortalıkta geziniyorlardı. Ama sanki bir çekim alanı içerisindeydiler. İstedikleri gibi serbest değilde bir bölge içinde yürüyorlardı. Garip gelmişti ve aynı zamanda da korkmuştum. Biraz yaklaştım ve üzerime doğru gelmeye başladı bir tanesi. Uzun bir mücadeleden sonra ilk yaratığı yere sermiştim. Evet... Gururluydum.
Ve sonrasında 2. mahluk...
Bu bana yetmemişti başka yaratıklar öldürüp kendimi kanıtlamam gerekliydi. İşte gördüm. Bu farklıydı... Onuda öldürmeliydim. Kendime güvenimi toparlayıp ona doğru koştum. Tam vuracakken yanından başka yaratıklarda çıktı.
Bana geliyordu. Kaçmaya başladım...
Birden ardıma dönüp ani ve habersizce bir saldırıyla onu yere sermiştim. Arzuhalci büyülerimi tam olarak kullanmayı öğretmemişti. Bu yüzden yaratıkları elimle öldürmem gerekiyordu. Bu da benim için tehlikeliydi tabi ki.
Arkalarındaki duvara baktım. Solucanı andıran kabartma yazıları vardı. Etrafı hiyeroglif yazılarla süslenmiş olan bu duvar bana buranın Mısır Tanrıları'nın egemenliği altında olabileceğini düşündürdü. Neden olmasın ? Bu bilgiyi aklıma atıp kameramla bu duvarın da fotoğrafını çektim.
Yoluma devam ettim. Bu sefer buz atan yaratıkla tekrar karşılaştım fakat yanında iki tane yeni gördüğüm yaratıklar vardı. Saklandığım yerden kameramı çıkarıp fotoğraflarını çektim.
Onları tek başıma haklayamazdım. O yüzden büyüme baş vurmam gerekliydi fakat bu benim için riskliydi çünkü tam olarak bilmiyordum. Ama kendimi de kanıtlayabilmem için bunu yapmam gerekliydi. Risk alıp büyümü kullandım... Ve başarmıştım. Onu hapsetmiştim. Fakat direnmem zor olacaktı. Birkaç saniye sürem vardı kaçmam için.
Kaçmayı başarmıştım. İleride karşıma en son Eminönünde gördüğüm küçük kobradan çıktı. Buraya nereden geldiğini anlayamadım. Güçlü ve büyük zırhlarım sayesinde bana zarar veremiyordu.
Bu kadar fotoğraf şimdilik kendimi ispatlamam için yeter diyerek arzuhalcinin yanına doğru dikkatli bir şekilde ilerledim...
Mustafa Kemal ATATÜRK
- Raskolnx
- İri Fare Avcısı
- Mesajlar: 69
- Kayıt: 14 Eyl 2014 17:16
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Arzın Çocukları
- Lonca: Fıerce
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Ollley be en sevdiğim
- Ttaymmm
- Çınaraltı Müdavimi
- Mesajlar: 862
- Kayıt: 04 Eyl 2013 14:28
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Lodos
- Lonca: R U S
- Konum: Adana
- İletişim:
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Ne sandın biraderrrrrrrrrrrrrrrrrRaskolnx yazdı:Ollley be en sevdiğim
Mustafa Kemal ATATÜRK
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Bu son attığın ileti formatında devam et çok hoşuma gidiyor. Çayımı alıp burdaki hikaye şeklinde yazılan yazıları okuyorum cidden çok güzel oluyor. Sende oldukça güzel yazmışsın umarım devam edersin. :lol:
Teşkilat --> DreamCLESTER
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Bu arada karakterinde tılsım var mı ?ghost38 yazdı:Bu son attığın ileti formatında devam et çok hoşuma gidiyor. Çayımı alıp burdaki hikaye şeklinde yazılan yazıları okuyorum cidden çok güzel oluyor. Sende oldukça güzel yazmışsın umarım devam edersin. :lol:
Teşkilat --> DreamCLESTER
- Ttaymmm
- Çınaraltı Müdavimi
- Mesajlar: 862
- Kayıt: 04 Eyl 2013 14:28
- Sunucu: Eminönü
- Klan: Lodos
- Lonca: R U S
- Konum: Adana
- İletişim:
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Hayır karakterimde tılsım bulunmamakta. Hepsini sattim ve dağıttım.
Mustafa Kemal ATATÜRK
- Vezirx27
- Antrepo Bekçisi
- Mesajlar: 713
- Kayıt: 21 Oca 2015 19:21
- Sunucu: Teşkilat
- Klan: Lodos
- Lonca: <LIL>
- Konum: İstanbul
Re: ANARSHY ' nin Günlüğü - Eminönü
Güzel ve eğlenceli süreklilik olmasını temenni ederim. Bol şans